Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1092 E. 2022/381 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1092 Esas
KARAR NO : 2022/381

DAVA : Alacak (Fuar Katılım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :27/04/2022
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin , tekstil alanında faaliyet gösteren, alanında başarılı bir şirket olup ticari faaliyeti kapsamında, davalı …..A.Ş.’nin düzenleyicisi olduğunu ve ….. Fuar Merkezi’nde organize edilecek tekstil fuarına 2020 ve 2021 yıllarında katılmak yönünde davalı ile anlaştığını, buna göre Müvekkil şirketin, anılan sözleşmeler uyarınca ödemesi gereken bedelleri ifa ettiğini, 2020 yılında düzenlenmesi gereken “…..” adlı fuar için ödemesi kararlaştırılan 32.580,27-TL bedelin 3.258,04-TL si ön ödeme açıklamasıyla 07/05/2019 tarihinde müvekkili tarafından davalı banka şirketi hesabına havale edildiğini, daha sonra kalan bedel olan 29.322,32 TL bedel; 30/08/2019 keşide tarihli, ….bank ….. Şubesi, … seri nolu, 5.864,00 TL bedelli, 30/09/2019 keşide tarihli, …bank ….. Şubesi, ….. seri nolu, 5.864,00 TL bedelli, 31/10/2019 keşide tarihli, …bank ….. Şubesi, ….. seri nolu, 5.864,00 TL bedelli, 29/11/2019 keşide tarihli, …bank ….. Şubesi, … seri nolu, 5.864,00 TL bedelli ve 31/12/2019 keşide tarihli, …bank ….. Şubesi, … seri nolu, 5.866,32 TL bedelli 5 (beş) adet çek ile ödendiğini, ancak bu ödemelere rağmen davalı şirket 2020 yılı fuarını gerçekleştiremediğini ve Fuarın 2021 yılında yapılacağı belirtildiğini, davalı şirketçe 20-24 Eylül 2021 tarihleri arasında düzenleneceği duyurulan “…” adlı fuar için ise daha önce ödenen bedele ek olarak fuar alanında m2’yi büyütmek adına toplam 30.154,00 TL daha bedel talep edildiğini, müvekkilinin, 5.154,00 TL’sini …..A.Ş.’nin banka hesabına havale yoluyla, geri kalan 25.000,00 TL ise 19/09/2021 tarihinde keşide edilen, …. Bankası …. … Şubesi, … seri nolu, 25.000,00 TL bedelli çek ile ödendiğini, ancak bugüne kadar sözü geçen fuarların hiçbirinin yapılmadığını, müvekkil şirketin yaptığı ödemelerin karşılığını bugüne kadar alamadığını, ayrıca yapılan ödemeler sebebiyle ve de fuarların gerçekleşmemiş olması sebebiyle maddi zarara uğradığnı, müvekkil şirket yönünden davalı ile akdettiği sözleşmeden elde edeceği bir menfaat kalmadığını, gelinen aşamada daha fazla zarara uğramamak adına sözleşmeden dönmek zorunluluğunun hasıl olduğunu, müvekkili tarafından ödemesi yapılan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplamda 62.734,36 TL’nin ticari işlere uygulanacak temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili tarafça cevap dilekçesi sunulmamış, aşamalardaki yazılı ve sözlü beyanlarında fuarın mücbir sebeple ertelendiğini, iptal edilmediğini, sözleşme gereğince erteleme yetkisinin bulunduğunu ve bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesinden dönülmesi sebebiyle ödenen bedelin iadesine ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6098 sayılı TBK’nun İfa imkânsızlığını düzenleyen 136.maddesinde “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır.Borçlu ifanın imkânsızlaştığını alacaklıya gecikmeksizin bildirmez ve zararın artmaması için gerekli önlemleri almazsa, bundan doğan zararları gidermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK’nun Kısmi ifa imkânsızlığını içeren 137.maddesinde; “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle kısmen imkânsızlaşırsa borçlu, borcunun sadece imkânsızlaşan kısmından kurtulur. Ancak, bu kısmi ifa imkânsızlığı önceden öngörülseydi taraflarca böyle bir sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, borcun tamamı sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, bir tarafın borcu kısmen imkânsızlaşır ve alacaklı kısmi ifaya razı olursa, karşı edim de o oranda ifa edilir. Alacaklının böyle bir ifaya razı olmaması veya karşı edimin bölünemeyen nitelikte olması durumunda, tam imkânsızlık hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yine 6098 Sayılı TBK’nun Aşırı ifa güçlüğünü düzenleyen 138.maddesinende; “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut davada taraflar arasında fuar katılım sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşme kapsamında davacı fuar katılımcısı, davalı ise fuar düzenleyicisidir. Davacı tarafından fuar katılım sözleşmesi gereğince belirlenen bedelin davalıya ödendiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar fuar katılım sözleşmesi kapsamında 2020 ve 2021 yıllarında yapılacak olan ….. ve … fuarlara katılım konusunda sözleşme imzalanmıştır. Ancak söz konusu sözleşme kapsamında kararlaştırılan fuar davalı tarafça covid 19 pandemisi sebebiyle gerçekleştirilmemiş ve yeni bir tarihte belirlenmemiştir ve fuarın yapılacağı tarih davacı tarafla müzakere edilerek bildirilmemiştir. Covid 19 pandemisi sebebiyle Dünya genelinde ve Ülkemizde tüm etkinliklerin kısıtlandığı hususunda ve davalının da kararlaştırılan tarihte edimini elinde olmayan sebeplerle yerine getiremediği hususunda tereddüt yoktur ve bu hususlarda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Ancak davalı tarafça davacı taraf ile müzakere edilerek yeni bir tarih belirtilmemiş ve davalı tarafça sözleşme kapsamındaki edimler yerine getirilmemiştir. Davalı tarafça yeni bir tarih belirlense bile yukarıda belirtilen yasal mevzuat gereği de davacının kendisi ile müzakere edilmeden farklı bir tarihte aynı ülkede veya başka bir ülkede düzenlenecek fuara katılmaya zorlanmasının kabul edilmesi hukuken mümkün değildir. Bu nedenlerle davacının sözleşmede belirtilen tarihlerde yapılmayan fuara ilişkin davalı tarafça sözleşmede belirtilen edim yerine getirilmediğinden davacı tarafça ödenen bedelin iadesini talep etmekte hukuken haklı olduğu kanaatine varılmış ve açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davacının taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesi kapsamında sözleşmeden dönülmesi sebebiyle davalı tarafa ödenen 62.734,36-TL bedelin dava tarihininden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.285,38 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.071,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.214,03 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.955,46 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 1.071,35 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.130,65 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 56,35 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.05/04/2022
Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır