Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/484 E. 2022/928 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/484 Esas
KARAR NO : 2022/928

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/06/2021
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
YAZIM TARİHİ : 18/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında toplu nakliyeye ilişkin anlaşma sağlandığını ve müvekkili şirketten nakliye hizmeti alındığını, davalı şirket tarafından talep edilen araçların zamanında gönderildiğini, müvekkili şirketin işbu ticarete ilişkin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak davalı şirketin edimlerini yerine getirmediğini, süre gelen ticarette davalı firma sahibi … tarafından 5.000,00-TL ödeme yapıldığını, sonra yapılan nakliyelere ilişkin hak ediş onayının geç yapılması nedeniyle fatura konusunda ihtilaf yaşandığını, müvekkili şirketin oyalandığını, davalı şirket aleyhine 13/03/2021 tarih …. numaralı faturadan kaynaklı alacağa ilişkin Küçükçekmece … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla, davalı borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarının asılsız olduğunu, davacı şirket ile yapılan anlaşmaya aykırı olarak fatura düzenlendiğini, davacı şirket ile alınacak hizmete ilişkin anlaşma yapıldığını, söz konusu taleplerin kabul görmemesi üzerine davacı tarafından yapılan anlaşmaya aykırı olarak ve üzerinde mutabakat sağlanmamış bir fatura düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından söz konusu faturanın kabul edilmediğinin davacı tarafa bildirildiğini, müvekkili şirketin söz konusu hizmetten faydalanamadığını, iade faturasının 8 gün içerisinde düzenlendiğini, davalı tarafından gönderilen faturalara da davacı tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Küçükçekmece … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip dosyası UYAP aracılığıyla dosya arasına alınmış, Büyükçekmece … Noterliğinin 29/03/2021 tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesinin tebliğ şerhli örneği, tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden B formları getirtilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ve tazminat istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasında taşıma ilişkisi olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık yapılan işin kapsamı ve tutarı noktasında toplanmaktadır.
Davaya konu 13/03/2021 tarihli 26.014,56-TL tutarlı faturanın davalı tarafa düzenlendiği, davalı tarafça da bu faturanın davacıya iade edildiği dosyadan anlaşılmaktadır. Davacı tarafın aradaki ticari ilişkiye istinaden 26/10/2020 tarihinde davalıdan 5.000,00-TL ödeme aldığı dosya arasında bulunan dekonttan görülmüştür.
Davacı taşıma işine ilişkin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ama ama ücretin bir kısmını alamadığını iddia etmektedir. Davalı ise cevap dilekçesi ve beyan dilekçeleri ile davacı tarafın anlaşmaya aykırı ve üzerinde mutabakat sağlanmamış fatura düzenlediğini, davacının eksik ifada bulunduğunu, faturanın bu nedenle iade edildiğini, eksik ifa nedeniyle iade faturası düzenlenmiş olmasına karşın davacıya olan borcun tümünün ödendiğini savunmuştur.
Tarafların arasındaki ticari ilişkinin mahiyeti yönünden tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, ancak davalı taraf bildirilen inceleme gününde ticari kayıtlarını sunmamıştır. Davacının defter kayıtları üzerinde yapılan incelemede, taraflara arasında 1 adet faturaya konusu işlem belirlenmiş, onun da davaya konu fatura olduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda, davalının davacıya olan tüm borcunu ödediği savunması karşısında davacının kabul ettiği 5.000,00-TL’lik ödeme dışında herhangi bir kayda rastlanmamıştır.
Davalı, davacı ile aradaki ticari ilişkiyi kabul etmekle birlikte, davacının düzenlediği faturanın anlaşmaya aykırı ve üzerinde mutabakat sağlanmadığı ve davacıya olan tüm borcunu ödediği savunması karşısında HMK’nin 169 vd maddeleri uyarınca davalının yetkilisinin isticvabına karar verilmiştir. İsticvap davetiyesinde isticvap konusu vakıalar belirtilmiş, geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı hususu bildirilmiştir. Ancak yöntemine uygun isticvap davetiyesine rağmen davalının yetkilisi isticvap için belirlenen günde gelmemiştir. Bu durumda ihtaratta belirtildiği üzere, davalının isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılmıştır. İsticvap konusu vakıalar, taraflara arasındaki işin niteliği ve kapsamı, koşulları, süresi, mahiyeti, ödeme yapılmışsa tutarı, davacı tarafa iddia edildiği gibi 26.014,56-TL borcunun bulunup bulunmadığı hususları olarak davetiyede ihtaratlı olarak gösterilmiştir.
HMK’nin 187/1 maddesine göre, ispatın konusunu, tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıaların oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. İsticvap ise, davanın temelini oluşturan vakıalar ve onunla ilişkisi bulunan hususlar hakkında olur. İsticvabına karar verilen kimseye bizzat davetiye gönderilir ve belirlenen gün ve saatte isticvap olunmak üzere hazır bulunması gerektiği belirtilir. Davetiyede, ayrıca, isticvap konusu vakıalar gösterilir; ilgili tarafın geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı ihtarı da yapılır. Çağrılan taraf özürsüz olarak gelmediği veya gelip de soruları cevapsız bıraktığı takdirde, mahkemece sorulan vakıalar ikrar edilmiş sayılır. Bu itibarla davalı tarafa yöntemine uygun olarak isticvap davetiyesi tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir özür belirtmeksizin isticvap duruşmasına katılmamıştır. Bu nedenle davalı taraf, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılmıştır.
HMK’nin 188/1 maddesi uyarınca, tarafların veya vekillerinin mahkeme önünde ikrar ettikleri vakıalar, çekişmeli olmaktan çıkar ve ispatı gerekmez.
Bu hükme göre, ikrar edilen hususlar, çekişmeli olmaktan çıktıklarından ispatları da gerekmeyecektir.
Davacının davaya konu ettiği alacağına dayanak faturanın 13/03/2021 tarihli olması ve kendisine yapıldığını söylediği davalının 5.000,00-TL’lik ödemesinin 26/10/2020 tarihli olması, ayrıca davalının davacıya olan tüm borcunu ödediği savunmasına rağmen bu ödemenin dava konusu faturaya ilişkin olduğu yönünde bir iddiası da olmaması ile dava konusu fatura üzerinde mutabakat sağlanamadığı ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu savunması birlikte değerlendirildiğinde, davalının yapmış olduğu ödemenin dava konusu fatura ile ilgili olmadığı kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle dava tarihi itibariyle davalı temerrüde düşmüş olacağı da göz önüne alınarak davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile; 26.014,56-TL’nin 04/06/2021 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.777,05-TL harçtan peşin alınan 444,27-TL harcın indirilmesiyle geriye kalan 1.332,78-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 444,27-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 13,40-TL vekalet pulu, 750,00-TL bilirkişi ücreti, 3,00-TL sarf gideri, 81,10-TL posta ve davetiye gideri olmak üzere toplam 915,30-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye verilmesine,
7-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan avansın karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır