Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/882 E. 2022/1006 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESASA İLİŞKİN NİHAİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/882 Esas
KARAR NO : 2022/1006

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/10/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :15/12/2022
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline …. nolu trafik sigortası poliçesi ile bağlı bulunan, davalının maliki bulunduğu …. plakalı aracın, dava dışı …. plakalı araca asli ve tam kusurlu olarak çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Kaza nedeniyle açılan hasar dosyası ve ekspertiz raporuna göre ….. plakalı aracın hesaplanan değer kaybı için müvekkil şirket tarafından 6.458,16 TL tazminat ödendiğini, kaza sonrası davalıya ait olan ….. plakalı araç sürücüsünün kaza mahallini terk etmiş olduğunu, bu hususun kaza tespit tutanağına da işlenmiş olduğunu, bu durumun KTK madde 81/c,d hükümleri ile ZMSS genel şartlar B-4/b hükümlerine aykırı olduğunu ve müvekkil şirkete rücu hakkı doğurduğunu, Hasarlı araca ödenen tazminatın tahsili amacıyla kusurlu davalı aleyhine Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü nezdinde açılan ….. Esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlattıklarını ancak davalı tarafın bu takibi haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde itiraz etmek suretiyle durdurmuş olduğunu, Zarüretten terk ettiğini geçerli deliller ile ispat edememiş olduğunu, Yukarıda izah edilen nedenlerle; davanın kabulünü, ilamsız icra takibine yapılmış tüm itirazların reddini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahküm edilmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza dolayısıyla müvekkil şirkete ait … plakalı aracın şoförünün olay yerini terk etmiş olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, sürücünün kazayı fark etmediğinden yoluna devam ettiğini, aracın kamyon olduğunu ve bu tür kazaların sürücü tarafından fark edilmesinin güç olduğunu, Sürücünün karakoldan çağrılması üzerine ifade vermeye gittiğini, ifadesinde kazayı ve kusurunu kabul ettiğini, aracın trafik ve kasko sigortaları bulunduğunu, oluşan hasarın sigorta tarafından karşılanacağını beyan ettiğini, Trafik sigortası ve kaskonun müvekkil şirket tarafından böylesi durumlar için yaptırılmış olduğunu, dava konusu kaza sonrası diğer araca ilişkin hasar tazmininin bu poliçeye istinaden davacı tarafından karşılanması gerektiğini, sürecinde böyle işlemiş olduğunu ve davacı tarafın hasar tutarını poliçeye istinaden karşılamış olduğunu, sonrasında davacı şirketin rücu etme isteğinin hakkaniyete sığmadığını, Davacı tarafın iddia ettiği ZMSS genel şartlar B-4/b maddesinin “bedeni hasara neden olan trafik kazaları” için uygulanacak olduğunu, somut olayın davacı tarafın dayanak sunduğu hüküm kapsamına girmediğini, Müvekkil şirketin aracının davacı taraf nezdinde yaptırılan trafik sigortası haricinde kasko poliçesinin de bulunduğunu, trafik sigortasının yetersiz kalması durumunda kasko sigortasının diğer zararları karşılayacak olduğunu, bu sebeple iş bu davanın kasko poliçesini tanzim eden dava dışı …. Sigorta’ya ihbarının gerektiğini, Trafikte seyreden tüm araçların ZMSS (trafik sigortası) yaptırmasından amacın, vuku bulacak kazalarda karşı tarafın hasarının kendi sigorta şirketlerince karşılanması olduğunu, bu sebeple sigorta şirketlerine ödeme yapıldığını, ilgili rücu talebinin hayatın olağan akışına aykırı bulunduğunu, Yukarıda izah edilen nedenlerle; haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı adına kayıtlı ve davacı nezdinde sigortalı ….. plakalı aracın dava dışı …… plakalı araca çarpması sebebiyle meydana gelen trafik kazasında hasar gören dava dışı … plakalı araç malikine yapılan hasar ödemesinin olay yerini terk ettiği iddia edilen ve kusurlu olduğu iddia edilen davalı araç malikinden rücuen tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Mahkememizce dava konusu aracın trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, dava konusu aracın tramer kayıtlarına göre daha önce kazaya karıştığı olay sebebiyle açılan hasar dosyaları ve sigorta ve kasko poliçeleri celbedilerek incelenmiştir.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 4.336,56 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; ” ben davalı şirketin bayi sorumlusuyum. Ben kaza olayını görmedim. Daha sonra şirkete yazı gelince öğrendim. Firmanın araç şoförü ile ben karakola ifade vermeye gittim. Şoför kaza sebebiyle kaçmamıştır.” demiştir.
17.09.2019 tarihinde, ….. İli, ….. İlçesi, …… Mahallesi, …… Caddesi üzerinde park etmiş araca dönüş yapan başka bir aracın hasar vermesi suretiyle meydana gelen 2 (iki) araçlı ve maddi hasarlı trafik kazasında, taraflar arasındaki uyuşmazlıkların çözümü amacıyla dosyanın; kazaya karışan araçların kusur oranlarının yüzde) olarak tespiti, kaza sebebiyle dava dışı….. plakalı araçta meydana gelen hasar miktarının tespiti, dava konusu hasar sebebiyle davacının davalıya rücu şartlarının oluşup oluşmadığının tespiti, yönünden teknik olarak değerlendirilmesi için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 07/10/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle;…. plakalı araç sürücüsü davalı şirket çalışanının %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, …. plakalı park halindeki aracın sürücüsü dava dışı ……’un kusursuz olduğu, 17.09.2019 tarihinde meydana gelen kazanın davacı sigorta şirketince düzenlenen ZMSS vadesi ve teminat kapsamında meydana geldiği, Dava konusu meydana gelen kazanın maddi hasarlı trafik kazası olduğu, sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebilme şartı “ B.4-f ) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında…” denilmek suretiyle meydana gelen kazanın maddi hasarlı kaza olduğu, sigortacının sigortalısına rücu şartları oluşmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı Sigorta Şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı davalının maliki olduğu …… plakalı aracın dava dışı park halindeki …. plakalı araca çarparak zarar vermesi sebebiyle dava dışı araç için ödenen değer kaybı bedelinin davalı aracın kazadan sonra olay yerini terk etmesi sebebiyle kendi sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Olay tarihinde adı geçen araçların dava konusu kazaya karıştığına, dava dışı aracın hasar gördüğüne ve davacı Sigortalı tarafından araç için ödeme yapıldığına ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf davalı araç sürücüsünün kazadan sonra olay yerini terk etmesi sebebiyle davacı sigortacının kendi sigortalısına ödenen hasar zararını rücu edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın ” Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.4.f maddesine göre, bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin tedavi ve yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde ödemede bulunan sigortacı sigortalıya rücu edebilir hükmünü içermektedir.
Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …. E. ve … K. sayılı kararı ile “Somut olayda rücu hakkının dayanağı olarak zararı oluşturan olay tamamen sigortalının kusuru nedeniyle oluşmuştur. … Salt olay yerinde bulunmamak sigortacının kendi sigortalısına rücu hakkını vermez.” şeklinde karar verilerek sırf olay yerini terk etmenin rücu hakkı vermeyeceği kabul edilmiştir.
Somut davamızda dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu tespit edilmiş ise de, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde sadece davalı araç sürücünün olay yerini terk etmesi sebebiyle rücu haklarının doğduğu sebebine dayanılmıştır. Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi tek başına olay yerinin terk edilmesi Sigortacı’nın kendi sigortalısına rücu hakkı vermez. Bu nedenle kazaya sebebiyet veren sigortalı araç sürücünün olay yerini terk etmesi tek başına hasarı teminat dışında bırakmamaktadır. Hasarın teminat dışında kaldığının Sigorta Şirketi tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Davacı tarafından hasarın teminat dışında kaldığı hususu ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile ‬‬21,40 TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 4.336,56 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …..
e-imzalıdır