Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/2 E. 2022/867 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/2 Esas
KARAR NO : 2022/867

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ :09/11/2022

MAHKEMEMİZİN İŞ BU DOSYASI İLE BİRLEŞEN BAKIRKÖY ….ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;

ESAS NO : 2021/99 Esas
KARAR NO : 2021/146

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ: 09/11/2022

Davacı-birleşen dosya davalı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının ve davalı birleşen dosya davacı vekili tarafından açılan ayıplı ifadan kaynaklanan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememizin iş bu asıl dosyasında sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … – … Hizmet İşleri ile davalı … San. Tic. Ltd. Şti. arasındaki ticari iş döngüsüne dayanarak faturalara istinaden bakiye alacak için icra takibi başlatıldığını, takibe davalı tarafından 07/10/2020 tarihinde itiraz edilmiş ve takibin durdurulmuş olduğunu, ticari iş ilişkisine istinaden tutulan cari hesap tablosu / muavin defterlerine göre davacının 134.485,21 TL alacaklı olduğu, müvekkilinin kesmiş olduğu ve davalıya ilettiği faturalara itiraz edilmediğini ve davalı şirketçe ara ara kısmi ödemeler yapıldığını, müvekkili tarafından düzenlenen ve davalıya gönderilen; 18/11/2019 tarihli 1 adet irsaliye fatura – 18/12/2019 tarihli 3 adet irsaliye fatura – 01/07/2020 tarihli irsaliye fatura – 15/07/2020 tarihli irsaliye fatura ve davacının davalı yana 7.000TL ile 20.000TL değerinde toplamda 27.000 TL’lik çeklere karşılık yapmış olduğu ödemenin dekontu taraflarınca icra takibine konu edilmiş olduğunu, Davalı tarafından kabul edilen ve yasal süresi içerisinde itiraz edilmeyen faturalar incelendiğinde; müvekkilinin “akrilik kazak, akrilik hırka, akrilik kumaşlı mont, akrilik kumaşlı yelek, akrilik kumaşlı yelek model çalışması, fermuarlı hırka, triko yelek, triko hırka, fermuarlı kapüşonlu hırka ve diğer işçilikleri” için fatura düzenlediğinin açık olduğunu, Davalı / icra dosya borçlusu bu süreçte ara ödemeler yapmış olsa da borcun tamamını kapatacak şekilde ödeme yapmadığını ve müvekkiline borçlu konuma düşmüş olduğunu, Yukarıda arz ve izah olunan ve mahkemece re’sen dikkate alınacak sebeplerle ticari faizi ile birlikte; Borçlunun/Davalının yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, Borçlunun/Davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından Mahkememizin iş bu asıl dava dosyasında sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile karşı tarafın en geç 10.06.2020 tarihinde teslim edilmek üzere 1547 adet …. model fermuarlı, kapşonlu hırkanın imal edilmesi konusunda anlaştığını fakat karşı taraf ürünleri yetiştiremeyince müvekkilinin, karşı tarafa 15.07.2020’e kadar süre verdiğini, ancak karşı taraf 17.07.2020 tarihli mailde, ürünleri soyadını bilmediği …. Hanım’ın tavsiyesi üzerine …. Ltd. Şti.’ye teslim ettiğini ancak ürünlerin orijinaline uygun olarak yapılmadığını ve işçilik kalitesinin kötü olduğunu ikrar etmiş olduğunu, 1547 adet …. numaralı faturaya konu fermuarlı, kapşonlu hırkanın imal edilmesi için gerekli tüm malzeme ve ücret davacı şirket tarafından davacı tarafa sağlandığını, ancak davacı tarafın basiretsiz davrandığını ve ürünlerin takibini yapmadığını, davacının, ürünleri süresinde teslim etmemesi halinde müvekkilinin anlaşmalı olduğu …. isimli … Firma tarafından satış kaybı üzerinden ceza-i şartı ödemesi gerekeceğinin bildirilmesine rağmen davacı, ürünleri başka bir firma olan …. Şti.’ye teslim edip teslim ettiği firmadan ürünleri davacı şirkete verilmek üzere geri almamış olduğunu, İşbu nedenle ürünlerini teslim alabilmek için davalının davacı adına ….Ltd. Şti.’ye 22.626,00-TL ödeme yapmış olduğunu, Bunun akabinde ürünlerin süresinde İtalya’ya gönderilip mağduriyetin minimum düzeye indirilebilmesi için ürünler düzeltilmek üzere …. Tekstil …’a verilmiş hizmetleri karşılığında 13.000,00-TL ödenmiş olduğunu, daha sonra karşı tarafın yapması gereken ürünleri ütüleme ve paketleme işini yapmaması nedeniyle …. Ltd. Şti.’ye yapılan işlem karşılığında 6.000-TL, …… Ltd.Şti.’ye davalı adına fermuar dikimi için 5000-TL ödeme yapılmış olduğunu, Ancak ürünlerin …… Ltd. Şti.’den süresinde teslim alınamaması nedeniyle bütün ürünler tamamen düzeltilememiş ve düzeltilemeyen ürünler için davalıya …. isimli … Firma tarafından 6.400,00 Euro ceza kesilmiş, İşbu ceza maillerden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin kazancından düşülmüş olduğunu, söz konusu tüm zararların Kartal … Noterliğinden 19.11.2020 tarihinde … yevmiye numaralı ihtar ile karşı tarafa bildirilmiş olduğu, ancak davacı tarafından Gaziosmanpaşa …. Noterliği …. yevmiye numarası ile sunulan ihtarnameye cevapta 1547 adet …. numaralı faturaya konu fermuarlı, kapşonlu hırkanın ifasını kabul etmeyip söz konusu ürünlere istinaden ilamsız icra takibi başlatmasının taraflarınca anlaşılamamış olduğunu, Ayrıca…. isimli …. Firma’ya 157 adet ürün kabul edilemeyecek derecede ayıplı olduğundan dolayı gönderilememiş olduğunu, İşbu ayıp derecesinin tespiti için Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş. Dosyası ile delil tespiti yaptırılmış, işbu dava sonucunda alınan bilirkişi raporunda Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; işbu haksız yere açılan davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf en geç 10/06/2020 tarihinde teslim edilmek üzere 1547 adet adet … model fermuarlı, kapşonlu hırkanın imal edilmesi konusunda anlaşmışlar fakat karşı taraf ürünleri yetiştiremeyince müvekkili, karşı tarafa 15.07.2020 tarihine kadar süre verdiğini, 22.05.2020 tarihinde müvekkil şirket yetkilisi tarafından … Bey’e … üzerinden gönderilen proformadan ürünlerin teslim edileceği tarih anlaşılacağını, ancak karşı taraf 17.07.2020 tarihli mailde, ürünleri soyadını bilmediği …. Hanım’ın tavsiyesi üzerine …. Tic. Ltd. Şti.’ye teslim ettiğini ancak ürünlerin orijinaline uygun olarak yapılmadığını ve işçilik kalitesinin kötü olduğunu ikrar ettiğini, müvekkilinin bu bağlamda zarara uğradığını belirterek, öncelikle Asıl davamızın usul ekonomisi ilkesi gereğince Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin ….E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, Arz ve izah etmiş olduğumuz nedenlerden ötürü; dava dilekçemizin davalıya tebliği ile yasal sürede vereceği cevaplardan sonra duruşmamızın icrasını, davamızın kabulüyle sair dava ve tazminat haklarımız saklı kalmak kaydı ile, HMK 109 madde gereğince kısmi alacak davası olarak, alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlendiği aşamada arttırmak kaydı ile şimdilik 10.000 TL kısmi alacağın dava tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek ticari faizleri ile davalıdan tahsiline , yargılama giderleri ile birlikte ücreti vekaletin davalı tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında ürün teslimine ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme veya taahhütname bulunmamadığı, ürünlerin teslim tarihinin; …. Ltd. Şti. tarafından sözlü beyan edilen 10/06/2020 tarihi veyahut sonradan mail ekinde göndermiş oldukları proformada belirtilen 17/07/2020 tarihi olmadığını, bu hususun taraflara arasındaki mailler ile sabit olduğunu, … Ltd. Şti.’nin; ürün teslim tarihini ve akabinde proforma düzenleyerek içeriğindeki mevcutlar müvekkile hiçbir şekilde bildirilmemiş, tebliğ edilmediğini, tek taraflı olarak iddia edilen ve mesnetsiz beyanların mahkemenizce dikkate alınmamasını talep ettiklerini, … Ltd. Şti yetkilisi …. Bey’in ve ürünün mümessilliğini yapan … Hanım’ın önerisi ile müvekkil şirket …; davaya konu ürünleri bizzat … Bey ile birlikte… A.Ş’ye teslim etmişlerdir. Bu husus müvekkil şirket çalışanı … Bey ile … Tic. Ltd. Şti yetkilisi …. Bey arasındaki … ve …. konuşmaları ile de sabittir. …. Ltd. Şti; müvekkil firmaya ürün dikimi için yün iplik sattığı, ancak bu satıma ilişkin yün iplikler ve diğer malzemeler kararlaştırılan sürede müvekkil firmaya teslim edilmediğini, akabinde müvekkilime geç teslim edilen malzemelerle dikim işlemleri başlatılmıştır. … Tic. Ltd. Şti’nin kendi sebep olduğu ham madde temini nedeni ile ürünlerin tesliminde geç kalacaklarını fark ettiklerinde ise müvekkilimi arayarak aynı zamanda whatsapp üzerinden de konuşarak ürünlerin belli başlı kısım işlerini başkaca firmalara yaptırmayı, böylece daha hızlı yol alabileceklerini müvekkil firmaya bildiklerini, buna istinaden ise …. Tic. Ltd. Şti yetkilisi …. Bey 17/06/2020 tarihinde …. üzerinden müvekkilime “…. Hanım” isimli …. firma yetkilisinin numarasını göndermiş ve onlarla iletişime geçmesini istemiştir. Yine 17/07/2020 tarihinde ise…. Şti yetkilisi …. Bey; müvekkilime “….” firmasının numarasını da ayrıca gönderdiğini, bu durum da açıkça göstermektedir ki; ürünlerin … firmasına gönderilmesini müvekkilim değil …. Ltd. Şti. talep ettiği, …. firması ile çalışmayı ise …. Bey’e …. Hanım adındaki davaya konu ürünlerin mümessilliğini yapan şahıs önermiştir. Müvekkil firmanın “….” firması ile kendi kendine çalışmadığı, iş sahibi firma ….. Ltd. Şti yetkilisi …. Bey tarafından yapılan öneriler ve müvekkile gönderilen telefon numaraları ile sabit olduğunu, bu durum mahkemenize sunulan dilekçe ekindeki …. mesajları incelendiğinde kolaylıkla görüleceği, eğer ki müvekkilim kendi gecikmesi sebebi ile iddia edildiği gibi ürünleri yaptırmak adına …. firması ile anlaşsaydı zaten …. firmasının ve yetkilisi … hanım’ın numarası bizde mevcut olurdu. ancak ….. kayıtlarında da görüldüğü üzere; ….. firması ile müvekkilimi bir araya getiren ve bütün zarara asıl sebebiyet veren taraflar; …. Ltd. Şti ile ürünleri hatalı yapan … A.Ş olduğunu, müvekkilimin; …. firması ile kendi isteği ile çalışması asılsız bir iddia olup konuşma kayıtları incelendiğinde iddia olunan durumun hayatın olağan akışına da aykırı olduğu görüleceğini, yine müvekkil firma ile …. Ltd. Şti arasındaki 17/07/2020 tarihli mail yazışmasında da belirtildiği üzere; müvekkil firma temsilcimizin göndermiş olduğu mailde “ürünleri …. Hanım’ın tavsiyesi üzerine sizinle birlikte teslim ettik, … ürünleri birlikte teslim ettiğimiz firma …. …….” diyerek ürünlerin … …. firmasına gönderilmesinde … Tic. Ltd. Şti’nin açıkça rızası ve iş sahibi olarak kendi isteği ile teslim edildiği su götürmez bir gerçek olarak ortadır. Müvekkil firmanın; ortaya çıkan hatalı ve eksik ürünlerde hiçbir kusuru olmadığını, aksine müvekkil firma; …. firmasına kesmiş olduğu faturanın not kısmında; … tekstilin ürünü her haliyle kabul ettiği açıktır . müvekkil şirket …. ürünü yarı mamül olarak teslim ettiğini beyan etmiş olup bu faturaya yasal süresi içerisinde hiçbir şekilde itiraz edilmediği, …. firması; müvekkil şirketten ürünleri yarı mamül olarak bile-isteye almıştır ve akabinde yine kendi isteği ile … firmasına teslim ettiğini, Davaya konu ürün teslimi için; ……. Şti ile aramızda hiçbir yazılı sözleşme bulunmamakla beraber … San. Tic. Ltd. Şti ile beraber aşağıda yer verilen işlemler için sözlü olarak anlaşıldığını, diğer kısımlar için …. Tic. Ltd. Şti kendi bulduğu başkaca firmalar ile kendi kriterleri ve şartlarında anlaşmıştır, bu hususları müvekkil firmanın bilmesi ve müdahale etme yetkisi olmadığını, … Tic. Ltd. Şti; müvekkil firmaya yün iplik satımı gerçekleşmiediğini, daha önce de belirttiğimiz gibi bu yün iplik satım işlemi …. Ltd. Şti tarafından geç yapıldığından dikim işlemlerine de yün ipliklerin teslimi ile müvekkil firmaca başlanılmıştır. Müvekkil firmaya satılan yün ipliklere istinaden; dokuma ( kol ve beden ribanası), yıkama, dikim (kol ve beden ribanası) yapıldığını, akabinde müvekkil firma; kumaş, fermuar ve şerit aksesuarları da satın alarak temin etmiştir (bu satım işlemlerine ilişkin faturalar / dekontlarımız dilekçe ekindedir) ve tüm ürünleri son haline getirmek için …. Şti yetkilisi … Bey ve Ürünün mümessilliğini yapan …. Hanım’ın tavsiyesi ile …. Bey ile müvekkil firma temsilcimiz …. Bey; beraber …. firmasına giderek ürünleri bu şekilde teslim etmişlerdir. Görüleceği üzere “müvekkil firma … – …. Imalatı ve Hizmet İşleri” nin üzerine düşen edimi yerine getirdiği izahtan vareste olduğunu, müvekkilin edimini yerine getirdikten sonra meydana gelen gecikmeler ve hatalar müvekkil firmaya yükletilemez. keza bu ana kadar müvekkil firmaya hiçbir kusur atfedilmemiş aksine şirket yetkilisi …. bey, müvekkil firma yetkilisi …. bey ile sürekli iletişim halinde olduğunu, aksine buna sebebiyet veren …. …. firması asli kusurlu olup,…. Firması ile çalışmayı seçen davalı- birleşen davada davacı olan …. Ltd. Şti de yaşanan hadiselerden dolayı uğranılan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, karşı tarafın dilekçesinde yer alan “söz konusu ürünlerin bedelinin kendileri tarafından … firmasına ödenmesi” …. Ltd. Şti firmasının işbu davayı açmasında kötü niyetli olduğunun en büyük göstergesi olduğunu, karşı taraf mahkemeye sunduğu iddialarında kendini mağdur gibi göstermeye çalıştığını, hatta ürünlerini başka firmalardan toplamak zorunda kaldığını belirttiğini, tüm bu yaşananların sorumlusu müvekkil şirket olmadığı, …. Ltd. Şti şirket yetkilisi basiretli bir tacir gibi davranmamış ve hiç kimse ile yazılı bir akit kurmadığı gibi kendi kusuru ile başkaca fason firmalarla çalışmış ve zararın doğmasına sebebiyet verdiğini, olay zincirinin daha en başında; … Şti temin etmesi gereken yün iplikleri müvekkil firmaya zamanında teslim etmeyerek yaşanan tüm gecikmelere kendi kusuru ile zaten en başında sebep olduğunu, eğer bir zarar isnat edilmeye çalışılıyorsa hukuka aykırı fiilin müvekkilim tarafından gerçekleştirildiğinin mahkemede şüphe uyandırmayacak şekilde davalı-birleşen dava davacı …. firması tarafından ispatlanmasının elzem olduğunu, müvekkil firma ile …. firması arasında kurulan herhangi bir edim sözleşmesi de bulunmadığını, davalı-birleşen dava davacısının iddiaları ispattan yoksun, salt soyut beyanlara dayanan ifadeler olduğunu bu durum …. Tekstil firmasına 10/12/2020 tarihinde …. yevmiye numaralı Gaziosmanpaşa …Noterliği tarafından gönderilen ihtarname’de de açıklığa kavuşturulduğunu, …. firmasını öneren ve ürünleri son haline getireceğini belirten ürünlerin mümessiliğini yapan … Hanım’ın tavsiyelerini dinleyen ve onun sözü ile hareket ederek zarara sebebiyet olan asıl firma … Tekstil şirketi olduğunu, oysa … Tekstil firmasının yetkilisi … Bey; basiretli bir iş adamı gibi davranmamış ve kendi benimsediği kararları … Hanımla birlikte kararlaştırarak uygulamaya sokulduğunu, akabinde de maddi olarak külfete uğradığını, … Firması ile müvekkil firmanın hiçbir ilişiği bulunmamaktadır. … Tekstil San. Tic. Ltd. Şti ile … arasında bir iş edimi mevcut olup doğmuş zararlardan da … Tekstil San. Tic. Ltd. Şti sorumlu olacağı, ürünlerin geç ve hatalı teslim edilmesine ilişkin hiçbir sorumluluğu kabul etmediğini, müvekkil firmanın en ufak bir kusuru bulunmadığını, … Firması asıl zarara sebebiyet veren firmadır ve bu firmanın seçimini de … Tekstil San. Tic. Ltd. Şti yetkilisi … Bey kendisi gerçekleştiğini, çalıştığı alt işveren firmaları kendisi seçen … Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. doğmuş olan tüm zararlardan asıl iş sahibi olarak sorumludur ve başka firmalara kusur izafe etmeye çalışmasının anlamsız olduğunu, dolayısıyla … firmasının kesmiş olduğu ceza sadece ve sadece … Tekstil Firması’nın uhdesinde olan bir konu olduğunu, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz. Kısmi dava açılabilmesi için taleple istenen miktarlar “tartışmalı” ve “belirsiz” olmalıdır. Oysa ki davalı – birleşen davada davacının dilekçesinde; davasını kısmi dava olarak nitelendirmiş ve Harca Esas Değeri 10.000TL olarak belirlediğini, ancak yine dava dilekçesi içeriğinde zararlarını açıkça kalem kalem şu şekilde belirtildiği, … …. Tekstil’e ödendiği iddia olunan 22.625,24 TL, Elsu Tekstil Güler Kalafat’a ödendiği iddia olunan 13.000 TL, …. Tekstil ve İthalat İhr. Ltd. Şti.’ye ödendiği iddia olunan 6.000 TL, … isimli İtalyan firma tarafından kazançlarından düşüldüğü iddia olunan 6.400 € olduğunu, görüleceği üzere davalı-birleşen dava davacısı vekilinin talepleri miktar olarak açıkça belirli olduğunu, bu sebeple; kısmi dava açılmasının yolları kapanmıştır ve ivedilikle eksik harcı tamamlayarak harca esas değerini belirlemesi gerekmediğini, bu usuli eksiklik tarafımızca kabul edilmediğini, davaya konu hususlar; işin niteliği itibari ile bilirkişiden alınacak rapor ile aydınlığa kavuşacağı inancında olduklarını, tüm ticari defterlerin, tarafların arasındaki mail ve …. yazışmalarının, gönderilen ihtarnamelerin bilirkişilerce incelenerek hazırlanacak rapor mahkemenizin nihai kararı kurmasında fayda sağlayacağını, karşı taraf … Tekstil; ne tür bir anlaşma yapmış olursa olsun kendi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği gibi ürünü … Hanım’ın önerisi ile … Tekstil firma yetkilisi … Beyle birlikte teslim ederek – ayrıca … şirketine borcu olmamasına rağmen banka yoluyla ödeme yapması karşı tarafın kötü niyetli hareket ettiğini göstermediğini, yapıldığı iddia edilen ödemeyi müvekkil firma …. olan cari hesap tablosu ve davaya konu icra dosyasındaki geçmiş borçalarına istinaden ödemek yerine (özellikle havale saatine dikkatinizi çekmek isteriz ki) … şirketine gönderilmediğini, bu ödemenin … adına yapılması da müvekkil firmaya karşı bir kumpas hazırlığı olduğu şüphesini uyandırmadığını, ayrıca beyan edilen 17.07.2020 tarihi itibari ile proformada belirtilen termin 17.07.2020 tarihi olduğu son gün ve son saatte atılan maille bildirilmek istenmiş ama cevaben yazılan maile … firması yanıt vermediğini, …. … firmasının … Tekstile bu işlemler için kestiği fatura bedeli yaklaşık 18,68 €’dur. (euro) Oysa ürünün komisyon dahil fiyatı 24,00 € euro olması gereklidir. Burada 1547 x 5. 32euro = 8250 euro … Tekstile eksik fatura edildiğini (Müvekkilim yaptığı ticaretin amacı kar etmek olmasına rağmen karsız bir fatura olduğu da alınan tüm faturaları topladığınızda ortaya çıkacaktır ve yapılan diğer hizmetler araç, eleman, yakıt, kira, vergi vs faturaya eklenmediği de açıkça ortadır.), ….’in iddia ettiği üzere 6400 euro … in fatura ettiği cezai tutar; müvekkil şirket …. tarafından eksik ve karsız kesilen faturaya istinaden her halükarda kara geçtiği, herhangi bir maddi zararının da olmadığını da göstermediğini, ayrıca 24 euro üzerinden … hanıma % 8 Komisyon ödemesi yapılması gerektiği hususu da …. tarafından müvekkil firma ….’ya sözlü olarak bildirilmediğini, bu komisyonların ödendiğini varsayarsak 2.970 euro yapmaktadır. Kalan 4.400 eurodan 2.900 euroyu düştüğümüzde ise 1.120 euro fazladan kaldığı hesap tablosundan görüleceğini, karşı firmanın yaptığı eksik teslimatta iddia ettiği gibi ürünü başkaca bedeller ödeyerek tamamladığını bildirmesine rağmen tamamlayamadığı da ortada olduğunu, çünkü ürünü … şirketinden kendisi almıştır ve eksik teslim alınan ürünlere ilişkin … şirketine karşı …un dava veya noter kanalı ile ihtarname göndermesini engellemiştir. Komisyonları ödediğini resmi evraklarla belgelediği takdirde ve de ticari defterlerinin bilirkişi tarafından incelenmesi halinde zararının olmadığı ve müvekkil firma olan ….’nun hiçbir kusurunun ve borcunun olmadığı aksine icra takibine konu cari hesap ve muavin defter kayıtlarına göre alacaklı olduğu ortaya çıkacaktır.(Karşı firma komisyon ödemesini belgeleyemez ise vergi kaçırmak amacı ile devlete zarar vermiş olur), … … firmasının bu işlemlere ilişkin dava dilekçesinde belirtmediği başkaca bilgiler de mevcut olduğunu, bahse konu ürünü … firmasına 1 ürün olarak satmamış olup yaklaşık 7 model olarak satmıştır ve … firması da … Tekstile tüm ürünleri dahil ederek ceza faturalarıda uygulamadığını, bu ceza faturaları dikkate alındığında … Tekstil’in iddia ettiği üzere müvekkil şirket ….. Triko’nun ürünü sağlıklı teslim edemedi iddasının yersiz olduğuna da görüleceği, zira … … firmasının … Tekstile hiçbir ürünü (diğer ürün kodları proformada mevcuttur) doğru ve tam anlamıyla uygun halde teslim edemediğinin ispatı olup bu davanın tamamen müvekkil …’ya zararlarını tedarik edebilmek adına açtığı ve planlandığı orta olduğunu, oysa ki karşı tarafın; diğer fason firma olan ve ürünleri hatalı bir şekilde hazırlayan … firmasına dava açması gerekirken işbu davanın müvekkil şirket ….’ya açılmış olması düşündürücü olduğunu,
davaya; zarara sebebiyet veren asıl şirket olan … …. firmasının da dahil edilmesi gerektiğinden bu talebimizin mahkemece değerlendirilmesini ve kabul edilmesini talep ettiklerini, Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi 25/02/2021 tarihli kararında; her iki davada da tarafların aynı olması sebebi ile davaya konu olaylar arasında da hukuki – fiili irtibat bulunmasından bahisle birleştirme kararı verdiğini, ancak sayın mahkemenizce dosyaların tefrik edilmesi gerektiğini, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyamız iş bu dosyamız ile aralarında hukuki ve fiili bağlantı olması sebebiyle birleştirilmesine karar verilerek dosyamıza gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava, taraflar arasındaki faturalara konu ürünlerin imal edilmesine ilişkin eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşme kapsamında davacı tarafça ifa edilen işlerin karşılığında bedellerinin ödenmemesi iddiası ile alacağın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali istemidir. Birleşen dava; taraflar arasındaki faturalara konu ürünlerin imal edilmesine ilişkin eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşme kapsamında davacı tarafça imal edilen ürünlerin ayıplı olduğu ve geç teslim edilldiği iddiası ile zarar tazminine ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.

Mahkememizce tarafların BA ve BS formları celbedilerek incelenmiştir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 140.817,99 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …. Değişik sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı-birleşen dosya davacı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve alınan bilirkişi raporunda 157 adet ürün incelenmiş ve ürünlerdeki ayıplar tespit edilmiştir.
Davacı birleşen dosya davalı iş yeri yetkilisi …. duruşmadaki isticvap beyanında; ” Davalı … şirketin 2019 yılına kadar yurtdışına ihracat yapmamıştır, dolayasıyla o süreci çok iyi bilmiyorlar, bu konuda benden yardım istediler, ben de tüm yardımları yaptım, davalı şirket …. firmasından sipariş alınca benden yardım istediler, dava konusu ürünlerin üretimini yapmamı istediler, ben ilk yapmak istemedim, ancak daha sonradan kabul ettim, biz ürünlerin teslimi için 2020 yılının 30 Mayıs olarak teslim tarihi belirledik, ancak davalı şirket ürünlerin üretimi için ipliği bize 11 veya 21 Haziran da getirip verdi, üretime başladık, ancak yeni bir teslim tarihi aramızda belirlemedik, biz üretime başladıktan sonra pandeminin araya girmesi, karşı tarafın iplikleri geç teslim etmesi sebebiyle maliyetin arttığını ve dikimi yapamayacağımı karşı tarafın yetkilisi … beye ilettim, bunun üzerine tanık olarak dinlediğiniz ve karşı tarafın mümessili olan … hanım … beye başka bir firma önermiş, … … hanım kendisine tavsiye ettiği … firmasını bana söyledi, kendisi de daha önce burada üretim yaptırdığını söyledi, buruda ürünleri yaptırabileceğini söyledi, ben ve … bey ürünleri … firmasına götürdük, ürünler … firmasına götürüldüğünde bizim tarafımızdan ürünler tamamen yapılmamıştı, bizim yaptığımız işler iplikten triko kol örgü, etek lastiği örgü, kısmi birleşimleri, penye kumaşını satın aldık, kesim yaptık, yıkama yaptık, bunun dışında ürünlere birşey yapmadık, bu şekilde ürünleri … firmasına … bey ile teslim ettik, … ürünlerin tamamlanmasına çalıştı, ancak ürünleri kötü yaptığını görünce ben … firmasındaki üretimi durdurdum, ancak … bey devreye girerek üretimi devam ettirdi ve benim adıma … firmasındaki üretime ilişkin faturaları ödeyerek ürünleri kendileri teslim aldı, çünkü ben bu şekilde ürünleri teslim almayacağımı söyledim, bunu yazılı olarak … a da bildirdim, ürünlerin … a tesliminden sonraki yapılan işlemleri ayıplı üretimi ben kabul etmiyorum, biz tamamlamadık, bizim dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen …. firmaya yapılan ürünlere ilişkin alacağımız ödenmemiştir, ayrıca … beye yaptığımız bunun dışındaki işlere ilişkin alacağımız ödenmemiştir, davamızın konusu her iki alacağı da kapsamaktadır, ayıp iddiasını ve birleşen davayı kabul etmiyorum. iplikler geç teslim edildiği için yeni bir teslim tarihi belirlenmemişti, benim faturaları 15/07 düzenlememin sebebi davalı şirket yetkilisi … bey ürünleri … dan aldığını söyledi, bende de ürünlerin kolları ve bir kısım parçaları vardı, bunları ürünlerin tamamlanması için … beye verdim, verdiğim tarihte de fatura düzenledim, dava konusu ürünlerdeki etek ribana ve kolları ben kendi firmamda yaptırdım, makinelerim vardır, başka bir yere yaptırmadım, iplik tesliminden sonra ürünlerin tamamlanmasının ne kadar süreceğini bilemem.” Demiştir.
Davalı birleşen dosya davacı şirket yetkilisi duruşmadaki isticvap beyanında; “Ben davalı birleşen dosya davacı … Tekstil şirketinin yetkilisiyim, …. firmadan bize ürün siparişi verilince dostluk ilişkimiz bulunan davacı birleşen dosya davalısı …. firması ile ürünlerin üretimi konusunda anlaştık, davacı firma bize ürünlerin tüm işini yapıp, ütü paketini yapıp o şekilde teslim edecekti, biz İtalyan firmasına ürünleri 15/07/2020 tarihinde sevk edecektik, davacı firmada bize bu tarihte teslim edecekti, ancak davacı firma çeşitli sebepler ileri sürerek ürünleri tamamlayamayacağını söyledi, ben de bunun üzerine kendisine yardımcı olmak için … hanımın tavsiye ettiği … firmasını önerdim, davacı taraf ürünleri bu firmaya teslim etti, biz birlikte götürmedik, ayrıca iplikleri 11/06/2020 tarihinde davacı tarafa teslim ettik, ancak iplikle yapılacak iş sadece kol örme idi, bu da iki – üç günlük bir süreyi alır, karşı taraf ile anlaştığım ürün üretimine ilişkin diğer işlerle alakalı değildir, dolayasıyla ipliğin 11 Haziran da teslim edilmesinin sürecin uzaması ile ilgili yoktur, … firması ürünleri getirip bizim işyerine attılar, biz gidip teslim almadık, ayrıca … un ürünleri kötü yaptığı ve bizim süreci devam ettirdiğimize ilişkin karşı tarafın iddialarını kabul etmiyorum, … un yaptığı ürünler ayıplı çıkınca ürünlerin bu ayıp ve eksikliklerine başka firmalara giderttim, benim davacı taraf ile dava konusu ticari ilişki dışında başka ticari işimde olmuştur, ödemelerimizi yaptık, davacı tarafa borcum yoktur, karşı taraf ile aramızda bir yazılı sözleşme yapılmamıştır, ancak ….. kayıtlarında ürünün 15/07/2020 de teslim edileceği yazılmıştır, ayrıca proforma faturada da ürünün teslim tarihi yazmaktadır, … firması ürünleri getirip işyerimize bıraktı, ürünlerin siparişini yurtdışı firmasından ben aldığım için ürünleri teslim etmek zorundaydım, ayrıca ürünlerin üretimi için gerekli malzemeyi de ben sağladım, dolayısıyla … firmasına ödeme yapıp ürünleri kabul etmek zorunda kaldım, biz davalı tarafa kolları ve etek kısmı dediğimiz lastik kısmının triko olduğu, ana gövdesinin penye olduğu fermuarlı ceket tarzı kazak üretimi siparişi verdik, …. firma bizden bunu istemişti, biz sadece iplik ve logoları teslim edecektik, ürünün üretimi için diğer tüm parçaları davacı taraf karşılayacaktı, dolayasıyla ürünün kol ve etek kısmı dediğimiz alt kısmının örmesini yapmak en fazla 3 günü alır.” demiştir.
Davacı birleşen dosya davalı tanığı…. duruşmadaki beyanında; “Benim … isimli işyerim vardır, tekstil işiyle uğraşırım, işyerim eşim üzerinedir, ancak fiilen ben işletiyorum, her iki tarafla tekstil işi yapıyorum, davalı firmaya yurtdışından tekstil ürünü siparişi gelmiş, davalı da davacıya bu işin üretimini vermiş, ben davalının yetkilisi … ve davacının müdürü …. yı tanırım, davalı … davacıya işi yaptırırken ipliği geç verdiği için davacının üretiminde sıkıntı yaşandı, bu nedenle davacı ve davalı birlikte anlaşarak siparişlerin üretimi için başka bir firmaya verdiler, ancak bu firmada tekstil ürünlerini hatalı üretince davacı bu üretimi durduruyor, ancak … yurtdışına siparişini yetiştiremediğini düşünerek bu hatalı ürünleri malın üretimi için verdikleri yerden gidip alın başka bir firmaya tekstil ürünleri ürettiriyor, davalı işin bedelini davacıya ödemeyip malın üretimini yaptırdığı yerlere ödüyor, malın üretiminin 3.bir kişiye verilmesi hususunda tarafların ortak iradeleri vardır, bu mümessilin adını hatırlamıyorum, ben sürekli yanlarında olduğum için sürecin bu şekilde işlediğini biliyorum, bildiğim kadarıyla davacı davalıdan hiçbir ödeme almamıştır, benim yanımda … ve kardeşi …. konuştular bu konuşma sırasında … bu işin işinden nasıl çıkacağız, benim bir şekilde halletmem gerek, resmiyette ben bu işi hallederim diyordu. ticari hayatta yurtdışı kaynaklı işlerde genelde aracı kurum olur, buna iş mümessili diyoruz, mümessilin yönlendirmesi ile zaman zaman işlerin başka işyerlerine yaptırabiliyoruz, …. işi yetiştiremeyince … ismini hatırlamadığım mümessile gitti ve mümessilin önerisi üzerine davacı ve davalı şirket her ikisi anlaşarak ürünleri 3.bir firmaya yaptırdılar, bu firmanın ismini hatırlamıyorum, davacı iletilen ürünlerin kontrolü için dava dışı firmaya gittiğinde ürünlerin hatalı olduğunu görüyor, ürünlerin üretimini durdurmak istiyor, ancak davalı iş yeri yetkilisi … işi yetiştirmek için davacının rızası olmadan ürünleri bu 3.firmadan alıp başka bir firmaya yaptırıyor, … bu 3.firmadan malı almak için onlara para ödedi, yoksa bu firma ürünleri iade etmiyordu, üretimi genel olarak 3.firma yapmıştır, ürünleri buradan alıp tamamlanması için 4.bir firmaya … veriyor ve bu firmaya da ücret ödedi, bildiğim kadarıyla davacıya ücret ödemedi, tanıklık ücreti istemiyorum, ben davacı şirket müdürü … ile 15 yıldı tanışıyorum, davalı … ile sadece bu iş nedeniyle tanışıyorum, … bana dava konusu işle ilgili olmayan başka bir ürünün üretimi verdi.” demiştir.
Davalı-birleşen dosya davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Ben de tekstil işi ile uğraşıyorum, benim kendime ait …. Tekstil isimli iş yerim vardır, tarafları da aynı işi yapmamız sebebi ile tanırım, tarafların arasındaki ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından davalıya yapılması gereken işler eksik ve ayıplı yapıldığı için davalı … tekstil yetkilisi … bu işleri benim işyerime getirdi, çünkü kendisine sipariş verilen işlerin zamanı geçecekti biz de gelen işleri tamir edip … tekstile ürünleri tespit ettik, benim işyerim de dava konusu ürünlerin fermuarlarını dikti, daha önce yapılan fermuarlar sökülmüştü, neden söküldüğünü tam bilmiyorum, muhtemelen bozuk olduğu için sökülmüştür, ürünleri ne kadara tamir ettiğimizi hatırlamıyorum, faturalar vardır. Fermuarlar bana gelmeden önce fermuarları kimin yaptığını bilmiyorum, tanıklık ücreti talep etmiyorum.” demiştir.
Davalı-birleşen dosya davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; ” Ben …. tercümanlık yapıyorum, davalı şirket dava konusu ürünlerin siparişini …. daki firmadan almıştır, ben de İtalya daki firma ile davalı şirket arasındaki görüşmeler için tercümanlık yaptım, davalı şirket … daki firmaya ürünleri teslim zamanından 15 gün önce beni arayarak, ürünlerin yapımı için verdikleri davacı firmanın ürünleri zamanında yetiştiremeyeceğini söyledi, bu hususu …. daki firmaya iletmemi söyledi, ben de bu durumu yurtdışındaki firmaya ilettim, yurtdışındaki firma ürünlerin zamanında teslim edilmemesi halinde mağaza fiyatındaki ödemeyi yapacaklarını söylediler, … bey de çok zarar edeceklerini söyleyince ben de kendisine yardımcı olmak istedim ve kendilerine ürünlerin yapımında yardımcı olması için … firmasını önerdim, ben daha sonrasında ki süreci bilmiyorum, ürünlerin kime yaptırıldığını da bilmiyorum, ben davacı … firmasıyla hiç muhattap olmadım, davacı şirket yetkililerini tanımıyorum tanıklık ücreti talep etmiyorum. Ben davalı birleşen dosya davacısının ürünlerin üretimi için teslim etmesi gereken iplikleri davacı birleşen dosya davalısına teslim edip etmediğini, teslim zamanını, ne zaman teslim ettiğini bilmiyorum, benim önerdiğim firmaya tarafların birlikte gidip gitmediğini bilmiyorum. Ürünlerin İtalyan firmasına tesliminden sonrada taraflar arasındaki görüşmelerde tercümanlık yaptım, ürünlerin ayıplı olarak gönderilmesinden dolayı İtalyan firmanın düzenlediği raporları ben tercüme ettim, ürünlerin ayıplı olduğu hususlar yazıyordu.” demiştir.
Davacı-birleşen dosya davalısının dava dilekçesi, cevap dilekçesi, iddia, savunma ve talepleri, davalı- birleşen dosya davacının dava dilekçesi, cevap dilekçesi, iddia, savunma ve talepleri, taraflar arasındaki mesaj ve mail kayıtları, BA ve BS formları, Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik iş dosyası, dosyaya taraflar tarafından sunulan belgeler, faturalar, ödeme kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları, icra dosyası, davalı-karşı davacının dava dışı şirketlere yapmış olduğu ödemeler, ihtarnameler, tanık beyanları ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin davalı-birleşen dosya davalısı tarafından incelemeye sunulması halinde bu ürünlerin incelenmesi ve tüm dosyanın incelenerek; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği, tarafların edimlerinin neler olduğu ve yerine getirilme tarihleri, tarafların edimlerini eksiksiz, ayıpsız ve zamanında yerine getirip getirmediği, getirilmemişse tarafların sorumluluk oranları ve bunun hangi taraftan kaynaklandığı, davacı-birleşen dosya davalının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, faiz miktarı, türü, oranı ve başlangıcı, davalı-birleşen dosya davacının dava dilekçesinde iddia edilen hususlar, karşı tarafın ürünleri zamanında ve ayıpsız olarak teslim etmemesi sebebiyle ürünleri başka firmalara yaptırıp yaptırmadığı ve bu firmalara ödediği bedelleri, ürünlerin sipariş veren yurtdışı firma tarafından tamamının teslim alınıp alınmadığı, bu firma tarafından ceza kesilip kesilmediği, bu firmaya teslim edilmeyen ürün miktarı ve bedeli, davalı-birleşen dosya davacısının talep ettiği alacak kalemleri, miktarı ve zarar miktarı, faiz miktarı, faiz oranı, türü, başlangıcı, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, zamanında teslim edilip edilmediği, ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı, bundan dolayı uğranılan zarar miktarı, ayıplı ve gecikmiş ifa bulunması halinde bunlardan dolayı uğranılan zararlar ve eksik iş olması halinde eksik işlerin neler olduğu ve bedelleri ayrı kalemler olarak belirtilmesi, dava konusu ürünlerin üretimi için dava dışı firmaların yaptığı işlemler, bedelleri, bunların rayice uygun olup olmadığı, ayıpın bunların üretiminden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, dava dışı kişilere üretimin yaptırılmasında tarafların anlaşıp anlaşmadığı, süreçten her iki tarafın birlikte hareket edip etmediği ve tarafların tüm talepleri ve iddia ve savunmaları hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlenmesi için davalı-birleşen dosya davacısı tarafından ürünlerin incelemeye hazır edilmesi halinde bunların incelenmesi, tarafların ticari defter ve kayıtları ve dosya üzerinde inceleme yapılmasına ve rapor alınmasına karar verilmiş, 02/06/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı ve davalı yanların Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Her iki tarafça tüm düzeltme kayıtları yapıldıktan sonra, ticari defterlere göre, davacı/karşı davalı alacağının 105.071,41 TL olduğu, Davacı/karşı davalının kusuru nedeniyle 112 adet …. model fermuarlı kapüşonlu hırkanın ayıplı hale gelmiş olduğu, davacının kusuru nedeniyle ayıplı hale gelen ürünler nedeniyle davalı/karşı davacının 2.576,00 Euro zararının oluştuğu, davalı/karşı davacının 2.576,00 Euro zararını davacı/karşı davalıdan talep edebileceği, 2.576,00 Euro’nun icra takip tarihi olan 24.11.2020 tarihi itibariyle TL karşılığının 23.749,95 TL hesaplanmış olduğu, Asıl davada; her iki alacak birbirinden mahsup edildiğinde davacı/karşı davalının alacağının (105.071,41 TL-23.749,95 TL) 81.321,46 TL olarak hesaplanmış olduğu, Davacı/karşı davalı lehine karar alınması durumunda, 3095 sayılı yasaya istinaden davacı yan icra takip tarihi olan 24.11.2020 tarihinden itibaren, davacının takip talebinde belirtmiş olduğu gibi, asıl alacağına 9013,75 ve değişen oranlarda Avans faizi talep edebileceği, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davamızda; davacı birleşen dosya davalı vekili tarafından dava ve takibe konu faturalardaki belirtilen işlerin kendileri tarafından ifa edilmesine rağmen iş bedellerinin davalı birleşen dosya davacısı tarafından ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini, kendileri tarafından ayılı ifa veya geç teslimin söz konusu olmadığını, bu sebeple asıl dosyada davanın kabulüne, birleşen dosyada davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı birleşen dosya davalı vekili ise taraflar arasında dava konusu ürünlerin imal edilmesi için karşı tarafla aralarında sözleşme olduğunu, bu sözleşme kapsamında davacı birleşen dosya davalı firmanın edimlerini zamanında ifa etmediğini ve imal edilen ürünlerin ayıplı olduğunu ve zarara uğradıklarını, karşı tarafa borçlu olmadıklarını, bu sebeple uğranılan zararın tazminine ve birleşen davanın kabulüne, asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında davalı birleşen dava davacı …’ın iş sahibi, davacı birleşen dosya davalı …’in yüklenici olduğu, … tarafından yurt dışı firmasının siparişi üzerine davacıya teslim edilen iplikler ile fermuarlı kapşonlu hırkanın … tarafından üretilerek …’a teslim edilmesine ilişkin sözlü eser sözleşmesi akdedilmiştir. Taraflar arasında söz konusu sözleşmenin kurulmasına ilişkin ve dava ve takibe konu faturalardaki işin davacı birleşen dosya davalı … tarafından yapıldığına ilişkin herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf; taraflar arasında ürünlerin imal edilip …’a teslim edilmesi için bir tarih kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı, vadenin kararlaştırılması halinde …. tarafından ürünlerin geç teslim edilip edilmediği, geç teslimatın bulunması halinde bunun hangi taraftan kaynaklandığı, ürünlerin başka firmalara yaptırılmasının kimden kaynaklandığı, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın gizli mi açık mı ayıp olduğu, ayıp ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı, söz konusu ayıbın ….’ten kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıbın ürünler üzerinde işlem yapan diğer firmalardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıp olması halinde …’ın zarar miktarı, ….’in davacıdan alacaklı olup olmadığı ve miktarı hususlarındadır.
6098 Sayılı TBK’nun 470. maddesinde; Eser sözleşmesinin yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleme olduğu şeklinde tanımlanmıştır. Bu hüküm uyarınca da somut davamıza konu taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğu hususunda kuşku yoktur. Bu nedenle somut olayımıza 6098 sayılı TBK hükümleri uygulanacaktır. Aynı Kanunun 471 ve devamı maddelerinde yüklenicinin borçları hüküm altına alınmıştır. Bu hükümler uyarınca yüklenicinin borçlarından kurtulması için üzerine düşen edimi zamanında, ayıpsız ve eksiksiz olarak yerine getirmesi ve bu hususu ispat etmesi gerekmekte olup, somut davamızda ispat yükü davacı birleşen dosya davalısı üzerindedir.
6098 Sayılı 474. Maddesi uyarınca, işsahibi eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorundadır. Eserin ayıplı olduğu hususunu ve yasal ihbar sürelerine uyulduğu hususunu ispat yükü bunu iddia eden üzerinde olup, somut davamızda ise davalı birleşen dosya davalısı üzerindedir.
Davalı birleşen dosya davalısı … vekili tarafından dava konusu işlerin davacı birleşen dosya davalısı … tarafından yapılması ve teslimi için taraflar arasında 10/06/2020 tarihinin belirlendiğini, proforma faturadan ürünlerin teslim tarihinin anlaşıldığını, ancak karşı tarafın edimini zamanında yerine getirmemesi sebebiyle karşı tarafa 15/07/2020 tarihine kadar süre verildiğini, ancak ….’in süresinde ürünleri yetiştiremediğini, bu nedenle ürünlerin yetiştirilmesi için dava dışı … …. Ltd. Şti.’ne ürünleri teslim ettiğini, bu firma tarafından yapılan ürünlerin ayıplı olduğunu, bu hususların karşı tarafın maili ve mesajları ile sabit olduğunu, yurtdışı firmasından aleyhlerine cezai şart faturası düzenlenmemesi için dava dışı firmadan ürünleri alıp dava dışı firmalar … Tekstil, … Tekstil ve … ‘na düzelttirdiklerini, dava dışı firmalara ödemeler yaptıklarını ve ayıp sebebiyle yurtdışı firması tarafından cezai şart kesildiğini ve alacaklarından düşüldüğü, bu zararlara … ‘in sebebiyet verdiğini ve bu sebeple karşı tarafa borçları olmadıklarını, zararlarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı birleşen dosya davacı …’ın taraflar arasındaki ürünlerin teslim tarihinin belirlendiğine ilişkin savunması ve dayanak proforma fatura incelendiğinde; taraflar arasında dava konusu sözleşme yazılı olarak akdedilmemiştir ve taraflar arasındaki kurulan sözlü sözleşmeye göre … ‘in üzerine düşen edimleri yerine getirme ve teslim tarihinin 10/06/2020 tarihi olduğunun kararlaştırıldığına dair dosyaya … tarafından geçerli bir delil sunulmamıştır. …. ‘in iş yeri yetkilisi beyanında ürünlerin 30/05/2020 tarihinde teslimi için anlaştıklarını, ancak …’ın kendilerine ipliği geç teslim etmeleri sebebiyle üretime başlayamadıklarını ve bu sebeple işin karşı taraftan kaynaklı olarak geciktiğini beyan etmiştir. …. vekili tarafından teslim tarihinin karşı tarafın iddia ettiği tarihe ilişkin kararlaştırılmadığı, karşı tarafça ipliklerin geç teslimi sebebiyle işe geç başladığını beyan etmiştir. Gerçekten de … tarafından düzenlenen faturadan ipliklerin 20/06/2020 tarihinde ….’e teslim edildiği anlaşılmıştır. … vekili tarafından karşı tarafa 15/07/2020 tarihine kadar süre verildiğini ve bu tarihte de işi yetiştiremediklerini beyan etmiş ve buna da ….’in düzenlediği 15/07/2020 tarihli sevk irsaliyesini gerekçe göstermiştir. Ancak proforma faturada belirtilen tarih … ile yurdışı firması arasında düzenlenen proforma faturası olup, bu teslim tarihi kendileri tarafından yurdışı firmasına yapılacak olan ürün teslim tarihidir. Bu tarih taraflar arasında kararlaştırılan bir tarih değildir. Taraflar arasındaki mailleşmelerde de … tarafından bu iddiaya itiraz edilmiş ve kabul edilmemiştir. …’ın iplikleri teslim tarihi dikkate alındığında ipliklerin kendileri tarafından ürünlerin teslim tarihi olduğu iddia edilen günden sonra ….’e teslim edildiği, gecikmenin … şirketinden kaynaklandığı, …’e atfedilecek bir kusur olmadığı sabittir. Sevk irsaliye tarihinin 15/07/2020 tarihi olarak düzenlenmesi de tek başına teslim tarihinin bu tarih olarak kararlaştırıldığı anlamına gelmez. Dolayısıyla … vekilinin bu savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı birleşen dosya davacı … vekili tarafından … ‘in ürünleri yetiştirememesi sebebiyle … tarafından ürünlerin dava dışı … …. Ltd. Şti.’ne teslim edildiğini, bu şirket tarafından ürünlerin ayıplı şekilde yapıldığını, ayıbın giderilmesi için kendilerinin başka firmalara ayını düzelttirdiğini, bu zararlardan ….’in sorumlu olduğunu savunmuştur. …. tarafından ise söz konusu ürünlerin …’ın yurtdışı firma ile aracılık yapan … isimli kişinin önerdiği firma olan …. Ltd. Şti.’ne onların isteği üzerine teslim edildiğini, ayıp olması halinde kendi yaptıkları işlemden kaynaklı olmadığını, söz konusu dava dışı firmaların yaptığı işlemlerde ayıp olması halinde kendilerinin sorumlu olmadığını beyan etmiştir. Taraflar arasındaki yazışmalar ve davalı şirket yetkilisinin Mahkememiz huzurundaki isticvabında … Ltd. Şti.’ni kendilerinin …. ‘e önerdiği kabul etmiş, tanık …’da bu hususu doğrulamıştır. Bu sebeple … vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı birleşen dosya davacı … vekili tarafından dava konusu ürünlerin ayıplı olduğu, bu ayıbın giderilmesi için dava dışı firmalara ödemeler yapıldığı, yurt dışı müşterisi tarafından kendilerine cezai şart uygulandığını, … firmasından ürünleri almak için yaptıkları işlemlere ilişkin fatura bedelini ödediklerini ve bu zararlardan …’in sorumlu olduğu savunmasında bulunmuştur. Davacı birleşen dosya davalısı tarafından ürünlerin üretimi için kendilerine iplik teslim edildikten sonra kendileri de başka firmalara ürünlerin çeşitli işlemlerini yapmış, söz konusu bu firmalar kendilerine fatura düzenlemiştir. …. yetkilisinin duruşmadaki isticvap beyanında da ürünlere hangi işlemleri yaptığı beyan edilmiş ve dava dışı firmaların düzenlediği faturalar ile …. ‘in …’a düzenlediği faturalar uyuşmaktadır. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile de sadece … tarafından yapılan işlemler …’a faturalandırılmıştır. Bilirkişi tarafından ayıplı ürünler üzerinde yapılan incelemede Dikim işçiliği hatalarının bir kısmının davacının yapmış olduğu triko kısımlarında ve yan cep fermuar dikişlerinde olduğu gi ünden yaklaşık 15 adet üründeki dikim işçiliği hatalarının davacının hatalı dikim işleminden kaynaklandığı, eksik parçalı dikilmiş ürünler ve diğer dikim hataları dikim işlemini yapan ….A.Ş. firmasının hatalı dikim işleminden kaynaklandığı, triko ve kumaştaki delik, yırtık, kaçık ve patlak hataları kumaş ve … kaynaklandığından 97 adet üründeki ayıpta kusurun davacı birleşen dosya davalısı ….’e ait olduğu, … ‘in kusuru nedeniyle ayıplı hale gelen ürün miktarı 97 * 15 — 112 adet ürün olduğunu, triko ve kumaştaki ayıplar ile dikim işçiliğinden kaynaklanan ayıpların tamamı çıplak gözle incelemeyle anlaşılabildiğini, taraflar arasında eser sözleşmesi mevcut olduğunu, işin olağan akışına göre göndermeden önce davalının 157 adet üründeki ayıpların farkına vardığı ve davacıya ayıp ihbarında bulunduğu, 27.03.2020 tarihli proforma faturaya göre; davacı …. model fermuarlı kapüşonlu hırkayı 24,00 €/adet birim fiyattan satmak için müşterisiyle anlaştığını, ayıplı olduğu tespit edilen ürünler ayıplı olarak 1,00 €/adet birim fiyattan satılabildiğini, davacının kusuru nedeniyle ayıplı hale gelen 112 adet …. model fermuarlı kapüşonlu hırkanın ayıplı olması nedeniyle davalının zararı: 112 x (24,00 — 1,00) — 2.576,00 Euro olduğunu, davalı …’ın 2.576.00 Euro zararını davacıdan talep edebileceğini tespit etmiştir. Bilirkişi tarafından her ne kadar … tarafından yapılan işlemlerin .. tarafından ayıplı yapıldığı tespit edilmiş ise de Mahkememizce bu tespite itibar edilmemiştir. Çünkü … tarafından yapılan işlemler sonrasında ürünler dava dışı firmalarca işleme tabi tutulmuştur. Bilirkişi tarafından ….’in yaptığı işlemlere ilişkin ayıplar tespit edilmiş ise de bu ayıpların ….’in yaptığı işlemden mi yoksa daha sonraki firmaların ürüne işlem yaparken mi oluştuğu tespit edilmemiştir. …. tarafından yapılan işlemlerden sonra ürünler kontrol edilip ayıp veya eksik olup olmadığı tespit edilmeden dava dışı firmalara teslim edilmiştir. Dolayısıyla …. tarafından yapılan işlemde ayıp olup olmadığı net bir şekilde ortaya konulmamıştır. …. tarafından yapılan işlemde ayıp olmamasına rağmen sonraki yapılan işlemler sebebiyle …’in yaptığı işlemlerin bozulması olasılık dahilindedir. …in yaptığı işlemlerdeki ayıp kesin bir şekilde ortaya konulmadığından bilirkişi raporundaki tespiti itibar edilmemiş ve bu zarar ….’in alacağından mahsup edilmemiştir…’in yaptığı işlemler dışındaki işlemlerdeki ayıpların diğer firmaların yaptığı işlemlerden kaynaklandığı raporda tespit edilmiştir. Ayrıca başka firmaların yaptığı işlemlerdeki ayıp yönünden bu ayıpların …’in işlemlerinden kaynaklandığı hususu….’in işlemlerinden sonra … tarafından bir tespit yaptırılmamış ve ürünler işlem yapılmak üzere başka firmalara teslim edilmiştir. ….’in yaptığı işlemlerden sonra dava dışı üç firmaya daha işlem yaptırılmıştır. Taraflar arasındaki maillerden de … firmasının yaptığı işlemlerin ayıplı olduğu belirtilmiş ve bu ayıplar … tarafından dava dışı firmalara gidertilmiştir. …. yazışmalarda ürünleri kendisinin ayıplı yaptığını kabul etmemiş, … firmasının ürünleri ayıplı yaptığını …’a bildirmiştir. Dolayısıyla … vekilinin …in ürünleri ayıplı ürettiğini ikrar ettiğine ilişkin savunmasına itibar edilmemiştir. … tarafından ipliklerin geç teslimi ve kendi kusuru sebebiyle ürünlerin …’ın rızası ve tavsiyesi üzerine … firmasına ve sonrasında kendisi tarafından başka firmalara yaptırıldığı dosya kapsamı ile sabittir. Dolayısıyla dava dışı firmalara yapılan ödemeleri ve yurt dışı firması tarafından düzenlenen cezai şartı …’ten talep etmesin mümkün değildir. Ayrıca yurt dışı firmasına gönderilen ürünler bilirkişi incelemesine sunulmadığından ayıbın … tarafından yapılan işlemlere uygun olduğu tespit edilememiş ve bu husus … tarafından ispat edilememiştir. Bu sebeple de söz konusu cezai şartın…’ten talep edilebilmesi mümkün değildir. Bu sebeple …’in alacağından …’in yaptığı işlemlerden kaynaklandığı belirtilen zarar ve dava dışı firmalara ödenen bedeller ve yurtdışı firması tarafından uygulanan cezai şart …’ın talep ettiği …’in alacağından mahsup edilmemiştir.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davacı birleşen dosya davalı …’in ve davalı birleşen dosya davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve kendi lehlerine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Davacı birleşen dosya davalı …’in ticari defter ve kayıtlarına göre karşı taraftan 134.485,21-TL alacaklı olduğu, davalı birleşen dosya davacı …’ın defter ve kayıtlarına göre karşı tarafa 74.271,42-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Tarafların birbirlerine düzenlendiği tüm faturaların birbirlerinin defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu, tarafların BA ve BS formları arasında da farkın olmadığı tespit edilmiştir. Bilirkişi raporunda tarafların ticari defter ve kayıtları arasındaki farkın hangi sebeplerden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Buna göre …’ın dava dışı … firmasına yaptığı 22.626,00-TL bedelin Mesih tarafından …’ın cari hesabına alacak olarak kaydedilmesi gerekmesine rağmen kaydedilmemesi sebebinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Ancak yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere Mahkememizce bilirkişi raporunun bu kısmına itibar edilmemiştir ve …’in alacağından bu bedel mahsup edilmemiştir. … tarafından … adına ….’ya gönderilen 2.000 Euro da …’in defter ve kayıtlarına 17.187,80-TL olarak kaydedilmesi gerekmesine rağmen 9.000,00-TL olarak eksik kayıt edilmiştir. …. vekili tarafından bu bedelin … ve …. arasındaki özel ilişkiye istinaden gönderildiğini ve alacaktan mahsup edilmemesi gerektiğini iddia etmiştir. Ancak bu iddiasına ilişkin geçerli ve kesin bir delil dosyaya sunmamıştır. Kaldı ki özel ilişkiye istinaden söz konusu bedel gönderilmiş ise bedelin bir kısmı hangi gerekçe ile kendi defterlerinde … tekstilin cari hesabına kaydedilmiştir. Bu sebeple …. vekilinin bu itirazlarına itibar edilmemiştir. …. tarafından …’a gönderilen 1.300,00-TL bedel … tarafından ticari defter ve kayıtlarına alınmamıştır. …. tarafından …’a gönderilen 3.000,00-TL bedel … hesaplarına alınmamıştır. Ayrıca …. tarafından çekle yapılan 27.000,00-TL ödeme … tarafından hesaplarına geç alınmıştır. … vekili tarafından söz konusu çek ödemesine ilişkin taraf yetkililerinin arkadaşlığına ve …. yetkilisinin … yetkilisine yardım amacıyla verildiğini iddia etmiştir. Ancak söz konusu çekler her iki şirketin cari hesabına kaydedilmekle ve bu iddiaları ispatlar geçerli ve kesin bir delil sunulmadığından …. vekilinin bu yöndeki iddialarına da itibar edilmemiştir. Bilirkişi heyeti tarafından defter ve kayıtlardaki gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra,….’in işlemlerinden kaynaklanan ayıp mahsup edildikten ve …’a yapılan ödeme mahsup edildikten sonra …’in alacağının 81.321,46-TL olduğunu tespit ettiklerini belirtmiştir. Ancak yukarıda ayrıntılı olarak gerekçesi açıklandığı üzere … tarafından …’a yapılan ödeme ve ….’in işlemlerinden kaynaklanan ayıp sebebiyle hesaplanan zarar Mahkememizce ….’in alacağından mahsup edilmemiş ve ….’in 127.697,41-TL alacağı hüküm altına alınmış, bu bedel üzerinden itirazın iptaline ve takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Bunun dışında bilirkişi tarafından yapılan diğer düzeltmeler ve tespitler yerinde, usul ve yasaya uygundur. Bunlar dışında taraf vekillerinin rapora itirazlarına yukarıda belirtilen gerekçeler ile itibar edilmemiştir. …. tarafından işlemiş faiz talebinde bulunulmuş, ancak fatura alacağının ödenmesine ilişkin takipten önce karşı taraf temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiştir. … tarafından ayıp iddiaları ispat edilmediğinden ve …’in alacağı tarafların birbirleri ile uyuşan defter ve kayıtları, faturalar ve BA ve BS formları ile likit olduğundan …. lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Birleşen davada yukarıda ayrıntılı olarak gerekçelendirildiği üzere … tarafından ayıp ve geç teslim iddiaları ve kusurun Mesih’ten kaynaklandığı ispat edilmediğinden birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Mahkememizin iş bu asıl …. esas sayılı dosyası yönünden;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy … İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 127.697,41-TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin ve işlemiş faiz talebinin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 8.723,00 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 2.140,33 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.582,67 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini yargılama sırasında vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 20.154,61 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini yargılama sırasında vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 2.140,33 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.199,63 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 2.317,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
9-Mahkememiz ilamının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy … İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyasının mercine İADESİNE,
B)Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası yönünden;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu 90,08 TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
7-Dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …. Değişik İş sayılı dosyasının 6100 Sayılı HMK’nun 405 maddesi uyarınca dosyamızın eki sayılmasına ve bu hususun Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesi’ne bildirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı-birleşen dosya davalı vekilinin ve davalı-birleşen dosya davacı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır