Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/469 E. 2023/271 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/469 Esas
KARAR NO : 2023/271

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2022
KARAR TARİHİ : 20/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :24/04/2023
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ticari faaliyeti kapsamında, …. San.ve Tic.A.Ş.’nin de distribütörlüğünü yaptığını, davacı şirket davalı şirketin işlettiği …. Lokantası isimli restorana çeşitli tarihlerde su satımı gerçekleştirilmiş olduğunu, söz konusu fuaralar e-fatura olduğu ve sistem üzerinden davalı yana gönderildiğini, ve davalı … başka bir firma ile anlaştığını, çalışmak istediği için 29.11.2021 tarihli 962,80 TL bedelli iade faturası tanzim ettiğini, davacıya gönderdiğini, Davacının da alacağı ticari faaliyetin devamı noktasında söz konusu iade fatura bedelini mahsup ettiğini ve taraflar 06.01.2022 tarihinde davacı şirketin alacağının 29.11.2021 tarihi itibariyle 28.955,00 TL olduğu konusunda mutabakata vardıklarını, davalı … bu mutabakata rağmen borcunu ödemediğini, yapılan şifahi görüşmelerle sonuç alınamayınca Bakırköy .. İcra Dairesinin …. Esas Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı … takibe haksız olarak itiraz ederek takip durdurulmuş olduğunu, arabuluculuk toplantısının anlaşamama ile sonuçlandığını belirterek; Bakırköy … İcra Dairesinin …. Esas Sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin devamı ile, davalının itirazı üzerine durdurduğundan alacak tutarının %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı icra takibi ve dava konusu ettiği alacaklarını varlığını ispatlamak zorunda olduğunu, davalının, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, fatura sözleşmenin ifa safhası ile ilgili olduğunu ve sözleşmeye dayanması gerektiğini, sadece faturanın tebliğ edilmesi ve tebliğden itibaren sekiz gün içinde itiraz edilmemesi akdi ilişkinin varlığının kanıtı olmadığını, bu nedenlerle davacı tarafın akdi ilişkinin varlığını kanıtlaması gerektiğini, bu kapsamda davacı yanın dava dilekçesinde davalının borcu olduğu yönündeki iddialarının kabulünün mümkün olmadığını belirterek; davacının davalı şirket aleyhine açılan olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini, davacının %20 den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahküm edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava ticari alım-satım ilişkisine dayanan 2021 yılına ilişkin 7 adet fatura karşılığı bakiye alacağına dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Dairesinin …. E Sayılı takip dosyası ile cari hesap alacağından kaynaklı asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 31.020,28 TL üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde ve dava değeri 31.020,28 TL üzerinden açıldığı anlaşılmakla ;
Davacı … davalıya sattıkları ürün karşılığı düzenledikleri fatura bedellerinin ödenmediğini ,davalı … ise borcu bulunmadığını ileri sürmüştür.
Tarafların ticari defterleri ve ba-bs bildirim formları dosya arasına alınmış;
HMK 266.maddesi uyarınca Çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hususlar olan alacak hesabı konusunda rapor alınmıştır.
23/02/2023 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dava konusunun, Cari hesaba konu fatura sevk irsaliyesi teslim alan isim soy isim ,imza bilgileri kısmını açıkça liste halinde yazmasının ihtarına, alacağa konu faturanın vade farkı/kur farkına yönelik olması halinde taraf defterlerinde bu hususta bir teamül olup olmadığı, Tarafların defter hareketlerinin açıkça rapora aktarılarak yapılan ödeme bilgilerinin, cari hesapta çek yahut bono kayıtlı ise ilgili bankalardan teyit edilebilecek şekilde açıkça bilgilerinin yazılması hususunda irdelenerek var ise taraflar arasındaki cari hesap farkının sebebi de tespit edilerek ticari defter ve ve belgeleri üzerinde inceleme yapmak ve rapor hazırlamaktan ibaret olduğu, davacı … Tic.ltd. Şti 2021 Ticari defterlerini dosyamıza sunduğu, 2021,2022 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre ; Takip tarihi 14.04.2022 ( Takip tarihi) itibariyle Davacının Davalıdan 28.934,86 TL Asıl alacağı olduğu ,Davalı … San.Tic.Ltd. Şti. 2021 ,2022 Ticari defterlerini dosyamıza sunduğu, 2021,2022 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari Defterlerine göre ; Takip tarihi 14.04.2022 ( Takip tarihi) itibariyle Davalının Davacıya 28.928,28 TL Asıl alacağı olduğu, davacı ve Davalı Ticari Defterlerinde Takip tarihi 14.04.2022 itibariyle 6,58 TL fark olduğu, bu farkın; Davacı … Tic.ltd. Şti nin Davalı … San.Tic.Ltd. Şti. nin adına düzenlediği, 21.09.2021 Tarih …. nolu ,358,99 TL Faturanın Davalı Tarafından Davacıya ödemesinin 352,40 TL yapılırken, Davalının Ticari defterlerine ilgili ödemenin 358,98 TL alınmasından, Davacı ticari Defterlerine 352,40 TL alınmasından kaynaklandığı görülmüştür. Tüm Bunlar Değerlendirildiğinde; Takip tarihi 14.04.2022 (Takip tarihi) itibariyle Davacının Davalıdan 28.934,86 TL Asıl alacağı olduğu Tarafımca değerlendirilmiştir. Konunun hukuki değerlendirmesi ve takdirin Mahkemeye ait olduğu, tarafların masraf, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirleri içinde kaldığı kanaati ile düzenlenen rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş,
Davacı ve davalı defterlerinde davacı alacağının kayıtlandığı,davalı defterlerindeki farkın cari hesap akışı içerisinde hesap kayıtlamalarındaki farktan kaynaklandığı böylelikle davacı alacağı toplamının 28.934,86 TL olduğu, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne yönelik dosyada belge yer almamakla ispat edilemeyen işlemiş faiz alacağının yerinde olmadığı bu yönü ile asıl alacak yönünden davanın kabulü ile bu miktar yönünden yapılan itirazın iptali davanın kısmen kabul-kısmen reddine ,İİK 67/2 uyarınca alacağın likit olduğu anlaşılmakla asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,
2-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesinin …E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak 28.934,86 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davalının asıl alacak 28.934,86TL üzerinden %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.976,54 TL karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 374,65 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.601,89 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini davada vekil olarak temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.085,42 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 374,65 TL peşin harç olmak üzere toplam 455,35 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davanın kabul %93,28 red% 6,72 oranına göre 1.997,1248 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar oluşturulmasına yer olmadığına,
10-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin 1.231,164 davalıdan, 88,836 TL si davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
11-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/03/2023

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.