Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/841 E. 2022/1158 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/841
KARAR NO : 2022/1158

DAVA : Ticari Şirkete Kayyım Atanması
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirkete Kayyım Atanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 20.05.2021 tarihinden beri … Ltd. Şti. adlı şirketin ortağı olarak bulunduğunu, davacının ortağı olarak yer aldığı sürenin başından itibaren şirket yönetiminde diğer müdür … imza yetkilisi olarak, şirket yetkilisi … ile birlikte şirketin tüm iş ve işlemlerini takip ettiğini, işbu yetkililerin faaliyetleri sebebiyle şirket dışına para aktarımları yapıldığını, şirketin duran mal varlığında ciddi bir azalma meydana geldiğini, davacının şirketin defter ve belgelerini inceleyemediğini, şirketin ve davacının çıkarlarının korunması amacı ile davalı şirkete kayyım atanması, müdürün azli sebebiyle şirkette organ boşluğu oluşmaması için şirkete yönetim kayyumu atanmasını talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalının cevap dilekçesinde özetle; davacının inançlı işlem sözleşmesi gereği şirketlerinin görünen ortağı olduğunu, bu sözleşme gereği şirketin asıl hissedarının … olması gerektiğini, davacının kendisine duyulan güveni kötüye kullandığını, …’nun kendisinden hisselerin iadesini talep ettiğini ancak hemen işbu davanın açıldığını, bu durumda … ‘ya ait hisselerin sahibine iade edilmektense şirkete kayyım atanmasını tercih ettiğini, davacının, şirketin hisselerini hukuka aykırı ele geçirdiğini, bu durumlar için İstanbul CBS’nin … , … , … soruşturma dosyalarında şikayette bulunulduğunu, Bakırköy ….ATM’n,n …. esas sayılı dosyası ile şirketin genel kurul kararlarları durdurulduğunu, şirketin eski hale geldiğini, hukuki yarar kalmadığını ve bu nedenlerle davanın reddini talep ettikleri anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
… 07/10/2022 tarihli dosyaya gelen yazı cevabı ile … sicil noda kayıtlı …nin, yetkilisi ve ortağının 05/10/2022 tarihinde … olduğu, ekinde Beyoğlu ….noterliğinin 05/10/2022 tarih, … yevmiye no ile tasdik ettirilen olağanüstü genel kurul toplantı müzakere defterinin sureti olduğu, 2022/01 karar numarası ile ortak … imzası ile müdür değişikliği ile … ‘ın müdürlük görevi ve temsil yetkisinin sona erdiğinin tescil ve ilanına karar verildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesine ekli Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından verilen 08/11/2022 tarihli ara karar incelendiğinde, şirketin 05/10/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan … numaralı kararının yürütmesinin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile alınan …. numaralı kararının yürütmesinin TTK’nın 449/1.maddesi uyarınca geri bırakılmasına, tescil ve ilanına karar verildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesine ekli, mahkemenin … esas sayılı dosyasından verilen 14/10/2022 tarihli ara karar ile şirketin hisseleri üzerine talep edilen ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin talebin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Beyoğlu ….Noterliğinin 07/10/2022 tarihli yazı cevabı ile 13/09/2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamenin onaylı suretinin muhataba tebliğ şerhli bir suretinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Dava, hukuki niteliği itibariyle TTK 630/2.maddesi uyarınca limited şirket müdürünün, davacının çıkarlarının korunması ve müdürün azli sebebiyle, organ boşluğu oluşmaması için şirkete yönetim kayyım atanması ilişkindir.
Limited şirketlerde, TTK 630/2-3.madde hükümleri ile her ortak haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasına, mahkemeden isteyebilir. Yöneticinin özenle bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur. Bu madde hükmü ile limited şirketlerde ortaklara mutlak bir hak tanınmaktadır. Haklı sebebin ne olacağı ise kanun koyucu tarafından sınırlı olarak sayılmamış ancak yukarıda belirtilen maddenin içeriği ile nelerin haklı sebep teşkil edeceği belirtilmiştir. Buna göre yöneticilerin özen ve bağılıklık yükümlükleri ile kanun ve esas sözleşmeden doğan diğer yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya yönetim için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep sayılır. Nelerin haklı sebep teşkil edeceğinin belirlenmesi bakımından ortaklığın sözleşmenin devamının çekilmez hale gelmesi, taraflardan ortaklığı devam ettirmenin beklenemez olması ölçütü belirleyici olacaktır.
Dava, cevap dilekçesi içerikleri ve dosyaya gelen ticaret sicil memurluğu yazı cevabı, Beyoğlu ….noterliği ihtarname sureti incelendiğinde; davalı şirketin, resmi kayıtlara göre davacının tek sahibi ve ortağı olduğu, mahkemenin … esas sayılı dosyası ile açılan inançlı işlem sözleşmesi nedeniyle hisse devrine ilişkin dava ve Bakırköy ….ATM’nin … esas sayılı dosyasına açılan genel kurul kararı iptali talebi ve bu mahkemece verilen 08/11/2022 tarihli ara karar incelendiğinde, davacının dava dilekçesi içeriğiyle şirkete ait defter ve belgeleri incelemediğini beyan etmiş ise de 05/10/2012 tarihli kararı hazırladığı, noter tasdiki ile İstanbul Ticaret sicilinde ilan ettirdiği ancak Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ara kararı ile davacının 05/10/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında aldığı …. numaralı kararın yürütülmesinin durdurulmasına, tescil ve ilanına karar verildiği, bu durdurma kararı ile şirket eski müdürünün görevde olduğu, bu hali ile davacı tarafından, şirket müdürünün kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı, şirket çıkarları için özen ve bağlılık yükümlülüklerine aykırı hareket edildiği, şirkete zarar verici harekette bulunulduğu ve organ boşluğunun oluştuğunu ispat edemediği, şirketin ticari kayıt ve belgeleri inceleme, bilgi alma hakkını kullanması talebinde de şirkete kayyum atanması gerekmediğinden, açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/12/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır