Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/838 E. 2022/1005 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/838 Esas
KARAR NO : 2022/1005

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/10/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :15/12/2022
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin dava dışı …. A.Ş. arasında Emtia … Poliçesi imzalandığını, sigortalı şirket tarafından satışı yapılarak 07.10.2016 tarihinde … Plaka sayılı TIR’a yüklenerek Fransa’ya sev edilen dava konusu emtianın, 17.10.2016 tarihinde araçtan tahliyesi esnasında 3 platin nakliye sırasında hasarlandığının tespit edildiğini ve … belgesi üzerine hasar notu şerh edildiğini; Müvekkili şirket tarafından sigortalısına hasar bedeli olarak 3.595,25 Euro ödeme yapılarak sigortalısının haklarına halef olduğunu ve zarardan sorumlu olan davalı borçlu taşıyıcı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası kapsamında takip başlattıklarını, dosyanın Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesi neticesinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E dosyası kapsamındaki takibin davalı/borçlu şirketin yetki itirazı nedeniyle Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası kapsamında takip yaptıklarını ancak davalı borçlu şirketin itirazı nedeniyle takibin durduğunu, arabuluculuk sürecinin anlaşamama ile neticelendiğini; Eksper raporunda hasarın araç kasası içine bir nedenden dolayı giren yağmur sularından dolayı ortaya çıktığının tespit edildiğini, hasar bedelinin eksper raporu ile tespit edildiğini ve müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme ile TTK m.1472 gereği sigortalısına halef olarak işbu davayı açtıklarını; İleri sürerek davanın kabulü ile haksız itirazın iptali ile takibin devamına %20’den az olmamak üzere davalı şirket aleyhine icra inkâr tazminatına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taşıma konusu eşyanın hasarlı olarak 17.10.2016 tarihinde teslim edilmesine göre … m.32 gereği bir yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunu, dava konusu takibin başlatılması ile zamanaşımı kesilmiş olsa da en son yapılan icra takibi işleminin 19.02.2020 tarihli borca itiraz işlemi olduğunu ve bundan sonra zamanaşımını kesen bir neden olmadığını, uyuşmazlık bakımından arabuluculuk sürecinin ise 08.02.2021- 16.03.2021 tarihleri arasında 37 günlük süre içinde gerçekleştiğini, bu sürenin de eklenmesi ile 28.03.2021 tarihinde zamanaşımı süresinin dolan zamanaşımı süresine göre 11.10.2021 tarihli davanın zamanaşımı süresinden sonra açılmış olduğunu; ” Davacının halefiyet hakkı bulunmadığından lütuf ödemesini işbu dava ile talep edemeyeceğini, ödemeye dayanak gösterilen poliçenin 18.102016 tarihli olmasına göre hasar tarihinden sonra düzenlenmiş olduğunu ve halefiyete esas olmayacağını, ” Dava konusu taşıma CIF teslim şeklinde gerçekleştiğinden tüm sorumluluk ve haklar alıcıya geçmiş olduğunu, zararın da alıcının ekonomik alanında gerçekleştiğini ve davacının satıcıya yaptığı yanlış ödemeyi talep edemeyeceği;” Hasar iddiası ve miktarının davacı tarafça ispat edilmediğini, ekspertiz raporunun görgüye dayalı olarak değil davacı ve sigortalının beyanlarına dayalı olarak hazırlanmış olduğunu ve zararı ispat edemeyeceğini; Gönderinin ambalajlanması ve etiketlenmesinin taşıyıcının yükümlülüğünde olmadığını, dolayısıyla hasar meydana gelmiş ise sebebinin ve ambalajlama ve etiketleme gibi gönderene ait yükümlülüklerden kaynaklanıp kaynaklanmadığının ortaya konulması gerektiğini; ” Müvekkili şirketin emtianın fiili taşıyıcısı olmadığını, fili taşıyı ve … belgesinde kaşesinin bulunduğunu, …. LTD olduğunu İleri sürerek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki taşıma sözleşmesinden kaynaklanan dava konusu emtianın zarara uğraması sebebiyle emtia blok abonman sigortası kapsamında dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin emtianın taşıma sırasında hasara uğradığı ve zarara uğramasında davalının sorumlu olduğu iddiası ile davalıdan rücuen tazminini için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Mahkememizce Gemlik Gümrük Müdürlüğü’nden Serbest İşlem Bölge Formunda kayıtlı eşyanın taşınmasına ilişkin tüm belgeler, sigorta poliçesi ve hasar dosyası celbedilerek incelenmiştir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 3.830,14 EURO’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin iddia ve talepleri, davalı vekilinin savunmaları, hasar dosyası ve sigorta poliçesi, taraflar arasında sunulan belgeler, Mahkememizce celp edilen belgeler, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; tarafların ve dava dışı sigortalanın edimleri, dava konusu emtianın hasarlanma zamanı, dava konusu taşıma sırasında taşıma konusu emtianın hasarlanıp hasarlanmadığı, hasarlanmış ise sebebi, bu hasardan kimin hangi oranda sorumlu olduğu, her iki tarafın kusuru olması halinde kusur oranı, hasarlanan emtianın hasar tarihindeki gerçek zararı, sigorta tarafından hangi miktar üzerinden sorumlu olduğu, davacını rücu şartlarının doğup doğmadığı, doğmuş ise miktarı, davacının alacaklı olduğu miktar, ödeme tarihinden icra takip tarihine kadar işlemiş faiz miktarı zamanaşımı defi ve tarafların tüm talepleri hakkında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmasına karar verilmiş, 20/06/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Önceki İcra dairelerinde devam edilen takiplere yapılan itirazlar sonucu takibin durması karşısında itirazın iptali davasının açılması ve İstanbul BAM kararının tebliği ile yetkisizlik kararları ile takibin en son geldiği Küçükçekmece İcra Dairesindeki takibe yönelik açılan itirazın iptali ve takibin devamı istemli davanın, takdir sayın Mahkemeye ait olmak üzere zamanaşımına uğramadığının değerlendirildiği; Hasarın emtianın araçtan tahliyesi esnasında 17.10.2016 tarihinde tespit edilmesi, … belgesine şerh düşülmesi ve 19-20.10.2016 tarihli maillerde davalı taşıyıcıya bildirimesin nedeniyle hasarın … m.17/1 gereği taşıma süreci içinde meydana geldiği ve … m.30 gereği hasarın süresinde davalı taşıyıcıya ihbar edildiği; Sevkiyat poliçesi hasar tarihinden sonra düzenlenmesine rağmen taraflar arasından blok abonman sigorta poliçesinin bulunması, bu poliçede sevkiyat öncesi sevkiyat poliçesinin düzenlenmesi gibi bir yükümlülüğü rastlanmaması, bu hususun sadece sigortacıyı “tazminat ödemekten kurtaracağı, davalı taşı kurtarmayacağı dikkate alındığında davacının TTK m.1472 gereği işbu davayı açabileceği; sorumluluktan Somut olayda fiili taşıyıcı farklı olmasına rağmen CRM m.3, TTK m.921 ve 926 gereği taşımayı üstlenmesi ve karşılığında tek ve kesin bir navlun bedeli tahsil etmesi nedeniyle işbu davanın davalı taşıyıcıya yöneltilebileceği ; Dava konusu hasarın ıslanmak suretiyle ortaya çıkması nedeniyle hasarın ambalaj yetersizliği nedeniyle ortaya çıktığının ileri sürülemeyeceği; Dava konusu hasar bakımından davalı taşıyıcının sorumluluk sınırının (… m.23/3) (790×8,33)- 6.580,70 SDR olduğu, davacı lehine kurulacak tazminat miktarının bu sınırı aşıp aşmadığının karar tarihindeki kurlara göre belirleneceği (… m.23/7) ve dava konusu talebin 3.595,25 Euro hasar bedeline dayandığı nazara alındığında, tazminat bedelinin sorumluluk sınırını aşmasının mümkün olmadığının değerlendirildiği; CIF satış gereği, taşıma sürecin de ortaya çıkan hasarın satıcı/ihracatçı/Sigortalının ekonomik alanında ortaya çıktığının değerlendirildiği; Eksper raporu ile tespit edilen 3.541,14 Euro temel hasar miktarına ve takdiren 300,00 Euro sovtaj indirimine katıldıklarını; ancak poliçe gereği ödenen %10 ilave bedel (354,11 Euro) … olmasından dolayı davalıdan istenemeyeceği; buna göre hesaplama yapıldığında (3.541,14-300)- 3.241,14 Euro hasar miktarına ulaşılmakla, eksper raporundaki kurlara göre davacının talep edebileceği alacak miktarının (8.241,14×3,4076)- 11.044,51 TL olduğunun değerlendirildiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; dava dışı sigortalı …. A.Ş. ile davalı arasında Fransa’da bulunan yurtdışı firmasının dava dışı sigortalıdan satın aldığı dava konusu emtianın Türkiye’den Fransa’ya davalı tarafından taşınmasına ilişkin taşıma sözleşmesi akdedilmiştir. Davacı ile dava dışı sigortalı arasında ise 31/07/2016-31/07/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere emtia blok abonman sigortası akdedilmiştir. Taraflar arasında bu hususlarda ve dava konusu emtianın davalı tarafından taşınarak alıcısına teslim edildiğine ve davacı tarafından sigortalısına geçerli olan sigorta poliçesi ve teminat kapsamına giren dava konusu zarardan dolayı ödeme yaptığına ilişkin bir ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf dava konusu emtianın taşınma sırasında zarara uğrayıp uğramadığı, emtianın zarara uğramış olması halinde kusurun hangi tarafa ait olduğu, zarar miktarı, davalının söz konusu zarardan ne kadar miktar ile sorumlu olduğu hususlarındadır.
Dava dışı sigortalı ve davalı arasında dava konusu emtianın karayolu ile taşınmasına ilişkin taşıma sözleşmesi akdedilmiş ve emtianın teslim alındığı ülke olan Türkiye ve emtianın teslim yeri olan Fransa’nın akit devletler olması sebebiyle somut uyuşmazlıkta … Konvansiyonun hükümleri uygulama yeri bulmaktadır.
Davalı tarafından cevap dilekçesinde ve süresinde zamanaşımı defi ileri sürülerek zamanaşımının dolması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Bu noktada … Konvansiyonun zamanaşımı hükümlerini somut olayımızda irdelemek gerekmektedir. … Konvansiyonun 32/1. maddesi uyarınca bu Sözleşme gereğince yapılan taşımalardan doğacak davaların bir yıl içinde açılması gerektiği, ancak, bilerek kötü hareket veya mahkeme tarafından bilerek kötü hareket olarak kabul edilen kusurlarda, bu sürenin üç yıl olduğu belirtilmiştir. Yine Konvansiyonun 32/2. maddesi uyarınca Yazılı bir istem, taşımacı bunu yazılı bildiri ile geri çevirip, ona ilişkin belgeleri de iade edinceye kadar zaman limitini erteleneceği, talebin bir kısmı kabul edildiği takdirde zaman süresi anlaşmazlık konusu olan istek için tekrar devam etmeye başlayacağı, istemin alındığını, cevap verildiğini ve belgelerin gönderildiğini kanıtlamak, bu durumlara güvenen tarafa ait olduğu, aynı gayeyle yapılan başka istemler için zaman süresi ertelenmeyeceğini hüküm altına alınmıştır. Somut davamızda dava konusu emtia 17/10/2016 tarihinde alıcısına teslim edilmiştir. Dava dışı Sigortalı tarafından davalıya atılan 19-20/10/2016 tarihli mailde hasar ihbarında bulunulmuş, ancak davalı tarafından bu maile cevap verilmemiş ve cevap verildiğine ilişkin bir delil davalı tarafından Mahkememizce verilen süreye rağmen dosyaya sunulmamıştır. Davalı dava dışı sigortalı tarafından yapılan ihbara rağmen sigortalıya ve davacıya olumlu veya olumsuz bir dönüş yapmamış ve … 32/2. maddesi uyarınca zamanaşımını durdurmuştur. Dolayısıyla somut davamızda icra takip tarihi itibariyle ve dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolmamıştır. Bu sebeple davalı vekilinin zamanaşımı definin dolması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talebine Mahkememizce itibar edilmeyerek yargılamaya devam edilmiştir.
Dava dışı sigortalı tarafından yurtdışı firmasına satılan ve ihraç edilen dava konusu emtia davalı tarafından karayolu ile taşınmak suretiyle Fransa’daki alıcısına 17/10/2016 tarihinde teslim edilmiştir. Teslim sırasında yapılan incelemede dava konusu emtianın ıslanması sebebiyle zarar gördüğü tespit edilmiş, … belgesine şerh düşülmüş ve 9-20/10/2016 tarihli mail ile davalıya bildirilmiştir. Dolayısıyla … Konvansiyonun 30. maddesine uygun olarak dava konusu emtiaya ilişkin hasar bildirimi gecikmeksizin süresinde davalıya bildirilmiştir.
… Konvansiyonu 10. maddesi uyarınca Gönderici, kişilere malzemeye ve diğer yüklere gelecek zarar ziyan ve hasardan, yükün kusurlu olarak ambalajlanmasından kaynaklanan masraflardan taşımacıya karşı sorumludur. Ancak, yükün kabulünde kusur açık seçik ise ve taşımacı tarafından biliniyor ise bu hususta bir çekince beyanında bulunmamış ise bu hüküm geçersizdir. Yine Konvansiyonun 17/1. maddesi uyarınca taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. Somut uyuşmazlıkta davalı taşıyıcı yükü teslim aldığı sırada herhangi bir çekince ileri sürmeden yükü teslim almıştır. Dolayısıyla yükü hasarsız ve sağlam olarak teslim aldığını, ambalajlamada bir sıkıntının olmadığını kabul etmiştir. Dolayısıyla yüküm tesliminde tespit edilen hasarın taşıma sırasında meydana geldiği ve bu hasardan davalının sorumlu olduğu sabittir ve davalı dava konusu taşımadan kaynaklı dava konusu emtiada meydana gelen zarardan sorumludur. Davalı tarafça kendilerine yüklenmeyecek bir sebepten emtianın hasarlandığı hususu da ispat edilmemiştir. Bu sebeple davalı vekilinin emtianın taşıma sırasında hasarlanmadığı ve kendilerinin sorumlu olmadığı savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir.
… Konvansiyonu 23/3. maddesi uyarınca tazminat, eksik brüt ağırlığın kilogramı başına 8.33 hesap birimini aşmayacaktır ve söz konusu zarar karar tarihindeki kur esasa alınarak belirlenecektir. Mahkememizce davalının sorumlu olduğu zarar miktarı bilirkişi marifeti ile tespit edilmiş, davacı tarafından tespit edilen zarar miktarı ve yapılan ödemenin rayice uygun olduğu ve söz konusu miktarın davalının sınırlı sorumlu olduğu miktarı aşmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından davalıya 3.241,14 Euro asıl alacak ve 83,21 Euro işlemiş faiz üzerinde rücu edilebileceği tespit edilmiş ve bu bedel üzerinde açılan davanın kısmen kabulü ile takibin devamına, hüküm altına alınan asıl alacak likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlu tarafından Küçükçekmece …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.241,14 Euro asıl alacak ve 83,21 Euro işlemiş faiz üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacak likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 2.343,00 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 674,84 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.668,16 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi uyarınca takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.218,34 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 674,84 TL peşin harç olmak üzere toplam 734,14 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 3.281,16 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin, 1.148,40 TL sinin davalıdan tahsili ile, 171,60 TL sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır