Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/168 E. 2022/494 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/168 Esas
KARAR NO : 2022/494

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
YAZIM TARİHİ : 09/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın davalı taraftan 20/09/2015 düzenleme, 20/02/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/03/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/04/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/05/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/06/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/07/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/08/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/09/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/10/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/11/2019 ödeme tarihli, 550,00-TL bedelli, 20/09/2015 düzenleme, 20/12/2019 ödeme tarihli, 600,00-TL bedelli bonolardan dolayı alacaklı olduğunu, vade tarihleri geçmiş olmasına rağmen davalı tarafından ödemelerin yapılmadığını beyanla söz konusu bono bedellerinin faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkili bankaya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 4/5 maddesine göre, tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde yalnızca nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenleneceği, bu duruma aykırı olarak düzenlenen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır.
Dosya arasında bulunan senet örneklerine bakıldığında, sıralı ve ayrı ayrı oldukları görülmektedir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un Amaç başlıklı 1. maddesinde, yasanın amacı açıklandıktan sonra, Kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Aynı yasanın Tanımlar başlıklı 3. maddesinde ise; satıcı, kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki olmayan amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi, sağlayıcı, kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, tüketici işlemi ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmişlerdir.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasında da benzer nitelikte senetlerin dava konusu yapıldığı, lehtar ile borçlu arasında yapılan devre mülk sözleşmesine istinaden senetlerin verildiğinin yargılama aşamasında anlaşıldığı, söz konusu dava dosyası ile işbu davaya konu senet lehtarlarının da aynı oldukları göz önüne alındığında, işbu davaya konu senetlerin de aynı amaçla düzenlendikleri kanaati oluşmakla, davaya konu senetlerin niteliğine ve 6502 sayılı yasada belirtildiği gibi sıralı ve ayrı ayrı olmalarına göre davalının tacir veya bir meslek amacı olmayan tüketici olduğu kabul edilmiştir. Davalı 6502 sayılı yasada belirtilen tüketici tanımına girdiğinden ve dolayısıyla taraflar arasındaki ilişki de tüketici işlemi olduğundan davaya Tüketici Mahkemeleri tarafından bakılmalıdır. Bu nedenle, mahkememizin görevsizliği ile davanın usulden reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK’nin 114/1-c ve 115/2 maddeleri hükümleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden REDDİNE,
Görevli mahkemenin BAKIRKÖY TÜKETİCİ MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
2-Karar kesinleştikten sonra iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli BAKIRKÖY TÜKETİCİ MAHKEMESİ gönderilmesine,
3-Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususlarının görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK’nın 20/1. maddesi gereğince süresinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse davanın açılmamış sayılması yönünde karar verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere tarafların yokluklarında dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/05/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır