Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/500 E. 2023/157 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/500 Esas
KARAR NO : 2023/157

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/03/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
YAZIM TARİHİ : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin 05.07.2014 tarihli trafik kazasında eş ve babalarını kaybettiğini, İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı kararı ile maddi tazminata dair hüküm kurulduğunu, işbu dosyada davalı …’ın %65 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kusur oranı tespit ve ceza mahkemesi dosyasındaki kusur oranı ile aynı olduğundan yeniden kusur tespiti talebi bulunmadığını, talep edilen 20.000,00-TL’nin işbu kusur oranına göre talep edildiğini, İstanbul …. Asliye Hukuk Mahkemesinde … Esas ve … Karar ile 20.000,00-TL üzerinden açılan manevi tazminat davasının açılmamasına karar verildiğinden işbu davanın açılmak zorunda kalındığını belirterek, hukuk, ceza ve tespit tutanağındaki %65 kusur oranına tekabül edecek şekilde eşi … için 10.000,00-TL, oğlu … için 2.500,00-TL, oğlu … için 2.500,00-TL, kızı … için 2.500,00-TL ve yine kızı … için 2.500,00-TL olmak üzere toplam 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu talebin manevi tazminata ilişkin olduğunu, … plaka sayılı aracın kasko poliçesinde manevi teminat klozunun bulunmadığını, dava konusu talep nedeni ile müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; 05.07.2014 tarihinde saat 19.40 sıralarında, müvekkilinin kullanmış olduğu … plakalı aracın … mevkiinde seyir halindeyken, … ’in kullanmış olduğu … plaka sayılı motosikletin çarpması sonucunda motosiklette yolcu olarak bulunan …’ün yaralandığını ve hastanede tedavi gördükten sonra 23.08.2014 günü vefat ettiğini, müvekkile ait araçla yaralının hastaneye götürülmesi nedeniyle olay yerinde kaza raporu düzenlenmediğini, ölenin damadı olan motosiklet sürücüsü … ‘in kazada kusurlu bulunduğunu, Küçükçekmece ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından müvekkili hakkında kamu davası açıldığını, kusurun tamamının motosiklet sürücüsünde olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilen dosya, Mahkememiz esasının … Esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememiz 07/06/2022 tarihli tensip tutanağı ile davacı tarafa yöntemine uygun arabuluculuk son tutanağı aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini sunmak üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde davacı vekili tarafından 15/06/2022 tarihli arabuluculuk son tutanak aslının sunulduğu anlaşılmıştır.
Dava şartları, HMK’nin 115/1 maddesi hükmünde dava şartlarının mevcut olup olmadığı hususunun yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerektiği belirtilmiş, anılan yasanın 114. maddesinin 1. fıkrasında dava şartları sayılmış, aynı yasa maddesinin 2. fıkrasında ise diğer yasalarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, davacı vekilinin dava dilekçesi ile yasal düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda; görevsizlik kararı ile Mahkememize gönderilen dosyanın 06/06/2022 tarihinde Mahkememizin … Esas sırasına kaydının yapıldığı, dosyanın esas kaydının alındığı tarih olan 06/06/2022 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TTK’nin 5/A maddesine göre, tazminat davası açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması gerektiği ve 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesine göre de dava açılırken arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklemek zorunda olması, yasal düzenlemeler göz önüne alındığında yasanın amacına aykırı olacak şekilde söz konusu dava şartının noksanlığının sonradan giderilebilecek nitelikte olmadığı, bu itibarla eldeki davada esasa kayıt tarihi itibariyle arabuluculuk son tutanağının düzenlenmediği anlaşılmakla, TTK’nin 5/A, 6325 Sayılı Yasanın 18/A-2 ve HMK’nin 115/2 maddeleri hükümleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere:
1-6325 Sayılı Yasanın 18/A-2 ve HMK’nin 115/2 maddesi uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90.-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 99,20-TL eksik harcın davacılardan alınarak hazineye verilmesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4-Davacılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır