Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/285 E. 2021/992 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/285 Esas
KARAR NO : 2021/992

DAVA : Alacak (Vade Farkından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2020
KARAR TARİHİ : 08/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vade Farkından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiye binaen davalının cari hesap alacakları talebiyle müvekkili aleyhine eski Kadıköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine müvekkilinin süresinde itiraz ettiğini, İstanbul Anadolu … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, yapılan yargılama neticesinde verilen davanın kısmen kabulüne dair kararın Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 25/04/2018 tarih, … Esas …Karar sayılı ilamı ile bozulduğunu, bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada vade farkına yönelik ek rapor alınarak müvekkili tarafından fazladan ödenen meblağın tespiti amacıyla ek rapor alınmasına karar verilmeyerek davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, vade farkı faturasının davalı şirkete iade edilmesine rağmen davalının vade farkı faturasını da icra takibi yoluyla tahsil ettiğini ve sebepsiz zenginleştiğini, müvekkilinin haciz tehdidi altında takibe konu bedeli ödemek zorunda kaldığını belirterek, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 25/04/2018 tarih, … Esas … Karar sayılı bozma ilamındaki gerekçeler göz önüne alınarak vade farkı faturasına dayalı olarak müvekkilinden haksız tazmin edilen 7.182,00-TL’nin günümüz şartlarına uyarlanaraksebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalı şirketten tahsili ile müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz yerde ikame edildiğini taraflar arasında imzalanan 27.07.2016 tarihli protokol gereği yetkili yer mahkemesinin Bursa Asliye Ticaret Mahkemelerinin olduğunu, borçlu tarafça borcu kabul edilerek ödenmiş olduğundan kötüniyetle ikame edilen davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından dava dilekçesinde her ne kadar yerel mahkemece bozma ilamına uyulduğu düşüncesi yaratıldığı ancak protokol gereği davaya konu borç kabul edilerek ödendiği için yerel mahekemece davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş olup işbu karar da temyiz yolu açık olmak üzere verildiğini, davacı şirket 27.07.2016 tarihli protokol ile borcunu kayıtsız şartsız olarak kabul ederek icra dosya borcunu ödeyerek dosyanın infaz edildiğini, davacı vekili yargılamayı gerektiren bir takım sözde fatura alacaklarının da işbu dava kapsamında tahsilini de talep etmiş ise de huzurdaki davanın konusu ile bir ilgisi olyan alacaklarının işbu dava kapsamında talep edilmesinin kötü niyetli olduğunu, maddi ve manevi tazminat şartları oluşmadığını davacının amacı sebepsiz zenginleşmeden öteye geçmediğini belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Mahkememizce verilen … Esas … Karar sayılı ilamı ile arabulucuk dava şartı yokluğu sebebi ile verilen karar İstinaf denetime tabi tutulmuş olup;dosya kararın kaldırılması ile yukarıdaki esasa kaydolmuşutr.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İş bu dava TBK 77 .madde uyarınca açılan sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davasıdır.
Tarafların tekstil sektöründe faaliyet gösterdikleri ve aralarında cari hesap ilişkisi olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlık Kadıköy … İcra Dairesi’nin … e.sayılı dosyası kapsamında yapıldığı iddia edilen fazladan ödemenin geri istemine dayalı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf süresinde sunduğu cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuş ve de davalının da kabulünde olan 27/07/2016 tarihli protokol uyarınca Bursa Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunmuştur.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, dava, sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” düzenlemesine yer verilmekle;
Taraflar arasında akdedilen protokolde İş bu Protokol kapsamında yaşanacak her türlü uyuşmazlıkta Bursa Mahkemelerini ve İcra dairelerinin yetkili kılındığı anlaşılmıştır.
Tarafların tacir olduğunun anlaşıldığı ve de faaliyetinin ticari iş olduğu İş bu davanın konusu protokol kapsamında yer almakla ; sözleşmenin her iki tarafın da kabulünde olduğu ,bu sebepten taraflar arasındaki yetki sözleşmesi uyarınca Bursa Mahkemeleri’nin yetkili olduğu anlaşılmakla ; davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114. Ve 115. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
3-HMK nun 20. Maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-HMK 331/2 maddesi gereği Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2021Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır