Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1038 E. 2022/403 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1038 Esas
KARAR NO : 2022/403

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kendisinin plastik doğrama işi yaptığını, …nın kendisine gelerek birlikte çalışalım dediğini, kendisinin de bunu kabul ettiğini, kendisinden 90.000,00 TL’lik senet istediğini ve parça parça olmak üzere …ya senedi verdiğini, malzeme siparişi için liste verdiğini, malzemelerin belirtilen sürede gelmediğini, bizzat İstanbul’a giderek 23.500,00 TL’lik plastik doğrama malzemesi aldığını, diğer malzemeler gelmeyince kendisine “ya benim senetlerimi iade et ya malzememi ver” dediğini, kendisine malzemeyi vermeyeceğini beyan ettiğini, kendisinin banka hesabına 10.000,00 TL ödeme yaptığını bu kişinin senetleri iade etmeyip … A.Ş’ye ciro ettiğini, 80.000,00 TL’lik senetlerin tarafına iade edilmediğini, alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenlerle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile, 25/03/2018 günlü 20.000,00 TL bedelli, 25/05/2018 günlü 20.000,00 TL bedelli, 25/07/2018 günlü 20.000,00 TL bedelli 25/08/2018 günlü 10.000,00 TL bedelli senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın İİK 72/8 madde gereğince yetkisiz mahkemede açıldığını, söz konusu hüküm gereğince yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, “menfi tespit ve istirdat davalarının takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir” hükmünün düzenlendiğini, davacının kendi yerleşim yeri mahkemesinin yetkisiz olduğunu, davanın Büyükçekmece yargı çevresinde açılması gerektiğini, açılan davada zamanaşımı defi olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İş bu dava davacının 25/03/2018 -25/05/2018-25/07/2018 -25/08/2018 tarihli 20,000 TL ‘lik bedelli toplam 4 adet bono yönünden menfi tespit istemine ilişkin olup ,
Davacı yan dava konusu senetlerin malzeme siparişi için verildiği malzemelerin gelmediğini bunun üzerine senetlerin iadesini istediğini ancak siparişleri teslim etmeyen ilgili şirketin senetleri davalıya ciro ettiğini, davalının senetleri iade etmediğini herhangi bir borcunun olmadığını iddia etmektedir.
Dava dilekçesinden açıkça anlaşıldığı gibi davacının imza inkarının bulunmadığı ve de uyuşmazlığa konu herhangi bir soruşturma da olmadığı ,
Uyuşmazlık konusunu dava konusu 4 adet senetten kaynaklı davacının menfi tespit isteminin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmakla;
Davalı taraf menfi tespiti istenilen senetlerin icra takibine konu edildiklerini ve kıymetli evrakın mücerretlik ilkesi gereği davanın reddini talep etmiştir.
Davacı tarafa verilen süreye rağmen dava konusu senetleri dosyaya ibraz etmemiştir.Davalı tarafın beyanı üzere ilgili İstanbul … İcra dairesi … E. Ve Bakırköy … İcra dairesi … E. Sayılı dosyaları celp edilmiş,menfi tespiti istenilen senetlerin nakden kaydını içerdiği ,davacı tarafından dava dışı …. LTD ŞTİ lehine keşide edildiği ve davalıya ciro edildikleri görülmüştür.
Kambiyo senedini hükümden düşürmeye yönelik olarak açılan menfi tespit davasında ; ispat yükü davacı yanda olup ,menfi tespiti istenilen bonolar incelendiğinde ciro silsilesinin kopuk olmadığı ve de davacının imzasını inkar etmediği anlaşılmakatadır. İmzaların istiklali prensibi sebebiyle kambiyo senetlerindeki her imza sahibi kendi imzasından sorumlu olup, başkasının imzalarının sahte olması imzasını inkar etmeyenlerin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır , davacı yan bedelsizlik iddiasına dayalı ve de davalı tarafa bu iddianın isnad edilebileceğine yönelik dosyaya herhangi bir delil de dosyaya ibraz etmemiştr. davacı yan iddiasını ispat edememiştir bu hali ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70- TL harcın 1.366,20 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 1.285,50 TL bakiye harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen 8,50 TL vekalet harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 11.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak)davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır