Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/912 E. 2022/772 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/912 Esas
KARAR NO : 2022/772

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2022
Davacı vekili tarafından açılan istirdat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tavşanlı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasıyla işbu davanın konusu olmayan diğer çeklerle birlikte; 30/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … Mimarlık olan …bank …. Şubesinin …. IBAN nolu hesabından düzenlenen …. seri nolu 50.000 TL bedelli çek ,17/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan ..bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen …. seri nolu 28.000-TL bedelli çek, 28/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank …. Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 10.000-TL bedelli çeklerin iptali için dava açtıklarını, Tavşanlı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasının 4 nolu ara kararıyla taraflarına, davalıya karşı yukarıda dökümü yapılan çekler için çek istirdat davası açmak üzere bir haftalık kesin süre verildiğini, Davalı iyi niyetli hamil olmadığından müvekkilinin elinden rızası dışında çıkan çekin istirdadına ve müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine karar verilmesini mahkememizden talep etme zorunluluğunun doğduğunu, davaya konu çeklerin arkası incelendiğinde bunlardan ikisinin müvekkili tarafından önce … isimli şahsa, oradan …’ya, oradan da davalıya ciro edildiğini, diğerininse önce …’ya oradan davalıya ciro edildiğini, ancak müvekkilinin … isimli şahısla da … isimli şahısla da davalıyla da ticari ilişkisi hatta tanışıklığı dahi bulunmadığını, çeklerin öncelikle … isimli şahıs tarafından ele geçirildiği kanaatinde olduklarını, davalarının davalı tüzel kişinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu adliyede açıldığından yetkisizlik halinin olmadığını, her ne kadar Tavşanlı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasıyla çekler üzerinde ödeme yasağı konulmuşsa da müvekkilinin halen aslında borçlu olmadığı işbu çekler dolayısıyla icra takibiyle karşılaşma riski altında olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen ve re’sen görülecek nedenlerle haklı davalarının kabulüyle; Öncelikle ihtiyati tedbir taleplerini kabul edilerek çeklerin bedellerinin %15’i oranında gösterecekleri teminat karşılığında müvekkili aleyhine başlatılabilecek olası icra takibinin/takiplerinin durdurulmasına, Müvekkilinin elinden rızası dışında çıkan; 30/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … Mimarlık olan …bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 50.000 TL bedelli çek;17/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 28.000-TL bedelli çek; 28/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 10.000-TL bedelli çeklerin istirdadına, Müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça Tavşanlı …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası kapsamında huzurdaki davaya da konu edilmiş bulunan çekler ile alakalı olarak kıymetli evrak iptali istemli dava açıldığını, taraflarından dosyaya konu edilen 3 adet çek aslının ilgili mahkemeye sunulması ile birlikte davacı tarafın huzurdaki davayı açtığını, Öncelikle müvekkilinin her 3 çekte de iyiniyetli 3. Hamil konumunda olduğunu, davaya konu çeklerin … tarafından ele geçirdiğini ileri sürdüğünü, Oysaki müvekkilinin, davacı şirketin çeklerinin … tarafından hangi niyetle ve nasıl ele geçirildiğini bilebilecek durumda olmadığını, bir diğer husus ise, davacı şirket tarafında …’e ciro edilerek müvekkiline ulaşan 30.05.2021 tarihli, …BANK … Şubesi’ne ait, 56.000 TL bedelli, … seri numaralı ve çekte keşidecisi … Şirketi ve ciroları da … Ltd. Şti, …. SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ, …, … ve müvekkili olan çekin müvekkiline itirazsız şekilde ödendiğini, yine aynı şekilde …Bankası … Şubesi’ne ait olan 10.02.2021 ve 10.03.2021 tarihli her ikisi de 7.000 TL bedelli, seri numaraları …. ve … olan iki çekte de ciranta olan … SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ bu çeklerde de herhangi bir itirazda bulunmadığını, ancak dava dilekçelerinde, davacının müvekkili ile hiçbir ilişkisi ve tanışıklığı dahi bulunmadığından bahsedildiğini, bu bahsettikleri 3 çekte de taraflar arasında herhangi bir hukuki problem yaşanmadığını, çeklerin ödendiğini, ancak huzurdaki davada, davacı kötü niyetli olarak söz konusu çeklere ödeme yasakları aldığı gibi huzurdaki istirdat davasını da açtığını, Türkiye şartlarında herkes tarafından bilindiği üzere şirketler ile yetkilileri arasında süregelen alacak ve borçlanmalar yaşandığını, bu büyüklükteki bir şirket için de bu miktarlarda alacak/borç ilişkisi olması gayet doğal olduğunu, bu durumların tabii olarak şirket defterlerine kaydedildiğini, kötüniyetle işbu davayı açan davacının yukarıda izah ettikleri nedenlerle talep etmiş olduğu ihtiyati tedbir talebinin de reddedilmesi gerektiğini, bu süreç müvekkilinin alacağına ulaşmasına aylardır engel olduğu gibi, işbu davanın sürecinde de engel olacağını, bu nedenle talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, yukarıda arz ve izah ettikleri ve re’sen dikkate alınacak diğer nedenlerle birlikte, öncelikle davacının ihtiyati talep tedbiri talebinin reddine, açılmış bulunan bu haksız davanın reddine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu çeklerin davacının rızası dışından elinden çıktığı iddiası ile istirdadına karar verilmesi talebine ilişkindir.
Tavşanlı …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından dava konusu çeklerin iptali için dava açıldığı, dava konusu çeklerin kendisinde olması sebebiyle davalımız tarafından müdahale talebinde bulunulduğu ve dava konusu çeklerin davalıda olduğunun anlaşılması üzerine davacıya istirdat davası açılması için süre verildiği ve bu sebeple iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Dava konusu 30/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi …. San. Ve Tic. Ltdi. Şti. olan …bank …Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 50.000 TL bedelli çekin incelenmesinde; çekin lehtarının … San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, çekin arka yüzündeki cirantaların sırasıyla … San. ve Tic. Ltd. Şti., …. Şti., …, …, …,… olduğu, bu hali ile çekteki ciro silsilesinin düzgün olduğu, çekin ibrazında karşılıksız olduğu ve Tavşanlı …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı kararı ile ödemesinin durdurulduğunun şerh düşüldüğü görülmüştür.
Dava konusu 17/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank …. Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 28.000-TL bedelli çekin incelenmesinde; çekin lehtarının … San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, çekin arka yüzündeki cirantaların sırasıyla … San. ve Tic. Ltd. Şti., … San. ve Tic. Ltd. Şti., …, …, …, … San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, bu hali ile çekteki ciro silsilesinin düzgün olduğu görülmüştür.
28/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen …. seri nolu 10.000-TL bedelli çekin incelenmesinde; çekin hamiline düzenlendiği, çekin arka yüzündeki ciro silsilesinin sırasıyla … San. ve Tic. Ltd. Şti., … San. ve Tic. Ltd. Şti., …, …, … San. Ve Tic. Şti. olduğu, bu hali ile çekteki ciro silsilesinin düzgün olduğu görülmüştür.
“Tarafların birbirleri ile ve çekte cirosu bulunan … ve … ve çekte cirosu bulunan diğer kişiler ile ticari ilişkileri olup olmadığı, çeklerin tarafların ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olup olmadığı ve tarafların tüm talep ve iddiaları hususunda, ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemesi için, davacı, tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde” hususunda rapor alınması için Tavşanlı .. Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, 12/05/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; … Yapı ile …. TLŞ arasında çok sayıda mal alış verişi ve çek hareketi vardır. … Yapı 50.000 TL, 28.000 TL ve 10.000 TL’lik, 3 çek için ödemeyi durdurmuştur. Dava dosyasında ayrıca 7.000 TL, 7.000 TL ve 56.000 TL’lik 3 çek daha görülmektedir. Bu çeklerde ciroları olan, … , …. Ambalaj AŞ, …. AŞ ve …, … Kağıt, …, …’ün kayıtlarda mal alış—verişine rastlanmamıştır. Bu çeklerde ciroları olan, …, … ve ….un 120 Alıcılar Hs ve 600 Yurtiçi satışlar Hs hareketleri, yukarıda liste halinde gösterilmiştir. Bunlardan;
a. 10.000 TL çekin; ödemesi yasaklanmış,
b. 28.000 TL çekin; iadesi yapılmış,
c. 50.000 TL çekin; karşılıksız, tedbirli,
d. 7.000 TL çekin; ödemesi yapılmış,
e. 7.000 TL çekin; ödemesi yapılmış,
f. 56.000 TL çekin; karşılıksız, olduğu görülmüştür.
Ayrıca, ….’e 2019 yılında kdv dahil 15.305.73 TL mal satılmış ve 31.12.2019/108 nolu kapanış fişinde 120 nolu Alıcılar Hs’nda 15.305,73 TL borçlu olduğu 2020’de (30.06.2020/53 ve 31.07.2020/64 nolu mahsuplar ile) alacağın tahsil edildiği, …’ye 2019 yılında kdv dahil 6.896,76 TL mal satılmış ve 31.12.2019/… nolu kapanış fişinde, 120 nolu Alıcılar Hs.’nda 6.896,76 TL borçlu olduğu, 2020’de (31.12.2020/ … nolu mahsup ile ) alacağın tahsil edildiği, …’a 2019 yılında kdv dahil 4.383,18 TL mal satılmış ve 31.12.2019/ 108 nolu kapanış fişinde, 120 nolu Alıcılar Hs.’nda 4.383,18 TL borçlu olduğu, 2020’de (30.06.2020/ … nolu mahsup ile ) alacağın tahsil edildiği, görülmüştür. Her çekde ciroları olan … ve … ile ticari bağlantının olmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
6102 sayılı T.T.K.’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalı son hamilin çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmektedir.
6102 Sayılı TTK’nda düzenlenen kambiyo senetleri ve bunlar arasında bulunan çek sebepten mücerrettir. Kambiyo senetlerindeki taahhüdün mutlaka bir sebebi vardır, ancak bu sebep senet üzerinde açıklanmamıştır ve kambiyo senetlerini temel ilişkiden soyut hale getirmektedir. Aksine davranış yani kambiyo senetlerinin temel ilişki ile ilişkilendirilmesi kambiyo senetlerini hükümsüz hale getirir. Çek bir ödeme aracıdır ve çekin temelinde nitelikli bir havale ilişkisi yatar. Çek bir ödeme aracı olduğundan mevcut bir borcun ifası anlamına gelmektedir ve bunun aksi ve bedelsizlik iddiası ancak kesin deliller ile ispat edilebilir.
Somut davamızda; Davacı vekili dava konusu çeklerin yetkili hamili olduklarını, çeklerin ellerinden rızası dışında çıktığını ve bu nedenle istirdadına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise duruşmalardaki beyanlarında davacı ile davalı arasında satım sözleşmesi ve ticari ilişki olduğunu, dava konusu çeklerin davalının davacıya teslim ettiği mallara karşılık verildiğini iddia etmiş ve böylelikle davalı vekili tarafından çek sebebe bağlanmış, ancak davalı tarafça davacıya çeklerin karşılığı verildiği iddia edilen malların davacıya teslim olgusu ispat edilememiştir. Davalı vekili verilen süreye rağmen mal teslimine ilişkin belgeleri dosyaya sunamamış ve yemin deliline dayanmayacağını beyan etmiştir. Kural olarak menfi tespit davalarında ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden taraftadır. Ancak kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit davalarında borçlu olmadığını iddia eden ispat etmekle yükümlüdür. Somut davamızda davacı dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığını ve çeklerin istirdadı için davalının çekleri kötüniyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu ileri sürüp kanıtlaması gerekmekteydi ve ispat yükü üzerindeydi. Ancak davalı vekili duruşmadaki beyanlarında dava konusu çeklerin kendilerinin davacıya mal teslimi karşılığında verildiği savunmasında bulunarak ispat yükünü üzerine almış, ancak mal teslimi karşılığı verildiğini ve malları teslim ettikleri hususunu ispat edemediğinden dava konusu çeklerin yetkili hamili olduğunu ispat edememiştir. Tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesinde de davalı vekili savunmaları doğrulanmamıştır. Bu nedenlerle davalı vekilinin savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiş ve davacının yetkili hamil olduğu anlaşıldığından açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Dava konusu; 30/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … San. Ve Tic. Ltdi. Şti. olan …bank …. Şubesinin …. IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 50.000 TL bedelli çekin, 17/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank … Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 28.000-TL bedelli çekin, 28/04/2021 keşide tarihli, keşidecisi … olan …bank …Şubesinin … IBAN nolu hesabından düzenlenen … seri nolu 10.000-TL bedelli çekin davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 6.011,28 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.502,82 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.508,46 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 14.080,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 1.502,82 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 8,50-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.570,62 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.632,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.13/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır