Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/232 E. 2023/167 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/232 Esas
KARAR NO : 2023/167

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2022
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :17/03/2023
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların, 17.06.2020 tarihli şipariş formu nezdinde, 19.333,00 KG. …. cinsi ham kumaşın 15 günlük termin (işlem ve teslim) süresi içerisinde, davacının …. Mah,, …. Sokak, No:4/1, Ergene, Tekirdağ adresinde mukim iş yerinde boyanması üzerine anlaşma sağlamış olduklarını, Ancak, karşılıklı anlaşma gereği, 15 gün vadeli teslim süresi içerisinde boyanarak müvekkiline teslimi beklenen kumaş içerisindeki, 1.764,00 KG. Ağırlığındaki ham kumaşın müvekkiline tesliminin gerçekleşmemiş olduğunu, davacı tarafından, teslimi gerçekleşen ham kumaş üzerinde yapılan İşlemlerin ise davalı yanın müşteri kontrol ekranı üzerinden aralıklı olarak takip edilmiş olduğunu, Nnitekim, davacı firma tarafından, 10.09.2021 tarihinde, malın iadesi istenen malın kilogramı ve o tarihteki değeri hesaplanarak, Çorlu …. Noterliği’nden … yevmiye numarası ile malın boyanarak müvekkiline teslimi, ifadan imtina edildiği halde malın ham olarak iadesi, iadesi mümkün olmadığı koşulda ise … cinsi ham kumaşın 10.09.2021 tarihindeki ortalama satış fiyatı baz alınarak mala tekabül eden 55.000,00 TL.’nin ödenmesi talep edilerek ihtaren bildirilmiş olduğunu, taraflar arasında mal teslimi veyahut mala tekabül eden değerin nakden ödenmesine ilişkin anlaşma sağlanamadığından, icra takibi yapılmış olduğunu, davalı tarafından itiraz edildiği için takibin durmuş olduğunu, Borçlu/davalı şirketin, aleyhinde ikame edilen icra emrine vaki itirazı ile, sürecin ilerlemesi ile piyasa satış fiyatındaki artış sebebi ile müvekkilinin gün geçtikçe üretimini sağladığı ham kumaşın kendisine iade edilmemesi karşısında zarar etmekte olduğunu, Yukarıda izaha çalışılan ve re’sen nazara alınacak nedenler ile; Haklı davanın kabulü ile, Davalı / Borçlu şirket aleyhinde, Çorlu …. İcra Dairesi, … E. Numaralı icra dosyası ile ikame edilen ancak yetkisizlikle yetkili icra dairesine tevzüi edilen, Bakırköy …. İcra dairesi, …. E. Numaralı icra dosyasına mübrez haksız ve kötü niyetli, vaki itirazın iptali ile takibin devamına, Fazlaya ilişkin, talep, dava ve ıslah hakları saklı kalmak kaydı ile takip tarihinden itibaren asıl alacak için işleyecek değişen oranlardaki ticari faiz ve fer’ilerin tahsiline, Davalı/Borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekaleti ücretin karşı yana tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kumaş boyama işi ile iştigal etmekte olup piyasanın en güvenilir firmalarından olduğunu, Davacı firma ile de çalışmış ve davacı firmanın kendisine boyanması için teslim edilen ham kumaşları boyayarak eksiksiz olarak davacı firmaya teslim etmiş olduklarını, Dava dilekçesinde belirtilen 1.764 Kg ağırlığındaki ham kumaşın davacı şirkete teslim edilmediği iddiasının gerçeği yansıtmamakta olduğunu, ancak davacının iddialarını kabul etmemekle beraber tekstil işi ile ilgilenen herkesin de bildiği gibi ham kumaşların boyanmasından sonra kumaşlarda fire meydana gelmekte olduğunu, firenin, üretilen herhangi bir üründeki ham madde kaybına dendiğini, üretim sürecinde fire kaybı olması olağan bir durum olduğu, ancak belli fire oranlarını aşmamak kaydıyla bu fire oranlarının tolare edilebileceğini, fire yüzdesi diye tabir edilen ise her kumaşın bir fire oranı olduğunu, örneğin polyester iplik ile keten ipliğin fire oranı farklı olduğu, Polyester sağlam bir iplik olduğu için firesi neredeyse %1 iken keten ipliğin firesi % 6-7 lere çıkabileceğini, Örme kumaş üretiminde fire oranları firmadan firmaya göre farklılık gösterse de ortalama firenin % 5 olduğunu, bu firenin içinde iplik miktarlarından hesaplanarak genel fire oranları belirlendiğini, bunun dışında davalı şirket de davacı şirkete ait kumaş bulunmamakta olduğunu, yapılacak incelemeler de de bu durumun ortaya çıkacağını, bu nedenle de davanın reddi gerekmekte olduğunu, Yukarıda açıklanan nedenler ve sayın mahkemenin re’sen nazara alınacak nedenler ile; Açılan davanın reddine, açılan davanın haksız ve kötü niyetli olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki kumaş boyanmasına ilişkin eser sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya teslim edilip boyandıktan sonra iadesi gereken kumaşların bir kısmınnın iade edilmemesi sebebiyle kumaş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 150.000,00 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların BA ve BS formları, sgk kayıtları celbedilerek incelenmiştir.
Davacı tanığı …. İzmir Mahkememize vermiş olduğu beyanında; “Ben davacı şirkette 2020 yılının Temmuz ayında işe başladım. 2022 yılının Temmuz ayında işten ayrıldım. Ben davacı şirkette pazarlama müdürü olarak çalıştım. Biz davalı şirkete boyanması için ham kumaş teslim ediyorduk. Davalı şirkette boyadıktan sonra kumaşları geri bize iade ediyordu. Biz kumaş boyanması için teslim ettiğimizde ne kadar kumaşın hangi renge boyanacağını söylüyorduk. Yaklaşık 20 tona yakın davalıya kumaş teslim edildi. Kumaşların bir kısmı boyanıp iade edildi. Geri kalan 2 parti civarında violet ve tam hatırlamadığım diğer renkte ki kumaş bize teslim edilmedi. Davalının sisteminde kumaşların durumunu takip ediyorduk. Sisteme baktığımızda işlemde olduğu görülüyordu. Kendilerini arayıp kumaşı teslim etmelerini istedik. Bizden araç göndermemizi istediler. Yaklaşık 3 gün üst üste araç gönderdik. Kumaşları iade etmediler. En son telefonlarımıza çıkmadılar. Bunun üzerine hukuki yollara başvurudu. Tekstil uygulamasında ve boyama işleminde teslim edilen kumaşlarda fire vermesi normaldir. Ancak davalıya teslim edilen kumaş miktarı ve iade edilmeyen kumaş miktarı dikkate alındığında iade edilmeyen miktar, tekstil uygulamasına göre normal bir fire değildir. Fire miktarı dava konusu kumaş cinsinde %8 ‘i geçmemektedir. Ancak bilirkişi bu hususu daha iyi tespit eder. ” demiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin niteliği, tarafların edimleri, davacı tarafından boyanması için davalıya teslim edilen kumaş miktarı, davalı tarafından boyama işlemi sonrasında davacıya iade edilen kumaş miktarının ne kadar olduğu, davalı tarafından davacıya iade edilmeyen kumaş miktarının ne kadar olduğu, davalı tarafça davacıya iade edilmeyen kumaş miktarının bedeli ve davalı tarafça davacıya iade edilmeyen kumaş miktarının yaptığı iş dikkate alınarak bu miktar fire vermesinin tekstil sektöründe normal olup olmadığı, normal olmaması halinde davacı tarafından teslim edilen kumaş miktar dikkate alındığından fire vermesi normal olan kumaş miktarının ne kadar olduğu ve normal kumaş miktarı belirlendikten sonra davalı tarafından normalin üzerinde fazladan iade edilmeyen kumaş miktarı ve bedelinin davacının fatura düzenlediği tarih dikkate alınarak tespiti için rapor alınmasına karar verilmiş, 27/01/2023 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı ve davalı …’ların 2020 ve 2021 yılları Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davacı ve davalı …’ların incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 16/12/2021 tarihi itibariyle, davacı yanın davalı yana 16.963,56 TL Borçlu olduğu, Davacı tarafından, davalı yana boyanması için gönderilen 19.337,00 Kg ham kumaşa karşın Net 15.211,36 Kg kumaşın, davacı tarafa sevkinin sağlandığı (Fire Miktarız4.125,64 Kg); davalı tarafından, davacı yana ait boyanan kumaşların Fiili fire oranının %21 olduğu, 19.337,00 Kg kumaşın kabul edilebilir fire oranının (%10) 1.933,70 Kg olduğu; 4.125,64-1,933,70-2.191,95 Kg kumaşın bedelinin davalı tarafından davacı tarafa ödenmesi gerektiği kanaatine varılmış olduğu, %10 kabul edilebilir 1.933,70 KG fire dışında kalan 2.191,95 KG kumaşın güncel değerinin KG başına 4,75 $ olduğu kanaatine varılmış olduğu, kumaşın icra takip tarihi olan 16/12/2021 tarihi itibariyle toplam değerinin 2.191,95 Kg x 4,75 $ -10.411,76$ olarak hesaplanmış olduğu, kumaşın Merkez Bankası 16/12/2021 tarihli USD Döviz Alış Kuru olan 14,6350 TL üzerinden hesaplanmış toplam TL değerinin (10.411,76 $*14,6350 TL) 152.376,11 TL olarak hesaplanmış olduğu, davacı yanın davalı yandan hesaplanmış olan 152.376,11 TL kumaş bedeli alacağından, davacı yanın davalı ….a cari hesap borç tutarı olan 16.963,56 TL’yi düşüm yaptığımızda, davacı yanın davalı yandan olan alacak tutarının (152.376,11 TL-16.963,56 TL) 135.412,55 TL hesaplanmış olduğu, Davacı yan lehine karar alınması durumunda, Davacı yan, İcra Takibinde talep etmiş olduğu gibi, icra takip tarihi olan 16/12/2021 tarihinden itibaren asıl alacağına işleyecek değişen oranlarda TTK.1530. Madde Temerrüt Faizi talep edebileceği, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı vekili, taraflar arasında davacı tarafından davalıya teslim edilen kumaşların davalı tarafından boyanarak kendilerine iadesine ilişkin sözleşme akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında kendilerinin davalı tarafa teslim ettiği 19.333,00 kg kumaştan davalının 1.764,00 kg kumaşı iade etmediklerini, bu sebeple iade edilmeyen kumaş bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının teslim ettiği kumaşlardan kendilerinin iade etmediği kumaş olmadığını, ayrıca boyama işlemi sonrası fire oranının dikkate alınmasının gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında davacının davalıya teslim ettiği kumaşların davalı tarafından boyanarak davacıya iadesine ilişkin eser sözleşmesi bulunduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf davacı tarafından davalıya boyanması için teslim edilen kumaşların hepsinin davalı tarafından davacıya iade edilip edilmediği, iade edilmemiş ise miktarı, boyama sonrası olağan fire oranın ne kadar olduğu ve iade edilmesi gereken kumaş bedelinin ne kadar olduğu hususundadır.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri, faturalar ve sevk irsaliyeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve taraflar lehine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafından düzenlenen tüm faturalar davalının ticari defter ve kayıtlarına alınmış olduğu ve davalının BA formlarında beyan edildiği tespit edilmiştir. Bu yönden tarafların ticari defter ve kayıtları ve tarafların BA ve BS formları arasında herhangi bir fark yoktur. Davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıya 16.963,56 TL borçlu olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarına göre davacıdan 16.963,56 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Ancak davacının ticari defter ve kayıtlarında görünen bu borç Bakırköy …İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasında davacı tarafından ödenmiş ve icra dosyası kapatılmıştır. Kaldı ki bu borç uyuşmazlığın konusu da değildir. Uyuşmazlık konusu davacıya iade edilmeyen kumaş bedelidir. Teknik bilirkişi tarafından davacı tarafından davalıya 19.337,00 kg kumaş teslim edildiği, davalı tarafından davacıya net 15.211,46 kg kumaş iade edildiği, resmi verilere göre dava konusu kumaşın fire oranının % 10 olduğu, fire oranı düşüldüğünde davalının davacıya 2.191,95 kg kumaşı iade etmediği ve bu kumaş bedelinin 152.376,11 TL olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporu dosya kapsamı, faturalar ve sevk irsaliyeleri ve resmi veriler ile uyumlu, usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmış ve davacının davalıdan iade edilmeyen kumaş bedelini talep etmekte haklı olduğu anlaşıldığından açılan davanın kabulüne, hüküm altına alınan alacak likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
-Hüküm altına alınan alacak likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 10.246,5‬0 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 2.561,63 TL peşin harcın mahsubu ile 7.684,87‬ TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 23.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 2.561,63 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 2.642,33‬ TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 6.539‬,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.21/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır