Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/968 E. 2023/256 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/968 Esas
KARAR NO : 2023/256

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 07/11/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :04/04/2023
Davacı vekili tarafından açılan zayi belgesi verilmesi davasının Mahkememizde
yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin binasının 23/10/2022 tarihinde çöktüğünü, yaşanan olayda müvekkili kurumun tamamı ile kusursuz olduğunu, olaya kurumun bitişiğinde yer alan inşaatın yıllardır süren ve tüm uyarılara rağmen kapatılmayan derin kazı çalışmalarının sebebiyet verdiğini, bu konuda malikler tarafından delil tespiti talebinde de bulunulduğunu, müvekkili kurum binası için yıkım kararı verildiğini, bina içerisine girişlerin yasaklandığını, bu nedenle içerideki defter ve belgelerin kurtarılması ihtimalinin de kalmadığını, binada oluşan çökme ve yıkım sebebi ile zayi olan defter ve belgelere ilişkin zayine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6102 Sayılı TTK 82/7. maddesine dayalı zayi belgesi verilmesi isteğine ilişkindir.
Somut davada, dava tarihi itibariyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun uygulanması gerekir.
6102 Sayılı TTK nun 82/7 maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren otuz gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Tacirin saklama yükümlü olduğu defter ve belgelerin neler olduğu aynı maddede sayılmıştır.
6102 Sayılı TTK’nun 82/7 maddesi uyarınca davacının zayi belgesi talep edebilmesi için defterlerin ve belgelerin korunması amacı ile gereken dikkat ve özeni göstermiş bulunması ve ziya uğramanın onun iradesi dışında elinde olmayan bir neden ile meydana gelmiş olması gerekmektedir. İleri sürülen mücbir sebebin de defter ve belgelerin yok olması veya elden çıkması sonucunu doğuracak nitelik ve yoğunlukta olması, başka bir deyişle davacının irade dışında defter ve vesikaların tamamen veya kısmen kaybı yahut yok olması gerekmektedir.
Somut davada; davacı vekili davacı Üniversite’nin …. yerleşkesinde bulunan binasının bitişiğinde bulunan inşaatın derin kazı/iksa çalışmaları nedeniyle çöktüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini, dava dilekçesinde ve beyan dilekçesinde belirtilen defter ve belgelerin zayi olduğunu, bu sebeple zayi belgesi verilmesini talep etmiştir. Gerçekten de davacı vekili tarafından sunulan fotoğraflar, …. Belediye Başkanlığı tarafından gönderilen cevabı yazı dikkate alındığında davacıya ait binada çökme meydana geldiği tespit edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 82 maddesi tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve kayıtları düzenlemiştir ve zayi belgesini kural olarak tacirler talep edebilir. Davacı üniversite tacir değildir. Bu sebeple davacı vekiline hangi yasal dayanağa istinaden zayi belgesi talep edildiği hususunda beyanda bulunması için süre verilmiş, ancak davacı vekili tarafından süre verilmemiştir. Davacı vekiline ayrıca zayini talep ettiği belgeleri somutlaştırması, noterlik ve matbaa bilgilerinin sunulması için iki kere süre verilmiş, davacı vekili tarafından bu hususlar somutlaştırılmamıştır. Bunun yanında davacı vekili 14/03/2023 tarihli duruşmadaki beyanında bina harfiyatı tam olarak kaldırılmadığını, binanın kısmen çöktüğünü, binaya giriş yasağı olduğu için girilmediğinden tam olarak hangi defter ve kayıtların zayi olduğu da tespit edilemediğini, bir kısım defter ve kayıtlarına ulaştıklarını beyan etmiştir. Davacı vekilinin bu beyanı dikkate alındığında hangi defter ve belgelerin zayi olduğunu, zayi olup olmadığını tam olarak ispat edememiş ve zayi olduğu tespit edilmeden dava açıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından dava açma aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, defter ve belgelerinin zayi olduğu ve zayi olması halinde hangi defter ve belgelerin zayi olduğu hususları ispat edilememiştir. Bu sebeple ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile 99,20 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davanın niteliği gereği yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.14/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır