Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/267 E. 2023/23 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/267 Esas
KARAR NO : 2023/23

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :10/02/2023
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;… tarihleri arasında gerçekleştirilmesi kararlaştırılan … Fuarı’nın zamanında gerçekleştirilmemiş olması sebebiyle sözleşmeden dönülmesi neticesinde ödenmiş olan 36.489,99 TL bedelin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkin olup, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin pandemi nedeniyle devlet tarafından alınan kararlar ve yayınlanan genelgeler nedeni ile fuarı ertelemek zorunda kaldığını, müvekkilinin, fuarın tarihini değiştirme hakkının bulunduğunu, fuar tarihinin değiştirilmesi katılımcılara sözleşmeyi fesih ve ödenen bedelin iadesi hakkını vermediğini, davacı … her ne kadar protokol hükümlerine dayansa da protokol müvekkili ile dava dışı …. arasında yapıldığını, bununla birlikte protokolün süreli olup süresinin sona erdiğini, davacı tarafın limited şirket olması nedeniyle TTK ya tabi olduğunu, bu nedenle fuar katılım sözleşmesinin genel işlem koşulları niteliğinde olması nedeniyle davacının sözleşmenin sonuçlarından sorumlu olmadığına ilişkin iddianın yerinde olmadığını, müvekkilinin katılımcılardan aldığı ücretleri ile fuar organizasyonu harcamaları yaptığını, çalıştırdığı personelin maaşlarını ödediğini, müvekkilinin iradesi dışında doğan bir mücbir sebep olan pandemi süreci nedeniyle fuarın ertelendiğini, haksız, kötüniyetli ve hukuki mesnetten yoksun huzurdaki davanın reddine, tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesine istinaden davalı tarafın edimini yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmeden dönülmesi ve ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talebine ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6098 sayılı TBK’nun İfa imkânsızlığını düzenleyen 136.maddesinde “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır.Borçlu ifanın imkânsızlaştığını alacaklıya gecikmeksizin bildirmez ve zararın artmaması için gerekli önlemleri almazsa, bundan doğan zararları gidermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK’nun Kısmi ifa imkânsızlığını içeren 137.maddesinde; “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle kısmen imkânsızlaşırsa borçlu, borcunun sadece imkânsızlaşan kısmından kurtulur. Ancak, bu kısmi ifa imkânsızlığı önceden öngörülseydi taraflarca böyle bir sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, borcun tamamı sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, bir tarafın borcu kısmen imkânsızlaşır ve alacaklı kısmi ifaya razı olursa, karşı edim de o oranda ifa edilir. Alacaklının böyle bir ifaya razı olmaması veya karşı edimin bölünemeyen nitelikte olması durumunda, tam imkânsızlık hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yine 6098 Sayılı TBK’nun Aşırı ifa güçlüğünü düzenleyen 138.maddesinende; “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut davada taraflar arasında fuar katılım sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşme kapsamında davacı fuar katılımcısı, davalı ise fuar düzenleyicisidir. Taraflar fuar katılım sözleşmesi kapsamında … tarihlerinde yapılacak olan … Fuarına katılım konusunda sözleşme imzalanmıştır. Ancak söz konusu sözleşme kapsamında kararlaştırılan fuar davalı tarafça covid 19 pandemisi sebebiyle gerçekleştirilmemiş ve fuar … tarihine ertelenmiştir. Daha sonra söz konusu fuar davalı tarafça aynı gerekçe ile 22/05/2022 tarihine ertelenmiştir ve bu tarihte de fuar yapılmayarak 1-5/11/2022 tarihine ertelenmiştir. Davacı tarafça söz konusu fuar sebebiyle bir çok harcama yapıldığı, fuar tarihinin kendileri ile müzakere edilmediği, fuarın mesnetsiz sebeplerle sürekli erltenediği gerekçesi ile sözleşmeden dönülmüş ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiştir. Davalı tarafça ertelemeler sonucunda yeni fuar tarihi taraflar arasında müzakere edilmemiştir. Covid 19 pandemisi sebebiyle Dünya genelinde ve Ülkemizde tüm etkinliklerin kısıtlandığı hususunda ve davalının da kararlaştırılan tarihte edimini elinde olmayan sebeplerle yerine getiremediği, davacı tarafça fuara katılım için talep edilen ücretin ödendiği hususunda tereddüt yoktur ve bu hususlarda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Davalı tarafından pandemi sebebiyle dava konusu fuar birden fazla kez ertelenmiş, ancak aynı dönemde başka fuarlar gerçekleştirilmiştir ve bu sebeple ileri sürdüğü mücbir sebep dayanaktan yoksundur. Yukarıda belirtilen yasal mevzuat gereği de davacının kendisi ile müzakere edilmeden farklı bir tarihlerde aynı ülkede veya başka bir ülkede düzenlenecek kendisi için menfaat sağlamayan fuara katılmaya zorlanmasının kabul edilmesi hukuken mümkün değildir. Bunun yanında yukarında belirtilen 6098 sayılı TBK’nun 136. maddesi uyarınca da karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybedeceği hükmüne göre davalı tarafça borcunun ifa edilmesinin covid 19 pandemisi mücbir sebebi ileri sürüldüğü ve edimini ifa etmediği, dolayısıyla karşı tarafın ediminin ifasını isteyemeyeceği ve karşı tarafın ödemiş olduğu bedelleri iade etme yükümlülüğünün bulunduğu aşikardır. Açıklanan nedenlerle açılan davanın kabulüne, itirazın iptali ile icra takibinin kaldığı yerden aynen devamına, alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davacının taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesi kapsamında sözleşmeden dönülmesi sebebiyle davalı tarafa ödenen 36.489,99-TL bedelin temerrüt tarihi olan 21/10/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 2.492,63 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 623,16 TL peşin harcın mahsubu ile 1.869,47‬ TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 623,16 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 703,86‬ TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 89,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.10/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır