Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/379 E. 2023/304 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/379 Esas
KARAR NO : 2023/304

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2022
KARAR TARİHİ : 28/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :28/04/2023
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı/borçlu arasında mal alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunmakta olduğunu, tarafların Alacak- borç ilişkilerini bu cari hesap üzerinden gerçekleştirmekte olduklarını, bu cari hesaba göre müvekkilinin davalıdan icra takibinin başlatıldığı tarih itibariyle 154.456,69-TL alacaklı olduğunu, bu cari hesaba istinaden var olan borcu davalı taraf ödememiş olduğundan dolayı taraflarınca İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğü ….. E. sayılı icra dosyası ile takibe geçilmiş olduğunu, davalı şirketin icra takibine itiraz etmesinden sonra taraflar arasında görüşmeler devam etmiş ve ekte sunmuş oldukları 12/03/2021 tarihli avukatlar tarafından imzalanan protokol noktasında anlaşmaya varılmış olduğunu, bu protokole göre; 10/03/2021 tarihinde müvekkili vekilinin hesabına 12.000,00-TL ödenecek (6.000,00- TL’lik kısmı ödenmiştir) 24/03/2021 tarihinde müvekkili vekilinin hesabına 50.000,00-TL ödenecek (ödenmemiş) 18/06/2021 vadeli 25.000,00-TL bedelli senet (vadesinde ödenmiş), 23/07/2021 vadeli 25.000,00-TL bedelli senet (icra takibi ile ödenmiş), 27/08/2021 vadeli 25.000,00-TL bedelli senet (icra takibi ile ödenmiş), 20/09/2021 vadeli 30.000,00-TL bedelli senet (icra takibi ile ödenmiş) üzerinden tüm dosya borcu kapatılacağı şeklinde anlaşma gerçekleştirilmiş olduğunu, davalı/ borçlu tarafça bu anlaşma uyarınca ilk aşamada 10/03/2021 tarihinde ödenmesi anlaşılan 12.000,00- TL’ı ‘nin 6.000,00-TL’sini ödemiş, geri kalan 6.000,00-TL’sının ödenmemiş olduğunu, 24/03/2021 tarihinde ödenmesi anlaşılan 50.000,00-TL ise ödenmemiş olduğunu, İşbu itirazın iptali davasına konu etmiş oldukları tutarın da ödenmemiş olan toplam 56.000,00-TL olduğunu, Protokol içerisinde herhangi bir ödemenin gerçekleşmemesi durumunda diğer alacakların muaccel olacağı ve icra takibinde işlemlere devam edileceğinin kararlaştırılmış olduğunu, davalının borçlarını vadesinde ödememiş olmasından ötürü taraflarınca Kadıköy ….Noterliği 07/04/2021 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek protokolün fesh edildiğinin karşı tarafa bildirilmiş olduğunu, bunun akabinde davalı tarafça 18/06/2021 vade tarihli 25.000,00-TL bedelli senedin vadesinde ödenmiş olduğunu, ancak 23/07/2021 vade tarihli 25.000,00-TL bedelli senet vadesinde ödenmediğinden İstanbul ….İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takibe geçilmiş ve bir süre sonra davalı tarafça icra dosya borcunun ödenmiş olduğunu, 27/08/2021 vade tarihli 25.000,00-TI bedelli senet vadesinde ödenmediğinden İstanbul ….İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takibe geçilmiş ve bir süre sonra davalı tarafça icra dosya borcunun ödenmiş olduğunu, 20/09/2021 vade tarikli 30.000,00-TI bedelli senet vadesinde ödenmediğinden İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takibe geçilmiş ve bir süre sonra davalı tarafça icra dosyasının borcunun ödenmiş olduğunu, Yukarıda kronolojik olarak açıklamış oldukları hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı/ borçlu tarafın davaya konu İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü ….. E. Sayılı icra dosyası bakımından 56.000,00-TL asıl alacağının ödememiş olduğunun görülmekte olduğunu bu sebeple diğer icra takipleri de dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 56.000,00-TL asıl alacak ve faizi bakımından itirazın iptaline ve icra takibine bu miktar üzerinden devam edilmesine karar verilmesi taleplerinin oluğunu, Yukarıda gösterilen nedenlerle ve Sayın Mahkemenin resen göz önünde bulunduracağı sebeplerden ötürü; Davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürli in ….. E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibine yapmış olduğu haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli itirazın 56.000,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline ve icra takibinin 56.000,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, icra takibinde istenen faiz oranında faize hükmedilmesine, Davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğünün ….. E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği için davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin (arabuluculuk sürecine ilişkin vekalet ücreti de dahil olmak üzere) davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ….., müvekkili ile aralarında bulunan mal alım satımına ilişkin ticari ilişkiden ötürü alacağı olduğundan bahisle 15/02/2021 tarihinde İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü ….. E. sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatmış olduğunu, bahse konu icra takibine ilişkin ödeme emrinin 22/02/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup anılan takibe taraflarınca 01.03.2021 tarihinde itiraz edilmiş oluğunu, İİK m.67/1 hükmü emredici nitelikte olup “Takip talebine it “dilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat etmek suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” Hükmünü havi olduğunu, takip talebine itiraz edilen alacaklıya borca itiraz dilekçesi tebliğ edilmese dahi itirazın iptali davasının açılabilmesi için 1 yıllık hak düşürücü süre, alacaklının borca itirazı öğrendiği tarihten itibaren başlamakta olduğunu, Somut olayda az yukarıda izah edildiği üzere 15/02/2021 tarihli İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü ….. E. sayılı dosyasına 01/03/2021 tarihinde itiraz edilmiş olup davacı ….. da işbu itirazdan haberdar olduğunu, zira davacı tarafından dosyaya ibraz edilen ve taraflar arasında akdedilmiş protokolün imza tarihinin 12/03/2021 olup davacı ….. en geç işbu tarihte borca itirazımızdan haberdar olduğunun açıkça ortada olduğunu, ancak ikame edilen huzurdaki davanın açılış tarihinin 25/04/2022 olduğunu, huzurdaki davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra kötü niyetli ve hukuka aykırı şekilde ikame edildiğinin aşikar oluğunu, usule, yasaya ve hukuka aykırı davanın reddinin gerekmekte olduğunu, davacı ….., her ne kadar taraflar arasında akdedilen 12/03/2021 tarihli protokole istinaden 56.000.00-TL ödenmemiş alacağı olduğundan bahisle huzurdaki davayı ikame etmişse de işbu iddiasının haksız ve kötü niyetli oluğunu,müvekkilinin, davacı ….. ödemesi gereken tüm borçlarını ödemiş olup davacı ….. davalı şirketten hiçbir alacağının kalmamış olduğunu, Davacı ….., müvekkili aleyhine huzurdaki davaya konu icra takibi dosyası dışında başkaca icra takipleri de açmış olduğunu, davacı ….. açılan İstanbul .. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası örnek olup müvekkilinin işbu takibe konu borcunu haricen ödemiş olduğunu, ne var ki davacı ….., İstanbul .. İcra Müdürlüğü… E. sayılı dosya alacağını tahsil etmesine rağmen haksız ve kötü niyetli olarak ilgili icra dairesine haricen tahsil bildiriminde bulunmamış, tahsil harcını İstanbul … İcra Müdürlüğü dosyasına yatırmamış olduğunu, Nitekim davacı tarafından ikame edilen haksız ve kötü niyetli davanın reddinin gerekmekte olduğunu, sonuç olarak, davacının kötü niyetli taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, huzurdaki davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olduğundan öncelikle usulden, mahkememiz aksi kanaatte ise de yukarıda arz ve izah olunan sebeplerle davanın esastan reddini talep etme zaruretinin hâsıl olduğunu, Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle, Haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle usulden reddini Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddini, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, tüm muhakeme giderleri ile ücreti vekaletin karşı ….. tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki mal satım sözleşmesi ve cari hesap ilişkisi kapsamında cari hesaba konu faturalara konu malların davalıya teslim edilmesine rağmen davalının fatura bedellerini ödemediği iddiası ile alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 154.456,69 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların ba-bs formları ve davalı şirketin sigortalı çalışanlarının listesi celp edilmiştir.
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği, tarafların edimleri, tarafların edimlerini yerine getirip getirmedikleri, davacının faturalara konu malları teslim edip etmediği, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, fer’i nitelikteki talepleri, faiz türü ve oranı konusundaki talepleri ile birlikte bilirkişiye cari hesaba konu fatura sevk irsaliyesi teslim alan isim soy isim, imza bilgileri kısmını açıkça liste halinde yazmasının ihtaratına, alacağa konu faturanın vade farkı/kur farkına yönelik olması halinde taraf defterlerinde bu hususta bir teamül olup olmadığı, tarafların defter hareketlerinin açıkça rapora aktarılarak yapılan ödeme bilgilerinin, cari hesapta çek yahut bono kayıtlı ise ilgili bankalardan teyit edilebilecek şekilde açıkça bilgilerinin yazılması hususunda irdelenerek var ise taraflar arasındaki cari hesap farkının sebebi de tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme yapılmasına rapor alınmasına karar verilmiş, 06/01/2023 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı ….. 2020 ve 2021 yılları Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davacı Ticari defterlerinin HMK 222 mad. Gereğince davacı lehine delil niteliğinin mahkemenin takdirinde olduğu, davalı ….. tarafından mahkemeye 07.09.2022 tarihinde ticari defter ve belgelerin incelenmesinin 2 hafta veya mahkemenin resen belirleyeceği bir tarihe ertelenmesinin talep edilmiş olduğu, bu nedenle ticari defterlerin incelemeye sunulması için davalı tarafın aranmış olduğu ve mailler gönderilmiş olup ancak, tarafıma sadece cari hesap ekstrelerinin mail ile gönderilmiş olduğu, ticari defterlerin inceleme için sunulmamış olduğu, Davacı ….. incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 15/02/2021 tarihi itibariyle, davacı ….. davalı ….. 154.456,69 TL Alacaklı oldukları, İcra takip tarihinden sonra tarafların 12/03/2021 tarihinde protokol imzalamış oldukları, bu protokole göre, protokole konu İstanbul Anadolu I. İcra Müdürlüğünün ….. E. Sayılı dosyası yönünden taraflar alacak, faiz, vekâlet tcreti, takip masrafları dâhil olmak üzere 167.000,00-TL.’ ye anlaşmış oldukları, Protokole göre, toplam tutarı 105.000,-TL olan 4 Adet senetten, 1 adet 25.000,-TL senedin vadesinde ödenmiş olduğu, toplam tutarı 80.000,-TL olan 3 Adet senedin İcra Takibi yapılarak tahsil edilmiş olduğu, 31.12.2021 tarihi itibariyle ticari defterlerine göre davacının kalan alacağının (154.456,69 TL- 105.000,-TL) 49.456,69 TL olduğu, davalı tarafından protokole göre, davacı ….. vekiline yapılmış 6.000,-TL ödemenin davacının asıl alacağından düşülmesine ilişkin kararın mahkemenin takdirinde olduğu, davalı ….. cari hesap ekstrelerine göre, icra takip tarihi olan 15/02/2021 tarihi itibariyle, davalı ….. davacı ….. 154.456,67 TL Borçlu oldukları, İcra takip tarihinden sonra, değerlendirme yapıldığında protokole göre, 6.000,-TL’nin davacı vekiline ödenmiş olduğu, davacı vekili beyanlarında da bu ödemenin kabul edilmiş oluğu, ancak bu tutarın davacı ticari defterlerinde davalı ….. yapılmış tahsilat olarak kayıt edilmemiş olduğu, cari hesap ekstresinde 22.06.2021 tarihli 25.000,-TL’lik ödemenin 18.06.2021 vadeli 25.000,-TL’lik senet ödemesi olduğu, toplam tutarı 97.200,-TL olan ödemeler toplamının icra takibi yapılan ve toplam tutarı 80.000,-TL olan 3 adet senedin haricen yapılmış oluğu anlaşılan masraf dahil toplam ödemesinin 97.200,-TL olabileceği değerlendirilmiş olup, işbu ödemelere ait belgelere dosya içeriğinde rastlanmamış olduğu, Davacının icra takip tarihinden sonra yapılmış tahsilatlar sonrasında alacağının (154.456,69 TL-80.000,-TL-25.000,-TL) 49.456,69 TL Kalmış olduğu, Davacı ….. tarafından protokole göre ödenmemiş olan masraflar dahil kalan alacak olan 56.000,-TL için işbu davanın açılmış olduğu, Davacı ….. lehine karar alınması durumunda, Davacı ….., icra takip tarihi olan 15/02/2021 tarihinden itibaren asıl alacağına işleyecek yıllık %18,25 ve değişen oranlarda Ticari Temerrüt Faizi talep edebileceği, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.

Davalı vekili tarafından her ne kadar hak düşürücü sürenin dolması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; 2004 sayılı İİK’nun 67/1 maddesinde itirazın iptali davasının borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılabileceğinin hüküm altına alındığı, somut davamıza konu icra dosyasında borçlunun itirazının davacı alacaklıya tebliğ edilmediği ve bu nedenle hak düşürücü sürenin başlamadığı ve dava tarihi itibariyle hak düşürücü sürenin dolmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafça her ne kadar icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de; dosya kapsamı itibariyle taraflar arasında mal alım satımına ilişkin satım sözleşmesi ve cari hesap ilişkisinin bulunduğu ve bu sözleşme kapsamında davalının ifa borcunun para borcu olduğu, sözleşmede ifa yeri belirtilmediği ve ifa yeri belirtilmemesi sebebiyle para borcunun götürülecek borç olması sebebiyle davacı alacaklının ikametgahının ifa yeri olduğu 6100 Sayılı HMK’nun 10. maddesi ve 2004 Sayılı İİK’nun 50/1 maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer olan davacı alacaklının ikametgah icra dairesi de yetkili olduğundan icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazın reddine karar verilmiştir.
Somut davada; davacı vekili taraflar arasındaki mal satım sözleşmesi ve cari hesap ilişkisi kapsamında cari hesaba konu faturalara konu malların davalıya teslim edilmesine rağmen davalının fatura bedellerini ödemediğini, ödemeye ilişkin taraflar arasında protokol yapıldığını, ancak buna rağmen elden ve icra dosyaları ile kısmi ödeme yapıldığını, dava konusu bedel kadar alacaklı olduklarını ve alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini, haksız itirazın iptaline karar verilmesinin talep etmiştir. Davalı vekili davacıya tüm borcun ödendiğini, davanın reddine karar verilmesinin talep etmiştir.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri, faturalar ve sevk irsaliyeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve davacı lehine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafından defter ve kayıtları bilirkişi incelemesine sunulmamış ve sadece mail ile cari hesap ekstreleri gönderilmiştir. Davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 154.456,69 TL alacaklı olduğu, davalının cari hesap ekstrelerine göre icra takip tarihi itibariyle davalının davacıya 154.456,67 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafından düzenlenen tüm faturalar davalı tarafında kabul edilerek cari hesabına işlenmiştir. Böylelikle davalı tarafından faturalara konu ürünlerin davacı tarafından kendilerine teslim edildiği karine olarak kabul edilmiştir. Taraflar arasında bu hususta ve davacının alacaklı olduğu hususunda taraflar arasında yapılan protokolde dikkate alındığında herhangi bir ihtilafta bulunmamaktadır. Taraflar icra takip tarihinden sonra aralarında 12/03/2021 tarihli protokolü imzalamıştır. Bu protokol uyarınca dava konusu icra takibine konu davacı alacağı davalı tarafından kabul edilmiş ve davalının borcunun bir kısmının nakit olarak, bir kısmının senet ile ödenmesine, davalı tarafından belirtilen tarihlerde ve miktarlarda borç ödenmemesi halinde protokolün kendiliğinden sona ereceği ve icra takibine devam edileceği kararlaştırılmıştır. Davalı tarafından protokol kapsamında belirtilen tarihlerde ve miktarda protokole göre ödeme yapılmadığından protokol sona ermiştir. Davalı tarafından protokol sonrası gerek kendiliğinden gerekse protokol kapsamında verilen senetlerin icra takibine konulması sonrasında davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler mahsup edildiğinde davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 49.456,69-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı vekili her ne kadar protokol kapsamında belirtilen ve anlaşılan alacak miktarından yapılan ödemelerin mahsup edilmesini talep etmiş ise de, davalının protokol kapsamında belirtilen tarihlerde ve miktarda ödeme yapmaması sebebiyle protokol kendiliğinden sona ermiştir. Dolayısıyla protokolde belirtilen ve anlaşılan miktar üzerinden ödenen bedelin mahsup edilmesi mümkün olmayıp, davacının ticari defter ve kayıtları ve davalının cari hesabına göre belirlenen alacak miktarı üzerinden hesaplama yapılması yönündeki bilirkişi raporu usul ve yasaya uygundur. Bu sebeple davacı vekilinin itirazlarına itibar edilmemiş ve usul ve yasaya uygun bilirkişi raporuna göre tespit edilen alacak miktarı üzerinden açılan davanın kısmen kabulüne, hüküm altına alınan asıl alacak faturalar ile likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun İstanbul Anadolu …. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 49.456,69 TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 3.378,38 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 184,06 TL peşin harcın mahsubu ile 3.194,32 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 6.543,31 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 184,06 TL peşin harç olmak üzere toplam 264,76TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (haklı çıkmış olduğu orana göre) 1.418,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin 1.165,69 TL sinin davalıdan tahsili ile, 154,31 TL sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kabul edilen miktara ilişkin hüküm yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, red edilen miktara ilişkin hüküm yönünden kesin olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.28/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır