Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1059 E. 2022/739 K. 06.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1059 Esas
KARAR NO : 2022/739

DAVA : Menfi Tespit (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı, davalı şirketin yetkili acentesi olduğunu ve uzun süre sözleşmeye uygun olarak davalı şirkete hizmet verdiğini, davalı şirket …. cezası adı altında zararı olduğunu ileri sürerek davacının bayilik sözleşmesini iptal ettiğini devamında da sözde uğradığı zararların tahsili içinde davacıya fatura kesildiğini, zararın ne olduğu söylenmeden sözleşmenin haksız şekilde feshedildiğini, davalı şirket davacıya müşterilerden şikayet aldığını ve bu şikayetler dolayısıyla müşterilerin hatları üzerine aksesuar alındığın ancak müşterilerin bu konuda herhangi bir bilgisi olmadan bu satışların yapıldığı, bu nedenle müşterilerin zarara uğradığı ve bu zararlar ile sözleşme kapsamında fraud cezası adı altında müvekkilinin borçlandırıldığını, hat sahibi müşterilerden habersiz olarak aksesuar satışının yapılması, hat sahiplerinin telefonuna kod ve onay gelmek suretiyle yapıldığından mümkün olmadığını, bayilik sözleşmesinin haksız şekilde feshedilmesi sebebiyle müvekkilinin ham maddi hem de manevi zarara uğradığını, İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasında açılan takibin kesinleştiğini belirterek davacı vekili davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile 01/01/2019 tarihinde bayilik sözleşmesi akdedildiğini, davacı yanın bayide fiziksel olarak bulunmayan kişilere cihaz tarifesi tanımladığı, sistemin açıklarını aradığı, sistemi yanılttığı, ifade edilen eylemleri organize ve mütemadi olarak gerçekleştirdiği tespit edildiğini, davacı yanın eylemleri hiz kuşkusuz kötü niyetli olup haksız kazanç elde etmesine sebep olduğunu, davacı yanın haksız kazancı, davalı bakımından zarar kalemi olarak doğduğunu, davalı şirket müşterilerinden gelen şikayet ve talepleri dikkate alarak, oluşan kaçınılmaz memnuniyetsizliği üstlenmek ve gidermek durumunda kaldığını, davalı şirket ifade edilen zararlara binaen davacı yan aleyhine sözleşmesel hak olan … cezasını uyguladığını belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
20/06/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda;

17.2. “VDAŞ aşağıda belirtilen hallerin mevcudiyeti halinde, bu Sözleşmeyi tek taraflı olarak herhangibir
süre vermeksizin derhal, kısmen veya tamamen feshetmek hakkına sahiptir. (vi) Sözleşme kapsamında Bayi tarafından …’a ibraz edilen bilgi ve belgelerin sahte, gerçeğe
aykırı ve içeriği itibarı ile yanıltıcı olması, dolayısıyla, davalı tarafından, taraflar arasında akdedilen …., …. A.Ş ile …. İletişim-… arasından … Sözleşmesi ve …. Türkiye Satış Kanalları …. Zarar Tazmin ve İdari Ceza Prosedürü gereği, davalı tarafından davacı tarafa FATURA ID:…. ve 20.11.2020 Fatura Tarihli Ceza Kasım 2020 Fraud Ceza olan 196,756,00-TL faturanın taraflar arasında imzalanan Sözleşmeye uygun olduğu, davalı tarafından dava dilekçesine sunmuş olduğu ekli cezanın dayanağı olarak bildirilen listesine/işlem listesi doğrultusunda haklı olduğu, ceza tutarının sözleşmeye uygun olduğu, davacının 20.06.2022 tarihi itibari ile davalı tarafa borçlu olduğu sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davacı vekili 06/06/2022 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmış olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70- TL harcın 3.360,11 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 3.279,41 TL bakiye harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Talep olmadığından ücreti vekalet ve yargılama gideri taktirine yer olmadığına
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı asil, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır