Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/590 E. 2021/954 K. 25.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/590 Esas
KARAR NO : 2021/954

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2017
KARAR TARİHİ : 25/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ürünlerinin tasarımını kendisi yapmakta olduğunu, müvekkili şirketin gerek tasarım gerekse marka için emek ve para harcayarak tanıtım çalışmalarında bulunduğunu, ancak davalı şirket tarafından müvekkili şirkete ait ayakkabıların aklit edildiği duyumunun alındığını, bunun üzerine yapılan araştuma sonunda, davalıya ait “….'” katalogunda müvekkili şirket tarafından tasarlanan ve piyasaya tanıtılan, müvekkiline ait adeta özdeşleşen birden fazla ürünün taklit edildiğinin görüldüğünü, davalıya ait katalogda yer alan … kodlu ürünün ekte sunulanla ait …. katalogunun … sayfasında görülen ürünlerden … kod nolu ürünle birebir aynı olduğunu, …. Sayfasında yer alan … kodlu ürünün ekte sunulan müvekkile ait …. katalogunun … sayfasında görülen ürünlerden … kod nolu ürünle (EK- 4 ilgili sayfası ) birebir aynı olduğunu , …., Sayfasında yer alan … kodlu ürünün ekte sunulan müvekkile ait …. katalogunun …. Sayfasında görülen ürünlerden … kod nolu ürünle (EK-5 ilgili sayfası) birebir aynı olduğunu, …. Sayfasında yer alan … kodlu ürünün ekte sunulan müvekkiline ait …. katalogunun …., Sayfasında görülen ürünlerden … kod nolu ürünle birebir aynı olduğunu, davalıya hukuka aykırı bu eylemine son vermesi amacıyla taraflarınca 07.10,2016 tarihinde Beşiktaş …. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini ihtarnamenin davalıya 11.10.2016 tarihinde tebliğ edilmiş ise de bugüne kadar hiçbir sonuç alınmadığını, bu nedenle ihtiyati tedbir kararı verilerek ,haksız rekabetin tespiti ve durdurulmasına; haksız rekabet sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına TTK’nun 56/1 (d) vc (e) bendi gereğince ve zarar ve davalının elde ettiği menfaat dava başında belirlenmesine olanak bulunmadığından; HMK’ nun 107. maddesi gereğince belirsiz alacak davası niteliğinde olarak ileride tespit edilecek zarar miktarı üzerinden davanın ikmal edilmesi saklı kalmak üzere şimdilik; 1.000 TL maddi ve 1.000 TL manevi zarar olmak üzere toplam 2.000 TL tazminatın haksız rekabet tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline,TTK’nun 56/1 (c) maddesi gereğince; haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların toplanması ve imhasına,davalı aleyhine verilen mahkeme kararının, masrafları davalıdan karşılanarak, ilgililere tebliğ edilmesi ve kamuya yayın yoluyla duyurulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin Türkiye genelindeki dağıtım ağı ve bayilikleri ile kendisine ait ve sektörün tamamı tarafından tanınan markası onlarca çalışanı ve bayisi ile faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin geçmişten günümüze tasarımını ve dağıtımını yapmış olduğu ürün ve modeller, piyasanın ihtiyaçlarına uygun bir şekilde şekillenen özgün ve ayırt edici tasarımlar olduğunu, davacı tarafın dilekçesinde, müvekkiline ait olduğunu iddia ettiği … Kataloğunda davacı tarafından tasarlanan ve piyasaya tanıtılan davacı markası ile adeta özdeşleşmiş birden fazla ürünün taklit edildiğini iddia ve beyan etmiş oludğunu ve yine davacı tarafın dava dilekçesine konu ettiği ürünlerin müvekkilin olduğu iddia edilen …. kataloğunda yayınlanmasından çok daha önce üretilip piyasaya sunulduğunu buna ilişkinde fatura kayıtlarının bulunduğunu beyan etmiş olduğunu, davvacı yanın; Çin’de üretilen ürünlerin tasarımlarını bire bir kopyalayarak, sanki bu ürünler yeni ve kendi tasarımıymış gibi, Türkiye’de tescil için TMPK’na başvurmakta, tasarım tescilinde yenilik araştırmasının yapılmamasından faydalanarak bu ürünleri tescillemekle tanınan bir firma olduğunu, Çin’de üretilen ürünlerini tasarımlarını bire bir kopyalayan ve sanki bu ürünler yeni ve kendi özgün tasarımıymış gibi Türkiye’de tescil yaptıran davacı yanın, kötü niyetli bu tescilleri ile sektörde birçok firmayı köşeye sıkıştırarak, hukuksal anlamda dayattığı sözleşmeler ile haksız kazanç elde etmekle ünlü bir şirket olduğunu, davacı yanın en son müvekkili şirketin tasarımını Çin’den aldığı birkaç ürün için önce şifahen iletişime geçmiş oludğunu, müvekkili şirketten bu ürünlerin satımı ve dağıtımı karşısında para talep etmiş olduğunu, müvekkil şirketçe ürünlerin ithalat yoluyla alındığı bilgisi davacı yana iletilmiş ve talepleri kabul edilmediğini, daha sonra davacı yan müvekkil şirkete benzer taleplerle ihtar keşide etmiş ve nihayet huzurda görülen bu davayı ikame etmiş olduğunu. davacı yan tarafından huzurdaki uyuşmazlığa konu edilen ürünler müvekkili şirket tarafından üretilmiş bir ürün olmadığı gibi Çin’den ithal edilmiş olduğunu, bu nedenle davanın ve ihtiyati tedbir talebinin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına, Karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce verilen …. Esas …. Karar sayılı ilamı ile davanın görevsizliğine dair verilen karar istinaf denetime tabi tutulmuş olup Mahkememizin görevli olduğuna dair ilam uyarınca yukarıdaki esası almıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLEMESİ VE GEREKÇE;

İş bu dava, davacı firmanın ürettiği ürünlerin davalı tarafça taklit edilerek bu ürünleri satışa arzetmesi, satması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğranıldığından bahisle,TTK 56/1–d,e maddesi uyarınca maddi tazminat, TTK 56/1 –e maddesi uyarınca manevi tazminat, TTK 56/1 –c maddesi uyarınca haksız rekabete yönelik tecavüzün önlenmesi ve TTK 59. maddesi gereğince kararın ilanı talebine yöneliktir.
Davacı yan davalı yana ait olduğu iddia edilen …. kataloğunda ; …, …, …, … isimli ayakkabı modellerinin kendilerine ait ..,…,…,…. kodlu ayakkabı modelleri ile birebir aynı olduğunu davalının eylemlerinin haksız rekabet oluşturduğunu savunmuştur.
Davalı yan davacı üretimlerinin harcıalem tasarımlar olduğunu davanın reddini talep etmiştir.
Davacı tarafından Beşiktaş … Noterliği’nin 07/10/2016 tarihli …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalının haksız rekabete konu eylemlerinin meni talep edilmiş, anılan ihtarname 11/10/2016 tarihinde davalı tarafından tebliğ alınmıştır.
Haksız rekabet kuralları, rekabet hakkının dürüstlük kuralları çerçevesinde kullanılmasını sağlamak ve rekabet hakkının kötüye kullanılmasını engellemek amacı ile sevk edilen kurallar olup, genel nitelikli ve her alanda uygulanabilecek hükümler içermekle birlikte rekabet hakkının, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 2. maddesi gereğince dürüstlük kurallarına uygun şekilde kullanılmasını sağlamaya çalışmaktadır (Arkan, Sabih: Ticari İşletme Hukuku, Ankara, 2018, s. 350).
Hem 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (6762 sayılı TTK) hem de 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (6102 sayılı TTK) haksız rekabet kuralları, ticari nitelik taşısın taşımasın tüm haksız rekabet hâllerini kapsayacak şekilde ve son derece ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Olay ve dava tarihi itibariyle somut olaya uygulanması gereken 6102 sayılı TTK’nin 54. (6762 sayılı TTK’nin 56.) maddesinde haksız rekabete ilişkin amaç ve genel hükme yer verildikten sonra, aynı Kanun’un 55. (6762 sayılı TTK’nin 57.) maddesinde uygulamada sık karşılaşılan ve dürüstlük kurallarına aykırı olan bazı davranış ve fiil örnekleri sayılmıştır (Arkan, s. 350.).
6102 Sayılı TTK’nin 55/(1)-a-4 maddesi gereğince “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” dürüstlük kuralına aykırı haksız rekabet hâli olarak belirtilmiştir. Buna göre, kişinin bir başkasının mal veya iş ürününün ya da ticaret unvanı veya markasının aynısını ya da benzerini kendi iş ve faaliyetinde ticari amaçla kullanması, ilgili malı veya iş ürününü piyasaya sunması karıştırılmaya (iltibasa) yol açar ve haksız rekabet teşkil eder.
07/03/2019 Tarihli Bilirkişi Raporunda ;
d) Davacıya ait … kodlu ayakkabı modeli ile davalıya ait … isimli ayakkabı modeli arasında ortalama düzeydeki bir tüketici bakımından TTK m. 55/1/a/4 anlamında karıştırılmaya müsait bir benzerliğin bulunduğu ve taban tasarımlarının farklı olmasının bu benzerliği ortadan kaldırmadığı,
e) Davacıya ait … kodlu ayakkabı modeli ile davalıya ait … isimli ayakkabı modeli arasında ortalama düzeydeki bir tüketici bakımından TTK m. 55/1/a/4 anlamında karıştırılmaya müsait bir benzerliğin bulunduğu,
f) Davacıya ait … kodlu ayakkabı modeli ile davalıya ait …. isimli ayakkabı modeli arasında ortalama düzeydeki bir tüketici bakımından TTK m. 55/1/a/4 anlamında karıştırılmaya müsait bir benzerliğin bulunduğu ve taban tasarımlarının farklı olmasının bu benzerliği ortadan kaldırmadığı,
g) Davacıya ait … kodlu ayakkabı modeli ile davalıya ait …. isimli ayakkabı modeli arasında ortalama düzeydeki bir tüketici bakımından TTKm. 55/1/a/4 anlamında karıştırılmaya müsait bir benzerliğin bulunduğu,
h) Davacıya ait ..,..,…,… ayakkabı modellerinin, karıştırılmaya müsait benzerlerinin …, …, … ve …. ticari amaçlarla davalı tarafından “….” isimli 2016 yılına ait katalıgda kullanılmasının TTK m. 55/1/a/4’e göre haksız rekabet teşkil ettiği,
i) Davalının haksız rekabet kapsamındaki ürünlerin satış adetlerinin tespiti için gerekli olan stok bilgileri, ticari defter ve belgeleri ibraz edilmediğinden davacının mahrum kaldığı kar kaybı hesabı yapılamadığı,
j) Haksız rekabet kapsamındaki dava konusunu teşkil eden spor ayakkabıları hakkında bulundukları yerde elkonulması, toplatılmaları yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, haksız rekabet sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması önündeki talebe ilişkin takdir mahkemeye ait olduğu kanaati ile rapor düzenlenmiştir.
Davacının dosyaya ibraz ettiği 2015 yılına ait bir kısım faturalar incelenmiş, davalının tevilli ikrarı ile kabul ettiği 2016 yılına ait katalogdaki benzer olduğu anlaşılan ürünlerin piyasaya arzından daha önce satışa sunulduğu böylelikle davalının eylemlerinin TTK 55.56. maddeleri kapsamında haksız rekabet teşkil ettiği anlaşılmıştır.
TTK’nın 56. maddesinde; haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimsenin, fiilin haksız olup olmadığının tespitini, haksız rekabetin önlenmesini, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, kusur varsa zararın tazminini, TBK’nın 58. maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebileceği belirtilmiştir.
Haksız rekabetin tespiti, men’i ,ref’i davaları bakımından, zarar tehlikesinin varlığının davacı tarafça ispatı yeterli görülmüş, ancak maddi ve manevi tazminat davaları bakımından davacının zararı ve miktarını TBK 50 maddesi gereği ispatı gerektiği düzenlemesine yer verilmiştir.
Haksız rekabete dayalı tazminat davasında ilke, haksız rekabet nedeniyle davacının aktifinde azalma olduğunun iddia ve ispat edilmesidir. Diğer davalardan farklı olarak haksız rekabette, bu tür zararın ispat edilmesi zordur. Bunu dikkate alan kanun koyucu TTK 56/e maddesinde eylemin mali bakımdan karşılıksız kalmaması için, haksız rekabette bulunan tarafın davranışı sonucu elde etmesi mümkün bulunan menfaatin karşılığını da maddi tazminat olarak hükmetme yetkisini yargıca bırakmıştır. TBK’nun 50.maddesinde,uğranılan zarar tam olarak ispat edilemiyorsa hakimin olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri de göz önünde tutarak zararın miktarının hakkaniyete uygun olarak belirleyeceği düzenlenmiştir. Bu kurallar bir bütün olarak değerlendirildiğinde yasa koyucu en başından bazı davalarda zararın belirlenmesinin güçlüğünü görmüş, ancak eylemin de maddi yönden karşılıksız kalmaması için yargıca hakkaniyet kuralları uyarınca zarar miktarını belirleme yetkisi vermiştir. Davalının davacıya ait ayakkabı modellerine karıştırılmaya müsait nitelikte benzer ayakkabı modelleri üretmesi şeklindeki eylemleri TTK 55-1-e maddesi kapsamında haksız rekabet teşkil etse de davacının zarar talebinin hesaplanmasının mümkün olmadığı bu hali TBK’nın 58. m, TBK’nun 50.maddesi uyarına olayın oluş şekli ve zaman aralığı nazara alınarak davanın kabulü ile 1.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi tazminatın ihtarname tebliğ tarihi 11/10/2016 tarihi haksız rekabet tarihi olarak kabul edilerek 11/10/2016 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,TTK 56/1 maddesi uyarınca katalog basılı yazılı her türlü kağıt, malzeme ve malların/ürünlerin toplatılması ve imhasına,kararın kesinleşmesinden sonra TTK 59 maddesi uyarınca ilanına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davacıya ait ..,…,..,..,… kodlu ayakkabı modelleri ile davalıya ait …, …, …, …. isimli ayakkabı modeller arasında ortalama düzeyde ki tüketici bakımından benzerliğinin bulunduğu anlaşılmakla davalıya ait işbu ürünlerin haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile men’ine,
3-1.000,00 TL maddi, 1.000,00 TL manevi tazminatın 11/10/2016 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-TTK 56/1 maddesi uyarınca katalog basılı yazılı her türlü kağıt, malzeme ve malların/ürünlerin toplatılması ve imhasına,
5-Kararın kesinleşmesinden sonra TTK 59 maddesi uyarınca ilanına, ilanın Türkiye genelinde dağıtılan ve tirajı 50.000,00 TL nin üzerinde olan bir gazetede bir kez yayınlanmasına, ilan masraflarının davalıya ait olmasına,
6-492 Sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 136,62‬ TL karar harcı peşin alınan 34,16- TL harcın mahsubu ile 77,32‬‬- TL bakiye harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 34,16- TL peşin harç olmak üzere 65,56‬-TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat ve müzekkere,bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.979,80- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Maddi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 1.000,00 TL- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

10-Manevi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 1.000,00 TL- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır