Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/859 E. 2022/808 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/859 Esas
KARAR NO : 2022/808

DAVA : Haksız Fiilden Kaynaklanan Maddi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Beylikdüzü Güzelyurt Metrobüs durağı yakınlarında seyir halinde iken, davalılardan …’a ait olduğunu,diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı Ticari Taksi ile ara sokaktan kontrolsüz bir şekilde çıkarak, müvekkilinin seyir halinde olduğu sol şeride geçmesi ile müvekkilinin kaza yapmasına sebep olduğunu, müvekkilinin hastaneye götürüldüğü sırada tutulan kaza tespit tutanağının müvekkilinin kazaya kendi sebep olmuş gibi tutulduğunu, yakın çevredeki bir işyerinin kamerasında ise kazanın tamamen davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksi tarafından gerçekleştirildiğinin görüldüğünü, kamera görüntülerine ulaşılması ve kazanın … plaka sayılı aracı kullanan …’in açık kusuru sebebi ile meydana gelmiş olmasının anlaşıldığını, … plaka sayılı aracın …. no.lu poliçe sigorta işlemini yapan diğer davalı … A.Ş. ‘ne 12.12.2108 tarihinde müracaat edilerek ve kamera görüntüleri de eklenerek zararlarımızın giderilmesi talep edildiğini, ancak bu talebimiz davalı … a.ş. tarafından reddolunduğunu, bunun üzerine araçlarındaki maddi hasar ve değer kaybının belirlenmesi için BAKIRKÖY …. SULH HUKUK HAKİMLİĞİNİN …. D.İŞ sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını ve araçlarında 18.703. TL miktarında maddi hasarın bulunduğunu, arabuluculuk nezdinde yapılan toplantıda anlaşılamadığını, bu tür haksız eylemlerden kaynaklanan davalarda genel kural olarak Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olmadığı bilinmekle davanın mahkememizde açıldığını, yukarıda arz ve izah olunan hususlar muvacehesinde,meydana gelen Trafik kazası sonucunda 18.703 .00 TL.sı hasar zararlarının ve 1.000 TL araçtaki değer kaybı zararlarının, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile HMK 107. Maddesi kapsamında belirsiz alacaklarının kaza tarihinden başlamak üzere yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen Tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı … Sigorta vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davada görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, dava konusu kaza tarihi dikkate alındığında zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafça açılan işbu belirsiz alacak davasının hukuki yarar yokluğundan usulden reddedilmesi gerektiğini, ayrıca taraflarına dava dilekçesinin tebliğ edildiğini ancak dilekçenin ekinde bulunan belgelerin tebliğ edilmediğini, davalı müvekkil şirketin sorumluluğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, Zorunlu Trafik Sigortası, sorumluluk sigortası olup işbu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasının amaçlandığını, işletme halinde motorlu aracın neden olduğu kazalarda üçüncü kişilerin zararına neden olacak bir kazanın meydana gelmesi ve bu kazada araç işletenin sorumlu bulunmasının gerektiğini, Davacı tarafça Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.iş iş dosyasından alınan bilirkişi raporu tek taraflı olduğunu, işbu raporda sadece araç hasarına ilişkin bir değerlendirmeye yer verildiğini, değer kaybı incelemesinin yapılmadığını, bu hususların mahkememizce değerlendirilmesini, davacı vekilinin dava dilekçesinde yer alan konu ile sonuç ve talep kısmının uyuşmadığını, karşı tarafça zararın meydana geldiği kaza tarihinden itibaren yasal faizin işlemesi gerektiğinden bahsedilmişse de, faiz başlangıç tarihinin olay tarihi olarak baz alınamayacağını, dava açılış tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulabileceğini, yukarıda açıklanan ve yargılama sırasında ortaya çıkacak nedenlerden dolayı, dava dilekçesi ekinde belirtilen delillerin taraflarına tebliğ edilmesi halinde bu hususlarda cevap ve karşı delil sunma haklarının saklı kalmak üzere, görevli mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Tüketici Mahkemeleri olması ve de hukuki yarar yokluğu sebebi ile davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı sebeplerine nazaran davanın usulden Reddine, aksi kanaate olunması halinde zamanaşımı hususunun da dikkate alınarak müvekkili aleyhine açılmış olan işbu haksız davanın esastan Reddine, tüm yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalılar … ve … adına dava dilekçesi ve tensip zaptı ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyelerin tebliğ edildiği, ancak davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazasından dolayı davacının aracında meydana gelen hasar ve değer kaybı zararının dava konusu kazada kusurlu olduğu iddia edilen araç sürücüsü, araç işleteni ve aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısından tazminine ve tahsiline karar verilmesine ilişkindir.
İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü tarafından gönderilen dava konusu kazaya karışan araçların trafik tescil kayıtları, tramer kayıtları, hasar dosyaları, sigorta ve kasko poliçeleri, dava konusu araçta meydana gelen hasara ilişkin Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında yapılan delil tespiti incelenmiştir.
Büyükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; müştekisinin davacı …, sanığının davalı … olduğu, … hakkında müşteki davacıya karşı taksirle bir kişinin yaralanması suçundan kamu davası açıldığı ve yargılamanın derdest olduğu görülmüştür.
Dava dosyasında bulunan tüm belgeleri incelemek suretiyle, davaya konu 25/11/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının, kazaya uğrayan davacıya ait … plaka no’lu araçta kaza nedeniyle meydana gelen hasar bedeli, araçta meydana gelen değer kaybı miktarının ve davalı tarafa düşen miktarın miktarın belirlenmesi için rapor alınmasına karar verilmiş, 17/01/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı ….’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında Kusurlu olduğu, … plaka no’lu aracın sürücüsü davacı …’in %25 (yüzde yirmi beş ) oranında Kusurlu olduğu, Davacıya ait … plaka no’lu araçta zarar ve ziyan miktarının belirlenebilmesi için, davacıya ait … plaka no’lu aracın üzerinde inceleme yapılabilir kopyalarının (CD’sinin) dava dosyasına sunulması gerektiği kanaatine varılmıştır. … plaka no’lu aracın dava konusu olan 25/11/2018 tarihinden önce geçirdiği, 06/09/2016 tarihinde, 20/10/2016 tarinde ve 16/06/2017 tarihinde olmak üzere uğradığı 3 kazaya ait hasar dosyalarının aracı o tarihlerde kasko sigortayla sigortalayan …. SİGORTA A.Ş. “den istenilmesi sonuç ve kanaati bildirilmiştir. 12/05/2022 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Dava konusu kazanın meydana gelişinde; … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı ….”ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında Kusurlu olduğu, … plaka no’lu aracın sürücüsü davacı …’in %25 (yüzde yirmibeş beş) oranında Kusurlu olduğu, Davacıya ait … plaka no’lu araçta meydana gelen zarar ve ziyan miktarı 21.629,40 TL (onarım miktarı: 16.129,40 TL ve değer kaybı 5.500 TL ‘nin toplamı) olarak hesaplanmış olup, kazaya karışan … plaka no’lu aracın sürücü kusur durumu (%75 oranında) dikkate alındığında; 21.629,40 TL. x 0, 16.222,05 TL =16.222,05 TL ‘den davalı tarafın sorumlu olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Davalı Sigorta Şirketi vekili tarafından her ne kadar görevsizlik dava şartı sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; dava dilekçesine konu dava davalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasını yapan Sigorta Şirketine karşı açılması sebebiyle Mahkememiz görevli olduğundan görevsizlik dava şartı sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı Sigorta Şirketi vekili tarafından her ne kadar zamanaşımı defi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; dava konusu olayda davacının haksız fiil sebebiyle araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı talebinde bulunduğu, kaza tarihinin 25/11/2018 tarihi olduğu, TBK 72. Maddesi uyarınca haksız fiilerde tazminat isteminin zarar görenin fiil ve faili öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde fiilin işlendiği tarihinden itibaren 10 yılın geçmesi ile zamanaşımana uğrayacağının düzenlendiği, 6325 Sayılı Kanun 18/A maddesinin 15. Fıkrası uyarınca arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin işlemeyeceğinin düzenlendiği, somut davada davacı tarafından dava açılmadan önce 20/08/2020 tarihinde arabuluculuk kurumuna başvurulduğu ve arabuluculuk son tutanak tarihinin 12/10/2020 tarihi olduğu ve bu süre zarfında zamanaşımı süresinin işlemediği ve bu nedenle somut davamızda zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımının dolması sebebiyle davanın reddedilmesi talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı Sigorta vekili tarafından her ne kadar somut davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmaması sebebiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de; davacının talep ettiği hasar bedeli ve değer kaybının ve tarafların kusur oranlarının yargılamayı gerektirdiği ve ilk aşamada bu hususların kesin bir şekilde bilinmesi mümkün olmadığından davacının davasını belirsiz alacak davası olarak açmasında hukuki yarar bulunduğundan bu yönden davanın reddilmesi talebinin reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Somut davada; davaya konu kaza tarihinde davacının sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı …’nin sevk ve idaresindeki, davalı … adına kayıtlı, davalı Sigorta Şirketine zmms ile sigortalı … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının aracı hasar görmüştür. Bu hususlarda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf yoktur. Ancak taraflar arasındaki ihtilaf dava konusu kazada tarafların kusur oranları ve davacının aracında meydana gelen hasar zararı ve değer kaybı zararının miktarıdır.
Mahkememizce dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının ve dava konusu araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı zararının tespiti için ceza dosyası ve kaza tespit dosyası dosya arasına alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan bilirkişi heyet raporunda; … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı …., kendi yol ve şeridinde seyrederken bir kavşağa geldiğinde, kavşaktan geçmek isterken Karayolları Trafik Kanunu Madde 57’de belirtildiği üzere; “Bir kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde dikkatli bulunmak ve araçlarının ilk geçiş hakkı olan anayoldaki araçların geçmesine izin vermek üzere durdurabileceği hızda sürmek zorundadır” kuralına uyması gerekirken, bu kurala uymayarak, kavşakta dikkatsiz ve tedbirsiz davranarak çıkacağı yolun 1. şeridinde bir araç olmasına ve sol taraftaki aracın kendisine yol vermesine rağmen geçiş önceliği olan araca yol vermeyerek, kavşaktan geçmek istemesi ve ana yoldan gelen araca bir engel yaratması nedeniyle, kazanın meydana gelişinde birinci derecede ve % 75 oranında kusurlu olduğu, … plaka no’lu aracın sürücüsü davacı …, kendi yol ve şeridinde seyrederken bir kavşağa geldiğinde aracını yavaşlatması (K.T.K. Mad. 52 a ve b sürücüler – kavşaklara – yaklaşırken — hızlarını azaltmak, ve yine – hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği uydurmak) ve önündeki yolun sağ şeridindeki aracın kavşaktan çıkmak isteyen araca yol verdiğini gördüğünde de aracını yavaşlatması ve kavşaktan çıkan aracı farlarını uzun kısa yakarak (selektör) ikaz etmesi gerekirken, kazayı önleyebilecek zamanında fren ve direksiyon tedbiri almaması nedeniyle, kazanın meydana gelişinde ikinci derecede ve % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, ayrıca dava konusu araçta hasar zararının 16.129,40-TL, değer kaybı zararının 5.500,00-TL olduğu, davacının kusuru indirildiğinde davalıların sorumlu olduğu toplam miktarın 16.222,05-TL olduğu tespit edilmiştir. Davacı vekili tarafından 20/09/2022 tarihli duruşmada belirsiz alacak talebi belirle hale getirilmiş ve rapora göre talep miktarı arttırılmıştır. Alınan bilirkişi raporu kaza tespit tutanağı ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğundan ve, usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının aracında meydana gelen hasar ve zararın raporda tespit edilen miktar üzerinden hüküm altına alınmasına ve davalı aracın kazada kusurlu olması sebebiyle kusuru oranında davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu 25/11/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının aracında meydana gelen 16.129,40-TL hasar zararı ile 5.500,00-TL değer kaybı zararı toplamı olmak üzere toplam 16.222,05-TL zararın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 25/11/2018 tarihinden itibaren işeyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … Sigorta A.Ş.’den temerrüt tarihi olan 27/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.108,13 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 336,48 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 771,65 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı Sigorta Şirketi kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 3.480,95 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı Sigorta Şirketine verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 336,48 TL peşin harç olmak üzere toplam 390,88 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 2.456,88 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davanın kabul ve red oranlarına göre 108,68-TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, 1.211,32-TLsinin davalılar Sigorta Şirketi ve davalı …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
9-Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyasının karar ekinden sayılmasına, bu hususta ilgili Mahkemesi’ne bilgi verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı Sigorta vekilinin yüzlerine, davalılar …. ve …’nin yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır