Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/796 E. 2022/1070 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/796
KARAR NO : 2022/1070

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/11/2010
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … Mah. … Cad. No: … Sefaköy Küçükçekmece adresindeki işyerinde 08.06.2010 tarihinde meydana gelen sel nedeniyle kumaşların ve ipliklerin hasar gördüğünü, ayrıca enkaz kaldırma, temizlik ve kurtarma çalışmaları için giderlerimiz hasıl olduğunu, müvekkile ait işyerinin 25.03.2010-25.03.2011 tarihleri arasında geçerli olmak üzere …. Sigorta tarafından …. no.lu tüm işyeri sigorta poliçesi ile sigortalandığını, poliçe kapsamında sel hasarlarının da teminat altında olduğunu, sel hasarı derhal davalı sigorta şirketine bildirildiğini ve davalı şirket tarafından hasarın tespiti için …. isimli eksperin görevlendirildiğini, eksperlerin, hazırladıkları raporlar sayesinde sigorta şirketlerinin gerçek hasar miktarından daha az bir hasar ödenmesini sağlayarak bu şirketlere kazandırdıkları menfaat üzerinden başarı primi aldıklarını, Küçükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında delil tespit davası açarak mevcut kumaş ve iplik zararını tespit ettirdiklerini, sunulan 24.08.2010 tarihli bilirkişi raporu göre toplam kumaş ve iplik hasarının KDV hariç 4.520.711,85TL olarak hesaplandığını ancak işbu tespit dosyasına, davalı şirkete ibraz ettikleri talepnamedeki 100.000,00.TL.’lik enkaz kaldırma, temizlik ve kurtarma giderlerinin dahil edilmediğini, 14.10.2010 tarihli … Gazetesinin …. sayfasında verilen ilan ile noter huzurunda, davalının acentesi olan banka şubesine 15.10.2010 tarihinde imza mukabili bilgi verilerek davalının acentesi olan …bank A.Ş. … Şubesi’ne ihale gününün imza mukabilinin bildirildiğini, açık arttırma ile hasarlı emtiasını 60.000TL karşılığında üçüncü kişiye satmış bulunduklarını, ödenmeyen ve yapılan delil tespiti neticesinde sel hasarından doğan KDV hariç 4.520.711,85TL’lik iplik ve kumaş zararlarından hasarlı emtianın satışından elde ettikleri 60.000TL nin düşülerek toplamda 4.460.71l,85TL.(kumaş ve iplik hasarı) + 100.000TL (talepnamelerinde belirtmiş oldukları enkaz kaldırma, temizlik ve kurtarma giderlerimizin) = 4.560.711,85TL nin hasarın ödenmesi, fazlaya ilişkin dava, talep ve haklarının saklı kalmak kaydıyla zararın 4.000.000TL’lik kısmının, hasar tarihinden itibaren değişen oranlardaki en yüksek avans faizi ile birlikte tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … Sigorta nezdinde, “işyeri sigorta poliçesi” ile sigortalı bulunan, davalı tarafa ait İkitelli’deki depoda 08.06.2010 tarihinde, depo önünden geçen ….. Deresinin taşması ile hasar meydana geldiği bildirilerek müracaatta bulunulduğunu, gerek olay yerinde, gerekse davacı şirketin defter ve kayıtları üzerinde inceleme çalışmalarına başlandığını, incelemeler sonucunda uzmanlar tarafından ortaya konulan tespitler; davacının, dava konusu talebinde iyi niyetli olmadığını gösterdiğini, müvekkil …. Sigorta’dan, poliçenin “yapılması” sürecinde, ….. Deresinin hemen kenarında yer alan depoda, “giriş katının” dere ile olan yakın ve riskli konumu sebebiyle özellikle “giriş katta depolama yapmadıklarını” aksine 1. ve 2 katlarda depolama yaptıklarını ve “sel riskini” bu şekilde bertaraf ettiklerini belirttiklerini, “Poliçe düzenlenmesi safhasında” çekilen ekli fotoğraflar “giriş katında” depolama yapılmadığını teyit ettiklerini ve poliçe tanzimi aşamasında, üst katlarda “iplik” olmasına karşılık, “giriş katın” tümüyle boş olduğunun fotoğrafta net olarak görüldüğünü, “Daha önce büyük bir hasarları olmadığını” ve “Derenin kenarındaki deponun giriş katında depolama yapmadıklarını” beyan eden davacı tarafın, geçen yıl (2009 yılı) Eylül ayında meydana gelen büyük sel sebebiyle … SİGORTA’dan tazminat aldığının belirlenmesinden sonra yapılan araştırmalarda aynı depodan, 2008 yılında …. SİGORTA’dan sel nedeniyle tazminat aldıklarının belirlendiğini, 2008 ve 2009 yıllarında bu depodan sel sebebiyle davacı yanın aldığı toplam tazminat miktarı : 5.796.705.-TL olduğunu, davacı tarafın hasara uğradığını beyan ettiği “kumaş” ve “iplikler” üzerinde …. Sigorta tarafından, inceleme yaptırıldığını “… ÜNİVERSİTESİ – TEKSTİL TEKNOLOJİLERİ VE TASARIMI FAKÜLTESİ – TEKSTİL MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ” tarafından tanzim edilen “30.07.2010 tarih ve … no.lu rapor” ile ve gerekse Ekspertiz görevi ifa eden “…. Sigorta Ekspertiz Bürosu” ile “… Hizmetleri Ltd. Şti.” tarafından sunulan 25.08.2010 tarih ve … sayılı raporlarında davacının “4.520.711-TL değer biçtiği” ve “zararı olarak ifade ettiği” giriş katında depolanmış malların aslında :”defolu – eski – demode – kırık – piyasası olmayan – elde kalmış – metraj standardı bulunmayan -varyantsız- sipariş serisi olmayan – seri sonu’ ticari değerleri ve vasıfları son derece düşük malların olduğunu, “… Üniversitesi – Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı Fakültesi – Tekstil Mühendisliği Bölümü” Öğretim Üyeleri tarafından olay yerinde, farklı tarihlerde 3 kez inceleme yapıldıktan sonra sunulan 30.07.2010 tarihli raporda “…..incelenen kumaşların büyük bir kısmı demode desenli kumaşlar olduğunu, bir kısmının da eskiden dokunmuş kumaşlar olduğunu, bu kumaşların rayiç değerlerinin günümüz moda kumaşlarından farklı olduğunu, modaya bağlı tekstil sektöründe, moda olma yan kumaşların satışının zor olduğunu, incelenen ipliklerin karışık cins ve renkte iplikler olduğunu, aynı çuval içinde pek çok kalite ve renkli ipliğin birlikte bulunduğunu, ipliklerin de farklı yerlerden toplanmış sezon dışı iplikler olduğu kanaatine varıldığını, ikinci kattaki selden etkilenmeyen depoda bulunan regüler ipliklerin, paletler üzerinde düzgün şekilde ambalajlanmış ve dizilmiş olduğu tespit edildiğini, ve bu kattaki iplikler, hasar değerlendirmesine dahil edilmediğini, bu değerlendirmeler kapsamında, binanın giriş katında bulunan mevcut kumaş ve ipliklerin hasar öncesi değerleri ile ilgili yapılan araştırma sonucu rayiç değerlerinin belirtildiğini, aynı raporda yer alan bir diğer tespitte: “….ancak kumaşların çoğunun çok çeşitli desenlerde ve karışık durumda olması, belli bir seri takip etmemesi, her tipe ait miktarların az olması, bu kumaşların son 2 ayda dokunmadığı kanaatini oluşturduğunu, Sigortacılığın temel ilkelerinden olan “tazminatın hesabına” işaret eden T.T.K. 1299.Maddesinin 2.fıkrası: “Tazmini lâzım gelen sigorta bedeli, sigorta olunan menfaatin rizikonun gerçekleştiği zamandaki değerine göre tespit olunur.” hükmünü haiz olduğunu, müvekkili Birlik Sigorta’nın, bu konuda yasal haklarını kullanma kararı aldığını ve 5237 sayılı “Türk Ceza Kanununun 158/k Maddesi” ve diğer ilgili yasa maddeleri gereği “Sigorta Bedelini Almak Maksadıyla Nitelikli Dolandırıcılık Suçu” na “tam teşebbüs” fiilinin gerçekleşmesi sebebiyle Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkemenin 11/09/2013 tarih, … Esas, … karar sayılı ilamı, davacı vekilinin temyizi ile Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar, 02/06/2015 tarihli bozma ilamı ilamıyla mahkemenin … Esasına kaydı yapılmış, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkemenin 31/05/2017 tarihli … esas, … karar sayılı ilamının, davacı ve davalı vekilinin temyizi sebebiyle, Yargıtay … Hukuk Dairesi tarafından incelenmiş ve 03/07/2018 tarih, … esas, … karar sayılı bozma ilamıyla …. esasa dosyanın kaydı yapılmış, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Yargıtay bozma kararından sonra temlik alan vekili, temlik sözleşmesinin feshi nedeniyle, davacı tarafın, taraf sıfatı kalmadığı bildirilmiş, temlik eden vekili ise temlik sözleşmesinin feshi nedeniyle, davaya, davacı sıfatıyla devam ettiklerini bildirmiş, bozmadan sonra davacı tarafın, davacı sıfatını tekrar kazandığı anlaşılmıştır.
Mahkemenin 20/03/2019 tarih ve … Esas .. sayılı kararı, taraf vekillerince temyiz edilmesi sebebiyle Yargıtay, …. Hukuk Dairesi tarafından incelenmiş, 09/11/2020 tarih ve .. .Esas …. Karar sayılı ilamıyla hükme esas alınan bilirkişi raporunda emtia zararı hesaplanırken KDV bedelinin hesaba dahil edilmediği 12/04/2017 tarihli bilirkişi heyetine mali müşavir bilirkişinin heyete eklenmesi gerektiğini ve davacının KDV bedeli de ödeyerek satın aldığı hammadde (iplik vs.) ile kumaş emtiasına ilişkin KDV dahil edilmiş biçimde (davacının kendi ürettiği kumaşlar bakımından, KDV ilavesinin sadece üretimde kullandığı iplik hammaddesine göre hesaplanması, kumaş emtiasına ilişkin KDV bedeli hesabının yapılmaması gerektiği de gözetilmek suretiyle) zarar hesabının yapılması için ek rapor aldırılması gerektiği belirtilerek bozma ilamı ile dosyanın mahkemeye gönderildiği, ilgili esasa kaydı yapıldı, usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verildiği görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan ek raporda özetle; Davacı tarafından sunulan 2010 yılı ticari defterlerin TTK ve VUK.a göre açılış ile kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırılmış olduğu, kök raporda hesaplanan 2.428.426,32 TL tutarındaki emtia zararını davalıdan talep edebileceği enkaz kaldırma temizlik kurtarma giderleri için talep etmiş olduğu, 100.000,00 TL’sına ilişkin olarak dosyaya veya heyete herhangi bir kayıt, belge ibrazında bulunulmadığı, kumaşlar için kullanılan ham madde iplik tutarlarının mamul kumaş tutarlarına oranlanması sonucunda KDV matrahları tespit edilmiş olduğu, KDV tutarının 108.905,55 TL olarak hesaplandığı, 2.428.426,32 TL asıl alacak ve 108.805,55 TL KDV olmak üzere toplam 2.537.231,87 TL olabileceği, davacı taraf, davalı sigorta şirketi’ne 30.06.2010 tarihinde hasar ihbarında bulunulduğundan hasar ihbar tarihinden itibaren avans faizi talep edebileceğinin rapor edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 28/09/2022 tarihli dilekçesi ile enkaz kaldırma, temizlik, kurtarma giderlerine ilişkin 100.000,00 TL’lik taleplerinden feragat ettiklerinine ilişkin dilekçe sunduğu anlaşılmıştır.
Dava, sigorta hukukundan kaynaklanan tazminat davasıdır.
6102 TTK’nın 1401.maddesi ile Sigorta sözleşmesi, sigortacının bir prim karşılığında, kişinin parayla ölçülebilir bir menfaatinin zarara uğratan tehlikenin, rizikonun meydana gelmesi halinde bunun tanzim etmeyi ya da bir veya bir kaç kişinin hayat süreleri sebebiyle, ya da hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla bir para ödemeyi veya diğer edimlerde bulunmayı yüklendiği sözleşmedir.
6102 TTK’nın 1435.maddesinde, sigorta ettiren sözleşmenin yapılması sırasında, bildiği ve bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmek ile yükümlüdür. Sigortacıya bildirilmeyen eksik veya yanlış bildirilen hususlar, sözleşmenin yapılmamasını veya değişik şartlarda yapılmasını gerektirir nitelikte ise önemli kabul edilir. Sigortacı tarafından yazılı veya sözlü olarak sorulan sorular aksi ispat edilinceye kadar, önemli sayılır.
6102 TTK’nın 1438.maddesinde ise bildirilmeyen veya yanlış bildirilen bir hususunun ya da olgunun gerçek durumu sigortacı tarafından biliniyorsa sigortacı veya yükümlünün ihlal etmiş olduğunu ileri sürerek sözleşmeden cayamaz. İspat yükü sigorta ettirene aittir
TTK’de yer alan düzenlemeler incelendiğinde, davacı … San. Tic. Ltd. Şti’ye ait depo, davalı sigorta şirketi nezdinde 25/03/2010 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli iş yeri sigorta poliçesi ile sigortalandığı, 08/06/2010 tarihinde aşırı yağış sonucunda ….. Deresinin taşması nedeniyle emtia, enkaz kaldırma, temizlik ve kurtarma giderleri vs zararlarının tanziminin istendiği, Yargıtay .. Hukuk Dairesinin … Esas …. Karar, 02/06/2015 tarihli bozma ilamı içeriğiyle de tespit edildiği üzere iş yeri sigorta poliçesinde açıkça “deponun giriş katında depolama yapılmamasını” ilişkin özel bir şart bulunmamasına göre, davalı sigorta şirketinin, davacının beyanda bulunduğu iddiasına bağlı olarak deponun giriş katındaki hasardan sorumlu olmadığına ilişkin beyanlarının yerinde olmadığı, poliçe tanzim sırasında deponun giriş katının boş olmasının daha sonra giriş katta emtia bulundurulmaması gerektiği yönündeki iddiasının da yerinde olmadığı, daha önceki yıllarda ….. Deresinin taşması nedeniyle, deponun su baskınına maruz kalması söz konusu ise de sigortalı deponun bulunduğu mahalde bu rizikonun olduğunun herkes tarafından bilinebilir olduğu, sigorta şirketinin poliçe tanzimi sırasında basit bir araştırma ile dahi önceden gerçekleşen rizikoları önceden tespit edip, poliçe tanzim edip etmeme konusunda değerlendirme yapabileceği, sözleşme yapmaya ehil kişilerin karşılıklı ve birbirlerine uygun irade açıklamaları ile kurulan sigorta sözleşmesi sırasında bu hususun bilinmediğinin veya saklandığının davalı sigorta şirketi tarafından ileri sürülebileceği, zira basiretli bir tacir anlayışının uygun olmayacağı, bu durumda alınan bilirkişi raporu davalı sigorta şirketince görevlendirilen …İnşaat Ltd Şti’nin hazırlamış olduğu dosya içerisinde bulunan rapor ve tüm dosya kapsamı ile hasar miktarının 2.428.426,32 TL olduğu belirtilmekle 12/04/2017 tarihli rapora, hasar miktarı bakımından itibar edilmiştir. Son bozma ilamı sonrasında 14/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda KDV miktarının 108.805,55 TL olarak hesaplandığı, toplam davacının isteyebileceği miktarın 2.537.231,87 TL olduğu anlaşılmış, bu miktarın olay tarihi olan 30/06/2010 tarihinden geçerli işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının, enkaz kaldırma, temizlik, kurtarma giderlerine ilişkin 100.000,00 TL’lik taleplerinden feragat ettiklerine ilişkin 28/09/2022 tarihli dilekçe sunmaları sebebiyle, feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile,
-Davacının 2.428.426,32-TL asıl alacak ve 108.805,05-TL KDV olmak üzere toplam 2.537.231,87-TL zarar alacağını 30.06.2010 tarihinden geçerli işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının enkaz kaldırma, temizlik, kurtarma giderlerine ilişkin talebinin feragat nedeniyle reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 173.318,30-TL nispi karar ve ilam hacından daha önce davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59.400,00-TL harcın mahsubu ile 113.918,3‬0-TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59.400,00-TL peşin harç ve 17,15 başvurma hacının toplamı olan 59.417,15-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 225.861,59-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 165.021,45-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 10.760,00-TL yargılama giderinin kabul-ret oranı dikkate alınarak hesap edilen 6.825,15- TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 3.227,70 TL yargılama giderinin kabul-ret oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.180,34-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/11/2022

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.