Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1213 E. 2018/439 K. 17.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1213 Esas
KARAR NO : 2018/439

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2014
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı …. Tic. Ltd. Şti. aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takip dosyası ile takibe başlandığını vaki ilamsız takibe borçlu vekili tarafından yapılan itiraz ile takibin durduğunu, takip dayanağı olarak davalı şirkete yapılan mal ve hizmet karşılığı olarak düzenlenen 18.08.2014 tarih ve ….seri numaralı 3.278,23 TL bedelli faturanın ve son olarak 20.08.2014 tarih ve …. seri numaralı 14.369,22 TL bedelli faturalardan kaynaklanan alacaklarının ödenmesinin talep edildiğini, bu hususun takip talebinde ve ödeme emrinde de açıkça belirtildiğini ve ilgili faturaların icra dosyasına sunulduğunu, takibe konu edilen 3 adet ilgili faturaların davalı şirkete tebliğ/teslim edildiğini bahsedilen mal ve ürünler, hizmetlerin ilgili sevk irsaliyeleriyle davalı şirkete teslim edildiğini bu faturalara bir itirazında söz konusu olmayıp davalı tarafça kayıtlarına işlendiğini,Davacı müvekkilinin ambalaj baskı ve imal işiyle uğraşan ve bu ürünleri yapan ve satan şirket olduğunu, davalı şirketin de şekerleme gıda işiyle uğraşan ve satışının büyük çoğunluğunu yurt dışına satan bir şirket olduğunu,Davalı tarafa yapılan imalatlar neticesinde 2014 yılı toplamda 157.742,71 TLTik bir satışın yapıldığını bu alacağın 95.000,00 TL’lik kısmının ödendiğini ve takip konusu son 3 adet fatura ödenmediğinde davalı tarafla görüşüldüğünü, ancak davalı tarafça verilen cevapta bu ödemenin yapılmayacağının bildirilmesi üzerine Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünce çevrilerek …. esas sayı ile takibe başlanıldığını ve davalının ek deki gerekçesiz ve yasal dayanaktan yoksun itirazı gereği takibin durduğunu, davalı vekilinin genel bir ifadeyle hiçbir borçlarının olmadığını ve takibe itiraz ettiklerini beyan ettiklerini, itirazın da gerekçe belirtilmediğini sadece takibin durdurulmasının amaçlandığını, itirazın haksız ve dayanaksız olup kötü niyetli olduğunu, uzunca bir süre hak ve alacağının ödenmesini talep eden müvekkilinin alacağı ödenmeyince icra takibine başladığını, davalı tarafın borçlu olduğunu bildiği halde takibe sırf ödemeyi geciktirmek amaçlı ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini,Davalının itirazının haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davalının icra takibine itiraz etmekle zaman kazanmaya çalıştığını belirterek davanın kabulü ile davalının B.Çekmece ….icra Müd.nün …. Esas sayılı icra dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin devamına, faiz taleplerinin ve faiz oranının aynen devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine, yargılama harç ve masraflarının, avukatlık vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili tarafından verilen 24.12.2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının her ne kadar dava dosyası ve delil listesin de belirtilen faturalara dayanarak müvekkili davalı firma aleyhine itirazın iptali davası açmış ise de; işbu faturaların da mündemiç ürünlerin ayıplı ürünler olması nedeni ile huzurdaki davanın haksız ve mesnetsiz bir dava olduğunu, müvekkili davalı firma ile davacı arasındaki hukuki ihtilafın eser sözleşmesi olduğunun tespiti ile Ayıp İhbarının taraflar tacir olsa dahi BK.nun 355.madde ve devamı maddelerine göre değerlendirilmesini, işin niteliği ve yürütümü gereği ancak ambalajların paketleme anında kontrolünün yapılacağı hususları dikkate alınarak tanıklarının dinlenilmesini ve müvekkiline ait işyerinde halen mevcut ve teslim alınmayan ambalajlar ve dosyaya sunulan örnekler üzerinde basit bir kontrolle tespit edilebilecek olan ayıplı ambalajların varlığı nedeni ile işbu davanın reddini istemenin zorunluluk arz ettiğini, Sonuç olarak, müvekkili davalı firma ile davacı arasındaki hukuki ihtilafın eser sözleşmesi olduğunun tespiti ile Ayıp ihbarının taraflar tacir olsa dahi BK.nun 355.madde ve devamı maddelerine göre değerlendirilmesini, işin niteliği ve yürütümü gereği ancak ambalajların paketleme anında kontrolünün yapılacağı hususları dikkate alınarak tanıklarının dinlenilmesini ve müvekkiline ait işyerinde halen mevcut ve teslim alınmayan ambalajlar ve dosyaya sunulan örnekler üzerinde basit bir kontrolle tespit edilebilecek olan ayıplı ambalajların varlığı nedeni ile işbu davanın reddine, davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Büyükçekmcce ….İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasının celp ve tetkikinde; Davacı….Tic, Ltd. Şti. tarafından davalı….Tic. Ltd. Şii, hakkında 62,742,00 TL. tutarında ki alacağın, tahsil tarihine kadar %11,75 avans faizi, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili talebi ile Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyası ile 01.10.2014 tarihi İtibariyle takibe geçildiği, takibin, cari hesap bakiyesine istinaden yapıldığı, icra takibine karşı davalı şirket vekili tarafından düzenlenmiş 13.10.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, özetle; müvekkiline 09.10.2014 tarihinde tebellüğ edildiğini, işbu ödeme emrinde mündemiç olan asıl alacağa, faize, faiz oranına ve asıl alacağa ait tüm feri il ere yasal süre içinde İtiraz ettiklerini, bu nedenle müvekkili aleyhinde başlatılan takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etlikleri ve takibin durmuş olduğu görülmüştür.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi ….’a tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 10/10/0015 havale tarihli raporunda ” Tarafların ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi 01.10.2014 itibari ile; Davacının ticari defter kayıtlarına göre; davacının, davalıdan 62.742,71 TL alacaklı olduğunu, Davalının ticari defter kayıtlarına göre; davalının, davacıya {-) 20.959,78 TL borçlu olduğunu, Dolayısıyla, taraflar arasında toplam 41.782,93TL tutarında bir fark olduğunu, Bu farkında, (+) 1,76 TL’lik kısmın tarafların kayıtlarında gözüken 3 adet faturanın hesaplara farklı farklı tutarla işlenmesi ile oluşan küsürat farkından kaynaklandığını, (+) 41.781,17 TL’lik kısmın ise davalı tarafından davacı adına tanzim edilmiş “ayıplı ambalaj malzemesi” içerikli 01/10/2014 tarih …. numaralı 41.781.17TL’lık irsaliyeli faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığını” teknik kanaati olarak belirtmiş, tarafların itirazları doğrultusunda bilirkişinin 06/11/2017 tarihli ek raporunda ” davalı adına tanzim edilmiş faturalar içerisinde yer alan davalı tarafından takası talep edilen KDV dahil 35.055,63TL tutarındaki klişe bedellerinin borçtan mahsup edilip edilemeyeceği konusunun değerlendirilmesi hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğini” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler bilirkişi raporu, ticari defterler değerlendirildiğinde davacının davalıdan 62.742,71 TL alacaklı olduğu ( Ba Bs formlarında da belirtildiği ) görülmüştür. Davalı taraf her ne kadar ayıplı ambalaj nedeniyle iade faturası keserek defterlerine işlemiş ise de davacı defterlerinde bu faturanın olmadığı anlaşılmıştır. Ticari şirketler arasında ayıp süreleri belirli olup açık ayıplarda derhal ihbar şartı olduğu tartışmasızdır. Davalı tarafın iddiasına göre ürünün ön yüzü ve arka yüzü ile ilgili içeriklerin birbirleriyle örtüşmediği iddiası açık ayıp vasfında olup ürünün tesliminden itibaren ilgili madde gereğince 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunulması gerekirken icra takibi sırasında dahi ayıptan bahsedilmediği anlaşılmakla iade faturası değerlendirilmeye alınmamış tespit edilen alacaktan yine tespit edildiği gibi 35.055,63TL klise bedelinin asıl alacaktan mahsubu hakkaniyet icabi bulunduğundan aşağıdaki hüküm kurulmuş, Alacaklı davacı taraf her ne kadar icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de alacağın miktarı yargılama ile belirlendiğinden inkar tazminatı talebi de reddedilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, (62.742,71TL alacaktan 35.055,63TL bedelindeki klişe bedelinin mahsubu ile) bakiye 27.687,00TL alacağa karşı Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile tabikin devamına,
2-27.687,00TL alacağa takipten tahsile kadar ticari avans faizi UYGULANMASINA,
3-İcra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.891,29TL ilam harcından peşin alınan 1.071,50TL harcın mahsubu ile bakiye 819,79TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20TL başvuru harcı, 1.071,50TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 480,00TL bilirkişi ücreti, 82,00TL posta masrafının toplamı olan 562,00TL den kabul red oranına göre hesaplanan 248,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen 65,75 TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 36,73TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.322,44TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.206,05TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır