Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/974 E. 2021/1074 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/974 Esas
KARAR NO : 2021/1074

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 17/09/2012
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :22/12/2021
Davacı vekili tarafından açılan Alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine Konut Sigorta Poliçesiyle sigortalı … e ait … Mah. … Sok. No. … D. … … adresindeki, …. pafta, … ada … parselde tapuya kayıtlı daireden dahili su hasarı ihbarı alındığını, yapılan ekspertiz incelemesinde hasarın, 16/09/2011 tarihinde apartmanın ortak gider borularından sızan suların sigortalının 2.bodrum katta bulunan dairesinin salon duvar ve zeminine sirayetinden doğduğu ve dairedeki eşyalara zarar verdiğinin tespit edildiğini, hasar gören sigortalıya sigorta poliçe şartlarından doğan yasal yükümlülük çerçevesinde, usulüne uygun ekspertiz raporuna binaen, 17/10/2021 tarihinde 1.105,00 TL hasar tazminatı ödendiğini ve sigorta poliçesi genel şartları ve TTK 1301 ve devamı maddeleri gereğince yasal halefiyet iktisap edildiğini, apartman ortak şebeke borusundan vuku bulan zararın ortak yerlerden kaynaklanması nedeniyle, ödenen tazminatın sigortalı hissesine düşen kısım haricindeki miktarının kat maliklerinden tahsili için işbu davanın açılması zorunluluğunun hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.017,00 TL alacağın, kat maliki davalılardan 17/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, dava giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Görevsizlik kararı verildiğini, verilen görevsizlik kararına bir diyeceğinin olmadığını, kendisinin cezaevinde hükümlü olduğunu, evinde de olmadığını, alacaklıya karşı bir hasarının oluşmadığını, bir hasar olmuş ise kendi evinde oluştuğunu ve kendi zararını kendisinin karşılaması gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından sigortalı konutta meydana gelen hasar nedeniyle sigortalıya yapılan ödemenin davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Büyükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas … karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun, 3 Temmuz 1944 tarih ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 22.3.1944 tarih ve 37 E. – 9 K. sayılı kararında halefiyet “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde belirtilmiştir.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5’inci maddelerinde ticari dava düzenlenmiş olup TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticarî dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunması (mutlak ticari dava olması) gereklidir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticarî iş sayılan işin, diğeri için de ticarî iş sayılması, davanın niteliğini ticarî hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticarî dava sayılan davalar haricinde, ticarî davayı ticarî iş esasına göre değil, ticarî işletme esasına göre belirlemiş olup işin ticarî nitelikte olması veya sayılması, davanın ticari dava olarak kabulü için yeterli değildir.
Somut olayda, uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından “Konut Sigorta Poliçesi” kapsamında sigortalısına ödenen tazminatın, sigortalısının dairesine apartmanın ortak gider borularından sızan suların verdiği zarar sebebiyle davalılardan rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. Davacı … tacir ise de, halefi olduğu dava dışı sigortalısı ve davalılar tacir değildir. İş bu davanın dayanağı Kat Mülkiyeti Kanunun 19. maddesinden kaynaklanmaktadır. Kat Mülkiyeti Kanunun Ek 1. maddesinde, bu kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemelerinde çözümleneceği hüküm altına alınmıştır. Dava konusu dairenin tapu kayıtları incelendiğinde kat irtifakına geçildiği anlaşıldığından ve iş bu davaya bakmakta Sulh Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6100 Sayılı HMK’nun 114. Ve 115. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli Mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-6100 Sayılı HMK nun 20. maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-6100 Sayılı HMK 331/2 maddesi gereği harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.24/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.