Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/146 E. 2021/836 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/146 Esas
KARAR NO : 2021/836

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2021
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :19/10/2021
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı …. ile 01.03.2017 tarihli abonelik sözleşmesi imzalandığını, daha sonra … un aboneliğini davalı şirkete 27/09/2018 tarihinde devir ettiğini, davalı tarafa internet kullanımından dolayı fatura düzenlendiğini, bakiyenin ödenmediğini, bunun üzerine davalı tarafa İcra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı adına dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap dilekçesi sunmamış ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra takibine konu taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi kapsamında davacının davalıya vermiş olduğu hizmet karşılığında alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Merkezi Takip Sisteminin … esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 399,60.-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılması için mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 09/08/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın 2018-2019 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer aldığını, davalı tarafın 02.07.2021 tarihli defter inceleme günü gelmediğini, yerinde inceleme talebinde bulunmadığını, bu sebeple davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığını, davacı tarafın davalı tarafa takibe konu olan 7 adet ve KDV dâhil 373,45 TL tutarlı fatura düzenlediğini, davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiğini, davalı tarafın yasal defterlerine işleyip işlemediğinin tespit edilemediğini, 31.10.2018 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 92,00 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 30.11.2018 Tarihli, …. Numaralı, KDV Dâhil 62,25 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 31.12.2018 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 63,75 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 31.01.2019 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 65,00 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 28.02.2019 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 65,50 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 31.03.2019 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 15,50 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına internet diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, 31.05.2019 Tarihli, … Numaralı, KDV Dâhil 9,45 TL Tutarlı Faturanın, açıklama kısmına gecikme bedeli diye yazıldığını, tutar, indirim ve toplam miktarların belirtildiğini, iş bu faturaların tamamının e-fatura olduğu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığını, imza karşılığı teslim edilmediği ve teslim alınmadığını, davalı tarafın iş bu faturalara itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında herhangi bir tevsik edici belgeye rastlanılmadığını, “Türk Ticaret Kanununun MADDE 21-(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer aldığını, takibe konu faturaların ilgili olduğu 2018 yılı 10-11-12 aylarında ve 2019 yılı 1-2-3-5 “aylarında BS-BA FORMU yasal beyan sınırının altında kaldığından taraflarca beyan edilemediğini, davalı tarafın dosya muhteviyatına ticari defterlerini, kayıtları ve belgelerini sunmadığını, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap Ekstresinde, 2018 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 31.10.2018 tarihli 92,00 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığını, 31.12.2018 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 218,00 TL alacaklı olduğunu, 2020 yılı: 31.01.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 283,00 TL alacaklı olduğunu, 31.05.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 373,45 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafın takip tarihi itibariyle 373,45 TL tutar asıl alacağı talep edebileceğini, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne-düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belge olmadığını, bu nedenle takip tarihi öncesi işlemiş faizin hesaplamadığını, davacı tarafın takip tarihinden itibaren 373,45 TL asıl alacak üzerinden yıllık 419,50 oranında avans faizi talep edebileceğini, tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6100 Sayılı HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2)Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3)İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” Hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı taraf davalı tarafa abonelik sözleşmesi kapsamında davacının davalıya vermiş olduğu hizmet karşılığında düzenlendikleri faturayı davalı tarafa gönderdiklerini ve faturaya itiraz edilmediğini, ancak davalı tarafın hizmet bedelini ödenmediği ileri sürülmüştür. Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve davacının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı lehine delil niteliğinin olduğu bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiştir. Davalı taraf ticari defterlerini inceleme için sunmamıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriği ile sabittir. Davalı tarafından hizmetin ifa edilmediği yönünde bir itiraz ileri sürülmemiştir ve defter ve kayıtları da incelemeye sunulmamıştır. Bu nedenle davacının ticari defter kayıtları ile alacağın varlığının ispatlandığından ve davalı tarafça ödeme yapıldığının iddia ve ispat edilmediğinden açılan davanın kısmen kabulüne, takipten önce davalı taraf ihtarname ile temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine, davacının alacağının davacının ticari defter ve belgeler ve faturalar ile belirli ve likit olduğu anlaşılmakla davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABÜLÜ ve KISMEN REDDİ İLE;
Davalı borçlunun Merkezi Takip Sistemi İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 373,45-TL asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan asıl alacak olan 373,45-TL üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 59,30.-TL nispi karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi de dikkate alınarak takdir edilen 373,45.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30.-TL başvurma harcı, 59,30.-TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60.-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 785,38.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, 6100 Sayılı HMK’nun 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.