Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/895 E. 2021/1013 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/895 Esas
KARAR NO : 2021/1013

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
YAZIM TARİHİ : 03/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin plastik ham madde ithalat ve pazarlama işi yaptığını, davalı şirketin, davacı firmadan ham madde alımı yaptığını ve kısmi ödemede bulunduğunu, 01/01/2020 – 31/12/2020 tarihleri arasında davacı şirkete ödenmesi gereken fatura bedellerinin ödenmediğini, yapılan görüşmelere rağmen borçlu firma tarafından ödeme yapılmaması üzerine alacakların tahsili için borçlu şirket aleyhine, 05/01/2021 tarihinde Kayseri Genel İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibi başlatıldığını,davalı şirketin 26/01/2021 tarihinde hem yetki itirazında bulunduğunu hem de borcun tamamına ve fer’ilerine itiraz ederek davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını beyan ederek takibin durdurulmasını talep ettiğini, süresi içinde yapılan bu itiraza dayanılarak icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ancak tarafların anlaşamadığını beyan etmiş, davanın kabulü ile borçlunun itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, haksız ve kötü niyetli yapılan itiraz nedeniyle borçlu aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; 16/04/2021 tarihli dilekçesi ile taraflar arasındaki sözleşme gereği davacının davalıya avans olarak ödeme yaptığını, davalının bunun karşılığında davacıya teslim etmesi gereken malları teslim etmediğini, fire iddiasında bulunduğunu, bu nedenle davacının davalıdan alacaklı konumuna geçtiğini, davacının davalıya düzenlediği ve bedelini tahsil edemediği bir fatura olmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkide fatura düzenleyenin davalı olduğunu, fatura bedelini ödeyenin ise davacı olduğunu, yeteri kadar malın davacıya teslim edilmediği ve davacının avans olarak ödeme yaptığı için alacaklı konuma geçtiğini, söz konusu alacağın tahsili için icra takibi başlattığını beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı, davalı ve üçüncü kişi …. Dış Tic. Ltd. Şti. arasında adi ortaklık olduğunu, davalı şirket yetkilisinin bu dönemde annesinin ağır geçen kanser tedavisi ile meşgul olduğunu, üretim ve mali sistemin davalının gözetiminde yürütüldüğünü, tamamlanmayan işler, hatalı fire oranları sebebiyle yanlış ve eksik faturalandırma olması nedeniyle gerekli düzeltmelerin yapılması gerektiği konusunda davacı şirket adına … Bey ile konuşulduğunu, bu amaçla nihai işlemler için yılbaşından sonra davalı şirket merkezine gelineceğinin beyan edildiğini ancak işbu davaya konu takibin başlatıldığını, davacı şirket temsilcisi … ve oğlu …’ın düşük fireler üzerinden faturalandırma yaptırdıklarını, kâr paylaşımında kendi paylarına düşeceğini varsaydıkları miktarın fatura dışı kalmasını sağladıklarını, dolayısıyla Borçlar Kanunu’nun 620 vd. maddelerinde düzenlenen ortaklık sorumluluğundan kaçınarak 628. maddede yazılı özen borcunu ihlal ettiklerini, BK’nun 630. maddesinde yazılı hesap verme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davalının yurt dışından mal tedariki, gümrük ve nakliyat işleri, sahibi olduğu fabrikada üretim altyapısını ve işçileri hazır bulundurmakla ilgili tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, davacının üretim sonucu, satış ve sevkiyat en önemlisi mali/fatura düzeni ile kâr zarar hesabını ortaya koymakta özensiz, kusurlu, haksız davrandığını, projeye dâhil atıklardan işlenmediği için muhasebeleştirilemeyecek depoda bekleyen çok miktarda atık bulunduğunu, davacının bunları dahi gerçekleşmiş gibi istediğini, davalı şirket … Geri Dönüşüm ile …. Dış Ticaret adi ortaklığın birer parçası olup Kayseri …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E sayı ile ayrıca davalarının görüldüğünü, tek bir projede gerçekleşen iş için iki ayrı davanın birleştirilmesinde yarar olacağını, bu nedenle davaların birlikte görülmesini talep ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Kayseri…. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas … Karar sayılı ilamında; davanın İİK’nin 67.maddesinde düzenlenen itirazı iptali davası olduğu, davalı vekilinin süre uzatım dilekçesi ile mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini, işbu dava için HMK’de kesin yetki kuralının düzenlenmediği, bu nedenle genel yetki kurallarının uygulanmasının gerektiği, HMK’nin 6/1 maddesi uyarınca genel yetkili mahkemenin, davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, tarafların kabulünde olan akdi ilişki nedeniyle HMK’nin 10.maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de dava açılabileceği, davacı tarafın 16/04/2021 tarihli beyan dilekçesi ve 21/09/2021 tarihli duruşmadaki beyanları ile davanın, fatura alacağına dayalı olarak itirazın iptali davası olmadığı, sözleşmede davalı üzerine düşen edimlerin gereği gibi yerine getirilmediği iddiası ile uğranılan zararın (avans bakiyesinin) tahsili iddiasına dayandığı, davalının yerleşim yeri Bakırköy İstanbul olduğu gibi davalının edimlerini yerine getireceği yerin yine davalının yerleşim yeri olduğu, işbu davaya bakmaya Mahkemelerinin yetkili olmadığı, TBK’nin 89.maddesi ile HMK’nin 6. ve 10. maddeleri uyarınca Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesi ile dava Mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, İİK’nin 67 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf, aşamalarda, takibin dayanağının faturaya dayalı alacak istemi olmayıp, avans olarak yapılan ödemelerin iadesine ilişkin olduğunu beyan etmiştir. Davalı taraf, borca itirazlarının yanında, icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek yetkili icra dairesinin Bakırköy İcra Dairesi olduğunu belirtmiştir.
Yetkili icra dairesinde takip yapılması, itirazın iptali davalarının koşullarından olup, takip yetkili icra dairesinde yapılmazsa dava şartının yerine getirildiğinden söz edilemeyecektir. Davalının istemine göre, olayda davacı yönünden TBK’nin 89/1 maddesi hükmünün uygulanma olanağı bulunmadığından, genel yetki kurallarının uygulanması gerekecek ve bu durumda İİK’nin 50 ve HMK’nin 6 maddelerine göre yetki hususu belirlenecektir. Davalı şirketin merkezine göre yetkili icra dairesinin Bakırköy İcra Dairesi olduğu sonucuna varılmaktadır.
Yukarıda da değinildiği gibi, yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davalarının koşullarından olup, bu halde ise takip yetkili icra dairesinde yapılmayıp, yetkili icra dairesinden davalı tarafa gönderilmiş bir ödeme emri söz konusu olmadığından dava şartının gerçekleşmediği kanaatine varılmış, davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 2.725,95-TL peşin harçtan indirilmesi ile geriye kalan 2.666,65-TL fazla harcın davacıya geri verilmesine,
3-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 8,50-TL vekalet harcı ile 13,40-TL vekalet pulu olmak üzere toplam 21,90-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısımlarının karar kesinleştikten sonra yatıran tarafa geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.11/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır