Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/821 E. 2022/1084 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/821 Esas
KARAR NO : 2022/1084

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 23/09/2022
KARAR TARİHİ : 05/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ortağı bulunduğu davalı şirketin 24.06.2022 tarihli genel kurulunun tamamı ile gayri yasal bir eylem ve işlemler silsilesi içerisinde yapıldığını, önceden hazırlanan bir plan içerisinde tamamı ile yasaya aykırı bir şekilde genel kurul kararı düzenlendiğini, söz konusu kararın 30.06.2022 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, iptali talep edilen genel kurul kararının esas sözleşme ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, hiçbir şekilde çağrı ve tebligat yapılmaksızın, genel kurul gündemine ilişkin bilgi verilmeksizin hile yolu ile imzalatılan tutanaklar ile genel kurul yapılmış olduğunu, yapılan genel kurulda komiser bulunmadığı gibi şirket merkezi dışında tamamı ile önceden planlanmış hileli eylemler ile yapıldığını, açıklanan tüm bu nedenlerle genel kurulun iptalini, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davalı yana tahmiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının genel kurul toplantısına usulüne uygun çağrı yapılmadığına ve toplantının şirket vekilinin adresinde yapıldığına yönelik iddialarının gerçek dışı olduğunu, şirket ana sözleşmesinin 18. Maddesinin ”genel kurullar şirketin idare merkezinde veya idare merkezinin bulunduğu şehrin elverişli bir yerinde toplanır” hükmüne amir olduğunu, davacının katıldığı ve olumsuz oy kullandığı gündem maddelerine ilişkin kendisinin oyuna getirildiğine dair iddiasının da tamamen gerçek dışı olduğunu ve kendisinin yönetim kuruluna seçilememesine dayandığını, davacının genel kurulda hükümet komiserinin bulunmamasını usule aykırı olarak beyan ettiğini ancak söz konusu genel kurul toplantısında gündem maddeleri bakımından hükümet komiserinin bulundurulması gereken gündem maddeleri bulunmadığını, bu yönüyle de davacının iddialarının yasal dayanağa sahip olmadığını, davacının genel kurul toplantısında olumsuz oy kullandığı gündem maddeleri ilişkin muhalefet şerhi beyan etmediğini sadece olumsuz oy kullandığını ileri sürdüğünü, muhalefet şerhini genel kurula beyan etmeyen davacının sadece oy kullanan hissedarların anılan kararlara karşı dava açma hakkı bulunmadığını, açıklanan tüm bu nedenlerle yasaya ve usule aykırı iddia ve taleplerin yerinde olmadığının kabulü ile, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili 02/12/2022 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiş, davacı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili 05/12/2022 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragatı kabul ettiklerini, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiş, davalı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragatin gerçekleştiği aşamaya göre alınması gereken 1/3 oranındaki 26,90-TL maktu karar harcının peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile 53,80-TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların birbirlerinden vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.06/12/2022

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.