Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/182 E. 2022/708 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/182 Esas
KARAR NO : 2022/708

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/07/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/08/2022
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketle ile davalı … arasında 28.08.2012 tarihli “…. Projesi Peysaj işleri Sözleşmesi” adı altında sözleşme akdedildiğini, İşbu sözleşme gereği … Mühendislik inşaat Turizm San, Ve Tic. A.Ş. tarafından İstanbul ili … ilçesi, … Mah. … pafta, … ada, … parselde yerleşik yaklaşık 33.814 m2’lik alanın (işyerinin) peysaj işleri müvekkil şirket tarafından yapıldığını, Müvekkil şirket üstlendiği işi sözleşme ve ekleri uyarınca eksizsiz tamamlamış ve taraflar arasında geçici kabul yapıldığını, kesin kabul aşamasına gelindiğinde … bir takım eksikliklerin olduğunu iddia ettiğini, Müvekkil şirket işbu bahsedilen eksilikleri sözleşme ve ekleri doğrultusunda tamamlamasına ve karşı tarafa bildirmesine rağmen … gerçeğe aykırı bir şekilde tespit edilen eksikliklerin tamamlanmadığından bahisle sözleşmese edimlerini yerine getirmediğini, ayrıca yine … müvekkil şirketin sözleşme gereği yaptığı bîr takım işleri yok farzetmiş veya adet sayılarını çok düşük gösterdiğini, Bilirkişi raporu ile de müvekkil şirketin sözleşmesel edimlerini yerine getirdiği, tüm imalatların tamamlandığı sabit iken davalı taraf müvekkil şirketle ile kesin kabul tutanağı imzalamamış dolayısıyla yargılamaya konu alacağı ödemediğini, bu sebepten işbu davayı açmak gerektiğini, Yukarıda izah edilen sebeplerle ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, 220.212,67 TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesine,Yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmilini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davacı firma arasında akdedilen 28.08.2012 tarihli …. Projesi Peyzaj İşleri Sözleşmesi ile müvekkil şirkete ait İstanbul ili, … ilçesi, … mahallesi, … pafta … ada … parselde bulunan …. projesinin peyzaj işleri, davacı tarafa yüklenildiğini, Sözleşmenin ifası aşamasında geçici kabul aşamasına gelindiğinde taraflar arasında geçici kabul listesi ile birlikte eksik listesi hazırlanmış ve her iki tarafça da imzalandığını, ancak davacı tarafın eksik listesinde belirtilen sürede eksiklikleri hiç ve/veya gereği gibi ifa edemediğini, davacının, müvekkili şirket tarafından defalarca ikaz edilmesine rağmen işi gereği gibi tamamlayamadığını, müvekkili şirket tarafından davacıya da defalarca uyan mailleri atıldığını, ancak davacının işi sözleşmeye uygun bir şekilde tamamlamamakta ısrarcı olduğunu, davacının dava dilekçesine dayanak tuttuğu bilirkişi incelemesi de yokluklarında yapılmış olup, yokluklarında yapılan işbu keşfin ve buna istinaden hazırlanan bilirkişi raporunun delil olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasında akdedilmiş sözleşmesinin geçici kabulü düzenleyen 33. Madesinde “geçici kabul için bir ekip oluşturularak muayene yapılacak ve muayenede kabule engel olmayan eksikliklerin tespit edilmesi halinde bir liste tutanağa eklenerek karşılarına tahminen düzeltme bedellerinin üç katı tutar yazılarak, tamamlanması için uygun bir süre verilecektir” ibaresine yer verildiğini, ancak müvekkil şirket ile davacı arasında bu aşama tamamlanamayıp, kesin kabul aşamasına geçilemediğinden taraflar arası mutabakat sağlanamadığını, Eksikliklerin belirlenmesi ardından müvekkil şirket tarafından davacı taraf defalarca uyarılmış olmasına rağmen eksiklikler giderilmemiş ve müvekkil şirketin mağduriyetinin devam ettiğini, taraflar arası akdedilmiş sözleşmenin kesin kabulü düzenleyen 35. Maddesine göre geçîçi kabul tarihinden itibaren 12 ay sonra işin son kontorolü yapılır ve kesin kabul aşamasına geçilir. Ancak davacı eksiklikleri tamamlamamış dolayısıyla da kesin kabulü yapılamadığını, kesin hakedişi düzenlenemediğini, müvekkil şirket ile davacı arasında imzalanmış sözleşmenin kesin teminat ve ihtiyat kesintisi teminatını düzenleyen 36. Maddesine göre, yüklenici tarafından işlerin kesin kabulüne kadar geçerli olacak, gayrikabili rücu ve kesin bir banka teminat mektubu alınması gerektiğini, kesin teminat mektubu sunulmamış ve yenilenmesi durumunda işveren yüklenicinin hak edişlerinden kesinti yapmaya veya hak edişlerine el koymaya yetkili olduğunu, ancak davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir teminat mektubu vermediğinden %10 oranından tutarın müvekkili şirket hesabında, davacının hak edişlerinden kesilerek teminat olarak bulunması gerektiğini, keesin teminat ise sözleşmenin 37. Maddesinde yazılı koşulların sağlanması durumunda yükleniciye İade Aynı maddenin devamında, her hak edişten Yüklenicinin sözlşemeye dayalı yükümlülüklerinin teminatı olarak %3 oranında ihtiyat kesintisi uygulanır ve bu bedel geçici kabul ardından yükleniciye iade edilir ibaresi yer aldığını, kesin hak ediş ve kesin kabulde henüz yapılamadığını, bözleşmeye göre davacının müvekkili şirkette toplam hak edişinin % 10’u oranında kesin, %3’ü oranında geçici olmak üzere % 13 teminatının müvekkil şirkette bulunması gerektiğini, davacının sunmuş olduğu hak edişlerin toplam bedeli 2.204.786,29 TL olduğuna göre kesin ve geçici teminat bedeli 286.622,21 TL olması gerektiğini, oysa müvekkili şirketin cari hesabında davacı yanın 78.426,38 TL alacağı bulunmakta olup 208.195,83 TL teminat açığı bulunduğunu, Ahlaksız ve hukuki mesnetten yoksun işbu davanın reddine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa teşmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında yüklenici olan davacının yaptığı iş karşılığında iş sahibi olan davalıdan ödenmeyen bakiye iş bedelinin tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda Mahkememizin 17/04/2018 tarih, …. esas ve … karar sayılı ilamı ile açılan davanın kısmen kabulüne ve davacının 78.426,38 TL alacağının hüküm altına alınmasına karar verilmiş ve Mahkememiz kararının istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 26/01/2021 tarih, … esas ve … karar sayılı ilamı ile; “Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici; davalı ise iş sahibidir. Davada taraflar arasında düzenlenen 28/08/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili talep edilmiş, mahkemece mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi kök ve ek raporları alınmış, 03/10/2017 tarihli mali müşavir raporundaki ticari defterlerin incelenmesi sonucu hesaplanan 78.426,38 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir. Dosya kapsamından bilirkişi heyetince düzenlenen 25/01/2017 havale tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda davacının yaptığı toplam iş bedelinin 2.883.332,78 TL olduğu hesaplanmış, mali müşavir bilirkişi raporunda bu miktardan 2.685.378,74 TL ödeme ve faturalar toplamı düşülerek davacı alacağının 197.954,04 TL olduğu belirlenmiş, ancak mahkemece defter incelemesi sonucunda ortaya çıkan alacak miktarına hükmedilmiştir. Dosya kapsamına göre bir kısım işlerin sözleşme kapsamında bulunmayıp sözleşme dışı iş olduğu anlaşılmakta ise de bilirkişi kurulunca bu husus üzerinde durulmaksızın hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Sözleşme kapsamındaki işlerin sözleşmede belirlenen fiyatlarla, sözleşme kapsamı dışındaki işlerin ise serbest piyasa rayiçleriyle yapıldığı yılın fiyatlarıyla hesaplaması gerekmektedir. Bilirkişi kurulunca hangi işin sözleşme kapsamında olduğu, hangi işin sözleşme dışı işlerden olduğu ayrı ayrı belirtilmek ve hesaplama yöntemi de gösterilmek suretiyle 25/01/2017 tarihli raporu düzenleyen bilirkişi kuruluna, 03/10/2017 tarihli raporu düzenleyen mali müşavir bilirkişi de eklenmek suretiyle oluşturulacak bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğundan” bahisle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamından sonra yargılamaya devam olunmuş ve bozma ilamı uyarınca bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bozma ilamından sonra alınan 01/02/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafın (dosyası üzeriden hesaplanan) davacı tarafa ödemiş olduğu faturalar toplamı; 2.685,378,74 TL, davacı taraf (dosyası üzerinden hesaplanan) (yüklenici) yapmış olduğu işler toplamı; 2.883.322,16 TL olduğu, yapılan değerlendirmeler neticesinde davalı şirketin, davacı şirkete 2.883.322,16 TL – 2.685.378,74 TL = 197.943,42 TL (KDV dahil) ödemesi gerektiği, kanaatine varılmıştır. Tarafların rapora itiraz etmesi üzerine 17/05/2022 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporunu tekrarla, davalı tarafın ( dosyası üzerinden hesaplanan) davacı tarafa ödemiş olduğu faturalar toplamı; 2.685.378,74 TL davacı taraf (dosyası üzerinden hesaplanan) (yüklenici yapmış olduğu işler toplamı; 2.883.322,16 TL olduğu, yapılan değerlendirmeler neticesinde davalı şirketin, davacı şirkete 2.883.322,16 TL – 2.685.378,74 TL = 197.943.42 TL (KDV) dahil ödemesi gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Somut davada; taraflar arasında 28/08/2012 tarihli …. Projesi Peysaj İşleri Sözleşmesi isimli eser sözleşmesi akdedilmiş ve bu sözleşme kapsamında davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı tarafından dava konusu sözleşmeden kaynaklı olarak bakiye iş bedelinin tahsili talep edilmiş, davalı taraf ise eksik iş yapıldığı ve eksik işlerin tamamlanmadığı savunmasına bulunmuştur. Mahkememizce bozma ilamından önce alınan 25/01/2017 havale tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda davacının yaptığı toplam iş bedelinin 2.883.332,78 TL olduğu hesaplandığı, mali müşavir bilirkişi raporunda bu miktardan 2.685.378,74 TL ödeme ve faturalar toplamı düşülerek davacı alacağının 197.954,04 TL olduğu belirlenmiştir. Ancak Mahkememizce tarafların defter incelemesi sonucunda ortaya çıkan alacak miktarına hükmedilmiş ve Mahkememiz ilamı İstinaf incelemesi sonucunda dosya kapsamına göre bir kısım işlerin sözleşme kapsamında bulunmayıp sözleşme dışı iş olduğu anlaşılmakta ise de bilirkişi kurulunca bu husus üzerinde durulmaksızın hesaplama yapılması, sözleşme kapsamındaki işlerin sözleşmede belirlenen fiyatlarla, sözleşme kapsamı dışındaki işlerin ise serbest piyasa rayiçleriyle yapıldığı yılın fiyatlarıyla hesaplaması gerektiği, bilirkişi kurulunca hangi işin sözleşme kapsamında olduğu, hangi işin sözleşme dışı işlerden olduğu ayrı ayrı belirtilmek ve hesaplama yöntemi de gösterilmek suretiyle rapor alınması gerekçesi ile bozulmuştur. İstinaf ilamı doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış ve davacının alacağının 197.943,42-TL olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti ek raporlarının İstinaf ilamı doğrultusunda hesaplama yaptığı, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından Mahkememizce hükme esas alınmış ve tarafların itirazlarına itibar edilmemiş ve bilirkişi heyet raporunda tespit edilen bedel üzerinden açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davacının yüklenici olarak davalıya sözleşme kapsamında ve sözleşme kapsamı dışında olmak üzere yaptığı işler karşılığında ödenmeyen 197.943,42-TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 13.521,51 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 3.760,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 9.760,81 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 22.306,03 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 3.760,70 TL peşin harç, 3,80-TL vekalet harcı, 195,40-TL keşif harcı olmak üzere toplam 3.985,10 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 8.702,18 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 810,31 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır