Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/163 E. 2022/625 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/163 Esas
KARAR NO : 2022/625

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 17/02/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … nolu blok emtia nakliyat sigortası abonman sözleşmesi ile sigortalısı olan dava dışı …. Kimya firması tarafından İsviçre’de yerleşik … firmasından satın alınan emtianın havayolu ile ABD’den Türkiye’ye taşınmasının davalı tarafından üstlenildiğini, Davalının bu taşıma için sigortalıya “navlun faturası” düzenlediğini, Taşımanın …. numaralı AWB-havayük senedi ile gerçekleştirildiğini, Emtianın tahliyesi sırasında 5 kap kargonun hasarlı olmasından dolayı …. Geçici depolama alanında … nolu rezerv tutanağında “5 kabın her birinde 2 adet torbanın hasarlı olduğu” kayıt edildiğini, fotoğraflandığını, … Ekspertiz firmasınca 06.04.2021 tarihinde 113,85 EURO hasar zararı hesaplandığını, 09.04.2021 tarihinde müvekkili tarafından ödendiğini, Davalının Montreal Konv. m.18 ve TTK m.875 gereği sorumlu olduğunu, Davalının ayrıca 506 TL sigorta ekspertiz masrafından da sorumlu olduğu, bu hususun da TTK m.881 gereği olduğunu talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK m.1472 gereği aktif husumet ehliyetinin şartlarının oluşmadığı, zarar, ödeme ve bunun geçerli bir sigorta poliçesi gereği olması gerektiği şartlarının birlikte sağlanması gerektiği, Pasif husumet açısından da … sipariş ve … hava yük senedi numaralı taşımada … firmasının acentesi sıfatı ile hareket edildiği, davalının acente sıfatı ile hareket ettiği bu süreçte doğrudan husumete ehil olmadığı, ancak izafeten husumet yöneltilebileceği, Meydana geldiği ileri sürülen zarardan davalının sorumlu tutulamayacağı, zararın hangi aşamada meydana geldiğinin sabit olmadığı, davalının ancak hava taşıma sürecinde zarardan sorumlu tutulabileceği, Sigortalının tek taraflı beyan ve talepleri doğrultusunda yaptırılan ekspertiz çalışması ve düzenlenen raporun hükme esas alınamayacağı, tek taraflı bu rapor için düzenleme masrafı 506 TL’nin de davalı sorumluluğunda kabul edilemeyeceği, hiçbir şekilde davacı yanın iddiaları kabul edilmemekle, süresi içinde hasar bildirimi yapılmadığı, Davacının talep ettiği %10 ilave bedelden davalının sorumlu tutulamayacağı, Davacı tarafından talep edilen faizin hukuka aykırı olduğu, TTK m.18/3 manasında temerrüt ihtarı gönderilmediği, Her halde davalının sorumluluğunun birim bürüt hasarlı kg başına 22 SDR ile sınırlı olduğu hususları ileri sürülerek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile dava dışı sigortalısı arasında akdedilen Nakliyat Blok Abonman Sigorta Poliçesi kapsamında dava dışı sigortalısına ödediği emtia hasar zararının 6102 Sayılı TTK 1472 maddesinde düzenlene halefiyet hükümleri gereğince davalıdan rücuen tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce taşıma evraklarına ilişkin İstanbul Havalimanı Gümrük Müdürlüğü ve Atatürk Havalimanı Kargo Gümrük Müdürlüğü tarafından gönderilen cevabi yazılar, sigorta poliçesi ve hasar dosyası incelenmiştir.
Davacı vekilinin iddia ve talepleri, davalı vekilinin savunmaları, taşımaya ilişkin evraklar, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, celbedilen tüm belgeler ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; taraflar arasında ve dava dışı sigortalı ile taraflar arasındaki hukuki ilişki, tarafların edimleri, tarafların edimlerini tam ve gereği gibi yerine getirip getirmedikleri, dava konusu emtianın taşıma sırasında hasarlanıp hasarlanmadığı, hasarlanmış ise sorumluluğu kime ait olduğu, hasarın hangi sebepten kaynaklandığı ve tarafların kusur oranları, emtianın hasar sebebiyle hasar tarihindeki rayiç gerçek değeri, davalının hasardan sorumlu olması halinde sorumlu olduğu miktarı, davalının aktif ve pasif husumete itirazı ve hasara ilişin ihbarın süresinde yapılıp yapılmadığı, davacı alacaklı ise miktarına ve tarafların tüm iddia, savunma ve talepleri hususunda ayrıntılı ve gerekçeli alınmasına karar verilmiş, 23/05/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacının emtia nakliyat sigortacısı, dava dışı sigortalının …. emtia ithalatçısı yük ilgilisi, davalının hava kargo taşıması organizatörü sıfatı ile ticari ilişkiler içinde oldukları, Davacının ödenen sigorta bedelini dayanak sigorta sözleşmesi ve poliçe hükümlerine göre TTK m.1472 gereği sorumluluğu bulunanlara karşı rücuen tazmin talebinde bulunabileceği, nihai takdir ve değerlendirme mahkemenize ait olmak üzere, aktif husumete ehil olduğunun değerlendirildiği, Davalı …. Türkiye firmasının akdi taşıyıcı-taşıma işleri organizatörü sıfatı ile süreçte görev aldığı, tüm hava taşıma sürecinin organizasyonundan sorumlu olduğu, Dava konusu emtianın taşıma sırasında hasarlanıp hasarlanmadığının teyit sigorta ekspertiz raporunun belge ve bilgiler ile kendisine sunulan fotoğraflara dayandığı, … ambarında tutulan tutanağın ise iddia edilen 50 kg kısmi zayi zararını teyit etmediği, Taşıma süreci zararı şeklinde 50 kg emtia zayiinin Montreal Konvansiyonu m.31 gereği 14 günlük hasar bildirim süresinde de taşıyıcıya bildirilmediği, bu nedenle zararın taşıma sürecinde meydana geldiği yönünde karinenin oluştuğu da söylenemeyeceği, İddia edildiği gibi 50 kg emtia zayi ise kıymetinin 103,50 EURO hesaplandığı, Eğer davalının taşıma sorumluk sürecinde zarar sabit olacak olursa, davacının toplam ödemesinden %10 bedel artışı haricinde 103,50 EURO ve bu hasarı tespit için katlandığı ekspertiz masrafı 506 TL’yi davalıya rücu edebileceğinin değerlendirildiği, Değerlendirme ve takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere hükmedilmesi halinde EURO tazminata dava tarihinden itibaren Euro faizi, TL masrafa ise yine dava tarihinden itibaren avans faizi şeklinde ticari temerrüt faizi talep edilebileceği, Nihai olarak mevcut dosya kapsamına göre davalının meydana gelen zarar ve davacı ödemesi tazminattan sorumluluğunun sabit olmadığı, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Somut davada; dava dışı gönderici ve satıcı …. tarafından dava dışı sigortalı alıcıya … Tic. Ltd. Şti. ne dava konusu emtia satılmış ve gönderilmiştir. Söz konusu emtianın taşınması için dava dışı sigortalı ve akdi taşıyıcı olan davalı arasında uluslararası hava yolu taşıma sözleşmesi akdedilmiştir. Fiili taşıyıcı ise … firmasıdır. Bu hususlarda ve davacı ile dava dışı sigortalı … Tic. Ltd. Şti. arasında Nakliyat Blok Abonman Sigorta Poliçesi düzenlendiği ve taşımanın bu poliçenin geçerli olduğu tarihler arasında yapıldığı hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf taşıma sırasında dava konusu emtianın zarara uğrayıp uğramadığı, bu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı hususlarındadır.
Dava konusu taşıma davacı ile dava dışı sigortalı … Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen Nakliyat Blok Abonman Sigorta Poliçesinin geçerli olduğu tarihlerde gerçekleştiği için ve emtianın zarara uğraması sebebiyle zarar tazminin sigorta poliçesi teminatı kapsamında kalması sebebiyle, davacının ödediği bedel oranında sigortalıya halef olması sebebiyle ödediği bedeli sorumlulardan rücuen tahsil edebileceğinde iş bu davada aktif husumet ehliyeti vardır. Davalının da akdi taşıyıcı olması sebebiyle pasif husumet ehliyeti bulunmaktadır.
Dava dışı sigortalı ve davalı arasında uluslararası hava taşıma sözleşmesi akdedildiğinden dava konusu ihtilafa Montreal Konvansiyonun uygulanması gerekmektedir. Davacı vekili tarafından dava konusu emtianın 5 kabın ve her birinde 2 adet torbanın hasarlı olduğu ve bu hasarın taşıma sırasında meydana geldiği iddia edilmiştir. Ancak davacı tarafından yaptırılan ekspertiz raporunda dava konusu emtiadan 2 torba 50 kg emtianın kaba-kötü elleçlemeden kaynaklı olarak zarara uğradığı tespit edilmiştir. Mahkememizce taşıma evrakları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda; taşıma süreci sonunda … ambarda tutulan tutanak hava taşıma sürecinde
hasarı teyit ettiği, 09/03/2021 tarihinde tutulan tutanakta esasen sigorta
ekspertiz raporunda belirtildiği gibi 2 kap tam zayi veya yırtık tespitinin olmadığı, tutulan …. rezerve tutanağının esasında toplam 5 palet her birinde 40
adet 25 kg’lik torba olan taşımada her bir palette 38 adet tam ve sağlam 2 adet
hasarlı bildirildiğini. Buna göre 10 torbada hasar vardır; ancak yırtık – akma –
dökülme – eksilme şeklinde bir tespit olmadığını, buna rağmen sigorta ekspertiz raporunda 2 torbanın zayi olduğunun ileri sürüldüğü, sigorta ekspertiz raporu görgüye ve yerinde incelemeye
dayanmadığı, sunulan bilgi ve belgeler ile fotoğraflara göre “2 adet
torbanın yırtık, akarlı ve kısmen eksik olduğu” rapor edildiği, bu tespite rağmen gerçekten 50 kg emtia eksik-zayii olduğu hususunun sabit olmadığını, … firmasınca tutulan tutanak muteber bir tutanak olduğunu, ancak hasar veya
zayii teyit etmekten uzak olduğunu,
Montreal Konvansiyonu m.31 gereği hasar ihbarı 14 gün içinde
yapılarak hasarın hava kargo taşıma sürecinde olduğu somut olarak ortaya
konulmadığını, hasarın varma yerinde boşaltma sırasında, depoda aktarma ve yüklemede, kara
taşıması sırasında veya hava kargo taşıma sürecinde olma ihtimalleri
gözetildiğinde, davacı yanın ya bildirim süresinde bildirim ile ya da hava taşıma
süreci sonunda bir tespit tutanağı ile hasarın meydana geldiği aşamayı ortaya
koyması gerekir. Bu nedenle Montreal Konvansiyonu m.18 kapsamında, mevut
dosya kapsamına göre taşıma sürecinde hasarın teyit edilemediğini tespit etmiştir. Dava dışı sigortalı tarafından dava konusu emtianın taşıma sırasında hasarlandığı tespit edilmek suretiyle davalıya süresinde ihbarda bulunulmamıştır. Dolayısıyla dava konusu emtianın taşıma sırasında hasarlandığı ve süresinde ihbar edildiği hususu davacı tarafça kesin bir şekilde ispat edilmemiştir. Bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 2.267,57 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır