Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/181 Esas
KARAR NO : 2023/602
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2022
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
YAZIM TARİHİ : 18/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf vekili özetle;
müvekkili şirketin davalı …-… Dış Ticaret’e mal sattığını, satılan mal
nedeniyle davalının müvekkiline 4.770,00-TL borcu olduğunu, bu durumun ticari defter
kayıtları ile sabit olduğunu, müvekkili şirketin alacağının tahsili için davalı borçlu hakkında Bakırköy …
İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu
tarafından haksız olarak borca itiraz edildiğini, haksız itiraz ile duran takibin devamına ve
borçlunun yapmış bulunduğu haksız inkar sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin yöntemine uygun olarak tebliğine rağmen, davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Yapılan açık yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Bakırköy ….
İcra Dairesinin ….Esas sayılı dosyası UYAP aracılığıyla dosyamız arasına alınmış, davacı tarafın İTO kayıtları dosya arasına alınmış, davalı tarafın tacir araştırılması yapılmış, tarafların bağlı bulundukları Vergi Dairelerinden B formları getirtilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, açık hesaba dayalı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ile davacı tarafın icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Bakırköy …
İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesinde; alacaklısının dosyamız davacısı olduğu, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, 4.770,00-TL alacak için ilamsız takip yapıldığı, davalının icra takibine 13/01/2022 tarihinde itiraz ettiği, davacının davalı tarafından icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali için süresinde dava açtığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında, davacının davalıdan icra takibine dayanak cari hesap ekstresinden dolayı alacaklı olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İcra takibine konu faturanın ihraç kayıtlı alınıp çıkışı yapılmayan KDV alacağına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporuyla da değinildiği üzere, icra takibine konu faturaya dayanak 24/06/2021 tarihli …. sayılı faturada 3065 sayılı KDV Kanunu’nun 11/1-c maddesi kapsamındaki ihraç kayıtlı satış ibaresi bulunduğu, söz konusu faturanın davalıya ihraç kayıtlı mal satışı olduğu ve KDV tutarının tahsil edilmediği anlaşılmaktadır.
Davalının bağlı bulunduğu Atışalanı Vergi Dairesi Müdürlüğünün 10/01/2023 tarihli yazı yanıtında, davalının 04/05/2021 – 31/05/2021 tarihleri arası mükellefleri olduğu, ikinci sınıf tacir olarak işletme esasına tabi olduğu, ilgili dönem yıllık gelir vergisi beyannamesini vermediği bildirilmiştir.
Haliç İhtisas Vergi Dairesi Müdürlüğünün 12/01/2023 tarihli yazı yanıtında, mükellefleri olan davacı şirketin KDV iade dosyası ve evdb kayıtlarının tetkikinde, … sayılı ihraç kayıtlı satış faturasının ve bu faturadan dolayı KDV iadesi yapılmadığının tespit edildiği, ilgili fatura için düzeltme beyanı verildiği bildirilmiştir.
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 11/1-c maddesi hükmünde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunacağı, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği düzenlemesi mevcuttur.
Davalının bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Müdürlüğü nezdindeki mükellef kaydını kapattıktan sonra, 24/06/2021 tarihli fatura ile ihraç kayıtlı malları KDV ödemeden teslim aldığı, 3 ay içerisinde ihracat şartını yerine getirmediği, bu sebeple davacı şirketin tahsil etmediği KDV Kanunu gereği sorumlu olduğu KDV tutarını 19/10/2021 tarihli …. nolu 4.770,00-TL olarak davalıya fatura ettiği, davacının bağlı bulunduğu Vergi Dairesinden gelen yazı yanıtına göre ihraç kayıtlı fatura ile ilgili düzeltme beyannamesi verdiği, ihraç kayıtlı satışlarda süresinde ihraç edilmeyen mallar ile ilgili davacının tahsil etmediği KDV tutarını davalıdan istemesi KDV Kanunu’na uygun olduğu bilirkişi raporuyla değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davacı tarafın bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davalıdan 4.770,00-TL alacağı bulunduğu, işbu alacağın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, bilirkişi raporundaki saptamaya göre davacının ticari defterlerinin yöntemine uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının yaptırıldığı, davalı tarafın ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davacının ticari defter kayıtlarıyla ortaya konulan alacağının aksini ispat yönünden dosyaya yansıyan bir kanıt da bulunmadığı, bu bağlamda davacının ticari defterleri lehine kanıt niteliğinde olmakla, davalı tarafından davacının ticari defter kayıtlarının aksi yöntemine uygun kesin kanıtlarla ispatlanamadığından HMK’nin 222/3 maddesi gereğince davacı tarafın alacağının varlığını kanıtladığı değerlendirilerek, davacının davasının kabulüne, davalı açısından bilinebilir ve belirlenebilir nitelikte olan alacağa davalı tarafından yapılan haksız itiraz nedeniyle davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bakırköy …. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip dosyasına itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden aynı koşullarla devamına,
İİK’nin 67/2 maddesi hükmü uyarınca 954,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 325,84-TL harçtan peşin alınan 81,46-TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 244,38-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 81,46-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 319,00-TL posta ve davetiye gideri, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.199,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk gideri olan 1.560,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.770,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan avansın karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, dava değeri itibariyle kesin olmak üzere davalının yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır