Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/806 E. 2021/891 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/806 Esas
KARAR NO : 2021/891

DAVA : Alacak (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :02/11/2021
Davacı vekili tarafından açılan Alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında bir çatılı işyeri kirasına ilişkin 21.05.2019 tarihinde sözleşme yapıldığını, kira süresinin başlangıcı ise 01.08.2019 olarak kararlaştırıldığını, sözleşmede aylık kira bedeli 45.000 TL + KDV olarak belirlendiğini, buna istinaden bir yıllık kira karşılığının da 540.0000 TL + KDV olduğu açıkça yazıldığını, ayrıca Hususi Şartlar altında yer alan 6. maddede kontrat bitiminde kira rayiç bedelinin yıllık TÜFE-ÜFE ortalaması oranında artacağı kararlaştırıldığını, kira sözleşmesinin 22. Maddesinde kira kontratının süresi 10 yıl olarak belirlendiğini, davalı tarafın bu iki maddeyi birlikte değerlendirip 10 yıl boyunca kira bedeline artış uygulanamayacağını belirtmekte ve kira sözleşmesinde ilk yıl için belirlenen 45.000,00.-TL kira bedeline zam uygulamadan ödeme yapmaya devam ettiğini, davalı şirketin kira sözleşmesinde bulunan maddeleri kötü niyetli ve kendi menfaatleri doğrultusunda yaptığı yoruma katılmanın mümkün olmadığını, kira bedeline ilişkin söz konusu hükümler birlikte değerlendirildiğinde; tarafların gerçek iradelerinin kira artışının her kira yılı sonunda yapılacağı yönünde olduğu açık ve ortada iken davalı taraf bu hususa itiraz edip kira artışının 10 yıl sonra uygulanabileceği hususunda beyanda bulunmuş olup, bu husus taraflar arasında ihtilafa sebep olduğunu, yapılan hesaplamalar neticesinde müvekkili şirketin davalı şirketten toplamda 109.991,77 TL alacağı bulunduğunu, ilgili sözleşme nedeniyle sebepsiz zenginleşen davalının zenginleştiği miktar olan 109.991,77 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından davalıya kiralanan işyeri karşılığında davalı tarafından davacıya ödenmediği iddia edilen kira bedellerine ilişkin taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
6100 sayılı HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, bir dava ancak görevli mahkemece incelenebilir. Mahkeme her şeyden önce görevli olmalıdır. Görevsiz mahkemede açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerekir (Pekcanıtez, H./ Özekes, M./ Akkan, M./ Korkmaz, H.T.: Medeni Usul Hukuku, Cilt II, İstanbul 2017, s. 930). (Yargıtay HGK 15.06.2021 tarih, 2017/ (6)3-2222 esas ve 2021/760 karar sayılı ilamı)
6100 Sayılı “Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” başlıklı 4. maddesinde;
“ (1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a)Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,” hükmü düzenlenmiştir. Bu hüküm dikkate alındığında kira sözleşmesinden kaynaklanan tüm davalarda yargılama yapma görevi Sulh Hukuk Mahkemelerine aittir.
6102 Sayılı TTK’nun “Ticari işler” başlıklı 3/1 maddesinde; “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” hükmünün düzenlendiği ve aynı Kanunun “Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri” 4. maddesinde ” (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) (Değişik: 28/2/2018-7101/61 md.) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.(5)” hükmünün düzenlendiği ve aynı Kanun 5. Maddesinde ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve yukarıda belirtilen Kanun maddeleri dikkate alındığında; davacı vekili tarafından davalı aleyhine taraflar arasında 21/05/2019 tarihli kira sözleşmesi yapılmış ve bu kira sözleşmesine göre davacı tarafından davalıya dava konusu çatılı işyeri kiralanmıştır. Davacı vekili tarafından davalı şirketin kira sözleşmesini teamülden farklı ve kötü niyetli olarak yorumlamak suretiyle sözleşmede kararlaştırılan kira artışını uygulamamak suretiyle eksik kira bedeli ödediğini ileri sürmek suretiyle eksik ödenen kira alacağının tahsilini talep etmiştir. Taraflar arasında kira sözleşmesi olduğu ve alacağın kira sözleşmesinden kaynaklandığı hususunda tereddüt yoktur. Kira sözleşmesinden kaynaklanan ihtilaflarda 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu tartışmasız olduğundan ve somut uyuşmazlığa ilişkin yargılamada Mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6100 Sayılı HMK 114. Ve 115. maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli Mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-6100 Sayılı HMK nun 20. Maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-6100 Sayılı HMK 331/2 maddesi gereği harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalının yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.