Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/185 E. 2023/631 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/185 Esas
KARAR NO : 2023/631

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2015
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
YAZIM TARİHİ : 21/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sahibi olduğu işyerine hırsız girdiğini ve çeşitli ürünlerin çalındığını bu sebeple 80.000,00-TL maddi zarara uğradığını, sanayi sitesinin güvenliğinin davalı kooperatif yönetiminin denetimi altında özel güvenlik şirketi olan diğer davalı tarafından sağlandığını, ancak davalıların ihmali olduğunu, siteye giriş çıkışlarda kayıt alınmadığını, kimlik sorulmadığını ve gerekli yerlere kamera konulmadığını, davalı yönetimin ise güvenlik şirketini denetlemediğini beyanla müvekkilinin uğradığı zararın şimdilik 10.000,00-TL’sinin yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Sitesi vekili, davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davayı kabul etmediklerini, müvekkilinin görev kusurunun bulunmadığını, sitenin kat mülkiyetine tabi ve yönetim planı bulunduğunu, davacının taleplerinin bu yönetim planına göre değerlendirilmesi gerektiğini, davacının bağımsız bölümünde güvenlik önlemlerini kendisinin alması gerektiğini, müvekkil ile diğer davalı arasında güvenlik istisna sözleşmesi bulunduğunu, hırsızlıkla müvekkili arasında uygun illiyet bağı bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili ile diğer davalı arasında güvenlik hizmeti sözleşmesi bulunduğunu, dava konusu hırsızlık olayında müvekkili çalışanlarının ihmal veya kusurlarının bulunmadığını, davacının bildirdiği zarar miktarının çelişkili olduğunu, müvekkilinin yapılan sözleşme kapsamına uygun davrandığını, davacının yeterli güvenlik önlemi almadığını, müvekkilinin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Davacı vekili 17/04/2023 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiştir.
Mahkememizce, daha önce yapılan yargılamada; davacının davalılardan tazminat isteyebilmesi için zarara uğradığını ispat etmesinin gerektiği, her ne kadar davacının iş yerine girildiği anlaşılmakta ise de bir şey çalınıp çalınmadığının belli olmadığı ve davacının da zarara uğradığını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamıyla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
Yapılan açık yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu dosya arasına alınmış, davacının bağlı bulunduğu Vergi Dairesinden B formları istenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, davalı … şirketinin güvenlik hizmeti verdiği ve davalı kooperatif yönetimine bağlı davacının işlettiği dava konusu iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında davacının uğramış olduğu maddi zararın tahsili istemine ilişkindir.
Davacının iş yerinde 31/07/2012 tarihinde hırsızlık yapıldığı ve davacının bu nedenle zarara uğradığı iddiasıyla iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davacının işyerinde gerçekleşen hırsızlık eylemi nedeniyle Küçükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasıyla ceza yargılaması yapılmaktadır. Davalı Kooperatif vekili söz konusu ceza dosyasında sanıkların beraat etmeleri nedeniyle davacının işyerinde hırsızlık olayının yaşanmadığı savunmaktadır. Ceza dosyasında yargılanan sanıkların o dosyadan beraat etmeleri nedeniyle suçu işlemedikleri veya suçu işledikleri yönünde her türlü kuşkudan uzak, inandırıcı, somut ve kesin kanıt bulunmadığı sonucuna varılırsa da, davalı Kooperatif vekilinin savunmasının aksine hırsızlık olayının yaşanmadığı sonucuna varılamaz. Dosya kapsamından, düzenlenen tutanaklardan davacının işyerinde hırsızlık olayının yaşandığı anlaşılmakla, davalı Kooperatif vekili tarafından bunun aksi yöntemine uygun kanıtlarla ispatlanamamıştır.
Dosya arasında yer alan 31/07/2012 tarihli tutanakta, hırsızlık ihbarı üzerine olay yerine gidildiğinde kapı giriş asma kilidinin kırılmış olduğu, işyeri sahibi …’nun beyanına göre 50.000,00-TL’lik malının çalındığını ifade ettiği yazılmış, tutanağın altı güvenlik müdürü ve grup amiri tarafından imzalanmıştır.
Davalı … Başkanlığına 01/07/2012 tarihi ile 01/09/2012 tarihleri arasında site içerisinde meydana gelen hırsızlık olayı ve muhtelif olaylara ilişkin sunulan tarihsiz raporda, 31/07/2012 tarihinde davacının işyerinden 1.800 kg 3 adet sarı bobin ve 1 adet laptop çalındığının bildirildiği, raporun altının güvenlik müdürü ile güvenlik amirinin imzaladıkları görülmüştür.
Dosya kapsamında aldırılan 27/05/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre, hırsızlık olayının meydana gelmesinde, davalı … Şirketi yetkililerinin personellerini yeterince denetlemediği, olay günü saat 05:58’den sonra hırsızlık olan bölgeye devriye çıkarılmadığı, hırsızlık amacıyla siteye gelen aracın durdurularak kayıt işlemi yapılmadığı, kontrol ve denetim görevindeki zafiyetleri nedeniyle hırsızlık olayının oluşmasında davalı … Şirketi yetkililerinin %55 oranında sorumlu ve kusurlu olduğu, davalı Kooperatifin sitede yer alanların/üyelerin hırsızlık olaylarına karşı bireysel olarak alması gerekli önlemlere dair bilgileri içeren belge düzenleyerek teker teker tebliğ e tebellüğ etmediğinden ve güvenliğin işleyişini ve eksiklik ve aksaklıkları denetlemediğinden %5 oranında sorumlu ve kusurlu olduğu, site güvenliğinin sağlanması konusunda her iki davalının zincirleme surette sorumlu oldukları, her iki davalının teselsül ilişkisi içinde hırsızlık olayının gerçekleşmesinde %60 oranında kusurlu oldukları, davacının ise basiretli bir tacir gibi davranarak işyerinin korunması ve muhafazasında yeterli ve gerekli bireysel olarak alması gereken önlemleri, alarm sistemleri ve site yönetiminin almış olduğu güvenlik hususunda belirtilen tüm önlemler alınmadığı ve hırsızın/hırsızların dükkan içerisine kolayca girmelerine sebebiyet verdiğinden ve bu nedenlerden dolayı hırsızın/hırsızların işini kolaylaştırdığından hırsızlık olayının gerçekleşmesinde %40 oranında oranında sorumlu ve kusurlu olduğu değerlendirmesi yapılmıştır. Bilirkişi raporu, tanık anlatımları, davacının davalı Kooperatifte işyeri bulunması nedeniyle aidat ödemesi, davalı Kooperatifin sitenin güvenliğinin tesisinden sorumlu olması hep birlikte değerlendirilerek tarafların kusurları ve kusur oranları yerinde bulunmuştur.
Davacının hırsızlık olayı sonucu bir zararının olup olmadığı yönünde aldırılan 05/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda, dava dışı … firmasının yazı yanıtında bildirdiği 812,95 kg çalınan ürüne ilişkin 16.451,67-TL tutarındaki faturayı tanzim ederek davacının zararı giderdiğini giderdiği bildirdiğinden, bununla birlikte güvenlik amiri ve güvenlik müdürünün davalı … Başkanlığına vermiş oldukları raporda 1.800 kg sarı bobin çalındığı husus mevcut olup, … firmasının çalındığını belirttiği 812,95 kg dışında kalan 987,05 kg bobine ilişkin … firması fatura içeriği birim fiyat ve tevkifat sonrası KDV tutarları esas alındığında 13.784,15-TL ürün bedeli hesaplanmış olup, toplam ürün bedelinin 30.235,82-TL olmakla davalıların belirlenen %60 oranındaki kusurlarına göre davacının zararının 18.141,49-TL olabileceği belirlenmiştir. Dava dışı firmalardan gelen yazı yanıtları, dosya arasında bulunan güvenlik müdürü ile güvenlik amirinin davacının işyerinden 1800 kg sarı bobinin çalındığına ilişkin raporu göz önünde bulundurulduğunda bilirkişi değerlendirmesi ve zarar hesabı yerinde bulunmuştur.
05/01/2023 tarihli raporda bilirkişi, hırsızlık olayının gerçekleştiği tarihte davacının işletme defterine tabi olduğunun bağlı bulunduğu Vergi Dairesinden gelen yazı yanıtından belirlendiğini, işletme defterinin gelir ve gider hülasası şeklinde kayıt ihtiva ettiğini ve diğer deliller ile delil vasfına haiz olduğunu, davacının yaptığı iş sebebiyle tanzim ettiği faturalar ve yine faaliyetleri için yaptığı giderlerin faturaları hülasada yer alacağını, alınan ödeme, çek, yapılan ödeme vb hususlar ihtiva etmediğinden ödeme belgesi vb belgeler ile birlikte ispat kuvvetine haiz olduğunu, davacının işletmesine bırakılan emtianın fatura edilmesi vb kayıtlara işlenmesinin söz konusu olmadığını, ancak sevk irsaliyesi ile teslim edilen ve davacı tarafından işlem yapılan ürünler sebebi ile davacının yaptığı işlemlere ilişkin ücretini gösterir fatura tanzim etmek mecburiyetinde olduğunu, lakin dosyada dava konusu olayda davacının işletmesinde irsaliye ile teslim aldığı emtiaya ilişkin işlem yapılması tamamlanmadan hırsızlık olayının meydana geldiğini, bu nedenle dava dışı firmaların davacıya teslim irsaliyeleri dışında herhangi bir belge kayıt söz konusu olmadığını, dava dışı firmanın davacıya teslim ettiği ve hırsızlık sebebiyle kaybolan emtianın … firması tarafından davacıya fatura edildiğini, ayrıca davacının dava dışı … firmasının fatura ettiği malzemeler bulunduğunun, … firmasının sene başından itibaren aylık fatura şeklinde tanzim ettiği 4 adet faturalardan haziran ayına ait olan kısmının temmuz ayında gerçekleşen hırsızlık sebebi ile işletmede mevcut emtia olarak değerlendirilmesi olanaklı görüldüğünü, davacının zararının bu saptamalar doğrultusunda dosyaya uygun olarak hesaplandığını belirtmiştir.
Yukarıda değinildiği gibi, bilirkişinin zarar hesabı dosya arasında yer alan olay tarihiyle ve davacının yaptığı işle uyumlu, hırsızlık olayına ilişkin düzenlenen tutanaklar ve raporlar, dava dışı firmadan gelen yazı yanıtı ile dava dışı firmaların davacıya düzenledikleri olay tarihi ile uyumlu faturalar gözetilerek yerinde bulunmuştur.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 18.141,49-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 1.239,25-TL harçtan peşin alınan 148,50-TL peşin harç ile 679,59-TL ıslah harcının indirilmesiyle geriye kalan 411,16-TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 148,50-TL peşin harç ile 679,59-TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 21,15-TL başvurma harcı, 473,00-TL posta ve davetiye gideri, 2,00-TL dosya sarf gideri, 2.350,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.846,15-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.036,92-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, geri kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … Ltd. Şti. tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 31,78-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, geri kalan tutarın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan avansın karar kesinleştikten sonra taraflara geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı kooperatif vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır