Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/930 E. 2022/773 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/930 Esas
KARAR NO : 2022/773

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :04/10/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, bir proforma ve buna dayalı olarak kendisine banka üzerinden gönderilen paranın dekontuna dayalı olarak Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, ancak davalı tarafın itirazı ile takibin durduğunu, proforma faturalara dayalı olarak davacı tarafın 30.000 USD bedelinde parayı 20.08.2021 ve 21.08.2021 tarihinde o dönem kur üzerinden (Merkez Bankası Dolar Kuru 7,30 TL) TL karşılığı olarak 218.912,00 TL olacak şekilde davalının talebi ile TL’ye çevirerek davacının banka hesabından davalının banka hesabına gönderildiğini, davalının borçlu söz konusu faturalara ve ödeme dekontlarına yasal süre içerisinde itiraz etmediğini, ödeme karşılığı olarak davalının bir mal teslimi olmadığını iddia ederek itirazın iptalini, takibin devamını, ihtiyatı tedbirine, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı adına dava dilekçesi ve tensip zaptı ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış ve davalı duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki kumaş satım sözleşmesi kapsamında davacının kumaş bedellerinin ödemesine rağmen ürünlerin davacıya teslim edilmemesi sebebiyle ödenen bedelin iadesine ilişkin alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 30.000,00 USD’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların BA ve BS formları, SGK kayıtları celbedilerek incelenmiştir.
… Bankası tarafından … ANONİM ŞİRKETİ’ne ait … iban numaralı hesabın tüm hesap hareketleri ve yazıları ekinde yer alan dekontların onaylı suretleri gönderilmiştir.
… Bankası tarafından … TİC A.Ş. nin … şubemizdeki … no.lu hesabından 21.08.2020 tarihli …. İNŞAAT A.Ş nin … numaralı IBAN bilgisine gönderilen EFT işleminin dekont sureti ekte gönderilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, fatura ve ödeme belgeleri, banka kayıtları, BA-BS formları, SGK kayıtları, sundukları deliller, dosya kapsamı ve tarafların ticari defter, kayıt ve belgelerin incelenmesi ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliği, tarafların edimleri, tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği, davacı tarafında iddia edilen miktarda paranın davalıya gönderilip gönderilmediği ve hangi sebeple gönderildiği, gönderilen para karşılığında davalı tarafça kumaşların davacıya teslim edilip edilmediği, davacı tarafça talep edilebilecek alacak miktarı, davacı tarafça ödenen paranın ödeme tarihleri ile takip talebi tarihi arasındaki talep edilen faiz oranı dikkate alınarak talep edilebilecek faiz miktarı, ve tarafların tüm talepleri hakkında ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlenmesine karar verilmiş, 06/07/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dava konusunun davacının, davalıya yapmış olduğu 218.922 TL (30.000 USD) ödemenin tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacı yan tarafından alacağın tahsili amacıyla Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile 30.06.2021 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, Davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 10.11.2021 tarihinde T.C. Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği, Davacının, 2021 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, bu itibarla HMK 222. Md. Ve 6102 sayılı TTK. Md. 64/3 gereğince mevcut haliyle davacının defterlerinin lehine delil olma niteliğinin bulunduğu, Davalı ticari defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmediği, yerinde inceleme talebinde bulunmadığı, işbu sebepten davalı ticari defter ve belgeleri üzerinden gerekli tespit, karşılaştırma ve incelemelerin yapılamadığı, Davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre; davalı yana 2021 yılında banka havalesi ile toplam 218.922 TL ödeme yaptığı ve yasal defterlerine kaydedildiği, davacı yanın 30.06.2021 takip tarihi itibari ile davalı yandan 218.922,00 TL alacaklı olduğu, Dosya kapsamında, davalının davacıya mal teslim ettiğine ilişkin tevsik edici belge bulunmadığı, Davacının … Banka hesap hareketlerinde 21.08.2020 tarihinde 110.00 TL ile 99.070 TL ödemenin, … Bankası hesap hareketlerinde 21.08.2020 tarihli 9.852 TL tutarlı ödemelerinin bulunduğu ve yasal defterlerine usulüne uygun kaydedildiği, Davacı ve davalı şirkete ait 2019-2020-2021 BA-BS bilgilerinde; davalı adına veya davacı adına herhangi bir beyanda bulunulmadığı, Davacının, ödeme tarihlerinden 30.06.2021 takip tarihine kadar tarafımızca toplam 218.922 TL ödemeye 16.923,10 TL yasal faiz hesap edilmiş olup, Sayın Mahkeme tarafından işlemiş faize hüküm kurulması halinde toplam alacağın faizi ile birlikte 235.845,10 TL olacağı, davacının toplam alacağına 30.06.2021 takip tarihinden itibaren talebi ile bağlı kalarak yasal faiz talep edebileceği Sayın Mahkeme tarafından alacağın USD olarak ödemesine hüküm kurulması halinde, VUK. 280 Md. gereği ödeme günündeki T.C Merkez Bankası USD alış kurunun dikkate alınması gerektiği ve takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6100 Sayılı HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” Hükmü düzenlenmiştir.
Somut davada; davacı vekili tarafından taraflar arasında kumaş satım sözleşmesi olduğu, davacı tarafından davalıya kumaş bedellerinin ödendiği, ancak davalı tarafından kumaşların davacıya teslim edilmediği iddia etmiştir. Davalı tarafça icra takibine itiraz edilmekle ve davaya cevap verilmemek suretiyle davacının iddiaları inkar edilmiştir.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve davacı lehine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafça defter ve belgeler incelemeye sunulmamıştır. Davacı tarafın defter ve kayıtlarına göre davalıdan 218.922,00-TL alacaklı olduğu, davacının kumaş bedeli açıklaması ile davalıya ödeme yaptığı ve banka dekontlarını dosyaya sunduğu ve defter ve kayıtlarına işlediği, tarafların BA ve BS formlarında birbirleri adına herhangi bir beyanda bulunmadığı tespit edilmiştir. Satıcı tarafından tek taraflı olarak fatura düzenlenmesi faturaya konu ürünlerin alıcıya teslim edildiği anlamına gelmemektedir. Ürün/hizmet bedellerine hak kazanılabilmesi için faturalara konu ürünlerin karşı tarafa teslim edildiği veya hizmetin karşı tarafa verildiği ispat edilmelidir. Davacı tarafından davalıya davalının düzenlediği proforma faturaya istinaden kumaş bedeli karşılığında ödeme yaptığı sabittir. Ancak davalı tarafça ödenen bedel karşılığı ürünlerin davacı tarafa teslim edildiği hususu geçerli ve kesin deliller ile ispat edilememiştir. Bu nedenle davacının ödenen bedelin iadesini talep etmekte hukuki yararı ve hakkı bulunduğu açıktır ve davacı iddiaları ödeme dekontları ve davacının defter ve kayıtları ile ispat edilmiştir. Bu nedenle davacının talep ettiği ve harcını yatırdığı miktar üzerinden açılan davanın kabulüne, alacak likit olduğundan davacı lehinde icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 218.912,00-TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 14.953,87 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14.894,57 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 33.647,68 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 8,50-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 127,10 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.262,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.13/09/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır