Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/934 E. 2022/77 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/934
KARAR NO : 2022/77

DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 19/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … İplik Makine Tesktil San ve Tic Ltd Şti.’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil numarası ile kayıtlı tüzel kişiliğe haiz bir şirket olduğunu, müvekkilinin … İplik Makine Tesktil San ve Tic Ltd Şti’nin %90 oranında ortağı bulunduğunu, … İplik Makine Tesktil San ve Tic Ltd Şti.’nin 21.10.2014 tarihinde tasfiyeye girdiğini ve 23.10.2014 tarihinde ise şirkete ilişkin tasfiye kararı tescil edildiğini, şirketin tasfiyesi için tasfiye memuru olarak davalı …’ın tayin edildiğini ve tasfiye memuru olarak yetkisinin tescil edildiğini, tüm bu bilgiler ve tescil kararlarının Türkiye Ticaret Sicili gazetesinde ilan edildiğini, müvekkilinin şirketin tasfiye edildiğini düşünürken kendisine gelen vergi borcu bilgisi sonucu araştırma yaptığını, eski eşi ve tasfiye memuru olan …’ın 6102 sayılı TTK gereğince bir tasfiye memurunun yapması gereken hiçbir hukuki ve resmi ve de özel hukuk işlemlerini yapmadığını öğrendiğini, davalının tasfiyesi için görevlendirildiği şirketin tasfiyesi için ödevi ve görevi olan işlemleri yapmadığı gibi şirketin daha da borçlanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkiline, davalının tasfiye işlemi yapması yerine ayrıca vergi matrah artırımı yaptığını da öğrendiğini, bunun üzerine müvekkilinin vergi dairesinde oluşan tasfiye kararından önce oluşan borçlar için yapılandırma dahi yaptığını, davalı tasfiye memurunun ise şirket için tek bir olumlu hamle yapmadığını, şirket ile ilgili hiçbir kayıt ve işlerden müvekkilinin bilgilendirmediğini, genel kurul ve diğer işlemlerin yapılıp yapılmadığı konusunda bile en büyük ortak olan müvekkiline tek bir kez haber vermediğini, sürekli borçlanan şirket için borçlarından ötürü Maliye Bakanlığının ilgili birini tarafından re’sen terk şerhi işlendiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları mahfuz kalmak kaydıyla, … İplik Makine Tesktil San ve Tic Ltd Şti’ne tasfiye memuru olarak atanan Davalı …’ın tasfiye memurluğu görevinden alınarak azline, tasfiye memuru olarak tarafsız 3. bir kişinin veya müvekkilinin atanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Limited Şirket tasfiye memurununu azli ve yeni tasfiye memuru atanması istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı tasfiye memurunun tasfiyeye ilişkin yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, azli için haklı sebep bulunup bulunmadığı hususlarındandır.
… İplik Makine Tesktil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; şirketin kuruluşunun 28/11/2011 tarihinde tescil edildiği, kurucularının … ve … oldukları, …’ın %10, …’ın %90 hisseye sahip oldukları, müdür seçilen davalı …’ın münferit imzası ile şirketi sınırsız olarak tek başına temsil ve ilzama yetkili olduğu, 21.10.2014 tarihli Ortaklar Kurulu Kararı ile şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildiği, 23.10.2014 tarihinde şirkete ilişkin tasfiye kararının tescil edildiği, tasfiye memurunun davalı … olduğu, davalı şirketin merkez adresine göre mahkememizin yetkili ve davanın konusuna göre de görevli olduğu saptanmıştır.
Davacı taraf her ne kadar dava konusu olaya TTK 267 ve devamı maddelerinde düzenlenen kollektif şirketin tasfiyesine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiğini ileri sürmüşse de, bilindiği üzere TTK 643 maddesine göre limited şirketlerde tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır.
Anonim şirketlerde tasfiye konusu, TTK 529 ila 548 maddeleri arasında ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Tasfiye memurlarının atanmasını düzenleyen 536. maddeye göre; (1) Esas sözleşme veya genel kurul kararıyla ayrıca tasfiye memuru atanmadığı takdirde, tasfiye, yönetim kurulu tarafından yapılır. Tasfiye memurları pay sahiplerinden veya üçüncü kişilerden olabilir. Tasfiye ile görevlendirilenler esas sözleşmede veya atama kararında aksi öngörülmemişse olağan ücrete hak kazanırlar.
(2) Yönetim kurulu, tasfiye memurlarını ticaret siciline tescil ve ilan ettirir. Tasfiye işlerinin yönetim kurulunca yapılması hâlinde de bu hüküm uygulanır.
(3) Şirketin feshine mahkemenin karar verdiği hâllerde tasfiye memuru mahkemece atanır.
(4) Temsile yetkili tasfiye memurlarından en az birinin Türk vatandaşı olması ve yerleşim yerinin Türkiye’de bulunması şarttır.
Tasfiye memurlarının görevden alınmasını düzenleyen 537. maddeye göre; (1) Esas sözleşme veya genel kurul kararıyla atanmış tasfiye memurları ve bu görevi yerine getiren yönetim kurulu üyeleri, genel kurul tarafından her zaman görevden alınabilir ve yerlerine yenileri atanabilir.
(2) Pay sahiplerinden birinin istemiyle ve haklı sebeplerin varlığında, mahkeme de tasfiyeye memur kişileri görevden alabilir ve yerlerine yenilerini atayabilir. Bu yolla atanan tasfiye memurları, mahkeme kararına dayanılarak tescil ve ilan olunurlar. …
Tasfiye işlerine ilişkin 540. maddede tasfiye memurunun ilk envanter ve bilanço düzenleme ve genel kurulun onayına sunma, şirketin tüm mal ve kayıtlarını muhafaza atına alma görevleri; 541. maddede; alacaklıların çağrılması ve korunmasına ilişkin görevleri ve bu hükümlere aykırı hareket eden tasfiye memurlarının haksız olarak ödedikleri paralardan dolayı 553 üncü madde uyarınca sorumlu oldukları;
Diğer tasfiye işleri başlıklı 542. maddede ise a) Şirketin süregelen işlemlerini tamamlamak, gereğinde pay bedellerinin henüz ödenmemiş olan kısımlarını tahsil etmek, aktifleri paraya çevirmek ve şirket borçlarının, ilk tasfiye bilançosundan ve alacaklılara yapılan çağrı sonucunda anlaşılan duruma göre, şirket varlığından fazla olmadığı saptanmışsa, bu borçları ödemekle yükümlü oldukları,
b) Tasfiyenin gerektirmediği yeni bir işlem yapamayacakları,
c) Şirket borçları şirket varlığından fazla olduğu takdirde durumu derhâl şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine bildirirler; mahkeme iflasın açılmasına karar verileceği,
d) Tasfiyenin uzun sürmesi hâlinde, her yıl sonu için tasfiyeye ilişkin finansal tabloları ve tasfiye sonunda da kesin bilançoyu düzenleyerek genel kurula sunmaları gerektiği,
e) Şirketin bütün mal ve haklarının korunması için düzenli ve görevinin bilincinde bir yönetici gibi gereken önlemleri alıp ve tasfiyeyi mümkün olan en kısa sürede bitirmeleri gerektiği,
f) Tasfiye işlemlerinin düzenli yürütülmesi ve güvenliği için gereken defterleri tutmaları gerektiği,
g) Tasfiye sırasında elde edilen paralardan şirketin süregelen harcamaları için gerekli olan para dışında kalan paraları, bir bankaya şirket adına yatırmaları gerektiği,
h) Vadesi gelmemiş borçları, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca kısa vadeli kredilere uygulanan oran üzerinden iskonto ederek derhâl ödemeleri gerektiği, alacaklıların bu ödemeyi kabul etmek zorunda olduğu, Kanun gereği iskonto edilmesi mümkün olmayan alacaklar bu hükümden müstesna olduğu,
i) Pay sahiplerine tasfiye işlerinin durumu hakkında bilgi ve istedikleri takdirde bu konuda imzalı belge vermeleri gerektiği,
543. maddede tasfiye sonucu dağıtılması, 544. maddede defterlerin saklanması, 545, maddede ise şirket unvanının sicilden silinmesi hususlarınını düzenlendiği görülmektedir.
Tarafların ortağı oldukları şirketi ticaret sicil kayıtları incelendiğinde davalının 23.10.2014 tarihinde şirket tasfiye memuru olarak atanmasından sonra alacakların tespitine ilişkin 31/10/2014 tarihinden itibaren birer hafta arayla 3 adet ilanın yapıldığı, fakat bunun dışında bir işlem yapıldığına ilişkin bir kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıdaki maddelerde düzenlenen tasfiye memurlarının tasfiye sonrası en kısa zamanda şirket mal ve ve kayıtların muhafaza altına alma, alacak ve borçlarını tespit etme, gerekli ödeme ve tahsilatları yapma, tasfiyeyi mümkün olan en kısa sürede bitirme, uzun süren tasfiyelerde yıllık olarak şirketin mali durumuna ilişkin kayıtları ve raporları hazırlayıp genel kurula sunma gibi yükümlülükler nazara alındığında; davacının 2014 yılı Ekim ayından beri tasfiyenini ilerletilmesi ve sonuçlandırılması kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda TTK 537 madde kapsamında davalı tasfiye memurunun görevden alınarak yerine yeni bir tasfiye memuru atanması için haklı sebeplerin mevcut olduğu değerlendirilmekle talebin kabulüne, davalının tasfiye memurluğundan azline, şirketin %90 hissesine sahip diğer ortağının tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanını kabulüne; İstanbul Ticaret sicilinin … numarasında kayıtlı … İplik Makine Tesktil San ve Tic Ltd Şti’nin mevcut tasfiye memuru davalı …’ın tasfiye memurluğu görevinden AZLİNE, tasfiye memuru olarak davacı … Bayraktar’ın ATANMASINA,
2- Alınması gereken 80,70 TL karar harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davalıdan tahsiline,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A. A. Ü. Tarifesi gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 32,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/01/2022 09:48

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.