Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/89 E. 2022/270 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/89 Esas
KARAR NO : 2022/270

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2020
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/04/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanın, … abone nolu sözleşmeden kaynaklı olarak 29/04/2019 tarihli …. nolu, 28/12/2018 tarihli …. nolu, 28/02/2019 tarihli …. nolu, 29/01/2019 tarihli ….. nolu, 30/04/2019 tarihli …. nolu, 29/03/2019 tarihli … nolu faturaların son gün ödeme tarihi sırası ile 20/05/2019- 07/01/2019- 11/03/2019- 08/02/2019- 10/05/2019- 08/04/2019 olup, borcun ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … e. sayılı doyasında icra takibine başlatıldığını, davalı 06/08/2019 tarihinde borca itiraz ettiğinden takip durduğunu, davacı tarafın alacağının tahsili yanında icra tazminatı ve masraf ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmek zaruriyeti doğduğunu, yukarıda anılan ve reesen görülecek nedenlerle , itirazın iptaline, takibin devamına, masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Usule ilişkin itirazlarının, öncelikle davacının iddia ettiği alacağın neyden ve hangi dönemden kaynaklandığını açıklamak zorunda olduğunu, takip talebine borcun dayandığı belgeler eklenmediği gibi müvekkiline de tebliğ edilmediğini, davacı yan Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü …. e. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, arabuluculuk aşamasına geçildiğini, ancak gerçekleşen görüşmelerde taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, Taraflar arasında ticari ilişki ve borç-alacak durumları tarafların ticari defterleri ile mevcut olduğnu, müvekkilinin takibe konu bahsi geçen ancak davacı tarafından açıklanmayan sözde faturalardan kaynaklı herhangi bir borcu bulunmadığını, tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde davacının davasının haksızlığı sabit hale geleceğini, yukarıda anılan ve reesen görülecek nedenlerle , davanın reddine masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalının davacı nezdinde …. nolu aboneliğine ilişkin ödenmeyen elektrik faturaların tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 92.755,22 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı şirketten davalının aboneliğine ilişkin sözleşme ve ödenmeyen faturalara ilişkin tüm belgeler celbedilerek incelenmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların 2018 ve 2019 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak takibe konu faturalar, miktar ve işlemiş faiz hususunda tarafların iddia ve savunmaları mevcut deliller birlikte değerlendirilerek ayrıntılı gerekçeli denetime ve hükme elverişli rapor alınmasına karar verilmiş olup, 11/12/2020 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dosya kapsamı içindeki bilgi ve belgeler gözetilerek yapılan tetkik ve incelemeler neticesinde; davacı taraf ticari defterler ve belgeleri,davalı yan defter dökümleri, dosyaya ibraz edilen belge, bilgi, takip dosyası ile sınırlı olarakyapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde;Dava konusunun, davacının davalı ile olan elektrik hizmet ilişkisi dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu,Davacının 2018 ve 2019 yılları defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, bu itibarla HMK 222. Md. Ve 6102 sayılı TTK. Md. 64/3 gereğince defterlerinin lehine delil olma niteliğinin bulunduğu, davalının incelemeye ticari defter muavin dökümlerini sunduğu,Dava dosyasında davacı ve davalı arasında yapılmış bir Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesi bulunduğu, Abonelik Sözleşmesinin …. Özel Eğitim Hizmetleri A.Ş. adına tüzel kişi yetkilisi ….. ile 13.03.2015 tarihinde düzenlendiği, hizmetin verileceği adresin Fatih İSTANBUL olarak belirlildiği, sözleşmede bulunan davalı firma kaşesinde yer alan … Mah. …. Cad. No:… Çapa/Fatih’İSTANBUL adresi ile davacı tarafından elektrik faturalarının düzenlendiği adresin aynı adres olduğu ve bu adresin davalının 19.06.2019 tarihine kadar kullandığı eski adresi olduğunun Ticaret Sicil kayıtlarından tespit edildiği, Davacının ticari defterlerine göre; davacının davalıdan 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin olarak 6 adet faturadan dolayı toplam 12.064,02 TL alacaklı gözüktüğü,Davalının ticari defterlerine göre; davalının takip konusu faturalardan dolayı davacıya 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin olarak 5 adet faturadan dolayı toplam 8.912,40 TI. Borçlu gözüktüğü, Davacı tarafından davalıya düzenlenen taturaların E-Arşiv Fatura olduğu, faturaları imza eden ya da teslim alanların faturalarda bilgisinin yer almadığı, faturaların davalıya ibraz edildiğine dair dosyada bilgi belge bulunmadığı ancak sözleşmenin *’e” bendinde Müşterinin kullanım yeri adresine gönderilen fatura ya da ödeme emrinin tebliğ edilmiş sayılacağının hüküm altıma alındığı, Sayın Mahkemenin davacının işlemiş faiz talebini uygun bulması halinde davacının takip talebinde belirttiği tarih ve tutarlar üzerinden takip tarihine kadar hesaplayabileceği işlemiş faiz tutarınım aşağıdaki gibi hesaplandığı, Delillerin değerlendirilmesi ve nihai takdiri ile hukuki tavsif 6100 sayılı HMK’nın 266/c.2 hükmü gereği tamamen Sayın Mahkemeye aif olmak üzere, Mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir. 26/01/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dosya kapsamı içindeki bilgi ve belgeler gözetilerek yapılan tetkik ve incelemeler neticesinde; Davalı tarafın – … abone nolu sözleşmeden kaynaklı olarak 29/04/2019 tarihli …. nolu, 28/12/2018 tarihli … nolu, 28/02/2019 tarihli … nolu, 29/01/2019 tarihli … nolu, 30/04/2019 tarihli … nolu, 29/03/2019 tarihli …. nolu faturalar, faturaların son gün ödeme tarihi sırası ile 20/05/2019- 07/01/2019- 11/03/2019- 08/02/2019-10/05/2019- 08/04/2019 olup, borcun ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … e. sayılı doyasında icra takibine başlatıldığı, davalı tarafın 06/08/2019 tarihinde borca itiraz ettiğinden takip durduğu tespiti yapıldığı, Dosyaya konu olan faturaları incelendiğinde davacı tarafın idare görevlilerin sayaçta endeks okuması yaptıkları, idare tahakkuk servisinin bu endekslere göre fatura düzenledikleri halde ödenmemiş 6 adet elektrik faturası bulunduğu, 23.3.2010 Davacı Tarafın , Davalı İdare Tarafından Sunulan Elektrik Enerjisinden Yararlandığı Gözetildiğinde 3065 S. Katma Değer Vergisi Kanunu’na Göre KDV Matrahına Dahil Olan Enerji Dağıtım Hizmet Bedelinin KDV”sinden de Sorumlu Olacağı kanaatine varıldığı, Davacı tarafın elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliği madde:35/6’ya göre ödenmeyen faturalardan alacaklı olduğu kanaatine varıldığı, elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliği madde: 35/6’ya göre ”(6) tüketicilerin zamanında ödenmeyen borçlarına, görevli tedarik şirketi tarafından bu Yönetmelikte belirlenen oranı aşmamak üzere, gecikme zammı uygulanır. Gecikme zammı günlük olarak uygulanır.” Hükmü bulunduğu, Davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu kanaatine varıldığı, hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağında taraflar müzakereler sonucu anlaşmaya varamadıklarının anlaşıldığı, Davacı tarafın dilekçesinde belirttiği gibi toplamda 6 elektrik faturası elektrik faturası alacaklı olduğu, Asıl alacağın 12.064 TL , Gecikme zammı bedelinin 912,08 TL, Gecikme zammı KDV’sinin 164,17 TL olduğu kanaatine varıldığı,3065 Sayılı KDV Kanunu’nuna göre, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzeri adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler KDV matrahına dahil bulunmaktadır. Bu kapsamda, bir teslim ve hizmet bedelinin ödenmesine bağlı olarak ortaya çıkan gecikme zammı ve faizleri, KDV matrahına dahil olacaktır.Buna göre, elektrik, su ve telefon faturalarının geç ödenmesi nedeniyle uygulanan gecikme zamları, KDV Kanunu’na göre KDV matrahına dahil bulunmakta olduğu, Davacı tarafından, elektrik tüketim bedelinin yansıtılmasının kanuni bir zemin oluşturduğu, hal böyle olunca huzurdaki davada davalı adına tahakkuk ettirilen bedelin Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliği madde: 35/6’ya göre uygun olduğu ve bu yüzden davacı taleplerinin yerinde olduğu kanaatine varıldığı,Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin Emsal; 2008 / 7443 E ; 2008/9321 K ilamı gereği; Dava takip tarihi ile elektrik faturalarının bedellerinin ödeneceği tarihe kadar geçen sürede T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerine uyguladığı değişen oranlarda avans faizi uygulanması talebi hakkında hukuki değerlendirmenin tamamen Mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir.
Somut davamızda; davacı ile davalı arasında …. elektrik abonelik sözleşmesi imzalandığı ve bu kapsamda davalının takibe konu elektrik faturalardan kaynaklanan borcunun ödenmesi iddiası ile davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatılmış ve davalı tarafından takibe itiraz edilerek takip durdurulmuştur. Mahkememizce abonelik sözleşmesine ve ödenmeyen faturalara ilişkin tüm belgeler celbedilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi heyeti tarafından sunulun bilirkişi raporunda davalı tarafın altı adet elektrik faturasını ödemediği, davacının ödenmeyen elektrik faturalarından dolayı 12.064,00-TL asıl alacak, 912,08-TL gecikme zammı ve 164,17-TL gecikme zammı KDV si alacaklı olduğu, düzenlenen faturaların yasal mevzuata uygun olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafça elektrik faturalarının ödendiğine dair geçerli bir delil dosyaya sunulmamıştır. Davacının alacağı dava konusu faturalar ve bilirkişi raporu ile tespit edildiğinden bilirkişi raporundan tespit edilen bedel üzerinden açılan davanın kısmen kabulüne, alacak faturalar ile likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davacının talebi dikkate alınarak davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … Mts dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 11.777,59-TL asıl alacak, 912,08-TL gecikme zammı, 164,17-TL gecikme zammı KDV si üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında (2.570,76-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 878,04 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 221,67 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 656,37 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 126,25 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 221,67 TL peşin harç olmak üzere toplam 276,07 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 1.742,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekillerinin yüzüne karşı , davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.15/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır