Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/281 E. 2022/572 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/281 Esas
KARAR NO : 2022/572

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2017
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :16/06/2022
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, davalı tarafa gönderilmiş olan ihtarnamenin ikinci sayfasında bulunan …. numaralı ve 31 Mart 2017 tarihli irsaliyeli fatura ile toplam değeri 7344 TL olan malları satın aldığını, malların ayıplı mal çıktığını, malların ayıplı olduğu davalı tarafa bildirildiğini ve bunu kabul ettiklerini, kanun gereği malları iade haklarının olduğu hatırlatıldığını ancak karşı taraf malları iade almayacağını, dava açmak istiyorlarsa açmalarını söylediğini, bunun üzerine davalı şirkete Büyükçekmece … Noterliği’nden 5 Nisan 2017 tarihli ve …. yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu’nun ilgili maddeleri gereği sözleşmeden dönme haklarını kullandıklarını, sayılan ayıplı malı iadeye hazır olduklarını ve fatura bedeli olan 7344 TL nin müvekkiline iadesini talep ettiklerini, tüm bunlara rağmen davalı tarafın parayı iade etmediğini, bu sebeplerle davanın kabulü ile , müvekkilinin ödemiş olduğu 7344 TL satış tutarının satım tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …. numaralı ve 31.03.2017 tarihli irsaliyeli faturası ile 7.344,00.-TL bedelli malların satın alındığını, alınan işbu malların Tüketicinin Korunması ile ilgili mevzuat ve Borçlar Kanunu anlamında ayıplı mal çıktığını, malların ayıplı olduğunun davalı müvekkil şirkete bildirildiğini ancak malların iade alınmadığından işbu davanın açıldığını, davacı tarafın iddia ve talepleri mesnetsiz, hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğundan davanın reddine karar verilmesini, Davalı müvekkilinin, 2010 yılından bu yana ofis – büro mobilyaları sektöründe iş ve çalışma planları kurma, düzenleme veya revize etmeye yönelik hizmetleri veren sektöründe öncü ve faal bir ticari şirket olduğunu, Müvekkilinin, siparişi veren davalının ihtiyaç duyduğu Ofis Mobilyalarını 31.03.2017 tarihinde davalı şirket yetkilisi …’a tam ve eksiksiz olarak teslim ettiğini, mobilyaların eksiksiz olarak teslim edildiği hususu karşılıklı olarak imza altına alındığını, Davacı tarafın göndermiş olduğu ihtarnamede; taraflarınca tam ve eksiksiz olarak teslim edilen mobilyaların ayıplı olduğundan bahisle satılanı geri vermeye hazır olunduğu ihtar edildiğini, fakat iddia edilen ayıbın ne olduğu belirtilmediğini, bu sebeple davacının kötü niyetli olduğunu, müvekkili tarafından davacıya keşide edilen karşı ihtarnamede; “sözde ayıbın nasıl meydana geldiği belirlendikten sonra müvekkil şirket tarafından kendisinden kaynaklanan her türlü ayıbın ücretsiz olarak giderileceği” belirtildiğini, her iki tarafın tacir olması ve aralarında yaptıkları tam iki tarafa borç yükleyen satış sözleşmesi uyarınca; davacı tarafın, mobilyaların bedelinin iadesini talep etmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, Müvekkili aleyhine haksız ve hukuki mesnetten yoksun olarak ikame edilen davanın esastan reddine, Yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında, davalı tarafından satılan ürünlerin ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme sonucunda davalı firmaya ödenen satış bedelinin faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
Dosya ve dava dilekçesi üzerinde yapılacak olan inceleme sonucunda rapor alınmasına karar verilmiş, 21/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu mobilyaların 31.03.2017 tarihinde irsaliyeli fatura ile teslim eksiksiz teslim edildiği, kurulumun gerçekleştirilmeden tesliminin yapıldığı, ambalajlarının sökülmemiş olduğu, mobilyaların kullanılmadığı , dolap kapaklarının ambalajlama ve üretim hatası sonucu lake (boya) imalatının açık ayıplı olduğu, diğer masalar , etejerler ve bölücülerin satıcı firmanın katoloğunda belirtilen şekilde kurulduktan , temizliği ve bakımı yapıldıktan sonra incelenebileceği, davacı tarafça keşide edilen T.C. Büyükçekmece …. Noterliği’nden 5 nisan 2017 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile dava konusu mobilyaların ayıplı mal olduğunun ihtaren bildirildiği. , davalı tarafça keşide edilen T.C. Beyoğlu …. Noterliğinin 11.04.2017 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname mobilyaların eksiksiz teslim alındığını, sözde ayıbın nasıl meydana geldiği belirlendikten sonra , kendilerinden kaynaklanan her türlü ayıbı ücretsiz gidereceklerini ihtar ve ihbar ettiklerini sonuç ve kanaati bildirilmiştir. 17/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu mobilyaların 31.03.2017 tarihinde irsaliyeli fatura ile teslim eksiksiz teslim edildiği, kurulumun gerçekleştirilmeden tesliminin yapıldığı, ambalajlarının sökülmemiş olduğu, mobilyaların kullanılmadığı , dolap kapaklarının ambalajlama ve üretim hatası sonucu lake (boya) imalatının açık ayıplı olduğu , açık ayıbın giderilebilmesi için dolap kapaklarının yeni dolap kapakları ile değiştirilerek giderilebileceği, diğer masalar , etejerler ve bölücülerin satıcı firmanın katoloğunda belirtilen şekilde kurulduktan , temizliği ve bakımı yapıldıktan sonra varsa hatalarının görülebileceği, davacı tarafça keşide edilen T.C. Büyükçekmece … Noterliği’nden 5 nisan 2017 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile dava konusu mobilyaların ayıplı mal olduğunun ihtaren bildirildiği , davalı tarafça keşide edilen T.C. Beyoğlu …. Noterliğinin 11.04.2017tarihli 09054 yevmiye numaralı ihtarname mobilyaların eksiksiz teslim alındığını, sözde ayıbın nasıl meydana geldiği belirlendikten sonra , kendilerinden kaynaklanan her türlü ayıbı ücretsiz gidereceklerini ihtar ve ihbar ettiklerini tespit etmiştir.
Mahkememizin 17/10/2019 tarih, … esas ve … karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmiş, Mahkememiz ilamının istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adli Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 17/03/2022 tarih, … esas ve … karar sayılı ilamı ile “….Taraflar TTK 16 madde hükmünce tacir olduğundan, ayıp ihbarının TTK’ nın 23/3. maddesinde öngörülen süreler içinde ve satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak gizli ayıp olması halinde BK’ nın 223. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında belirtildiği üzere öğrenildiğinde derhal yapılması gerektiği gözetildiğinde, davacının ayıp iddiasını ve ayıp ihbarının yasal süre içerisinde ve geçerli olarak yapıldığını kanıtlaması gereklidir. Mahkemece verilen gerekçeli kararda ayıbın açık ayıp olduğu belirtilmiş olup bu tesbitin dosya kapsamına göre uygun olduğu tesbit edilmiştir. Davalı tarafça, davacının ayıp ihbarını süresi içerisinde yapılmadığını ileri sürdüğü halde mahkemece bu yönde bir tespit ve değerlendirme yapılmamış isede, TTK m.18/3’deki tacirler arasındaki bildirim usulleri geçerlilik şartı değil ispat şartıdır. Kaldı ki ayıp ihbarı TTK 18. maddesinde sayılan işlemlerden değildir. Davacı tarafça 31/03/2017 tarihli whatsap mesajları ile ayıp ihbarında bulunulduğu ileri sürülmüş olup davalı satış sorumlusu ile davacı şirket yetkilisi arasında yapılan … mesaj içeriklerine göre ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının değerlendirilmesi gerekir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2020/4077 Esas- 2021/3351 Karar sayılı kararı da benzer mahiyettedir.) Mahkemece alınan kök ve ek raporda, dolap kapaklarının ambalajlama ve üretim hatası sonucu lake (boya) imalatının açık ayıplı olduğu , açık ayıbın giderilebilmesi için dolap kapaklarının yeni dolap kapakları ile değiştirilerek giderilebileceği, diğer masalar, etejerler ve bölücülerin satıcı firmanın katoloğunda belirtilen şekilde kurulduktan, temizliği ve bakımı yapıldıktan sonra varsa hatalarının görülebileceği belirtilmiş olup dolap kapakları dışında diğer satılan ürünlerde ayıp olduğuna dair bir tesbitin olmadığı görülmüştür. Mahkemece verilen gerekçeli kararda, davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna karşı verdiği beyan dilekçesinde ki itirazlarının değerlendirilmediği, davacı tarafından davalıdan 6 parça mal satın alınmış olup bilirkişi raporlarında ayıplı olduğu tespit edilen dolap kapaklarının ambalajlama ve üretim hatası sonucu lake (boya) imalatının açık ayıplı olduğu , açık ayıbın giderilebilmesi için dolap kapaklarının yeni dolap kapakları ile değiştirilerek giderilebileceği belirtilmiş olup buna göre mahkemece, TBK. 227 Maddesindeki;” Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir,” hükmü ile TBK 230 madde hükmü uyarınca değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken ilgili madde hükümleri uyarınca değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile….”karar verilmesi sebebiyle Mahkememiz kararı bozulmuştur.
Somut davada; taraflar arasında dava konusu mobilyaların davalı tarafından davacıya satımına ilişkin satım sözleşmesi bulunmaktadır. Satım sözleşmesi kapsamında dava konusu ürünlerin davalıya teslimi hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak davacı tarafça dava konusu ürünlerin ayıplı çıktığı iddia edilmiş ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiştir. Davalı tarafça iddialar kabul edilmemiş, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı savunmasına bulunulmuş, ancak ayıp olması halinde ayıp giderileceği bildirilmiş ve ayıpın giderilmesine ilişkin hüküm kurulması talep edilmiştir.
Dava konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığı hususunda Mahkememizce ayıplı ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından dava konusu ürünlerden dolabın kapaklarının boyasının (lake) imalat hatası ve ambalajlama hatası ve üretim hatası sonucu açık ayıplı olduğu, açık ayıbın giderilebilmesi için dolap kapaklarının yeni dolap kapakları ile değiştirilmesi ile ayıp giderilebileceği tespit edilmiştir. Davacı tarafça dava konusu dolap kapaklarındaki açık ayıp davalı tarafa teslim edildikten sonra ürünlerin daha ambalajları çıkarılmadan ve kullanılmadan mesaj yolu ile bildirilmiş ve davacı tarafından ayıp ihbarı süresinde yapılmıştır. Dava konusu ürünlerde açık ayıp olduğu Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabittir. Her ne kadar davacı tarafça sözleşmeden dönüldüğü ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiş ise de, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere dava konusu dolabın kapağındaki ayıbın dolap kapağının değiştirilmesi suretiyle giderileceği tespit edilmiştir. Bu nedenle davacının sözleşmeden dönmek suretiyle bedel iadesi talebi 6098 sayılı TBK’nun 227/4 maddesi uyarınca hakkaniyet uygun değildir. Bu nedenle aynı Kanun hükmü uyarınca dava konusu dolap kapaklarının değiştirilmesi suretiyle ayıbın giderilmesine, davacının bedel iadesi talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Dava konusu dolap kapaklarının davalı tarafça ayıpsız yeni dolap kapakları ile değiştirilmesi suretiyle dava konusu dolaptaki ayıpın giderilmesine, davacı vekilinin bedel iadesi talebinin hakkaniyete uygun olmaması sebebiyle reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 501,66 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 125,41 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 376,25 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 125,41 TL peşin harç, 253,80 TL keşif harcı, 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 459,91 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.341,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.31/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır