Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1162 E. 2023/6 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1162 Esas
KARAR NO : 2023/6

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/12/2022
KARAR TARİHİ : 06/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :16/01/2023
Davacı vekili tarafından açılan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflarca düzenlenen 16/12/2022 tarihli trafik kazası tespit tutanağına bağlı olarak sigorta şirketlerince mutabakata varılan kusur oranının kaldırılması / iptali ile tekrar kusur oranı belirlemesine talepte bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosyanın, Küçükcekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize geldiği görüldü.
6100 sayılı HMK’nın 114,115,119 ve 120. maddeleri gereğince yapılan incelemede.
HMK 119. maddesi gereğince dava dilekçesinde bulunması gereken ve ihtarı zorunlu hususlarda bir eksiklik bulunmadığı, ancak dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin dava şartının incelenmesi gerektiği,
Yargılamanın 7101 sayılı kanun ile değişik TTK 4.madde gereğince miktar itibariyle basit yargılama usulüne tabi olduğu, anlaşıldı.
Dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığına ilişkin dava şartının incelenmesine geçildi.
Dosyanın incelenmesinde;
Davacı vekili dava dilekçesiyle; taraflarca düzenlenen 16/12/2022 tarihli trafik kazası tespit tutanağına bağlı olarak sigorta şirketlerince mutabakata varılan kusur oranının kaldırılması / iptali ile tekrar kusur oranı belirlemesine talepte bulunulmuştur.
HMK gereğince öncelikle dava şartlarının incelenmesi gerekmektedir.
HMK’nun dava şartları başlıklı 114. maddesi; “(1)Dava şartları şunlardır: a)Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması. b)Yargı yolunun caiz olması. c)Mahkemenin görevli olması. ç)Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması. d)Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması. e)Dava takip yetkisine sahip olunması. f)Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması. g)Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması. ğ)Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi. h)Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması. ı)Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması. i)Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması. (2)Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmünü amirdir.
Maddenin birinci fıkrasının (h) bendinde davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmasının bir dava şartı olduğu hususu açıkça vurgulanmıştır. Burada sözü edilen hukukî yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukukî korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hâli hazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunmasıdır. Bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hâli hazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukukî yararının bulunduğundan söz etmek mümkün değildir. Bu şekilde anlam ve içerik yüklenen hukukî yarar kavramına grup davası bağlamında yeni bir açılımın getirilmesi de sağlanmış; hâli hazırda kollektif hukukî himaye ihtiyacı içerisinde bulunma da, bu kapsamda mütalaa edilmiştir.
Kaza tespit tutanaklarına karşı kanunda doğrudan bir itiraz yolu ve iptal yolu düzenlenmiş olmadığından aksi her zaman ispat edilebilecek belge niteliğinde bulunduğundan ve mahkemelerce çözümlenecek uyuşmazlıkların görülmesi sırasında o mahkemelerce değerlendirilecek olduğundan, uygulamada, tazminat davası açılması veya ceza soruşturmasının başlatılması durumunda kaza tespit tutanağına itiraz mümkün olmakla HMK’nn 114/1.h. ve 115/1.maddesi kapsamında trafik kazası tespit tutanağının iptali isteminde hukuki yarar bulunmadığından istemin reddine karar verilmesi gerektiği..(T.C.İSTANBULBÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 8. HUKUK DAİRESİT Ü R K M İL L E T İ A D I N Aİ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R IDOSYA NO: 2022/420 KARAR NO:2022/332)
Anılan içtihat üzere de davacının hukuki yararının bulunmadığının anlaşıldığı,davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması HMK nun 114/h maddesi gereğince dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesi mümkün olmadığından bu konuda davacıya ek süre vs. verilmesine gerek olmaksızın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK 114/1-h maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin, kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı06/01/2023
Katip ….
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.