Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/249 E. 2021/336 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/249 Esas
KARAR NO : 2021/336

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 31/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin davalı şirket gibi inşaat şirketlerinin projelerine dekorasyon işleri yapan mütevazi bir şirket olduğunu, yani müşterilerinin büyük inşaat şirketleri olduklarını, dava konusu projenin anlaşmasının da davacı şirketin hazırladığı anlaşma metnini imzalamak durumunda kaldığı gibi, davacı şirketin bütün teşeronlarına bu maktu sözleşmeyi imzalattığını, müvekkili şirketin sözleşmeyi imzaladıktan sonra işe başladığını, birinci etap olan … projesinin tamamlanarak teslim edildiğini, aynı anda yürümesi gereken … etap projesinin davalı şirket tarafından başlanmadığını ve müvekkili şirkete teslim edilmediğini, bu süre zarfında üretim maliyetlerinin arttığını ve müvekkili şirkete yerin teslim edilmediğini beyanla; fazlaya ilişkin hak ve alacaklarının saklı tutularak, davalı şirketin Sgk’ya ödemesi gereken bedeli müvekkili şirkete yüklemek istemesi karşısında hak edişinden kalan ve ödenmeyen bakiye tutarı olan 197.500,00 TL alacağının çekmiş olduğu 23 Kasım 2020 tarihli ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 24/11/2020 tarihinden itibaren yasal en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsiline ve muhakeme masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE;
Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili tarafından davalı aleyhine Alacak davası açılmış ise de, 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı kanunun 20.maddesinde açıklandığı üzere, “…….ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce Arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” ve aynı kanunun 23.maddesinin 2.fıkrasında “…..arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” denildiğinden davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davada arabulucuya başvurma dava şartı gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın arabuluculuk dava şartı eksikliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30- TL harcın peşin alınan 3.372,81- TL’den mahsubu ile geriye kalan 3.313,51- TL’nin bakiyenin davacıya iadesine,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğin tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır