Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/766 E. 2023/242 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/766 Esas
KARAR NO : 2023/242

DAVA : İtirazın İptali (Saklama Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2022
KARAR TARİHİ : 09/03/2023
YAZIM TARİHİ : 07/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Talimat sayılı dosyası ile menkul haczi yaptırdığını, haczedilen malların muhafaza edilmek üzere yediemin olan …’ya teslim ettiğini, muhafazaya ilişkin taraflar arasında saklama sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmeye göre tarafların muhafaza edilen mallar için günlük 45,00-TL ödenmesinde anlaştıklarını, bu sözleşmeye dayalı olarak 05/06/2014 tarihinden 20/10/2015 tarihine kadarki dönem için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine açılan davada Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası ile itirazın iptaline karar verildiğini, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile kararın onandığını, 20/10/2015 tarihinden 23/05/2019 tarihine kadarki dönem için saklama ücretine yönelik başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan davada Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile itirazın iptaline karar verildiğini, tüm bu kararlar ile aynı sözleşmenin önceki dönemine ilişkin olarak kesin hüküm olmasına rağmen davalı tarafın hiçbir şekilde saklama ücretini rızaen ödemediğini, davalı tarafından muhafaza amaçlı müvekkiline verilen malların 12/10/2021 tarihinde geri alındığını, huzurdaki davanın 24/05/2019 tarihinden saklamanın sona erdirildiği 12/10/2021 tarihine kadarki döneme ilişkin olduğunu, 870 günlük saklama ücreti ile mallar geri alınırken ödenen 4.962,05-TL’nin mahsup edilmesi ile geriye kalan 34.187,95-TL’nin davalıdan tahsili amacıyla Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine üç ayrı icra takibi başlatıldığını, malların yediemine teslim edildiği 05/06/2015 tarihinden 20/10/2015 tarihine kadar geçen süre için Küçükçekmece … İcra Dairesinin ….Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine açılan davada Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası ile verilen karar gereği icra dosyası borcunun ödenerek dosyanın kapatıldığını, 20/10/2015 tarihinden 23/05/2019 tarihine kadar geçen süre için Küçükçekmece …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine açılan davada Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin .. Esas sayılı dosyasında verilen kararda %20 hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulü ile takibin devamına karar verildiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin ….. Esas sayılı dosyası ile yerel mahkemenin verdiği karar değiştirilerek %60 hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulü ile takibin devamına karar verildiği, istinaf mercii tarafından verilen bu kararda müvekkilinin Küçükçekmece …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına yapılan ödemelerin dikkate alındığını, davacı tarafından açılan işbu davaya konu Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Esas sayılı icra takibinin kötü niyetli olduğunu, dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacı tarafa hak edişlerin fazlasıyla ödendiğini, haczedilen malların 17.000,00-TL’ye satıldığını, ancak yedieminin kötü niyetli talepleri karşılığında 17.000,00-TL bedelli mallar için bugüne dek toplam 60.816,94-TL ödeme talep ettiği, bu durumun hiçbir mantıklı yanının bulunmadığını, bu durumun aşırı yararlanma olarak değerlendirilmesinin gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Yapılan açık yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Küçükçekmece ….İcra Dairesinin ….. Esas sayılı icra takip dosyası, Küçükçekmece … İcra Dairesinin ….. Talimat sayılı dosyası, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyaları UYAP aracılığıyla dosya arasına alınmış, davacı vekilinden hacizli malların teslim edildiğine dair belgeler istenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, saklama sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Dairesinin ….. Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesinde; alacaklısının dosyamız davacılarının mirasbırakanı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, 34.187,95-TL alacak yönünden ilamsız takip yapıldığı, icra takibinin dayanağının Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Tal. sayılı dosyasından alacaklı ve yediemin tarafından imzalanan saklama sözleşmesi ile günlük 45,00-TL saklama ücreti karşılığı muhafaza altına alınan malın 24/05/2019 tarihinden teslim alındığı 12/10/2021 tarihine kadarki 870 günlük saklama ücretinden ödeme yapılan tutar düşüldükten sonra kalan ödenmemiş saklama ücreti olduğu, davalının takibe 24/12/2021 tarihinde itiraz ettiği, davacının davalı tarafından icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali için süresinde dava açtığı anlaşılmıştır.
Dosya arasına alınan Küçükçekmece İcra Dairesinin …. Talimat (eski no:…..) sayılı dosyasına bakıldığında, davalının alacaklısı olduğu icra takibinde haciz ile muhafaza altına alınan eşyanın 05/06/2014 tarihinde yediemine verildiği, hacizli eşyanın 12/10/2021 tarihinde yedieminden alındığı, hacizli eşyaların 17.000,00-TL bedelle ihale edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Talimat sayılı dosyasından haczedilen eşyaların muhafazası ile teslimi için taraflarca imzalanmış YEDDİEMİN TESLİM ZAPTI – ÜCRET SÖZLEŞMESİ başlıklı saklama sözleşmesine göre, hacizli eşyalar için günlük 45,00-TL yedieminlik ve depo ücreti üzerinde anlaşıldığı, davalı vekili tarafından işleyecek yediemin ücretine mahsuben 4.050,00-TL ödendiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki saklama sözleşmesi kapsamında, dava konusu edilen dönem 24/05/2019 – 12/10/2021 tarihleri arasında geçen 870 güne ilişkin, davacı vekilinin beyanına göre hacizli eşyalar teslim alınırken 4.962,05-TL ödeme yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Yediemin teslim tutanağı tanzimi haciz ve muhafaza işleminin devamı niteliğindedir.Muhafaza altına alınan malın yediemine teslimi icra işleminin tamamlayıcı ve zorunlu unsuru olup işlemin doğası gereğidir. Aksi durum icra uygulamasına ve yaşamın olağan akışına aykırıdır. Kaldı ki davalı asıl, vekili tarafından imzalanan sözleşme niteliğindeki bu belgeye karşı dava tarihine kadar herhangi bir itirazda da bulunmayarak zımni muvafakat etmiş sayılmalıdır. Ayrıca yediemin teslim tutanağını imzalamak hususunda vekilin özel olarak yetkilendirilmesinc gerek de olmayıp, davalının sözleşme serbestisi içinde yedieminle akdedilmiş olan saklama sözleşmesi ile bağlı ve yedieminlik ücretinden sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Uyuşmazlıkta çözümlenmesi gereken bir diğer konu ise, Lisanslı Yediemin Depoları Yönetmeliği Ücret Tarifesinin taraflar arasındaki davada uygulanmasının gerekip gerekmediğidir. Yedieminlik deposu Bakanlığa ait olmayıp özel bir depo olduğu gibi, alacaklı vekili ile yediemin arasında düzenlenen saklama sözleşmesinde de bu hususa vurgu yapılmış ve günlük ücret serbest iradeleri ile kararlaştırılmıştır. Buna göre yedieminlik deposu özel bir depo olmakla, alacaklı vekili ile yediemin arasında sözleşme serbestliği kapsamında düzenlenen saklama sözleşmesi geçerli olup, günlük saklama ücreti serbest iradeleri ile kararlaştırılabilir niteliktedir. Sözleşme serbestisi içerisinde düzenlenen saklama ücretine ilişkin anlaşma tarafları bağlar. Bu bağlamda taraflar arasında anlaşma gereği belirlenen günlük 45,00-TL saklama ücretinin geçerli olduğu ve davalı tarafından ödenmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır. Hacizli eşyanın ihale bedeli, depoda kaldığı sürenin uzunluğu göz önüne alınarak toplam 870 gün üzerinden günlük 45,00-TL ücret ile toplamda 39.150,00-TL saklama ücretinden takdiren %60 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak bulunan 15.660,00-TL yönünden davacının saklama sözleşmesi gereği alacaklı olabileceği, hacizli malların geri alınması sırasında ödenen 4.962,05-TL indirildiğinde davacının 10.697,95-TL alacaklı olduğunu kabul etmek gerekmiş, icra takibinin kabul edilen bu tutar üzerinden haciz ve muhafaza işlemi dolayısıyla saklama sözleşmesi yapıldığından takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanarak devamına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından icra inkar tazminatı isteminde bulunulmuşsa da, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için takibe konu alacağın likit olması zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut olduğunda ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Eldeki davada, davacı lehine hükmedilen alacak, hakkaniyet indirimi sonucu bulunmakla, davalı yönünden ne kadar indirim yapılacağının bilinmesi olanaklı olmadığından likit (belirlenebilir) değildir. Bu haliyle davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesinin koşulları oluşmamıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Küçükçekmece …. İcra Dairesinin ….. Esas sayılı icra takip dosyasına itirazının takibe konu saklama süresi karşılığı tutarından takdiren %60 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak 10.697,95-TL yönünden iptaline, takibin bu tutar üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine,
2-Alınması gereken 730,78-TL harçtan peşin alınan 412,91-TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 317,87-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 412,91-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 111,00-TL posta ve davetiye gideri olmak üzere toplam 191,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk masrafı olan 1.600,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı vekili lehine hakkaniyet indirimi nedeniyle reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan avansın karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/03/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır