Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/131 E. 2021/316 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/131 Esas
KARAR NO : 2021/316

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 10/02/2021
KARAR TARİHİ : 26/03/2021

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil şirket defter ve ticari evrakların bulunduğu evrak çantasını gerekli eksikliklerin tamamlanması için şirket yetkililerince araştırıldığı esnada 05/02/2021 tarihinde bilinmeyen sebepten dolayı çantanın olmadığı ve kaybolduğu öğrenilmiştir. Evraklar müvekkil şirket için büyük önem arz etmektedir. Davacı vekili zayi kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE;

İş bu dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1398
KARAR NO : 2020/1258

Dava, TTK’nın 82/7. maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle talebin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
TTK’nın 82/7. maddesi gereğince”Tacir, ticari defterlerini, envanterleri, finansal tablo, bilanço ve faaliyet raporlarını, aldığı mektupları (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği mektup suretlerini, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.”
TTK’nın 82/3. maddesinde ise” Bilanço ve finansal tablolar hariç, sayılan bu belgelerin, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak şartı ile görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanmasına da öngörülen koşullarla izin verilmiştir”denilmektedir.
Aynı Kanun’un 64/2. maddesinde ise “Tacir, işletmesi ile ilgili olarak gönderilmiş olan her tür belgenin fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekilde bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.” denilerek, böylece, söz konusu belgeleri, yazılı olarak saklama yanında, teknolojinin diğer imkânları ile saklama da kabul edilmiştir.
Saklama süresi 10 yıl olup sürenin başlangıcı da kanunda belirtilmiştir (TTK m.82/5-6). Defter ve belgelerin saklanması yükümü, gerçek kişi tacirlerde ticaretin terk edilmesinden sonra sürdüğü gibi, tacirin ölümü halinde mirasçılar bakımından da devam eder. Mirasın resmi tasfiyesi veya tüzel kişiliğin sona ermesi durumlarında, defter ve belgeler Sulh Hukuk Mahkemesince saklanır (TTK m.82/8).
Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı işidir (TTK m.82/7).
Somut olayda taşıma sırasında kaza ve benzeri bir olay yaşandığı iddia ve ispat edilmediğinden delillerin toplanmasından bahsedilmeyecektir.
Dosya kapsamı ile davacı tarafça zayi olduğu iddia edilen 2015-2019 yılını kapsayan e ticari defterlerin kayıtlı olduğu server, berat belgeleri ve seri noları dava dilekçesinde belirtilen faturaların taşıma sırasında kaybolduğu dava dilekçesinde beyan edilmiş ise de kaza ve benzeri bir olay yaşandığı iddia ve ispat edilmediği gibi ayrıca davacı ticari defter ve belgelerini koruyup gözetme yükümlülüğüne de aykırı hareket etmiş, kısacası basiretli bir tacir gibi davrandığını kanıtlayacak delil göstermemiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin zayi belgesi istemine ilişkin içtihadı da bu yöndedir (E:2015/13372, K: 2017/1346, T:07.03.2017) Mahkeme red gerekçesi dışında bu hususta gözetildiğinde, verilen karar sonucu itibariyle isabetli olmakla, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden, HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. “
Yukarıda anılan içtihat uyarınca davacı yan defterlerinin nasıl kaybolduğunu ispat edememiş olup, ayrıca davacı ticari defter ve belgelerini koruyup gözetme yükümlülüğüne de aykırı hareket etmiş, kısacası basiretli bir tacir gibi davrandığını kanıtlayacak delil göstermemiştir bu sebeple iş bu ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın mevcut avans kullanılarak taraflara tebliğine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
26/03/2021Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır