Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/236 E. 2021/275 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/236 Esas
KARAR NO : 2021/275

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 23/06/2020
KARAR TARİHİ : 19/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;Müvekkil şirketin büro makinesi kiralaması yaptığını 27.10.2016 tarihli sözleşme ile iki adet fotokopi makinasının kullanım hakkı davalıya kiralanmış ve kendilerine yazıcı/fotokopi çıktı sayısı üzerinden kira bedeli faturasi düzenlenmiş olduğu, Sözleşmenin başlangıcı 27.10.2016 ve bitiş tarihi olarakta 27.10.2018 tespit edildiği, Sözleşmenin 11. Maddesine göre taraflar sözleşme bittikten sonrada çalışmaya devam etmiş olup faturalandırma yaptığı,” Taraftar bu sözleşmeyi 30 gün önceden yazık ihbar yapmak suretiyle sözleşme başlangıç tarihinden itibaren bir birer yıllık süreler sonunda tek tarafalı olarak feshedebilirler. Taraflarca bir ihbar olmadıkça sözleşme aynı şartlarla bir yıl süre için uzar”, Taraflar arasındaki ilişki cari hesap şeklinde devam etmiş ancak davalı taraf cari hesap borcunu ödemediği için aleyhinde Buyükçekmece …. İcra Müd. .. sayılı dosyası ile İcra takibi başlatılmış olduğu, ödeme emri davalıya 20.06.2019 tarihinde tebliğ edildiği ve fakat borçlu/davalı aynı gün (20.6.2019 tarihinde) itiraz ederek takibi durdurduğu, Borçlunun itirazı üzerine “Zorunlu arabulucuk süreci … Arabulucu …. tarafından 02.03.2020 ile 16.03.2020 tarihleri arasında ancak anlaşma sağlanamadığı, Hukuk mahkemeleri kanunun 4. Maddesinin l/a bendine göre İcra iflas kânunun ayrık hükmü hariç olmak Üzere kira ilişkisinden doğan tüm davalar Sulh hukuk mahkemelerinde görülmüş olduğu, açıklandığı üzere davalının itirazın anapara tutarı olan 7.708-TL. üzerinden iptali ile takibin reeskont avans faizi ile birlikte devamına, davalının %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama gideri ve kanuni vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Mahkemenin görevli ve yetkili olmadığını, zira görevli Mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğunu, keza taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olması karşısında iş bu davanın görevli ve yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE;

Uyuşmazlığın taraflar arasında akdedilen büro makinesi kiralama sözleşmesinden kaynaklı olduğu ;
Taraflar arasında 27/10/2016 tarihli kiralama sözleşmesi akdedildiği ve uyuşmalzık konusu alacak talebinin bu sözleşme kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla ;

T.C.
YARGITAY
3. Hukuk Dairesi
BAŞKANLIĞI

ESAS NO : 2017/7533
KARAR NO : 2019/3707
“…….

Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında “Yolcu Taşıması İçin Araç ve Şoför kiralama” başlıklı 05/07/2010 tarihli sözleşme imzalanmış olup, sözleşmenin iş tanımı başlıklı 4. maddesinde davacının uçaklarıyla seyahat eden müşterilerin dört faklı güzergaha 25’er kişilik 2 adet minübüs ile günde iki sefer halinde ulaşımlarının sağlanması için şoförlü araç kiralanmasının sözleşme konusu olduğu belirtilmiştir. Bu kapsamda sözleşmenin sürücülü araç hizmeti alımına dair bir sözleşme olduğu, bir kira sözleşmesi olmadığı, hizmet alımına ilişkin bir sözleşme olduğu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 4. Maddesi dikkate alındığında uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olmadığı anlaşılmaktadır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir. HMK m.114/1-c gereğince görev dava şartı olup HMK m.115/1 uyarınca taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. Taraflar da yargılama süresince mahkemenin görevli olmadığını ileri sürebilirler.
HMK’nın 2. maddesinde asliye hukuk mahkemelerinin görevi düzenlenmiş olup, bu hükme göre “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” Ancak aynı maddenin ikinci fıkrasında istisna öngörülerek “Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” ifadesine yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde nisbi ve mutlak ticari davalar düzenlenmiş olup her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nisbi ticari dava olup, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddenin ilk fıkrasında a, b, c, d, e ve f bentlerinde sayılan hususlardan doğan hukuk davaları ise mutlak ticari dava niteliğindedir. TTK m.5 uyarınca aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Tüm bu açıklamalar ışığında davanın tarafları tacir olup uyuşmazlık, şoförlü araç hizmet sözleşmesinden kaynaklanmakla TTK’nın 4. Ve 5. maddeleri gereğince ticari dava niteliği taşıdığı ve asliye ticaret mahkemelerinin görevli olacağı gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiş ve bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir….”

Yukarıda anılan içtihat uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın büro makinesi kiralama sözleşmesinden kaynaklandığı , 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 4. maddesinde ise dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın kiralanan taşınmazların, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların sulh hukuk mahkemesinin görevinde olduğu düzenlenmekle mahkememizin karşı görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM; Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsizliği nedeniyle USULDEN REDDİNE, dosyanın 2 haftalık süresi içinde talep halinde görevli Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
3-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
4-BÜYÜKÇEKMECE …. SULH HUKUK MAHKEMESİ ile Mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde dosyanın MERCİ TAYİNİ İÇİN İLGİLİ İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 18/03/2021

19/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır