Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/169 E. 2022/536 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/169 Esas
KARAR NO : 2022/536

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 23/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ….. Plastik San. Ve Tic. Ltd. Sti. , davalı şirket nezdinde Müsteri No: …. ile kayıtlı olup, 2007 – 2017 yıllar arasında İşyeri Sorumluluk Sigortası yaptırdığı, davacı şirkette 25/07/2003- 05/06/2012 tarihleri arasında çalışmış olan … TC ve ….. Sigorta sicil no’lu ….. isimli işçisine işyerinde çalışırken yakalandığı meslek hastalığı sebebiyle malül olmasından dolayı SGK Başkanlığınca meslek hastalığına dayalı maaş bağlanmış ve kusur durumuna göre rücuen tarafımızdan alınması istemi ile SGK tarafından Bakırköy …. İş Mahkemesinde ….. Esas sayı ile dava açıldığı, söz konusu davaya tarafımızca cevap verilmiş ve ihbar dilekçemiz ile davalı şirkete ihbar edildiği, yapılan yargılama sonucunda Bakırköy ….. İş Mahkemesince … Esas …. Karar say ile kusur indirimleri de yapılarak 17.815.19 TL IPSD’nin 10/ 07/ 2014 tarihinden itibaren yasal faizi ve 36.75 TL tedavi masrafların da sarf tarihinden itibaren isleyecek yasal faizi, yargılama gideri, harç ve avukatlık ücretleri ile tarafımızdan alınmasına hükmedildiği. Bu kararın hem SGK hem de tarafımızca istinafa edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk dairesince 30/01/2020 tarih … E. Ve …. Karar sayı ile yerel mahkemenin kararı onanarak kesinleşmiş olduğu, SGK tarafından bu ilam Bakırköy … icra Müdürlüğü … Esassay1 ile icraya konulmuş, istinaf incelemesi sonucuna kadar teminat mektubu sunarak icra durdurulmuş, istinaf mahkemesince karar onanınca 26/02/2020 tarihinde İcra dosya hesabı yaptırılarak 37.076,11 TL icra Dosyasına ödeme yapıldığı, Davalı sigorta şirketine her yıl yenilenen işyeri Sigorta Poliçesi ile çalışanlarını meslek hastalığına karşı da sigorta yaptıran davacı şirketin mahkeme kararına göre ödemek zorunda kaldığı 37.076.11 TL nin, Poliçe sorumluluklar içinde olduğundan davalı sigorta Şirketince tarafımıza ödenmesi için 26/02/ 2020 tarihinde sigorta Şirketine talepte bulunulmuş ancak sigorta şirketi herhangi bir ödemede bulunmamıştır Davalı sigorta şirketinin yukarıda belirtilen sigorta poliçeleri kapsamında gerçekleşen bu zararları davacıya ödemesi gerektiği, Mahkeme karar içeriklerinden de görüleceği üzere işçini çalıştığı dönemde KOAH hastalığına yakalandığı ve çalışma gücünde %20,17 oranında maluliyeti tespiti yapıldığı, meslek hastalığı kabul edilerek SGK tarafından maluliyet maaş bağlandığı ve işverenin kusuru oranında da rücu edilerek kesinlesen mahkeme kararlar gereği SGK ya ödeme yapıldğı, Sigorta poliçeleri incelendiğinde Meslek hastalığının da poliçe sorumluluk içerisinde olduğu ve Poliçe genel şartlar içerisinde yer alan sorumluluk dışında olmadığı görüldüğü, Bu nedenlerle davacı yanın SGK tarafından açılan rücuen tazminat davası sonucunda ödemek zorunda kaldığı 37.076,11 TL’nin, işyeri poliçesi kapsamı içinde kaldığından, bu tutarın davalı şirketten alınması için iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğu, Fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile SGK’ ya ödenen toplam 37.076,11 TL’ nin, davacı tarafından icra dosyasına ödeme tarihi olan 26/02/2020 tarihinden itibaren islemiş ve isleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak tarafımıza ödenmesine karar verilmesini, Mahkeme yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket, davalı ….. Sigorta Şirketi nezdinde işveren sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olan ….. Plastik işçisi …..’nın yakalandığı meslek hastalığı sebebiyle SGK tarafından bağlanan gelirlerin rücuen tazmini talepli dava açıldığı ve işbu dava dosyası kapsamında yapılan ödemenin tamamen davalı sigorta şirketi nezdinde düzenli işveren sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında karşılanması talep edildiği, yapılan araştırmada meslek hastalığına yakalandığı iddia olunana dava dışı işçi ….. davacı iş yerinde 25/07/2003-05/06/2012 tarihleri arasında yaklaşık 9 yıl boyunca çalıştığı, davacı şirketin 2007 tarihinden itibaren davalı şirket nezdinde sigortalı olduğu, meslek hastalığına yakalandığı iddia olunan işçinin maruziyet süresini tamamen kapsar şekilde teminat verildiği iddiası gerçeği yansıtmadığı, işçinin hastalığa yakalanmasına yol açan etkenlere hangi tarihte/tarihlerde maruz kaldığı dahi bilinmediği, işçinin çalıştığı iş kolunda 2003 tarihinden itibaren çalışmış olması ve davalı şirketçe tanzim edilen poliçelerin yalnızca 2007 tarihinden itibaren düzenlendiği göz önüne alındığında; işçinin yakalandığı iddia edilen hastalığın ilk belirtileri sigorta sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde veya daha önce ortaya çıkmış ise ve işçinin iddia olunan hastalığa yakalanmasına yol açan etkenlere maruz kaldığı tarih/dönem, poliçe başlangıç ve bitiş tarihleri arasında değil ise dava konusu istemlerin teminat dışı olduğu, düzenli poliçelerin 2007 tarihinden itibaren ve davacı işçinin bahse konu iş kolunda uzun yıllar bir çalışmasının olduğu göz önüne alındığında; dava konusu istemlerin teminat dışı olduğu, Aynı olay nedeniyle meslek hastalığına yakalandığı iddia olunan işçi tarafından Bakırköy …. İş Mahkemesi … E. Sayılı dosya ile talepte bulunulmuş olup, bu husus karar aşamasında gözetilerek müvekkil sigorta şirketine karşı mükerrerlik önlenmesi gerektiği kazalı işçi tarafından maddi-manevi tazminat talepli dava açıldığından her iki dava konusu taleplerin toplamının poliçe teminatını aşamayacağını, aşan tutarlar yönünden sorumlu bulunamayacağı, işçinin, sigortalının poliçede bildirilen faaliyet adresinde çalışan ve SGK hizmet döküm cetvelinde yer alan 45 işçisinden biri olmaması ve/veya mezkur olayın poliçede bildirilen faaliyet adresinde gerçekleşmemiş olması halinde sorumluluğumuzun doğmayacağını ve/veya kaza tarihi/anı itibariyle sigortalı şirkette çalışan işçi sayısının 45’in üzerinde olması halinde eksik sigorta hükümlerinin uygulanacağın 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun uygulanmasına başlandığı işletmeler için, bu sigorta sözleşmesiyle sağlanan sigorta teminatı, ancak; sigortalı işveren tarafından 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na uygun olarak bir iş güvenliği uzmanı çalıştırılması veya iş sağlığı ve güvenliği hususunda Bakanlıkça yetkilendirilen bir Ortak Sağlık Güvenlik Birimi’nden hizmet alınması, firmanın iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirilmesinin yapılmış olması koşulu ile geçerli olduğu Bu koşullar yerine getirilmemişse sigorta teminat dışı olduğu, Genel ve özel şartlar çerçevesinde, sigortacı tarafından verilen teminat; poliçede “kişi başına” belirlenen üst limit ile sınırlı olduğu, sorumluluk poliçelerinde, sigortacının sadece sigortalısına düşen kusur oranında poliçe teminatları dahilinde sorumlu tutulabileceği, rücu hakkının doğabilmesi için iş kazası veya meslek hastalığının, işverenin kastı sonucu ortaya çıkmış olması gerektiği, 5510 SK. bakımından işverenin sorumluluğu için açık ve sınırlayıcı bir şekilde kusurun en ağır türü olan kast öngördüğü. buna göre işveren ihmalden, hatta ağır ihmalden dahi sorumlu olamayacağı, olayda, işverenin kastı/kusuru şartı gerçekleşmiş bulunmadığından, kurumun rücu hakkını olmadığı, dava konusu hastalık ve talepler, belirtilen nedenlerle teminat dışı olduğundan, poliçeye ilişkin taleplerin reddi gerektiği, meslek hastalığına yakalandığı iddia olunan işçinin davacı şirket nezdinde 2003 tarihinden itibaren çalışması ve davalı şirket nezdinden tüm bu çalışma süresini kapsar nitelikte poliçe düzenlenmiş olmaması nedeniyle de dava konusu taleplerin teminat dışı olduğu, meslek hastalığına yakalandığı iddia olunan işçi tarafından maddi manevi tazminat talepli dava açılmış olup her ne iki dava konusu taleplerden sorumluluğu bulunmasa da iki davada hükmolunacak toplam tazminatların kişi başı poliçe teminat limitini aşamayacağını belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

İş bu dava sigorta poliçesinden kaynaklı alacak davası olup;
Davacı tarafın 2007-2017 yıllarını kapsar şekilde …. poliçe no ile davalı tarafa iş yeri sorumluluk sigorta poliçesi yaptırdığı ,
Dava dışı …..’nın davacı şirket çalışanı olup ,iş yerinde çalışırken meslek hastalığına yakalandığı SGK tarafından …..’ya yapılan ödemenin ,SGK tarafından davacıdan tahsili amacı ile açılan davada …..’nın 0506/2012 tarihinde davalıya ait iş yerinde çalışırken iş güvenliği ekipmanlarının temin edilmemesinden ötürü kimyasal tozlara maruz kalmasın sebebi ile meslek hastalığına yakalandığı, davacının kusuru nispetinde 17.815,19 TL+ 36,75 TL toplamı 17.851,94 TL nin davacıdan alınarak SGK’ya ödenmesine karar verilmiş,Bakırköy .. İş Mahkemesi … E…. K. Sayılı ilamının 30/01/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
SGK tarafından Bakırköy … .İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile takibe konulan ilam üzere davacı tarafından 26/02/2020 tarihinde kapak hesabı 37.076,11 TL nin davacı tarafından ödendiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf dava dışı işçinin hangi tarihte yakalandığı hastalığının belirtilerine maruz kaldığı bilinmemekle sigorta poliçesi kapsamına dahil olmadığını savunmuştur.
Getirtilen SGK kayıtlarına göre dava dışı …..’nın davacı iş yerinde 25/07/2003 -05/06/2012 tarihlerinde çalıştığı ve de sigorta poliçesinin 2007 tarihinde başladığı anlaşılmıştır.
İş Mahkemesi ilamında SGK denetim raporuna yer verilmiş, “ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak kişilere ait giriş ve periyodik muayeneye ilişkin 30/08/2008 ve sonrasında düzenlen üç raporda çalışılabilir raporunun “verildiği görülmüş, …..’nın 2008 senesinde koah hastalığı teşhisi konulmadığı böylelikle anlaşılmıştır.
Sigorta poliçeleri incelendiğinde meslek hastalıklarına toplam maruz kalma sürelerine ilişkin tanımlama yapılmadığı görülmüştür.
Dosya poliçe kapsamında değerlendirme yapılması için sigortacı bilirkişiye tevdi edilmiş;
03.04.2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda;Dosyanın uzman hekim tarafından maruziyet süresi hesaplanmamış hali ile dava dışı işçi , sigorta poliçesi süresi içinde meslek hastalığı tanısı ile karşılaşmış olduğundan ve 30.08.2008 ve sonrasında düzenlenen üç raporda çalışabilir raporunun verildiği de dikkate alınarak , davacı şirketin davalı sigorta şirketine rücu hakkı olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bu hali ile poliçe yürürlük tarihinde …..’nın meslek hastalığına yakalandığı ve de poliçe kapsamında davalının davacının kusuru nispetinde sorumlu olduğu anlaşılmakla ;davanın kabulüne ,37.076,11 TL’nin 26/02/2020 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-37.076,11 TL’nin 26/02/2020 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 2.532,67 TL karar harcı peşin alınan 633,17- TL harcın mahsubu ile 1.899,50- TL bakiye harcın davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye irad kaydına,
4-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 633,17- TL peşin harç ve 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere 700,97-TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat ve müzekkere,bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 858,70- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 5.561,42 TL- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır