Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1115 E. 2022/888 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1115 Esas
KARAR NO : 2022/888

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2018
KARAR TARİHİ : 11/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/11/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 21/05/2011 tarihli 31. Olağan Genel Kurulunda alınan 15. Maddesinde site içerisinde ortak alanların üyeler ve kiracılar tarafından kurallara aykırı kullanımı halinde cezai işlem uUygulanması konusunda karar alındığını ve Yönetim Kurulu tarafından da bu karar doğrultusunda uygulamaya başlandığını, Söz konusu maddede yer alan ihlalleri gerçekleştiren işyerini kullanan kooperatif üyesi veya kiracıların defaten uyarıldığını, ihlalın devamı sonrasında para cezasının uygulandığını, ortak alanların işgali nedeniyle uygulanan para cezasının ilk ihlalinde 500,00 TL, ikinci ihlalde 1.000,00 TL ve üçüncü ihlalde 2.000,00 TL şeklinde uygulandığını, daha sonraki ihlalde yeniden 500,00 TL’den başlandığını, bu cezaların günlük olarak kesildiği, işyerinin faaliyeti gereği nakliye, indirme ve bindirme sürelerinin dikkate alındığını, para cezası kesilmesi sonrası bir müddet beklenildiği işgal devam ediyorsa tekrar ceza uygulandığını, Davalının (borçlu), … Merkezi …. Ada … numaralı işyeri ile ilgili olarak 15. Maddede yer alan ortak alanlara mal koyarak işgal etme bölümündeki ihlali gerçekleştirmesi nedeniyle kendisine; 19/07/2016 tarihinde 500,00TL, 05/09/2016 tarihinde 1.000,00 TL, 19/10/2016 tarihinde 2.000,00 TL 31/01/2017 tarihinde 500,00TL ,25/02/2017 tarihinde 1.000,00 TL 12/04/2017 tarihinde 2.000,00 TL, 27/01/2016 tarihinde 500,00TL 04/03/2016 tarihinde 1.000,00 TL, 08/04/2016 tarihinde 2.000,00TL =TOPLAMDA 10.500,00 TL. para cezasının uygulandığını, Davalı tarafın bu cezalardan haberdar olmasına karşın ceza makbuzlarını almaktan imtina ettiğini, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle davalının haksız ve mesnetsiz itirazı sonucu durdurulan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyasının takip talebinde yer alan koşullarla devamına, alacağın likit olması da dikkate alınarak kötü niyetli borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça 21/05/2011 tarihli 31. Olağan Genel Kurulda alınan 15. Maddeye dayanılarak davalı şirkete karşı hukuka ve gerçeğe aykırı bir şekilde cezai işlem uygulandığını, davalı şirkete karşı Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün…. E. sayılı dosyası ile icra işleminin başlatıldığını, müvekkilinin bu icra işlemi sonucunda usulsüz durumu öğrendiği ve icra takibine, borca, ödeme emrine ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, müvekkilinin icra takibine ve iş bu davaya konu edilen ceza makbuzlarından daha önce haberi olmadığını, müvekkilinin ortak alanlara mal koyarak işgal etmediğini, aktif bir şekilde çalışmakta olan iş yerinin faaliyeti gereği nakliye, indirme-bindirme işlemlerinin yoğun ve zaruri olduğunu, davacı sürekli ceza tarafın bu zorunlu işleri dikkate almayarak ortak alanı işgal olarak yorumladığını ve kestiğini, Hiçbir şekilde borcu kabul etmemekle birlikte takibe ve davaya konu ceza makbuzlarının icra takibi öncesinde müvekkiline tebliğ edilme Makbuzlarının icraya konulduğunu, bunun da hukuka, ahlaka ve iyi niyet kurallarına ve ticari ve eski tarih içeren, geçmişe yönelik ceza teamüllere ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, yukarıda açıklanan sebeplerle; davanın reddine, kötü niyetli olduğu açıkça görülen davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16/04/2019 tarih, ….esas ve …. karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ortak alanların işgali nedeniyle uygulanan para cezasının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 10.500,00 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu taşınmazın tapu kayıtları, davacı Kooperatifin defter ve kayıtları, yönetim planı incelenmiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Davacı Kooperatifte denetçi olarak çalışıyorum ve özellikle bu işle ilgileniyorum. Yaklaşık 6-7 aydır bu yönde davalı şirkete bir ceza kesilmiyor. Sürekli bu yönde kendilerini uyarıyoruz. Ancak daha önceki dönemde davalı şirket dükkanın hem arka hem de ön tarafına saçak hizası dediğimiz kısmı yaklaşık 1-2 mt.aşacak şekilde ve otoparka da mal koyacak şekilde mal depolama yapıyordu. Bundan dolayı cezalar kesilmişti. İstoçta davalı şirket gibi pekçok firmanın ürün nakliyesi için biz gerekli kolaylığı gösteriyoruz. Ürünlerin nakliye önlerine 1-2 saat süreyle konulmasına kesinlikle ses çıkarmıyoruz. Hatta bu süre bazen 3-4 saat bile sürebiliyor. Ancak davalı şirket bu ürünleri nakliye için değil depolama için firma önlerine koyuyor. Hatta ben bizzat davalı firma yetkilisiyle konuştuğumda da kendisi bana dükkanda yer olmadığı için zorunlu olarak ürünleri bu şekilde firma önlerine koyduklarını söyledi. Bende kendilerine depo tutmalarını teklif ettim. Tutanaklarda ismi geçen …. tutanakların tutulduğu bir dönemde kooperatifte denetim için görevli olan bir elemandı. Ben yaklaşık 16 aydır kooperatifte çalışıyorum. Sadece çalıştığım döneme ilişkin son dönemde bir kaç ceza kesmişimdir. Bunlarda imzam vardır. Önceki dönemlere ilişkin benim imzam yoktur. Çünkü söylediğim gibi 16 aydır davacı kooperatifte çalışıyorum. Ancak süreç bu şekilde işler. demiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Davacı kooperatifte 23 yıldan buyana muhasebede çalışıyorum. Görevim kooperatifçe kesilen bu cezaları posta kanalıyla ilgili şirketlere göndermektir. Kooperatifteki genel uygulama, tüm firmalar yönünden nakliye işlemlerinin yapılması aşamasında 1-2 saatlik dükkan önündeki ürün bekletme veya depolama işleminde kesinlikle ceza yazılmaz. Zaten bu durum kendisini belli eder. Eğer branda altında ürün sürekli bekliyorsa bu depolamadır. Bunlara ceza yazarız. Davalı şirket için kesilen cezaları da aynı şekilde posta aracılığıyla kendilerine göndermişimdir. Bunlara ilişkin alındı belgelerinin fotokopisini de sunuyorum. Davalı şirketin kendi dükkanları önündeki alanı aşarak ürünlerini depoladıklarını gördüm. Ürünleri devamlı branda altında duruyordu. Bundan dolayı ceza yazılmıştır. Ancak şu anda ceza yazılmıyor. Çünkü ürünlerini depolama şekilleri uygun. Muhasebede çalışıyor isem de bankaya gitmek için ben de görevim gereği bunlara dikkat etmek zorundayım. Davalı şirketin bu şekilde birden fazla yani her zaman görmüşümdür. Çünkü söylediğim gibi ceza makbuzları bana geliyor. Ben de buna dikkat etmek durumundayım. Ceza makbuzları fotoğraflarla birlikte geliyor. Buna bakıyoruz ve ona göre cezalar kesilip karşı tarafa gönderiliyor. Karara aykırı davranan firmaların dükkan ön ve arkalarındaki bu durum fotoğraflarla tespit ediliyor.” demiştir.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; “davalı şirkette satış görevlisi olarak 2016 yılından bu yana çalışıyorum, halen de çalışmam devam ediyor. İstoçta satış mağazamız var, bu nedenle ben satış mağazasında devamlı duruyorum. Bizim faaliyet gösterdiğimiz işyerinde kapının önünde 2 arabalık bir yer var. Oraya konulan ürünlerde müşteri ürünleridir. Şöyle ki müşteri ürünlerini biz kapının önüne bu alana koyuyoruz, müşteri gelip buradan ürünleri teslim alıyor, kesinlikle teşhir amaçlı bu ortak alan kullanılmıyor, bazen trafikten kaynaklı gecikmeler olabiliyor. Ürünlerin teslim için konulduğu alan en fazla 2-3 saattir. Bazen trafikten kaynaklı gecikmeden dolayı bu 5 saate çıkabiliyor. Tanıklık ücreti talep etmiyorum. Bizim müşteri ürününü teslim için koyduğumuz alan davalı şirkete otopark için tahsis edilmiş bir alandır. Davalı şirketin faaliyette bulunduğu dükkan B tipi olarak geçen 2 dükkanlı bir yerdir. Bu nedenle 2 araçlık yer tahsis edilmiş, C Tipi tabir edilen dükkanlar da 1 dükkan vasfında olduğu için bir araçlık yer tahsis edilmiştir. Buna yönelik davacı kooperatifin aldığı karar olup olmadığını bilmiyorum, ancak park alanları cizgilerle belirtilmiştir. Bizim müşterilere teslim için ürünleri koyduğumuz yer de davalı şirketin dükkanının önünde araçların park edilmesi için tahsis edilen alandır, davalı şirkete gelen ürünlerde vardı. Gelen ürünleri de aynı şekilde araçlarla geldiği zaman bu alanda indiriyoruz, gerekli olanları işyerine alıyoruz.” demiştir.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; “2010 yılından beri davalı şirket ile çalışıyorum ve onların nakliye işini yapıyorum, getirdiğim malları da işyerinin önündeki alana boşaltıyorum, kimisi içeri alınıyor, kimisi de dışarda bekletiliyor, zaten müşteriler getirdiğim ürünleri 2-3 saat içinde alıyorlar. Tanıklık ücreti talep etmiyorum. şirkete nakliye için gelip giderken ürün boşaltma dışında o alanda ürün teşhirine ilişkin herhangi birşey görmedim.” demiştir.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; ” yaklaşık 4-4,5 yıldan bu yana davalı şirkette sigortalı olarak çalışıyorum, satış pazarlama personeli olarak görev yapıyorum. Davalı şirkette depolama ve sevkiyat şu şekilde yapılıyor, şirkete ürün geldiği zaman sitede bulunan işyerine alınacak ürünler içeri alınıp depoya getirilecek ürünler de kapının önüne konularak nakliyecimiz olan … bey çağrılır, … beyde bu alandan ürünleri alıp depoya götürür. Depoya gönderilecek ürünlerin kapının önünde yani araçları koymamız için ayrılan alanda kalma süresi 1-2 saati geçmez. Müşterilere satılacak ve verilecek ürünleri de aynı şekilde bu alana koyarız zaten müşteri de gelip en fazla yarım saat 1 saat içinde kapının önüne konulan ürünleri alırlar. Dükkanın önünde teşhir amaçlı ürün koymuyoruz hatta araba dahi koymuyoruz, tanıklık ücreti talep etmiyorum. şahsım olarak bugüne kadar davacı site yönetiminin elemanları tarafından malların konulduğu yer ile ilgili olarak uyarılmadım, şirket ile ilgili uyarı varsa da bilemem. demiştir.
Davacı vekilinin iddia ve talepleri, davalı vekilinin savunmaları, taraflar tarafından sunulan belgeler, icra dosyası, fotoğraflar, genel kurul kararı, Kooperatif kayıtları, para cezası makbuzları, dava konusu ortak alan, taraflar tarafından sunulan fotoğraflar, Kooperatif yönetim planı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; davalı iş yerinin Kooperatif açısından niteliği, davalının Kooperatife üye olup olmadığı, kiracı olup olmadığı, Yönetim Kurulunun söz konusu para cezasının uygulama yetkisinin olup olmadığı, para cezası uygulanan yerin Kooperatif ortak alanı olup olmadığı, ortak alanın işgal edilmesi halinde uygulanması gereken para cezası miktarı, faizi, davacı Kooperatife ödenmesi gereken para cezası ve faiz miktarı, oranı ve türü, davaı Kooperatifin diğer üyeleri için de aynı yaptırımı uygulayıp uygulamadığı, tarafların tüm talepleri hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlenmesi için Kooperatif kayıtları ve dosya üzerinde ve yerinde teknik inceleme yapılmak suretiyle rapor alınmasına karar verilmiş, 23/08/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacının Ticari Defterlerini Türk Ticaret Kanunu’na ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun düzenlemelerine göre usulüne uygun tuttuğu, süresinde açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırdığı, Ticari defterini birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, Ticari Defterlerinin HMK 222 mad. Gereğince sahibi lehine delil vasfı niteliğinin sayın mahkemenizin takdirinde olduğu, Davacı … (….) 21/05/2011 tarihli, Olağan Genel Kurul toplantısında; alınan kararlarında 21/05/2011 tarihli, Olağan Genel Kurul toplantısı kullanımını düzenleyen site yönetim kurallarına aykırı hareket edenlere, para cezası uygulama yetkisi ile ilgili 15.maddesinde karar alındığı, Genel Kurul Kararlarına uygun olarak “….Ticaret Merkezi Toplu Yapı Yönetim Planı” nda »« işyerleri bağımsız bölümlerini kullanırken ortak yerleri (ör. dükkân önleri ve arkaları veya her türlü boş alanları), araç park etmek dahil, yanlarında, yakınlarında veya çevresinde bulunan işyerlerine zarar verecek şekilde kullanamazlar, bu şekilde kullanımların önüne geçmek ve önlemek üzere, Toplu Yapı Yönetim Kurulu tarafından parasal cezai müeyyideler getirilmesi ve bu cezai parasal müeyyidelerin zarar-ziyan tazminatı olarak aidatlarla birlikte ve aidatların fortak giderlerin) tahsilindeki hukuki statüye tabi olarak tahsil edilmesi, bu yöndeki ceza ve tazminatların parasal miktarlarının belirlenmesi için karar alabilir. Davalının genel kurul kararlarının iptal edildiği yönünde bir beyanı olmadığından, iş bu kararlar çerçevesinde üyelerden tahsil edilmesine karar verilen aidat ve ödemelerinden üye sıfatıyla sorumlu bulunacağı, Davalının davaya konu düzenlemiş olduğu ceza makbuzlarını zamanında uygun olarak ticari defterine kaydettiği, Davalının davaya konu borcunu ödediği ile ilgili belgenin bulunmadığı, 01/12/2017 icra takip tarihinde davacının davalıdan 18.026,05 TL ve 15/03/2018 dava tarihinde davacının davalıdan 20.190,09 TL alacak bakiyesinin olduğu, Davacının davalıya düzenlemiş olduğu icra takibine konu 9 adet “mal teşhir cezası” makbuzların toplamı 10.500,00 TL tutarın alacak tutarının ticari defter kayıtlarında mevcut olduğu, Davacının davalıya düzenlemiş olduğu ceza makbuzlarını davalıya …. şubesinden taahhütlü olarak gönderdiği ancak davalı tarafından kabul edilmeyerek iade edildiği, makbuzların tebliğ edilemediği, tebliğ ettiği ile ilgili de bilginin bulunmadığı bu nedenle, davaya konu asil alacağın icra takip tarihine kadar 10.500,00 TL alabileceği, Davacı; Bakırköy …. İcra Müdi in …. E sayılı ile 10.500,00 TL asıl alacak için 01/12/2017 tarihinde icra takibini başlattığı, Davacının Davalıdan icra takip tarihi itibariyle 10.500,00 TL asil alacaklı olduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Somut davada; davalı, davacı kooperatifin … Ticaret Merkezi …. ada … numaralı bağımsız bölümündeki iş yerini işletmektedir. Davacı kooperatifin 21.05.2011 tarihli olağan genel kurulu toplantısının 15. maddesinde, kooperatif ortak kullanım alanlarının düzenlenmesi ve bu doğrultuda cezalandırılmanın öngörüldüğü ve bu kararlar gereğince yönetim kuruluna yetki ve görev verildiği görülmüştür. Genel kurul tarafından yönetim kuruluna devredilen yetki ile site içerisindeki boş alanlara yapılan müdahalelere ilişkin işgal tazminatı niteliğinde olması sebebi ile anasözleşmede olmasa dahi verilen yetki ile temsil görevi bulunan yönetim kurulu tarafından aykırı kullanımlara cezai işlem uygulanabilecektedir. Mahallinde yapılan keşifte, davacı tarafından dosyaya sunulan fotoğraflarda, davacı tanık beyanlarında davalının Kooperatifin ortak alanlarına mal koyduğu tespit edilmiştir. Bu sebeple davacı Kooperatif tarafından uygulanan işgal tazminatı yaptırımında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Davacının iddiaları fotoğraflar , bilirkişi incelemesi, ceza tutanakları ile sabit olduğundan davalı savunmalarına ve davalı tanıklarının beyanlarına itibar edilmemiştir. Davacı Kooperatifin incelenen defter ve kayıtlarında da kayıtlı diğer üyelere de aynı ve eşit şekilde cezalar uygulandığı ve davacıya farklı bir uygulama yapılmadığı görülmüştür. Davalı tarafça dava konusu işgal tazminatının ödendiğine dair dosyaya geçerli bir delil sunulmamıştır. Bu nedenle davacı tarafından ispatlanan davanın rapor ile tespit edilen bedel üzerinden kabulüne, alacağın likit nitelikte olduğu anlaşılmakla davacı lehine asıl alacağın %20 ‘si oranında icra inkâr tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 10.500,00-TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 717,25 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 213,94 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 503,315 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 2.027,51 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 213,94 TL peşin harç olmak üzere toplam 249,84 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 568,76 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 9,52 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
9-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır