Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/926 E. 2021/632 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/926 Esas
KARAR NO : 2021/632

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı ve dava dışı sporcu ………. arasında simsarlık sözleşmesi niteliğindeki 13.07.2018 tarihli “sporcu özel sözleşmesi” düzenlendiğini, sözleşmenin 4.maddesinde davalı tarafından ödenecek ücretin belirlendiğini, müvekkilinin edimini yerine getirmesine rağmen kararlaştırılan menejerlik bedelinin vadesinde ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasına başlatılan takibin davalının haksız itiraz sonucu durduğunu, sözleşmede açıkça müvekkiline ücret ödeneceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekilinden cevap dilekçesinde özetle; Dava yetkisiz yerde açılmış olup davanın yetki yönünden reddi gerektiğini, aleyhe kabul anlamına gelmemekle beraber takip ve davaya konu sözleşmede açıkça belirtildiği gibi sporcu ve menajer ödemelerinin sporcu ……….’ya yapılacağı yönünde anlaşma yapıldığını, Sözleşme incelendiğinde davacı yanın alacaklı sıfatını haiz olmadığı ve bu davayı açmak yönünde de taraf sıfatı bulunmadığını, Aktif husumet yokluğu sebebiyle huzurdaki davanın reddi gerektiğini, sporcuya toplamda 825.000,00 TL ödeme yapılması kararlaştırıldığını sözleşme hükümleri açık olmasına rağmen davacı taraf haksız ve hukuka aykırı takibi başlatmış yine akabinde haksız ve hukuka aykırı takibin devamı için huzurdaki davayı ikame etmediğini ancak davacı tarafın davada taraf sıfatı bulunmadığını, aksi düşünüldüğünde sporcuya sözleşme bedeli olarak toplamda 825.000,00 TL ödeme yapılacakken menajer olan davacıya da ayrıca 75.000,00 TL ödeme yapılması gerektiğini, bu da sözleşmeye açıkça aykırı olduğunu, dava konusu takiple tamamen alakası bulunmayan başkaca takip hakkında birtakım iddialarda bulunduğunu, davacının bahsetmiş olduğu takip huzurdaki dava konusu takipten farklı olduğunu, müvekkile gönderilen ödeme emrine bilinçli olarak itiraz edilmemesi gibi bir durum söz konusu olmadığını dava dışı bir takibin kanunda belirtilen sürelerde yapılacak olan itirazla durdurulamaması müvekkilin borcu kabul ettiği anlamına gelmediğini, davacı şirkete bahsedildiği şekilde bir borç olmadığını belirtmiştir. Davalı vekili davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep ederiz.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

İş bu davanın taraflar arasında akdedilen Sporcu Özel Sözleşmesi kapsamında menfi tespit istemli olduğu,
Davalının yetki ilk itirazında bulunduğu ,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde ise; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, dava, sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” düzenlemesine yer verilmekle;
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ihtilafların halli alt başlığı altında İstanbul Mahkemelerini ve İcra dairelerinin yetkili kılındığı ,
Tarafların tacir olduğunun anlaşıldığı ve de faaliyetinin ticari iş olduğu sözleşmenin her iki tarafın da kabulünde olduğu ,bu sebepten taraflar arasındaki yetki sözleşmesi uyarınca;İstanbul Mahkemeleri’nin yetkili olduğu anlaşılmakla ; davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114. Ve 115. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
3-HMK nun 20. Maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli NÖBETÇİ İSTANBUL (ÇAĞLAYAN) ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-HMK 331/2 maddesi gereği Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır