Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/844 E. 2022/348 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/844 Esas
KARAR NO : 2022/348

DAVA : İtirazın İptali (Fuar Katılım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :29/04/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; .Davacı şirket ile davalı-borçlu şirket arasında imzalanan …tarihli Fuar Katılım Sözleşmesi ile … tarihinde Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Johannesburg şehrinde yapılacak … mobilya fuarına katılım sağlanması karşılığında 16.200 Euronun davacı şirkete ödeneceği hususunda taraflar anlaşmış ve sözleşmenin taraflarca imza altına alınmış olduğunu, Fuara katılım sözleşmesini imzalayan ve fuara da katılan davalı şirketin, borcunun 4.860,- Euroluk kısmını ödemiş, ancak kalan 11.340 Euro luk kısmını ise vadesi gelmesine rağmen ödememiş olduğunu, borçlu şirket hakkında alacağın tahsili amacı ile icra takip başlatılmış, davalı-borçlunun icra takibine haksız itirazı üzerine takip durmuş olduğunu, Taraflar arasındaki sözleşmeye rağmen davalı şirketin bu yükümlülüğünü yerine getirmemiş ve sözleşmeye imza atmasına rağmen borcunu ödememiş olduğunu, Borçlunun Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı icra dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile icra takibinin devamını, kötü niyetli, haksız olduğu açıkça ortada olan davalının %20 tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı firmanın … tarihinde düzenlenen Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Johannesburg şehrinde ki mobilya fuarına 2 farklı firma ile katılma kararı almış, daha sonrasında bir firma ile katılım sağlanmış olduğunu, bu firmaların … Ev Tekstili San. Tic. Ltd. Şti. ve ….Dış tic. Ltd. Şti. olduklarını, … Ev Tekstili San. Tic. Ltd. Şti. adına ise sözleşme düzenlenmesine gerek olmadığı bildirilmiş ve bu katılımcı ile sözleşme düzenlenmemiş olduğunu, … tarihinde 2. Firma olan ….Dış tic. Ltd. Şti. ile … Fuarcılık arasında 16.200 EUR’luk bir sözleşme düzenlenmiş, sözleşme de belirtilen 4.860 EUR’luk kısmının firmanın iyi niyet göstergesi olarak fuar tarihinden önce davacıya ödenmiş olduğunu, Söz konusu fuarın belirtilen tarihte düzenlenmiş, fakat davacı tarafından Fuara ilişkin yapıldığı belirtilen reklamların gerçekte yapılmadığının ortaya çıkmış olduğunu, bu reklamların yapılmamasından dolayı Fuara hiç katılım olmamış, davacı tarafın taahhüt reklam edimini yerine getirmediği için eksik ve kötü ifada bulunmuş olduğunu, Davacı tarafından fuara ilişkin hangi reklamların yapıldığı hususunda bir cevap beklemekte olduklarını, ayrıca fuara katılan diğer katılımcılarla, videolarla ve fotoğraflarla fuara neredeyse hiç katılımın olmadığına ilişkin fotoğraf ve videoları delilleri olarak ayrıca Sayın Mahkemeye ibraz edeceklerini, Reklam edimini yerine getirmediği için fuardan beklenilen karşılığı alamayan davalı firmanın tazminat ve dava haklarının saklı olduğunu, Fuar sonrası HMK ve İİK Maddeleri gereğince sözleşmeye taraf olan … Fuarcılık, fatura kesmekle yükümlü iken, bu yükümlülükten kaçınarak faturayı bir …. Firması olan …. şirketine kestirmiş olduğunu, faturanın yurt dışı menşeli bir firma tarafından kesilmesinin mevzuata aykırı olduğu ve gerekli devlet teşviklerinden, davalının yararlanamayacağı hususunda …. Fuarcılık firmasının bilgilendirilmesine rağmen herhangi bir cevap alınamamış olduğunu, … tarafından sözleşmesi dahi olmayan …. Ev Tekstili San.Tic.Ltd.Şti’ne 20.300,-EUR ve ….Dış Tic.Ltd.Şti.’ne 17.400 EUR fatura tanzim edilmiş ve toplamda 37.700,-EUR fatura tanzim edilerek haksız kazanç temin edilmeye çalışılmış olduğunu, … tarafından kesilen fatura miktarı ile … Fuarcılık’ın talep etmiş olduğu miktarların birbirini tutmamakta olduğunu, ayrıca … ile imzalanmış bir sözleşme de bulunmamakta olduğunu, bu sebeple … Fuarcılık’a ödeme yapılmamış olduğunu, Davalı firmanın ödeme yapabilmeleri için … Fuarcılık şirketinden fatura kesmelerini istediğinde 11.340,-EUR’nun KDV’sini ödemeleri olduğunu, bu yüzden gayri resmi bir şekilde … Fuar Organizatörü … isimli kişinin hesabına parayı aktarın demek suretiyle bir cevap vermiş olduklarını, davalı firmanın sektörün önde gelen firmalarından olduğu için böyle gayri resmi bir şekilde ödeme yapılması taraftarı olmadığını, bu durum mail yazışmaları ve …. konuşma geçmişi ile de sabit olduğunu bu olaylar yaşandıktan sonra, davacı … Fuarcılık şirketinin sırf hileli hareketleri sonucu, yasal olmayan evraklar ile işlem yapan davacı yüzünden fuara katılan ve devlet desteği alan diğer bütün firmalar yapılan teşvik ödemelerini, devlete geri iade etmek zorunda kalmış olduklarını, bu durumun diğer katılımcı firmalardan öğrenilebileceğini, tüm katılan firmaları mağdur eden, kanunların amir emirlerini çiğneyen ve fatura istenildiği zaman KDV ödememek için gayri resmi yollara başvuran … Fuarcılık şirketine ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını, Davacı tarafın haksız ve hukuki mesnetten uzak davasının yetki yönünden HMK 6.maddesi gereği öncelikle usulden reddini, kötü niyetli davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesi uyarınca davacının sözleşme kapsamındaki edimini yerine getirmesine rağmen davalının karşı edimini yerine getirmemesi sebebiyle alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 11.496,00 EUR’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Davacının iddiası ve talebi, davalıların savunması, icra dosyası, taraflar arasındaki sözleşme, ödeme belgeleri, taraflar tarafından sunulan belgeler ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak dava konusu sözleşme uyarınca tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği, davacı tarafın üzerine düşen yükümlülükleri sözleşme uyarınca yerine getirip getirmediği, eksik ifa olup olmadığı, davalı tarafından süresinde yapılmış bir eksik/ayıp ihbarı olup olmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, faiz miktarı, temerrüt tarihi alacağa konu faturanın vade farkı/kur farkına yönelik olması halinde taraf defterlerinde bu hususta bir teamül olup olmadığı, Tarafların defter hareketlerinin açıkça rapora aktarılarak yapılan ödeme bilgilerinin, cari hesapta çek yahut bono kayıtlı ise ilgili bankalardan teyit edilebilecek şekilde açıkça bilgilerinin yazılması hususunda irdelenerek var ise taraflar arasındaki cari hesap farkının sebebi de tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya ‘de inceleme yapılmasına ve rapor düzenlenmesine karar verilmiş, 10/01/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, davalı tarafından davacı yana sözleşmeye göre gönderilmiş ilk taksit ödemesi olan 4.860,-EUR ödemeye ait muhasebe kaydının bulunmadığı, davacı tarafından davalı yana Fuar katılım hizmeti bedeli olan 16.200,-EUR ile ilgili fatura düzenlenmemiş olduğu, sözleşmeye göre davalı tarafından davacı yana ödenmesi gereken 2.taksit ödeme tutarı olan 11.340,-EUR bedelin ödenmemiş olduğu, Talimat ile davalının ticari defterleri incelenerek Bilirkişi …. tarafından düzenlenmiş 16.12.2021 tarihli Bilirkişi Raporuna göre, davalı yana ait 2019 yılı ticari defterlerine göre, davalı tarafından davacı yana 4.860,-EUR ödeme yapılmış olduğu, başka bir ödeme yapmamış olduğu, davalının davacı yana 11.340,-EUR borçlu olduğu kanaatine varılmış olduğu, Davacının, işlemiş faiz dahil alacağının 11.496,-EUR olduğu kanaatine varılmış olduğu, Davalı yanca, davacı tarafça yerine getirilmediği iddia olunan REKLAM işleri ile kastedilenin ne olduğunu, içeriğini, davacı tarafça bu hususta taahhüt edilenin nelerden ibaret olduğunu gösterir herhangi bir bilgi ve belgenin Dava dosya içeriğinde mevcut olmadığı, Dava dosyası incelemelerinde, davalı yanın iddia etmiş olduğu, bir … firması olan … şirketi tarafından, …Ltd. Şti.’ne 20.300,-EUR ve davalı ….Ltd.Şti.’ne ise – 17.400 EURO fatura tanzim edilmiş olduğuna dair bir belgeye de dosya içeriğinde rastlanmamış olduğu, Bu bakımdan davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın yerinde olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Kayseri …. Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasında 16/12/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında … tarihinde Güney Alrika Cumhuriyetinin Johannesburg şehrinde … tarihinde yapılacak … mobilya fuarına katılım için sözleşme yapıldığı, sözleşme bedelinin 16.200,00 Buro olduğu, davalı şirketin sözleşme bedeline istinaden 25.06.2019 tarihinde “ ….!” açıklamalı davacıya 4.860,00 Euro transfer ettiği başkaca bir transfer ve ödeme yapılmadığı, davalı şirketin davacıya halen sözleşme tutarından | 1.340,00 Euru borcu olduğu, Sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Davalı vekili tarafından yetki itirazında bulunulduğu, sözleşmede icra dairelerinin yetkisinin belirlendiğinin, Mahkemelerinin yetkisinin belirlenmediğinin ve bu nedenle Mahkememizin yetkisizliğinin ileri sürüldüğü, ancak 6100 Sayılı HMK’nun 10. Maddesi uyarınca sözleşmeden doğan davalarda yetkili Mahkemenin sözleşmenin ifa edileceği yer olduğu, taraflar arasındaki sözleşmede ifa yerinin belirtilmemesi halinde 6098 Sayılı TBK’nun 89. maddesi uyarınca davalının borcu olan para borcunun götürülecek borç olması sebebiyle davacının ikametgahının ifa yeri olduğu ve bu nedenle davacının adresinin bağlı olduğu Mahkememizin de iş bu yargılamada yetkili Mahkeme olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin yetkisizlik itirazının reddine, ayrıca dava konusu alacak bakımından 6098 sayılı TBK’nun 146. Maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu ve icra takip tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolmadığından zamanaşımı defi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talebinin reddine, itirazın iptali davasının 2004 sayılı İİK’nun 67/1 maddesi uyarınca itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmasının gerektiği, icra dosyası incelendiğinde itirazın alacaklıya tebliğ edilmediğinin ve hak düşürücü sürenin başlamadığının anlaşıldığı ve bu nedenle ve dava tarihi itibarile de itirazdan itibaren de 1 yıllık hak düşürücü sürenin de geçmediği anlaşılmakla hak düşürücü süre sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan reddi talebinin reddine karar verilmiştir.
Somut davada; taraflar arasında fuar katılım sözleşmesi olduğuna ve belirtilen tarihte fuarın gerçekleştirildiğine ve davalının fuara katılımının sağlandığına dair bir ihtilaf yoktur. Davacı vekili tarafından fuar katılım sözleşmesi kapsamındaki edimlerini yerine getirdiğini, ancak davalı tarafın borcunu ödemediği ileri sürülmüştür. Davalı tarafça davacının fuara ilişkin yapılması gereken reklamın yapılmadığını ve bu nedenle fuara kayıtlarının yeterli düzeyde gerçekleşmediğini ve davalının zarara uğradığını ve bu nedenle davacı tarafa borçlu olmadığını ileri sürmüştür. Davacı vekili tarafından bu iddialar kabul edilmemiş ve kendilerine zamanında bu hususta yapılan bir ayıp ihbarı yapılmadığını ve savunmasını destekler kanıtının olmadığını beyan etmiştir. Gerçekten de davalı tarafça davacının edimlerini eksik ve ayıplı yaptığına dair ve bu ayıbı karşı tarafa süresinde ihbar ettiğine dair geçerli bir delil dosyaya sunulmamıştır. Bunun yanında taraflar arasında akdedilen fuar katılım sözleşmesinde davacının organizatör olduğu, fuarı açmakla yükümlü olduğu, bunun dışında davacının reklam yapma yükümlülüğüne dair bir maddede bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının savunmalarına itibar edilmemiştir. Davalının da kabulünde olduğu üzere davacı tarafça belirtilen tarihteki fuar gerçekleşmiş ve davalı fuara katılım sağlamıştır. Davacı tarafça sözleşme kapsamındaki üzerine düşen edimler ifa edilmiş, ancak davalı tarafça karşı edim olan para borcu ödenmediğinden takip talebinde talep edilen asıl alacak ve vade tarihinden takip tarihine kadar işlemiş avans faizi üzerinden açılan davanın kabulüne, dava konusu alacak sözleşme ile belirlendiğinden ve likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …esas sayılı icra takip dosyasındaki takibe yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında (21.612,40-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 7.381,71 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.141,86 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.239,85 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 14.215,89 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 1.141,86 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.196,26 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 409,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
8-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …esas sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır