Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1073 E. 2022/255 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1073 Esas
KARAR NO : 2022/255

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 20/12/2021
KARAR TARİHİ : 09/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04.04.2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Terkin ve tasfiye edilen, ihyasını talep ettiğim Tasfiye Halinde … Turizm A.Ş.’nin yönetim kurulu başkanı ve tek pay sahibi olduğunu, ayrıca şirketin tasfiye müdürlüğü görevini de üstlendiğini, Tasfiye halinde … Turizm A.Ş. isimli şirketin, …’nde … sicil numarası ile kayıtlı olup, tasfiye ve terkin edilmeden önce “… Mah….Cad… Sitesi No:… D:14 Küçükçekmece” adresinde faaliyet gösterdiğini, şirketin, Beyoğlu …. Noterliği’nin 07.12.2020 tarih …. sayı ile tasdikli 30.11.2020 tarihli Genel Kurul Kararı ile tarihli kararı ile tasfiyeye girdiğini, tasfiye işlemlerinin 09.12.2020 tarihinde ticaret sicilinde tescil edildiğini, Şirketin davacı olduğu ve derdest olan Ankara …. Vergi Mahkemesi …. E., …. K. Ankara …. Vergi Mahkemesi … E., …K. , Ankara …. Vergi Mahkemesi … E. … K. , İstanbul …. Vergi Mahkemesi …. E. … K. sayılı davalarla mevcut olduğunu, anılan davaların şirket lehine sonuçlanmış olsa da davalı idare tarafından kanun yoluna başvurulduğunu, istinaf ve temyiz aşamalarının Ankara Bölge İdare Mahkemesi, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi ve Danıştay’da devam etmekte olduğunu, dolayısıyla dava konusu şirketin taraf olduğu ve tasfiye tarihi itibariyle kesinleşmeyen davalar bulunduğundan Sayırı Mahkemenizce TTK m.S47 uyarınca şirketin ihyasına karar verilmesini tatep etme zorunluluğunun doğduğunu, İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğünün … sicilinde kayıtlı Tasfiye Halinde … Turizm Anonim Şirketi ünvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün, TTK.m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, Tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, Tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, Tasfiye memurlarının alacaklıların haklarını korumakla görevli olduklarının, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçların notere depo edilmesi ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerektiğini, Bu yapılmadan şirketlerin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtıldığını ve şirket kayıtlarının sicilden terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebildiğini, tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini, Müvekkil Sicil Müdürlüğü’nün tespit etmesinin mümkün olmadığını, TTK m. 545/1’de düzenlendiği üzere, müvekkil Ticaret Sicili Müdürlüğü tasfiye memurlarının bildirimi ve başvurusu üzere işlem yapmış olup, bu kapsamda herhangi bir sorumluluğunun bulunduğunun kabul edilmesinin kanuna aykırı olacağını, nitekim tasfiye memurlarının, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlâl ettikleri takdirde, şirkete ve şirketin alacaklılarına karşı sorumlu olduğunun düzenlendiğini, Olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye süreci eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı Ticaret Sicili Müdürlüğünün sorumluluğunun bulunmadığını, Müvekkil davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekâlet ücreti”nden sorumlu tutulamayacağını, müvekkil Sicil Müdürlüğünün , dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmadığını, Tasfiye sürecinde, eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabının tasfiye memurları olduğunu, Bu nedenle, “yasal hasım” konumunda bulunan müvekkilin , “yargılama masrafları”ndan sorumlu tutulamayacağını, davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği “Yasal hasım” konumunda bulunan müvekkil aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, ihya (ek tasfiye) davasında husumet, ilgili ticaret sicil müdürlüğüne yöneltilmiş ise de, yargılama giderlerinin yasal hasım niteliğindeki ticaret sicil müdürlüğüne yükletilmesinin doğru olmadığını, ticaret sicil müdürlüğü davanın açılmasına sebebiyet de bulunmadığı için tarafına yargılama giderlerinin yükletilmemesi gerektiğini, davalı … memurluğunun yasal hasım olduğunu, tasfiye işlemlerinde herhangi bir yetki ve sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkil müdürlük aleyhine yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, limited şirketin ihyasına ilişkindir.
Bilindiği gibi şirketin ihyası-ek tasfiyesi talebinin kabul edilebilmesi için şirketin şeklen tasfiyesinin tamamlanmış ve bu nedenle sicilden terkin ve bu şekilde tüzel kişiliğinin sona ermiş olması ve TTK 547. maddesi gereğince ek tasfiyenin gerekli bulunması yeterlidir.
Diğer yandan ihyası istenen şirketin terkininden önceki merkez adresine göre davayı görmeye mahkememiz görevli ve yetkilidir.
İhyası istenen şirketin tasfiyesini tamamlayarak ticaret sicilinden 09/12/2020 tarihinde terkin edildiği ve bu hususun da tescil ve ilan edildiği anlaşılmaktadır.
Diğer yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547/2. maddesi gereğince talebin kabulü halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekir. Mahkememizce terkinden önceki tasfiye memuru olan davalının, yeniden tasfiye memuru olarak atanması uygun bulunmuştur.
Hal böyle olunca ek tasfiye koşulları mevcut olduğundan aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret sicilinin … numarasında kayıtlı iken tasfiye yolu ile terkin edilen TASFİYE HALİNDE … TURZİM ANONİM ŞİRKETİ’nin TTK 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar YENİDEN TESCİLİ suretiyle İHYASINA, TTK 547 maddesi gereğince önceki tasfiye memuru …’in tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin TTK 547/2. maddesi gereğince tescil ve ilanına,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile 21,40 TL bakiyesinin davalı …. yasal hasım olduğundan davacı tasfiye memurundan tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan 267,40-TL yargılama giderinin davalı …. yasal hasım olduğundan davacı tasfiye memuru üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansları konusunda HMK 333 maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalının yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.09/03/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır