Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/641 E. 2022/929 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/641 Esas
KARAR NO : 2022/929

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21.10.2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı tarafla, kendisinin iki adet dairesini 830.000 TL bedelle satmak üzere anlaştığını, alım satım konusundaki pazarlığı ve tüm görüşmeleri davalının amcası …’nın yaptığını, tarafların alım satım yapmak üzere Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğünden 11/11/2020 günü için randevu aldığını, satın alınan dairelerin satış ve devir işleminin pazarlıkları yürüten …’nın yeğeni olan … adına yapılacağını, bunu …’nın devir işlemlerinden önce müvekkiline söylediğini, müvekkilinin, kendisine yeni bir daire satın almak istediğini, bu amaçla davalı tarafa satmış olduğu dairelerin parasının ödenmesini istediğini, davalının amcası …’in müvekkilinin bu önerisini kabul ettiğini ve davalı …’u arayarak müvekkiline verilmek üzere para getirmesini istediğini, ….un çanta içinde müvekkili için getirdiği 400.000 TL’yi verdiğini, daha sonra banka kanalıyla da 230.000 TL gönderdiğini, böylelikle müvekkilinin davalı taraftan 630.000 TL aldığını, tarafların Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğü’nde 11/11/2020 tarihinde yapacakları satıştan önce bu miktarda ödeme yapıldığını, davalı tarafın yaptıkları ödeme için satış gününe kadar geçerli olmak üzere müvekkilinden kendilerine bir teminat senedi vermesini istediklerini, müvekkilinin de kabul ettiğini ve …’ya müvekkilinin 630.000 TL değerinde bedel yazılı ancak tarihi açık bir senet verdiğini, müvekkilinin davalılara satmış olduğu dairelerin devir işlemi yapıldığında senedin iade edileceğini, müvekkili ile davalı tarafın alım satım yapmak üzere Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğü’nde buluştuklarını, Müvekkilinin devir işlemi yapılmadan önce …’dan kendisinde olan senedin verilmesini istediğini, … ise tapunun koridorunda dolarşırken müvekkilinin yanına yaklaşmadığını, en sonunda bak işte senedini yırttım diyerek elinde bulunan muhtemelen dava konusu senedin fotokopisini imza kısmını da müvekkilinin göreceği şekilde yırttığını, müvekkilinin de yırtılan kağıdın gerçek senet olduğunu sanarak tapunun devir işlemlerini yaptığını ve oradan ayrıldıklarını, aradan birkaç ay geçtikten sonra, müvekkili hakkında davalı tarafça başlatılmış bir icra takibi olduğunu öğrendiğini, yaptığı araştırmada, davalı tarafın Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı ihtiyati haciz kararının, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünce işleme konularak müvekkilinin satın aldığı evin üzerine haciz konulduğunu öğrendiğini, müvekkilinin bu durumu öğrendiğinde önce davalı tarafla ve avukatlarıyla görüştüğünü, davalının, müvekkiline, şimdilik bir işlem yapılmaması için avukatına talimat verdiğini, daha sonra haczi kaldıracağını söylediğini, bu konuda müvekkiline bir güvence de vermediğini, davalı tarafın avukatının ofisinde bir arada iken, …’nın avukatına ‘…’in dairelerini de aldık’ dediğini, avukatın da kendi üzerine almasaydın sorun olmasın deyince de hayır yeğenimin adına aldım dediğini, bu olanlardan sonra Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç teşkil eden eylemlerin soruşturulması için şikayette bulunduklarını, ihtiyati haciz ve icra takibine konu senedin davalı tarafa teminat olarak verildiğini, teminat şartı olan tapuda devir işlemi yapıldıktan sonra senedin konusuz kaldığını, konusuz kalmış bir senedin işleme konulmasının suç olduğunu, yine davalının amcası olan …’nın müvekkiline ait senedi yırtmış ve geçersiz hale getirdiğini söyleyerek müvekkilini yanılttığını ve hile ile senedi kendilerinde tutarak icra takibi yaptıklarını, bu nedenle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile geçersiz senet konusundaki icra takibinin iptali için işbu davayı açtıklarını; müvekkilinin davalı tarafa 630.000 TL ana para, faiz ve masrafları ile birlikte borçlu olmadığının tespitine, dava konusu senede dayalı Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibin iptaline, davalı taraf hakkında yapılmış olan şikayetin…Soruşturma numaralı soruşturmasının neticesinin beklenmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafından ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın dava dilekçesinde yer alan tüm beyan ve iddialarına itiraz ettiklerini, haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı yanın haksız ve dayanaksız bir takım ithamlar ile senaryo yarattığını ve hayatın olağan akışına aykırı olay açıklamaları ile borçlu olan davacının borcun ifasını kaçınmasına matuf beyanlarının tümüne itiraz ettiklerini, dava dilekçesinde yer alan olayların hayatın olağan akışına aykırı açıklamalar ile takibe konu bonoya bağlanarak borca yönelik itirazın kesinlikle doğru olmayıp söz konusu anlatımlarda yer alan iddiaların hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi davacının icra takip tarihine ve bonoya bağlı borcunun ödenmesi için yasal işlem başlatılıncaya kadar bu bono nedeni ile eylemsiz bekleyerek borcun ödenmesi için yasal işlem başlatılması akabinde birbiri ile ilgisiz ve işlemler zincirini söz konusu bonoya bağlayarak borca yönelik itirazının iyiniyetli ve doğru olmadığını, davacının borcu nedeni ile davalı alacaklıya verilen bononun ödenmemesi nedeni ile ihtiyati haciz koşullarının mevcudiyeti nedeni ile davacı-borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı alındığını ve borçlunun henüz devretmediği taşınmaz kaydına haciz tesis edildiğini, davacı yanın dilekçesinde her ne kadar tanık deliline dayanmış ise de yazılı belgeye dayanan alacağın aksi ancak yazılı belge ile ispat etmesi gerekeceğini, bu kapsamda davacının tanık deliline dayanmasına ve tanık dinletmesine muvafakat etmediklerini, yukarıda arz edilen nedenlerden dolayı davacının davasının reddine, %20’den az olmamak üzere icra inkar/kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine masraf ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili 20/10/2022 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş, davacı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 20/10/2022 havale tarihli dilekçesi ile davada taraflarca imzalanan Sulh Protokolü ile taraflar sulh olduğundan davacı yanın davadan feragati ile davanın feragat nedeni ile reddine, karşılıklı masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını belirtir dilekçe sunduğu, davalı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davadan feragatin gerçekleştiği aşamaya göre alınması gereken 2/3 oranındaki 53,80-TL karar harcının peşin alınan 7.097,75-TL peşin harçtan indirilmesi ile geriye kalan 7.043,95-TL fazla harcın davacıya geri verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 21/10/2022

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.