Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/725 Esas
KARAR NO : 2023/450
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/08/2022
KARAR TARİHİ : 18/05/2023
YAZIM TARİHİ : 02/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının yurtdışı nakliye işlerini yaptığını, müvekkilinin yaptığı nakliye işine istinaden davalının borçlu olduğunu, borcunun bir kısmını ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine Küçükçekmece… İcra Dairesinin …. Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, davalı tarafın itirazının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, borcun likit olduğunu beyan ederek davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini Mahkememizden talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı taraf arasında yapılan anlaşmaya aykırı olarak fatura düzenlendiğini, davacı tarafından anlaşmaya aykırı talepler ileri sürüldüğünü, üzerinde mutabakat sağlanmamış fatura düzenlendiğini, müvekkili şirketin anlaşma kapsamında yer alan bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, icra takibindeki borç miktarının gerçeği yansıtmadığını beyan ederek davacının faize yönelik taleplerinin reddine, alacağın likit bir alacak olmamasından dolayı davacı tarafından talep edilen icra inkar tazminatı taleplerinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
Yapılan açık yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Küçükçekmece … İcra Dairesinin …. Esas sayılı dosyası UYAP aracılığıyla dosyamız arasına alınmış, ilgili vergi dairelerine yazı yazılarak taraflara ait B formları dosya kapsamına alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, Küçükçekmece …. İcra Dairesinin …. Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Dairesinin …. Esas sayılı dosyasında yapılan incelemesinde; alacaklısının dosyamız davacısı olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, toplam 4.592,41-AVRO alacak için ilamsız takip yapıldığı, davalının takibe 01/04/2022 tarihinde itiraz ettiği, davacının icra takibine yapılan itirazın iptali için süresinde dava açtığı anlaşılmıştır.
TBK’nin 99. maddesi uyarınca yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklı, bu borcun aynen veya vade ya da fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebilir.
İİK’nin 58/3 maddesi hükmünde ise; alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarının ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı günün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiğinin ve faizinin, takip talebinde belirtilmesi gerektiği düzenlenmiştir.
Buna göre, alacaklı, yabancı para alacağının TL karşılığını, takip talebinde göstermek zorunda olup, buna bağlı olarak bu zorunluluğun ödeme emrinde de yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu eksiklik kamu düzeni ile ilgili olup, takibin her safhasında resen göz önünde tutulmalıdır (HGK’nın 12/05/1999 tarih ve 1999/12-271 E. – 99/301 K.sayılı kararı).
Davacı tarafından, davalı aleyhine girişilen icra takip dosyası incelendiğinde, hem takip talebinde hem de ödeme emrinde, davacının alacağını yabancı para cinsinden istediği, herhangi bir şekilde harca esas değer veya yabancı paranın Türk Lirası karşılığının gösterilmediği, yabancı paranın aynen tazmininin istendiği, TBK’nin 99. ve İİK’nın 58/3 maddeleri uyarınca icra takibinin usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.
HMK’nin 114/1 maddesinde dava şartları sınırlı olarak sayıldıktan sonra anılan maddenin ikinci fıkrasında da “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmü ile diğer kanunlardaki dava şartlarına ilişkin düzenlemelerin de dikkate alınması gerekliliğine vurgu yapılmıştır.
Sözü geçen Kanun’un 115. maddesi hükmü de “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklinde olup buna göre Mahkemenin dava şartı eksikliği durumunda yapacağı işlemler düzenlenmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, davacı vekili tarafından davalı aleyhine sigortalısına ödediği tazminat alacağının tahsili amacıyla icra takibine girişildiği, davacı alacaklı, yabancı para alacağının TL karşılığını, takip talebinde göstermek zorunda olup, buna bağlı olarak bu zorunluluğun ödeme emrinde de yerine getirilmesi gerekmekte iken bu zorunluluğa uyulmadığı, buna göre davacı tarafından yöntemine uygun olarak başlatılmış bir icra takibinden söz edilemeyeceği, yöntemine uygun bir icra takibinin bulunması itirazın iptali davalarında özel dava şartı olduğundan davanın, HMK’nin 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca yöntemine uygun icra takibine ilişkin özel dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL karar harcının peşin alınan 1.055,76-TL peşin harçtan indirilmesi ile geriye kalan 875,86-TL fazla harcın davacıya geri verilmesine,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına, ,
4-Arabuluculuk masrafı olan 1.560,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/05/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır