Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/313 E. 2022/404 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/313 Esas
KARAR NO : 2022/404

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 05/04/2022
KARAR TARİHİ : 12/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12.11.1998 tarihinde kurulan ….. Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi’nin sermayesi, Büyükçekmece …. Noterliği’nin, 10.12.2021 tarih, ….. sayı ile tasdikli, 01.12.2021 tarihli … sayılı Genel Kurulu Kararı kapsamında, beheri 25,00 Türk Lirası değerinde, 620000 paya ayrılmış toplam 15.500.000,00 Türk Lirası değerinde olduğunu, bu paylardan 613800 adet paya karşılık gelen 15.345.000,00 Türk Lirası değerindeki payın ….’a, 6200 adet paya karşılık gelen 155.000,00 Türk Lirası değerindeki payın ise …..’a ait olduğunu, Büyükçekmece …. Noterliği’nin, 14.1.2019 tarih, …. sayı ile tasdikli, 09.01.2019 tarihli 2019/01 sayılı Genel Kurul kararı ile, müvekkili …..’ın, aksi karar alınıncaya kadar, münferiden temsile yetkili olacak şekilde müdür olarak seçildiğini, aynı Genel Kurul kararı ile, ….. 09.01.2024 tarihine kadar, ….. ile müştereken temsile yetkili müdür seçildiğini, uzunca süre şirket müdürü olan müvekkili ….. ile müştereken temsile yetkili müdür ….. arasında devam eden evlilik birliğinin, meydana gelen vakıalar neticesinde sarsılmış olduğunu, taraflar arasında ortak yaşamın devamının çekilmez hale gelmiş olması ve güven ilişkisinin tamamen sona ermiş nedeniyle Büyükçekmece …. Aile Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyasında boşanma davası görüldüğünü, ortak hayatı sürdürmelerinin imkansız hale geldiğini ve bu nedenle evlilikleri boşanma aşamasına ulaşmış olmasına rağmen, müvekkili ile ….. Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi müdürleri olarak kaldıklarını, …..’ın, evlilik birliği içerisinde cereyan eden sorunlar sebebiyle beslediği hasmane duygular ile şirketin yönetimini diğer müdür müvekkili ….. için çekilmez hale getirmekte ve şahsi ihtiraslar ile şirketin ekonomik olarak mahvına sebebiyet verecek eylemlerde bulunduğunu, şirket ortağı …..’ın, müvekkiline karşı gerçekleştirdiği hakaret ve tehdit içerikli konuşmaları, müvekkiline ait iş bilgisayarının kırılması, ….. Sanayi Limited Şirketi’nin arşiv kayıtlarını ve muhasebe evraklarını yok etme, bozma ve gizlemeye çalışma gibi eylemlerde bulunulması, ….. San. Tic. Ltd. Şti. çalışanlarına tehdit ve hakaret, ticari hayatın devamının engellenmesi, şirket araçlarına zarar verilmesi, şirkette bulunan kameraların sökülmesi, yanıcı ve patlayıcı maddelerin yer aldığı fabrika bölümüne yanıcı maddeler ile yaklaşmak gibi başkaca suç soruşturmasına konu olacak nitelikte eylemleri de bulunduğunu, işbu hususlarına cezai takibi için Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunulduğunu, her geçen gün, davalı şirket ortaklarından ….. tarafından müvekkile karşı yapılan saldırılar nedeniyle, müvekkile 01.04.2022 günü yakın koruma kararı verildiğini, taraflar arasında mevcut boşanma davası ve soruşturma dosyaları nedeniyle, güven ilişkisinin sona erdiğini, şirketin yönetimi, sevk ve idaresi, güncel mali durumunun denetlenmesi için gerekli kararların alınması adına Olağan Genel Kurulun toplanması noktasında sorunlar meydana geldiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun 617/1. Maddesinde “Genel kurul müdürler tarafından toplantıya çağrılır. Olağan genel kurul toplantısı, her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren üç ay içinde yapılır. Şirket sözleşmesi uyarınca ve gerektikçe genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır.“ hükmü yer aldığını, madde hükmüne göre, olağan genel kurul toplantılarının her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması gerektiğini, bu madde hükmü kapsamında, müvekkili …..’ın, şirket Genel Kurulu’nun toplanması için çağrı yapmak adına işlemlere başlamış ise de Bakanlıktan gönderilen yazı cevabı ile, müştereken temsile yetkili müdür olan …..’ın imzasını içermeyen çağrının usulüne uygun olmadığının bildirildiği, işbu yazı cevabının şirkete gönderildiği bildirilse de, söz konusu yazının müvekkilinin eline, şirkette birliğin sağlanamaması nedeniyle geçmediğini, genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin, TTK 617/1 uyarınca müdürlere verilmiş olduğunu, müdürün birden fazla olması ve müdürler kurulu başkan müdürü olmaması nedeniyle, her iki müdürün birlikte toplantıya çağrısı gerektiğini, şirketin bir diğer müdürü olan ….. tarafından müvekkiline beslenen anlamsız husumet nedeniyle, her faaliyet dönemi sonunda yapılması gereken Olağan Genel Kurul’a çağrı henüz yapılamadığını, toplantı gündeminin belirlenemediğini, ….. tarafından çağrının sürüncemede bırakıldığını, ….. tarafından, beslenen düşmanca tavrın gün geçtikte dozunu artırmakta ve çağrı için gereken birliğin hiç sağlanamayacağı kesin olarak anlaşıldığını, Türk Ticaret Kanunu md.410/2’e göre; müdürlerin devamlı olarak toplanamaması gibi bir durum söz konusu olduğunda; mahkemenin izni ile ortaklardan bir de genel kurulu toplantıya çağırabildiğini, kıyasen uygulanan bu kanun maddesinin uygulama bulabilmesi birden fazla müdürün varlığı gerekmekte olup müdürlerin devamlı olarak toplanamaması veya toplantı yeter sayısının oluşmasına imkan bulunmaması gerektiğini, ….. San. Tic. Ltd. Şti. Müdürleri müvekkili ….. ve ….. arasındaki boşanma davası ve akabinde gelişen husumet nedeniyle, Olağan Genel Kurul’un çağrısı için dahi bir araya gelemediklerinin açık olduğunu, bu nedenle, Türk Ticaret Kanunu’nun 410/2 maddesi uyarınca, olağan genel kurulu toplaması için çağrı yetkisi verilmesi talep edildiğini, dolayısı TTK 617/1 md. gereğince Olağan Genel Kurulun toplanması için müdürlere verilen toplantıya çağırma yetkisinin TTK md.410/2 uyarınca dosya üzerinden yapılacak olan inceleme ile ivedilikle münferiden %99 pay sahibi …..’a verilmesine, işbu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise, Mahkememizden, ivedi şekilde ….. Sanayi Limited Şirketi Olağan Genel Kurulu çağrısını yapmakla yetkilendirilen, temsil kayyumu atamasını, yapılacak olan toplantıda, aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan nedenler ile, müdürlük görevini şirket menfaatine kullanmayan ve görevlerini müvekkile karşı takındığı düşmanca tavır nedeniyle aksatan ve kasıtlı olarak sürüncemede bırakan …..’ın, müdürlük görevinin ve temsil yetkisinin kaldırılması hususunun gündem içine alınarak görüşülmesini, işbu nedenler ile, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, ….. Değişik İş dosyası ile talepte bulunulmuş ise de, söz konusu taleplerinin;”Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; konuya ilişkin yasal mevzuat ve yüksek mahkemenin yerleşik içtihadı gereği talep konusu iddianın delillerin toplanarak yargılamayı gerektirdiği, değişik iş dosyası üzerinden ileri sürülemeyeceği anlaşıldığından” reddedildiğini, yine yukarıda açıklanan nedenler ile, … Mah. … Cad. No: … Beylikdüzü İstanbul adresinde bulunan ve ….. ile …..’ın ortak oldukları bir diğer şirket olan … Kimya Sanayi Limited Şirketi’nin, münferiden temsile yetkili müdürü ….. tarafından, ….. Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi çalışanları ve müvekkilinin her dakika tehdit ve taciz edildiğinden, ….. Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi merkezinin de değiştirilmesi gerektiğini, bu hususta da karar verilmesi adına Olağan Genel Kurul’un toplanması gerektiğinden, Mahkememiz tarafından ivedilikle söz konusu taleplerinin değerlendirilmesi, atanacak olan temsil kayyımına talepleri doğrultusunda yetki verilmesi gerektiğini, bilindiği üzere, limited şirketlerin yönetimi, müdür sıfatını taşıyan kişi veya kişiler tarafından sağlandığını, şirketin yönetim organı sıfatıyla şirket tüzel kişiliğini yönetme, şirket adına şirketi bağlayan işlemleri yapma, şirket işlerini yürütme ve şirketi temsil etme yetkisini müdürler elinde bulundurduğunu, bu nedenle, müdürlerin şirketin çıkarlarını gözetmesi, görevlerini gereken özeni göstererek ifa etmesi ve şirketi zarara uğratacak eylem ve işlemlerden kaçınması gerektiğini, ayrıca müdürlerin iş ve işlemlerinde sadakat yükümlüğüne sıkı bir şekilde riayet etmesi gerektiğini, sadakat yükümlülüğü, özetle, ortak ve yöneticinin görevi gereği ve göreviyle bağlantılı olarak icra ettiği her türlü faaliyet ve işlemlerinde ortaklık menfaatlerini gözetmesi anlamına geldiğini, diğer bir ifade ile sadakat yükümlülüğü, olası bir menfaat çatışmasında, müdürün ortaklık menfaatini ön planda tutması olarak da tanımlandığını, nitekim sadakat yükümlülüğüne TTK m. 613 f. 2 hükmündeki ifadesiyle, “ortaklara şirketin çıkarlarını zedeleyebilecek davranışlarda bulunamayacakları” şeklinde ifade edildiğini, sadakat yükümlülüğünün kapsamı “sadakat yükümlülüğü müdürün hem ortaklığın amacının gerçekleşmesi için aktif olarak çaba göstermesini, hem de ortaklığa zarar verecek davranışlardan kaçınmasını emreder” şeklinde belirlenmiş olmasına rağmen ….. ile müştereken temsile yetkili olan …..’ın, sadakat yükümlülüğüne tamamen aykırı olarak davrandığını ve şahsi menfaatlerini şirket menfaatlerinin önünde tuttuğunu, bilhassa şirket vasıtalarını şahsi menfaatlerini temini için kullandığını ve şirketin diğer ortağı olan müvekkilinin zararını gerçekleştirme amacında olduğunu, nitekim Türk Ticaret Kanunu’nun 630/3. maddesinde, müdürlerin birer yönetici olarak bu özeni göstermemesi, kasten veya ihmal suretiyle görevlerini aksatması ya da hiç yerine getirmemesi, şirketi zarara uğratması gibi durumlarda müdürlerin görevden alınması için haklı sebepler doğmuş olduğunun kabulü gerektiğini, bu nedenle yapılacak olan Olağan Genel Kurul Toplantısında, görüşülmesi zorunlu gündem maddeleri dışında, 09.01.2024 tarihine kadar müdür olarak temsile yetkili seçilen …..’ın, müdürlük görevini layıkıyla yerine getirmemesi nedeniyle, müdürlük görevinin ve temsil yetkisinin kaldırılması hususunun görüşülmesinin talep edildiğini, müdürlerin şirket yönetimini layıkıyla yerine getirmemesine ve dolayısıyla keyfiyete, netice olarak ise diğer ortakların ortaklık haklarına türlü şekillerde zarar gelmesine sebep olduğunu, bu nedenle müdürlerin yönetiminden kaynaklı olarak hem ortakların ortaklık haklarına zeval gelmemesi, hem de şirketin uzun vadede daha fazla zarara uğramaması adına müdürlerin yönetim hakkı ve temsil yetkisinin mahkeme kararıyla kaldırılmasının son derece büyük bir önem arz ettiğini, yukarıda detaylıca açıklanan nedenlerle, ….. Sanayi Limited Şirketi’nde müdürler arasındaki boşanma davası neticesinde gelişen ağır husumet nedeniyle müdürler tarafından usulüne uygun çağrı yapılamaması nedeniyle, öncelikle TTK 617/1 md. Gereğince Olağan Genel Kurulun toplanması için müdürlere verilen toplantıya çağırma yetkisinin dosya üzerinden yapılacak olan inceleme ile ivedilikle münferiden %99 pay sahibi …..’a verilmesine işbu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise yine dosya üzerinden yapılacak olan inceleme ile ivedilikle Olağan Genel Kurulu Toplantısı’na çağrı yapması adına temsil kayyumu atanmasını, atanacak olan kayyuma yapılacak olan olağan genel kurul toplantısında, müdür …..’ın müdürlük görevi ve temsil yetkisinin kaldırılmasını yahut sınırlandırılmasını, şirket merkezi adresinin değiştirilmesi için gündem belirleme yetkisi verilmesini, işbu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise Olağan Genel Kurulu Toplantısı’na çağrı yapması adına ….. Sanayi Limited Şirketi’ne bilhassa bu hususta yetkilendirilen temsil kayyımı atanmasını, atanacak olan temsil kayyımına, yapılacak olan olağan genel kurul toplantısında, müdür …..’ın müdürlük görevi ve temsil yetkisinin kaldırılması yahut sınırlandırılması, şirket merkezi adresinin değiştirilmesi için gündem belirleme yetkisi verilmesine, karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ….. San. Tic. Ltd. Şti., 12.11.1998 tarihinde kurulmuş olduğunu esas sermayesi Büyükçekmece …. Noterliği’nin, 10.12.2021 tarih, ….. sayı ile tasdikli, 01.12.2021 tarihli 1 sayılı Genel Kurulu Kararı kapsamında, beheri 25,00 Türk Lirası değerinde, 620000 paya ayrılmış toplam 15.500.000,00 Türk Lirası değerinde olup, bu paylardan 613800 adet paya karşılık gelen 15.345.000,00 Türk Lirası değerindeki pay …..’a, 6200 adet paya karşılık gelen 155.000,00 Türk Lirası değerindeki payın ise …..’a ait olduğunu, şirketin temsili ve yönetimini haiz yetkili müdürlerin biri Büyükçekmece …. Noterliği’nin, 14.1.2019 tarih, … sayı ile tasdikli, 09.01.2019 tarihli … sayılı Genel Kurul kararı ile, müvekkili ….. olduğunu ve aksi karar alınıncaya kadar, münferiden temsile yetkili olacak şekilde müdür olarak seçildiğini, şirketin diğer yetkili müdürünün ise zikredilen Genel Kurul kararı ile, ….. olup; 09.01.2024 tarihine kadar, ….. ile müştereken temsile yetkili müdür olarak seçildiğini, dava dilekçesinde belirtildiği üzere müvekkili şirket ….. San. Tic. Ltd. Şti.’nin 2022 yılı olağan genel kurul toplantısı ve toplantı yapılmak üzere gereken çağrı yapıldığını, davacı müdür ve şirket ortağı ….. ile diğer müdür ….. arasında Büyükçekmece …. Aile Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyasında boşanma davası görüldüğünü, işbu boşanma davası nedeniyle şirket müdürleri arasında pek çok çekişmeli olay cerayan ettiğini, pekçok kez olayların karakola taşındığını ve müdürler arasındaki şahsi ilişkiden doğan gerginliğin Şirket çalışanlarına da doğrudan ve dolaylı olarak sirayet ettiğini, taraflar arasında mevcut boşanma davası ve soruşturma dosyaları nedeniyle, güven ilişkisinin sona erdiğini, şirketin yönetimi, sevk ve idaresi, güncel mali durumunun denetlenmesi için gerekli kararların alınması adına Olağan Genel Kurulun toplanması noktasında sorunlar meydana geldiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun 617/1. Maddesinde “Genel kurul müdürler tarafından toplantıya çağrılır. Olağan genel kurul toplantısı, her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren üç ay içinde yapılır. Şirket sözleşmesi uyarınca ve gerektikçe genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır. “ hükmü yer aldığını, madde hükmüne göre, olağan genel kurul toplantılarının her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması gerektiğini; taraflar arasındaki boşanma davası ve çekişmeli mevzular nedeniyle yakın zamanda yapılabilmesinin mümkün görünmediğini, şirket menfaatlerinin sıhhat ile temini için 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 617. Maddesinde öngörülen olağan genel kurulunun yapılması ve gerekli kararların alınması gerektiğini, mevcut müdürler kurulunun yukarıda arz edilen durumlar nedeniyle toplanamaması ve bu nedenle genel kurul çağrısının yapılamayacağı görüldüğünden Şirket menfaatleri gereği davacı müdür ve şirket ortağı …..’a genel kurulu toplantıya çağırma ve gündemi belirleme yetkisinin verilmesi gerektiğini; işbu davayı kabul etme zorunluluğu hasıl olduğunu, davacı yan tarafından açılan DAVANIN KABULÜ ile müvekkili ….. San. Tic. Ltd. Şti. müdürü ve ortağı davacı …..’a genel kurul toplantısı yapılabilmesi için çağrı yetkisi ve toplantı gündemini belirleme yetkisi verilmesine, karar verilmesini istemiştir.
Dava, olağan genel kurulun toplanması için müdürlere verilen toplantıya çağırma yetkisinin münferiden %99 pay sahibi davacı yana verilmesi veya limited şirkete kayyım atanması ve genel kurul toplantısının yapılması görevinin atanacak kayyıma verilmesi talebine ilişkindir.
Davalı ….. San. Tic. Ltd. Şti.’nin İstanbul Ticaret sicilinin … numarasında kayıtlı bulunduğu, şirketin ticaret siciline kayıtlı adresine göre iş bu davayı görmeye mahkememiz yetkilidir.
Sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Bilindiği üzere genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi ister olağan isterse de olağanüstü genel kurul toplantısı söz konusu olsun, yönetim kurulundadır.
Somut olayda davalı şirket yönetim kurulu üyelerinden birisinin davacı konumunda bulunduğu, diğer yönetim kurulu üyesi ve müdür olan ….. tarafından davacının şirkete ait binaya girmelerinin engellendiği, aralarında boşanma davası olduğu, güven unsurunun zedelendiği, genel kurul ve müdürler kurulu defterlerinin ortaklardan kasıtlı olarak saklandığı iddia edilmekle, davacı ile …..’ın müşterek yetkili olmaları nedeniyle …..’ın imzası olmadan genel kurulu toplayamadıkları iddia edilerek şirket genel kurulunun toplantıya çağrılması isteği ile iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
TTK 410. maddesine göre bu yöndeki taleplerin mümkün olduğunca dosya üzerinden karara bağlanması gerekeceğinden ve bu hususta duruşma açılmasına da gerek görülmediğinden talep dosya üzerinden karara bağlanmıştır.
Yöneticilerin müşterek yetkili olmaları itibariyle mevcut durumu dikkate alındığında birlikte hareket etmeyen yöneticilerin, şirket adına gerekli bilgi ve belgeleri sunması, toplantıya katılmalarının sağlanması için çağrının mahkemenin atayacağı kayyım tarafından yapılmasını istemede hukuki yararları bulunduğu sonucuna varılmış, fakat davalı tarafça müdürü ve ortağı davacı …..’a genel kurul toplantısı yapılabilmesi için çağrı yetkisi ve toplantı gündemini belirleme yetkisi verilmesi talebinin cevap delikçesi ile kabul edildiği anlaşılmakla; davalı şirketin yönetim kurulunun devamlı toplanamaması, toplantı nisabının oluşmaması nedeniyle davacı pay sahibinin TTK 410. maddesine göre şirketin genel kurulunu toplantıya çağırması için izin isteği, davalı tarafça da kabul edildiğinden talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …numarasına kayıtlı ….. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.’ni TTK 410/2. maddesi gereğince asgari gündem maddeleri ile şirket yöneticisinin/yöneticilerinin yeniden seçilmesi, yetkilerinin kaldırılması yahut sınırlandırılması ve şirket merkezi adresinin değiştirilmesi hususlarını görüşmek üzere genel kurul toplantısına çağırmak ve genel kurul toplantısı için gerekli tüm iş ve işlemleri yapmak ve alınan kararları gereğinde tescil ettirmek hususunda görevli ve yetkili olmak üzere TTK 410. maddesi gereğince davacı şirket ortağı …..’a izin verilmesine,
2-Davanın kabulünün gerçekleştiği safhaya göre alınması gereken 1/3 oranındaki 26,90-TL karar harcının peşin alınan 80,70-TL peşin harçtan indirilmesi ile geriye kalan 53,80-TL fazla harcın talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/1 maddesi gereğince tarifede yazılı ücretin yarısı olan 2.550,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, dosya üzeride yapılan inceleme sonunda kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 12/04/2022

Başkan ….
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.