Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/1080 Esas
KARAR NO : 2022/1062
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/05/2017
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :28/12/2022
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalı ……’a ait servis kutu ve borularının davalı taraflarca hasara uğratıldığını, bu nedenle de müvekkili şirketin sigortalısına 23.09.2016 tarihinde 2.727,86 $ (USD) hasar tazminatı ödemiş olduğunu, Ödenen tazminatın, hasara neden olan davalı taraflardan rücuen tahsili imkânı bulunmasından sebep taraflara rücu mektubu gönderildiğini, ancak davalı tarafların olumsuz yanıt vermek suretiyle borcu ödememiş olduklarını, Yukarıda izah edilen nedenle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkil şirket tarafından ödenen 2.727,86 $ (USD) tutarındaki tazminat ödemesinin tahsilini ve 23.09.2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek fdevlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden) işleyecek faizi tutarının davalı taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmesini, Yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraflar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda sorumlu ve aktif hasmın müvekkilinin idare değil, mütcahhit firma olduğunu, müvekkilinin idare ile müteahhit arasında akdedilen Eser Sözleşmesi, İnşaat İşleri Teknik Şartnamesi, İdari Şartname, Yapım İşleri Genel Şartnamesi ve Kanalı Teknik Şartnamesi ilgili hükümleri uyarınca her türlü zarar, ziyan, kaza ve hasarlardan davalı ….. İnş. Taah. San. Tic. A.Ş. firmasının sorumlu olduğunu, Dava konusu diğer davalı müteahhit firma tarafından verilen zarar ve hasar dan dolayı, müvekkil idarenin sorumlu olmayacağının muhtelif mahkeme ilamlarıyla da teyit edilmiş olduğunu, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2003/15798 Esas ve 2003/15311 Karar sayılı ilamında “istisna sözleşmelerinde işveren ile çalıştırlan kişi arasında taabiyet (emir ve hakimiyetinde bulunma hali) bulunmadığından, iş sahibi olan müteahhidin haksız eyleminden ileri gelen zararlardan iş sahibi (mülga) BK madde 55′ uyarınca sorumlu tutulamaz. ” denilmekte olduğunu, (mülga) BK madde 49 uyarınca, zararın tazmini için kusur-zarar-illiyet bağı şartlarının oluşmadığını, müvekkili idarenin eylem ve işlemlerinden doğan bir zararın olmadığını, (mülga) BK madde 66 uyarınca, adam çalıştıran sıfatıyla müvekkil idareye husumet tevcih edilemeyeceğini, müvekkili idarenin kamu kuruluşu olup inşaat işleri yapmadığını, bu tür işlerini ihale yönetmeliğine uygun olarak yeterlilik belgesini ibraz ederek ihaleyi alanlara verdiğini, müvekkil idarenin sadece işin teknik şartlara uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyebildiğini, bunun dışında denetim ve gözetiminin söz konusu olmadığını, Dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacı tarafın kusur ve hasarının olup olmadığının da araştırılması gerektiğini, İBB’nin 30.09.1998 tarihli genelgesi ile “Alt Yapı Hizmetleri Yönergesi’ne tüm alt yapı hizmeti veren kurumların uyması gerektiğini, tesis üstüne tesis yapılamayacağını ” belirtmiş olduğunu, dava konusu hasarın haksız fiil olarak nitelendirilmiş olmasından mütevellit davacı tarafın ancak yasal faiz talebinde bulunabilecek olduğunu, müvekkili idarenin temerrüde düşmemiş olması sebebiyle dava tarihi sonrası için yasal faiz talebinde bulunulabileceğini, Yukarıda izah edilen nedenlerle; usül ve esas bakımından hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dilekçesinde sunmuş olduğu deliller ile sorumluluğun müvekkili şirkete ait olduğunu kamıtlayamadığını, Meydana gelen zararın sorumluluğunun müvekkili şirkette olduğu kabul edilse dahi davacı tarafça yapılan ödemenin TL (Türk Lirası) cinsinden olduğunu, ancak davacı yanın USD para birimi den tazminat talebinin sebebinin ne olduğunun anlaşılamadığını, bu şekildeki talebin haksız kazanç elde etme çabası olduğunu, Davacı tarafın hasarın oluştuğuna dahi bir delil sunamamış olduğunu, iddiaları gerçek dahi olsa varlığının ve niteliğinin ortaya konması gerekti Mezkür hasarın hukuken sorumluluğunun müvekkil şirketin alt yüklenicisi diğer davalı ….. ‘a ait olduğunu, müvekkil şirket ile alt taşeron ….. arasında akdedilen taşeron sözleşmesinin işveren idare (…..) tarafından da onaylanmış olduğunu, Bu iç sözleşme gereği olarak işin yapımı sırasında 3. kişilere verilecek zarardan alt yüklenicinin sorumlu olduğunu, hukuken müvekkil şirkete husumet yöneltmenin mümkün olmadı; Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 27.03.2019 tarih, 2016/14678 Esas ve 2019/2839 Karar sayılı içtihat metninde “…İstisna akdinde kural olarak, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi bulunmamakta, yüklenici iş sahibinden bağımsız olarak üstlendiği işi eşme koşullarına uygun olarak tamamlayıp teslim etmeyi üstlenmektedir. Bu özellik dikkate alındığında bağımlılık ilişkisi, bir başka deyişle iş sahibinin adam çalıştıran sıfatı bulunmadığından istisna ahdinin yerine getirilmesi ve işin yapımı sırasında meydana gelen zararlardan iş sahibinin sorumlu tutulamayacağı kabul edilmektedir…”” denilmekte olduğunu, …… hasar tespit tutanağı incelendiğinde, 18.03.2016 tarihli ….. kazı çalışması sırasında kepçe ile … hattına hasar verildiğini, bu nedenle gaz çıkışının olduğunu ve PE vananın kapatılarak gaz çıkışının durdurulduğunun belirtildiğini, ancak …… tarafından düzenlenen 04.04.2016 tarihli hasar onarım giderleri belgesinde 460 adet gaz verilemeyen aboneye ilişkin sayaç açma kapama bedeli olarak 6.440,00 TL tutardan bahsedildiğini, ancak gaz kaçağı durumunda hiçbir abonenin sayacının fiilen tek tek kapatılmadığını, dolayısıyla bu tutarın gerçeğe aykırı olarak hesaplandığı ve sebepsiz zenginleşmeye sebep olacağı kanısına varmış olduklarını, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 08.02.2021 tarih, 2019/2025 Esas ve 2021/925 Karar sayılı içtihat metninde “Davacı şirketi sigortalısına USD para birimi üzerinden 10.10.2002 tarihinde ödeme yapıp bu tarih itibariyle de halefiyet ilkesi gereği sigortalısının haklarına sahip olmuştur. Davacının düzenlediği poliçe gereği USD üzerinden ödeme yaptığı; dava dışı sigortalı ile davalı arasında döviz üzerinden borç doğuran bir ilişki bulunmadığı ve TBK’nun 99.’ maddesi dikkate alınarak, ödeme tarihindeki kur bedelinden hesap edilecek ülke parası üzerinden, davalının sorumlu olduğu miktarın hüküm altına alınması gerektiği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddi isabetsiz olmuştur. şeklinde hükme varılmış olduğu üzere tazminat talebinin TL (Türk Lirası) cinsinden olmak durumunda olduğunu, yukarıda izah edilen nedenlerle; dava şartı yönünden noksan olan davanın usulden, hukuki dayanaktan yoksun davanın husumet yokluğundan müvekkil yönünden reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. …. tarafından duruşmadaki beyanında; “Yapılan iş sırasında bir hasar verilmiş ise hasarı karşılayacağız. Ben ..ın taşeronu …. ‘nin yetkilisiyim. Dava konusu yerde işleri benim şirketim yapmıştır. Davanın reddine karar verilsin.” demiştir.
Büyükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas …karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Davacının sigortalısı dava dışı ……’a ait servis kutu ve borularına davalılar tarafından zarar verildiği ve sözkonusu zararın davacı tarafından sigortalıya ödenmesi sebebiyle rücuen davalılardan tazmini istemine ilişkindir.
….. tarafından idareleri ile yüklenici firma arasında imzalanan Sözleşme, İnşaat İşleri Genel Teknik Kanalizasyon Teknik Şartnamesi ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi ilgili maddeler ve ….. İnş. Taah. Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında imzalanan sözleşme örneği mahkememize gönderilmiştir.
18.03.2016 tarihinde, İstanbul İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi No:25 karşısında ……’a ait toprak altı doğalgaz borularında ve servis kutusunda oluşan hasar ve zararın, davalı …..’nin diğer davacılara yaptırmış olduğu ‘atıksu, yağmur suyu ve dere ıslahı inşaatı çalışması esnasında meydana gelip gelmediği, zarar verilmiş ise olay tarihindeki zararın rayiç değeri, davacının sigortalısına ödemiş olduğu bedelin rayiç değere ve sigorta teminatlarına uygunluğu ve rücu hakkı olup olmadığı, hususlarındaki tüm iddia ve savunma talepleri nezdinde, taraflar arasındaki uyuşmazlıkların çözümü amacıyla dosyanın teknik olarak değerlendirilmesi için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 24/08/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davalılar ….., ….. İnşaat ve … Yapı’nın meydana gelen mezkür olayda müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, Mezkür olayın kaza tarihi itibariyle hasar rayiç değerinin 1.368,23 TL olacağı, Meydana gelen hasarın poliçe klozları ve poliçe özel şartları gereği poliçe vadesi içerisninde ve teminat kapsamında meydana geldiği, Hasar sonucu sigorta şirketince …. nolu Hasar Dosyası kapsamında yaplan tespitler sonucu davacı sigorta şirketince 23.09.2016 tarihinde 2.727,86 USD ödeme yapıldığı, Davacı sigorta şirketinin hasar tazminatını poliçedeki döviz cinsi olan USD olarak talep edebilceği, Davacı sigorta şirketi yönünden TTK 1472 halefiyet prensibi koşullarının oluştuğu, ödediği tazminatı rücuen talep edebileceği, Faiz ve sair talepler Sayın Mahkemenin takdirinde olacağından tarafımızdan değerlendirme yapılmadığı, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı vekili, dava dışı …… ile aralarında ticari paket sigorta poliçesi akdedildiğini, dava dışı sigortalının servis kutu ve borularına davalılar tarafından yapılan çalışma sonucunda zarar verildiği ve bu sebeple sigortalısına ödenen hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ….. vekili tarafından söz konusu zarardan kendilerinin sorumlu olmadığını, diğer davalı ….. ile aralarında yapılan ihale sözleşmesi, teknik şartname, idari şartname, yapım işleri genel şartnamesi ve kanalizasyon özel teknik şartnamesi uyarınca diğer davalı …..’ın sorumlu olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ….. vekili tarafından davanın kendilerine yöneltilemeyeceğini, talep edilen bedelin TL olarak ödendiğini ve bu sebeple USD üzerinden talep edilemeyeceğini, zararın gerçeği yansıtmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ….. tarafından yapılan iş sırasında bir hasar verilmiş ise hasarı karşılayacağını, kendisinin …ın taşeronu …. ‘nin yetkilisi olduğunu, dava konusu yerde işleri kendi şirketinin yaptığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında davacı ile dava dışı sigortalı …… arasında ticari paket sigorta poliçesi akdedildiğine ve dava konusu hasar sebebiyle davacı tarafından sigortalısına ödeme yapıldığına ve dava konusu yerde davalılar arasındaki eser sözleşmesi kapsamında dava konusu yerde çalışma yapıldığına ilişkin bir ihtilaf bulunmamaktadır. Dava konusu yerde yapılan çalışma sonucunda dava dışı sigortalının uğradığı hasara ilişkin hasar tutanağı ile de dava dışı sigortalının hasara uğradığı sabittir. Söz konusu tutanak incelendiğinde davalı …..’ın alt taşeronu …’nin yetkilisi ….. tarafından imzalanmıştır. ….. tarafından duruşmadaki beyanında da zarar verilmiş olması halinde zararın karşılanacağını, çalışmayı kendi şirketlerinin yaptığını beyan etmiştir. Bu hususlar dikkate alındığında dava konusu yerde davalılar tarafından yapılan çalışma sonucunda sigortalının zarara uğradığı sabittir. Davalı ….. tarafından dava konusu yerdeki çalışmanın aralarında sözleşmeler ve teknik şartnameler uyarınca davalı …..’ın yaptığını, bu sebeple kendilerinin zarardan sorumlu olmadığını, davalı ….. dava konusu yerdeki çalışmanın kendi taşeronu … ve …. tarafından yapıldığını, kendilerinin sorumlu olmadığını savunmuştur. Ancak taraflar arasındaki sözleşmeler dış ilişkide üçüncü kişileri bağlamamaktadır ve zarar gören ile onun yerine halef olan davacı sigorta şirketini bağlamamaktadır. Taraflar sözleşme hükümlerini ancak kendi aralarındaki iç ilişkide ileri sürebilirler. Bu sebeple davalılar vekillerinin bu savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir. Ayrıca sigorta şirketi ile sigortalı arasındaki sözleşme USD üzerinden akdedilmiş ve USD üzerinden hesaplanan zarar fiili ödeme günündeki TL üzerinden ödenmiştir. Dolayısıyla davacının USD para birimi üzerinden talepte bulunmasında herhangi bir usul ve yasaya aykırılık yoktur. Bu sebeple davalı ….. vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir. Mahkememizce dava dışı sigortalının hasar tarihindeki rayiç hasar zararı teknik bilirkişi marifeti ile hesaplatılmış ve zararın 477,53 USD olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen rapor usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce hükme esas alınmış ve bu bedel üzerinden davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından davalı ….. … aleyhine dava açılmış ise de; dava konusu yerde davalı ….. iş sahibi olarak davalı ….. yüklenici olarak aralarındaki sözleşme ve ihaleler kapsamında iş yapılmış ve davalı ….. tarafından bu iş alt taşeron ihbar olunan …’ye verilmiştir. Davalı ….. ihbar olunan …. nin yetkilisidir. Dolayısıyla şahsen dosyada pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Bu sebeple bu davalı yönünden açılan davanın pasif husumet dava şartı eksikliği sebebiyle reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili tarafından davalı ….. aleyhine açılan davanın pasif husumet dava şartı eksikliği sebebiyle REDDİNE,
2-Davacı vekili tarafından davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu hasar sebebiyle davacının rücuen talep edebileceği hasar zararı olan 477,53 USD nin ödeme tarihi olan 23/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre, Devlet Bankaları’nın USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 116,46 TL nispi karar harcının daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 168,24 TL peşin harçtan mahsubu ile 51,78-TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 1.704,93 TL vekalet ücretinin davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi kendilerini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 ve 13/3 maddeleri dikkate alınarak takdir edilen 1.704,93TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 116,46 TL peşin harç olmak üzere toplam 147,86 TL harcın davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 531,135 TL yargılama giderinin davalılar ….. Genel Müdürlüğü ve ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 363,58 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı ….. İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ ne verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı ….. tarafından yapılan 54,60 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı ….. ‘ye verilmesine,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı ….. vekilinin ve davalı …..’ın yüzlerine karşı, davalı ….. vekilinin yokluğunda, davalılar ….. ve ….. yönünden kabul edilen miktar itibariyle kesin, davalı ….. yönünden kurulan hüküm yönünden ve red edilen miktar yönünden kurulan hüküm yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2022
Katip ….
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır