Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/897 E. 2022/47 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/897
KARAR NO : 2022/47

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 27/10/2021
KARAR TARİHİ : 12/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı ve müdürü olduğunu, şirketin ticaret sicilinden 24.09.2013 tarihinde resen silinmiş olduğunu, resen terkin işleminin iptali ile ihyasını istedikleri … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ticaret sicilinden resen terkin edildiğinden dolayı bu davada husumeti, sadece İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yönelttiklerini, resen Ticaret Sicilinden terkin edilen davacı müvekkilinin ortağı ve müdürü olduğu … Sanayi ve Ticaret Limited Şirket adına kayıtlı … plaka sayılı araç bulunduğundan, şirketin Ek Tasfiyesi için resen terkin işleminin iptali ile aracın tasfiye işlemleri bitene kadar ihyası gerekmekte olduğunu, bu nedenle İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğünün sicilinde kayıtlı iken resen silinen, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi unvanlı şirketin resen terkin işleminin iptaline, … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin tüzel kişiliğinin şirket adına kayıtlı … plaka sayılı aracın tasfiye işlemlerinin bitimine kadar Ek Tasfiye işlemleri için ihyasına, tasfiye memuru olarak davacı müvekkili …’in atanarak tescil ve ilan edilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP; Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün, mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, söz konusu şirketin ihyası istenmekte ise; “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ”in 16’ncı maddesinin 2’nci fıkrasında yer alan “Bu Tebliğ hükümlerine göre, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatiflerin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü gereğince, bu işlemin madde hükmünde de belirtildiği üzere ancak bu hususta mahkemeye başvurulmak suretiyle gerçekleştirileceği açık olduğunu, müvekkili Sicil Müdürlüğünün bu yönde bir mahkeme hükmü olmaksızın şirketi tekrar sicile tescil gibi bir yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği ”Yasal hasım” konumunda bulunan müvekkil aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09.02.2015 tarih, 2014/16398 E. ve 2015/1464 K. , 29.01.2007 tarih, 2005/14259 E. ve 2007/927 K. gibi çok sayıda ilamı ve yerleşik uygulama da bu yönde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticaret sicil müdürlüğünün resen terkin işlemine itiraz yolu ile şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Davacının ihyasını istediği … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin İstanbul ticaret siciline kayıtlı iken Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 6102 sayılı TTK geçici 7.maddesi gereğince 27/09/2013 tarihinde sicilden terkin edildiği, davacının da ihyasını istediği şirketin yeniden tescili talebiyle iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
İhyası istenen şirket, ticaret sicilinden tasfiye ile terkin edilmediğinden dava ek tasfiye davası olarak nitelenemeyeceğinden TTK 32 vd maddeler ile TTK geçici 7. maddesine dayalı itiraz davası olarak nitelenmiş olup, TTK 32 vd. maddeler gereğince basit yargılama usulünde görülmüştür.
Diğer yandan ihyası istenen şirketin terkinden önceki sicil adresinin mahkememiz yetki alanında kaldığı anlaşıldığından mahkememiz görevli ve yetkilidir.
Bilindiği üzere 6102 Sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar aynı maddede sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. Madde hükmüne göre anonim şirketler 559 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına dair Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, 6102 Sayılı TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoların ve kati bilançonun genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilebilirler. Ticaret sicil müdürlüklerince kapsam dahilindeki şirketlere bir ihtar gönderilir. Bu şirketler tasfiye memuru bildirdikleri takdirde maddede gösterilecek usulde tasfiye edilecek olup, ihtara rağmen tasfiye memuru bildirmeyen şirketlerin unvanı ise ticaret sicilinden re’sen silinir. Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Tüm dosya kapsamından davacının ihyasını istediği şirket adına kayıtlı … plakalı aracın kayıtları celp edilmiş, aracın ihya edilen şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer yandan sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirketin ihyasını isteyebileceklerinden iş bu davayı açmasında da hukuki yarar bulunduğu saptanmıştır.
Hal böyle olunca davanın haklı nedenlere dayandığı ve ihyası koşullarının da bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret sicilinin … numarasında kayıtlı iken resen terkin edilen … SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin resen terkin işleminin iptali ile ticaret siciline yeniden TESCİLİ suretiyle İHYASINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
3-Davalı … yasal hasım bulunduğundan ve ayrıca dava açılmasına neden olmadığından aleyhine yargılama giderleri takdirine yer olmadığına,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansları konusunda HMK 333 maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/01/2022 10:02

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.