Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/191 E. 2021/231 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/191 Esas
KARAR NO : 2021/231

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/03/2021
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davalı borçlunun 06/03/2019 tarihinde … plakalı aracına …. Sigorta’nın acentası olan davacı … sigorta hizmetlerinden 6.224,44-TL bedelli zorunlu mali sigortası yaptırıldığını, Sigorta bedeli olan 6.244,44-TL’nin ödemesinin is … adlı kişinin … bank kredi kartı ile yapıldığını, davacı müvekkilinin kredi kartından çekilen sigorta bedelini bankadan almak istediğinde … bankasınca işlemde kullanılan kredi kartının olduğunu bildirildiği, müvekkile ödeme yapmadığını, asıl borçlu olan davalı da müvekkiline bugüne kadar hiçbir ödeme yapmadığını, bu alacağa istinaden ise Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile borçlu hakkında ilamsız icra takibi yapıldığını, borçlu belirtilen miktarda borcu bulunmadığını, takibe itiraz ettiğini, herhangi bir ödemesi olmadığını, davalı borçlunun itirazlarının tamamen haksız e mesnetsiz olduğunu, dayanaktan yoksun olan itirazları zaman kazanmaya ve takibin uzatılmasına yönelik olduğunu, davalı hakkında yapılan takip usul ve yasaya uygun olduğunu, taraflar arasında borçlu ilişkisi ispatlayan zorunlu mali sigorta, banka ekstrelerinin mevcut olduğunu, müvekkili araca yapılan zorunlu mali sigortasının yasa gereği iptal edemediğini, sigorta bedelini de alamadığını, zarara uğradığını, bu nedenle müvekkili borçludan alacaklı konumunda olduğunu, borcun geciktirilmesine yönelik olarak yapılan itirazın iptaline , takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durmasına sebep olan davalı firmanın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin Bakırköy.. Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; açılan davanın sigorta sözleşmesinden kaynaklandığını, sigorta işlerinin ihtiyaflarının çözüm yerinin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, dosyanın görev yönünden reddini talep ettiklerini, davaya bakmaya yetkili mahkemeler arasında Bakırköy bulunmadığını, sözleşmenin düzenlenme yerinin … olduğunu akdin ifa yerinin de … olmadığını, bu sebeple görev itirazının yanında yetki itirazında bulunduğunu, müvekkili ile davacı arasında doğrudan bir işlem yapılmadığını, işlemleri müvekkilinin kiracısı … isimli şahıs yaptığını, davacı ile hukuki ilişki de şahısla yapıldığını, bu sebeple müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, dava konusu edilen sigorta poliçesinin düzenlendiği araç ticari taksi olduğunu, müvekkili tarafından dava dışı 3. Şahsın …’a kiralandığını, araçla ilgili bütün işlemlerin kiracı tarafından yapıldığını, yasa ve yönetmelik gereği trafik sigorta poliçesi aynı zamanda makbuz hükmünde olduğunu, ödenmediği müddetçe düzenlenmediğini, dava dilekçesinde ismi geçen … ile ne müvekkilin ne de kiracının herhangi bir ilgisi bulunmadığını, böyle bir durum olması halinde 1 ay içinde poliçenin iptal edilebileceğini, bu güne kadar poliçenin iptal edilmediğini, davanın görev, yetki, husumet ve esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili tarafından davalı aleyhine itirazın iptali davası açılmış ise de, 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı kanunun 20.maddesinde açıklandığı üzere, “…….ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce Arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” ve aynı kanunun 23.maddesinin 2.fıkrasında “…..arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” denildiğinden davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davada arabulucuya başvurma dava şartı gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Alınması gereken 59,30.-TL karar harcından peşin alınan 106,30.-TL harcın mahsubu ile bakiye 47,00.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 04/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.